Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/148 E. 2021/191 K. 15.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/148 Esas
KARAR NO: 2021/191 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2020/510 Esas – 2020/871 Karar
TARİH: 14/12/2020
DAVA: Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
KARAR TARİHİ: 15/02/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, … Bankası A.Ş. Esenyurt Şubesi’ne ait, keşidecisi … Ltd. Şti., keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 30/04/2020 olan, … çek seri numaralı, 100.000,00- TL bedelli bir adet çekin hamilinin müvekkili şirket olduğunu, çek borcunun tamamen tahsil edildiğini, çek bedellerinin tahsil edilmesine rağmen çekin keşideciye teslim edilmediğini, çekin kaybolduğunu, çek ödenmeden önce karşılıksızdır işlemi yapıldığından borcu ödenen çekin keşideciye ve bankaya teslim edilmesi gerektiğini, keşideciye çekini teslim edemedikleri için keşidecinin kara listeye düştüğünü beyanla, söz konusu çekin yargılama neticesinde kayıp nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 14/12/2020 tarih 2020/510 Esas – 2020/871 Karar sayılı kararında; ” Çeki ciroladıktan sonra yitirmiş davacının aktif husumet yokluğu nedeniyle HMK’nun 114/1-d ve 115/2.maddeleri uyarınca dava şartı noksanlığı…”gerekçesi ile, 1-Davacının aktif husumet yokluğu nedeniyle HMK’nun 114/1-d ve 15/2.maddeleri uyarınca dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden REDDİNE karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, davanın ikame edilmesi için gerekli olan aktif husumet ehliyetinin müvekkili şirkette olduğunu, Yerel mahkemenin eksik inceleme yaptığını, Çeki alan hamilin çeki kendine cirolayan cirantaya çeki iade ettiğini ve bedelini tahsil ettiğini, çekin iadesinin müvekkili şirkete sorunsuz gerçekleştiğini ancak müvekkili şirket ilgili çekin bedelini keşideciden tahsil etmesine rağmen çeki keşidecisine iade edemediğini, davanın kabulüne karar verilerek çekin iptali yönünde hüküm kurulması gerektiğini, Müvekkili şirket ve keşideci şirketin ticari ilişkilerinin zarar gördüğünü, keşideci şirketin uğradığı zararlar nedeniyle müvekkili şirket aleyhine dava açma olasılığı bulunduğunu, İleri sürerek, istinaf talebinin kabulüne karar verilmesini yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkin olup, davacı vekili, müvekkili şirketin meşru hamili olduğu bilgileri yazılı çek bedelinin keşideci tarafından haricen ödendiğini, çekin bedelsiz kaldığını, çekin keşideciye iade edilmeden müvekkili elinde iken zayi olduğunu belirterek zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece aktif husumet yokluğu nedeniyle HMK’nın 114/1-d, 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden red kararı verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Zayi nedeniyle çek iptali davasını, meşru hamil açabilecektir. Davacı vekili de dava dilekçesinde keşidecisi dava dışı şirket, lehdarı müvekkili olan çekin ciro yoluyla devredildiğini, hamilin süresinde bankaya ibrazında çeke karşılıksız işlemi yapıldığını, çekin ters ciro yoluyla yine müvekkiline iade edildiğini, müvekkilinin çek bedelini keşideciden haricen tahsil ettiğini, bedeli tahsil edilmiş çekin keşidecisine iade edilmeden zayi olduğunu belirterek zayi nedeniyle iptalini talep etmiştir. Davacının sunduğu belgelere göre davacı ilgili çekte lehdar olup, çekin meşru hamili olduğunu ileri sürdüğünden aktif husumete sahiptir. Mahkemenin kararı hatalı olmuştur. Dosyada bulunan banka cevabi yazısından ve çek örneğinden çekin keşideci tarafından keşide edilerek lehdar davacıya verildiği, lehdarın cirosu ve sonraki cirantaların cirosu ile en son dava dışı … firmasına verildiği, bu firma tarafından süresinde bankaya ibrazında karşılığının bulunmadığı şerhi ile hamil … firmasına teslim edildiği, çekin ters ciro yoluyla lehdar olan davalıya iade edildiği, iddiaya göre de çekin lehdar elinde iken zayi olduğu anlaşılmaktadır. Esasen hasımsız olarak açılan bu davada iptal talebinde bulunan şahsın ispat etmesi gereken husus zilyedi bulunduğu çekin rizası hilafına elinden çıkmasıdır. Ancak, iptal davasında kesin ispat aranmayıp çekin kaybolduğunun “kuvvetle muhtemel” olduğunu göstermesi yeterlidir (6102 sayılı TTK. m. 760). Davacı, çeklerin lehtarı ve hamili olduğu ileri sürerek iptalini talep ettiği çeke dair bilgileri mahkemeye bildirmiştir. Davacının daha fazlasını ispata zorlanması, zayi nedeniyle çek iptali hükümlerinin uygulanmasını imkânsız hale getirecektir. Davacı da çekin zilyedi olduğunu mevcut delillerle yaklaşık olarak ispatlamıştır. Yine çekin elinde iken kaybolduğunu ileri sürmektedir. Mahkemece de gerekli yasal ilanlar yapılmış olup süresi içinde çekin mahkemeye ibrazına ilişkin bir bilgi bulunmamaktadır. Buna göre yasal ilanların yapıldığı ve ilan süresi içinde ilgili çekin mahkemeye ibraz edilmediği anlaşılmakla davanın kabulü ile zayi nedeniyle ilgili çekin iptaline karar verilmesi gerekirken, usul ve yasaya aykırı olarak aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuştur. Bu nedenle davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b2 maddesi ile kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile ilgili çekin zayi nedeniyle iptaline karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/12/2020 tarih ve 2020/510 Esas – 2020/871 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, Dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle; 1-Davanın KABULÜNE, Dava konusu … Bankası A.Ş. Esenyurt Şubesi’ne ait, keşidecisi … Ltd. Şti., keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 30/04/2020 olan, … çek seri numaralı, 100.000,00- TL bedelli bir adet çekin 6102 sayılı TTK’ nın 818/1-s maddesinin yollamasıyla TTK’ nın 764/1. maddesi uyarınca ZAYİ NEDENİYLE İPTALİNE,
İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN: 2-Dairemiz karar tarihi itibariyle alınması gerekli 59,30.TL peşin harçtan, davacı tarafça dava açılırken peşin olarak yatırılan 54,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90.TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-Davacı tarafça sarfedilen yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 4-Artan gider avansı varsa, talep halinde davacıya iadesine,
İSTİNAF YÖNÜNDEN: 5-Harçlar Kanunu gereğince davacı tarafından yatırılan 162,10.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 59,30.TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 6-İstinaf yönünden yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 7-Artan gider avansı bulunması halinde davacı tarafa iadesine, 8-Kararın ilk derece mahkemesince davacı tarafa tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 15/02/2020 tarihinde HMK’ nın 362/1-ç maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.