Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/1419 E. 2023/1992 K. 14.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1419 Esas
KARAR NO: 2023/1992 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ (DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)
NUMARASI: 2019/352 Esas – 2021/119 Karar
TARİH: 08/03/2021
DAVA: Tazminat (Rücuen Tazminat)
İSTANBUL 17.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 01/11/2019 TARİH, 2019/353 ESAS, 2019/453 KARAR SAYILI DOSYASI İLE TEVHİTLİDİR.
DAVA: Tazminat (Rücuen Tazminat)
İSTANBUL 17.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 15/01/2021 TARİH, 2020/473 ESAS, 2021/8 KARAR SAYILI DOSYASI İLE TEVHİTLİDİR.
DAVA: Tazminat (Rücuen Tazminat)
KARAR TARİHİ: 14/12/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılar aleyhine, İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalılar (borçlular) icra dosyasına yapmış olduğu haksız itirazında takibe ve yine müvekkile borcu bulunmadığından borca 05.09.2018 tarihinde itirazda bulunduğunu, belge münderecatına ilişkin bir itiraz söz konusu olmayıp, ilgili evraklar ile herşeyin açık olduğunu, Bu nedenle davalıların borca itirazının yersiz olduğunu, Dava dışı/Sigortalı … A.Ş. tarafından Güney Afrika’da yerleşik alıcı (…) Ltd. adlı alıcı firmaya … Net 44.010,00 KG _ Brüt 44.330,00 KG cinsi emtia satıldığını, satılan emtianın ana taşıyıcı davalı … A.Ş ve fiili taşıyan … firması sorumluluğunda 01.01.2018 tarihinde 2 konteyner içinde Kocaeli Yılport Limanından “… ” _ IMO: … adlı gemiye yüklenerek Durban Limanına sevk edildiğini, 02.02.2018 tarihinde varış limanına ulaşan gemiden tahliyenin ardından alıcı firma deposuna alınan emtiada paslanma tespit edildiğini ve durumun ekli yazışmalar ile eksper tarafından sigortalı firma yetkililerine bildirildiğini, Meydana gelen hasardan haberdar olan sigortalının meydana gelen hasarın tespit ve tazmini için sigortacısı olan müvekkil … A.Ş.’ye ihbarda bulunduklarını ve müvekkili nezdinde … nolu hasar ve rücu dosyası açıldığını, müvekkili şirket tarafından … Ltd. Şti.’den hasarı ve sorumluların tespiti için ekspertiz çalışması talep edildiğini, Gerçekleştirilen ekspertiz çalışması sonucu 30.07.2018 tarih ve … nolu rapor ile hasarın toplam maliyeti 20.188,95 USD olarak hesaplandığını,Dava ve takip konusu emtianın hasarlanması nedeniyle müvekkili şirketin sigortalısının zararına sebebiyet verilmek suretiyle, müvekkili firmanın sigortacı sıfatı ile 14.08.2018 tarihinde 20.188,95- USD hasar miktarını sigortalı … A.Ş.’ye ödendiğini, bu nedenlerle borçluların takibe, asıl alacağa ve faize ilişkin haksız tüm itirazlarının kaldırılmasına, İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü ….Esas sayılı icra dosyasındaki takibin devamına, davalı borçluların %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkûm edilmelerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen dava 2019/353 E. 2019/453 K.sayılı dosyasının dava dilekçesinde özetle; dava dışı sigortalı şirket tarafından Güney Afrika’da yerleşik alıcı … adlı alıcı firmaya çelik rulo cinsi emtia satıldığını, emtianın davalı … ve fiili taşıyan … firması sorumluluğunda 09/10/2017 tarihinde 14 konteyner içerisinde Kocaeli Yılport Limanından … isimli gemiye yüklenerek Durban limanına sevk edildiğini, 13/11/2017 tarihinde varış limanına ulaşan gemiden tahliye edilen emtialara paslanma tespit edildiğini, eksper tarafından sigortalı firmaya durumun bildirildiğini, müvekkili şirkettrafından eksperti çalışmalarının aynı gün başlatıldığını, sigortalı tarafından hasarın tespit ve tanzimi için müvekkiline ihbarda bulunulduğunu, müvekkili tarafından … nolu hasar ve rücu dosyasının açıldığını, … Ltd Şti’den hasar ve sorumlulularının tespiti için ekspertiz talep edildiğini, ekspertiz çalışması sonucu 30/07/2018 tarih … nolu rapor ile ilk tespit olarak 58.581,98 USD bedel tespit edildiğini ancak son tespit olarak hasarın toplam maliyeti 35.678,01 USD olarak hesaplandığını, müvekkili firmanın sigortacı sıfatı ile 14/08/2018 tarihinde 35.678,01 USD hasar miktarını sigortalı … AŞ’ye ödediğini, müvekkilinin TTK 1472 maddesi gereğince rücu hakkına sahip olduğunu, davalı tarafların likit alacağa karşı kötüniyetli olarak borcu olmadğıı yönünden itiraz ederek müvekkilinin alacağını tahsil etmesinin gecekmesine sebebiyet verdiklerini belirterek davanın kabulüne borçluların takibe, asıl alacğa ve faize ilişkin tüm itirazlarının kaldırılmasına, takibin devamına, borçluların %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Asıl ve Birleşen 2019/353 E. Sayılı dosyada Davalı ….A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Her iki dava dilekçesi de açıkça incelendiğinde konu kısmında itirazın iptalinden bahsedilmekte olduğu, netice kısmında ise itirazın kaldırılmasından bahsedildiğini, dolayısıyla davanın itirazın iptali mi yoksa itirazın kaldırılması mı olduğu konusunda tereddüt bulunduğunu ve dava dilekçelerinde çelişki bulunmakla öncelikle bu yönden iş bu davanın reddini talep ettiklerini, davacının beyan ve iddialarının aksine her iki dava konusu taşımaya ilişkin olarak müvekkili şirketin hiç bir ihmal, kusur ve sorumluluğunun olmadığını, dava konusu her iki dava konusu yüklemede dava dışı … A.Ş.’nin müşteri temsilcilerinin bizzat gözetim ve denetiminde yapıldığını, yine konteynere bağlanma şeklinin de dava dışı … A.Ş.’nin vermiş olduğu talimata istinaden müşteri temsilcinin bizzat gözetim ve denetiminde ve onayı ile yapıldığını, dava dışı … A.Ş. tarafından çekilen ihtarnameye karşı göndermiş oldukları Kadıköy …Noterliğinin 09.07.2018 tarih ve … y.nolu ihtarnamesinde de belirtmiş oldukları üzere varış limanındaki yoğunluktan ve hava şartlarından dolayı konteynerlerın önce aktarma limanında ve daha sonra da varış limanı açıklarında beklemek zorunda kaldığını, dolayısıyla iş bu beklemenin ve iddia edilen gecikmenin müvekkili şirket ile uzaktan, yakından hiçbir ilgi ve alakası ve olayda müvekkil şirketin her ne nam altında olursa olsun hiçbir, hata, ihmal, kusur ve sorumluluğu bulunmadığını beyanla tamamen haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olarak açılan asıl davanın ve birleşen davanın reddine, davacı tarafın %20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir. Birleşen dava 2020/473 E. 2021/8 K.sayılı dosyasında Davalılar … DONATANINA İZAFETEN ACENTESİ SIFATIYLA … A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu konteyner taşımasının yabancı taşıyan … … numaralı konişmentosu tahtında yapıldığını, konişmento tahtında yapılan taşımalarda, yükleme – taşıma – boşaltma – teslim ve sair ameliyelerin nasıl ve ne şekilde yapılacağının taşıma tahtında çıkacak uyuşmazlıklar halinde uygulanacak hukuk ve uyuşmazlığın görüleceği yetkili mahkeme (yetki anlaşması) için de konişmento hükümlerinin uygulanması gerektiğini,Kırkambar taşıması olan konteyner taşımalarında esas tutulması gereken navlun sözleşmesinin hükümleri olduğunu, kırkambar taşımalarına ilişkin konişmentoların arka yüzünde yer alan taşıma şartlarının da navlun sözleşmesinin kendisi olduğunu, Yabancılık unsuru taşıyan taşımalarda, konişmentolarda yer alan yetki sözleşmelerinin MÖHUK gereğince de taraflar için kesin surette bağlayıcı olduğunu, Dava konusu taşımaya ilişkin konişmentodan da anlaşılacağı üzere, dava konusu uyuşmazlıkta taşımayı üstlenen müvekkilinin …dir. … firması merkezi Danimarka da bulunan yabancı bir şirket olduğunu, Dava konusu uyuşmazlıkta taşımanın yapıldığı geminin yabancı bayraklı gemi olduğunu, Yine taşımaya ilişkin konişmento muhteviyatı yüklerin Türkiye’ den Güney Afrika’ ya taşındığını, dolayısı ile dava konusu taşımada yabancılık unsuru mevcut olduğunu, Bu nedenle 5718 s. MÖHUK gereğince yabancılık unsuru taşıyan taşımada, konişmento hükümlerinde yer alan yetki anlaşmasının uygulanması gerektiğini, dava konusu yükleri taşıyan … isimli geminin işletmecisi ve donatanı … olduğunu, Merkezi Kopenhag – Danimarka’ da bulunan … ‘in Türkiye acentesi de … A.Ş. Firması olduğunu, Ancak, işbu davada hem taşıyan hem de geminin donatanı olarak davalı konumunda yer alan … firması asil olarak hem davacının hasmı hem de davanın tarafı iken, aynı zamanda gemi donatanı …’e izafeten acentesi … A.Ş’ nin de hasım gösterilmesinin mümkün olmadığını, taşıyanın sorumluluğundan söz edilebilmesi için, taşıyanın veya adamlarının kusur ve ihmalinden ileri gelen biz zararın söz konusu olması gerektiğini, oysa dava konusu taşımada, taşıma esnasında meydana gelmiş bir hasar bulunmadığını, bu nedenlerle taşımaya ilişkin konişmentoda bulunan milletlerarası yetki şartı gereğince davanın yetki yönünden reddine, haksız ve hukuka aykırı davanın esas yönündenreddine, her halükarda aksine kanaatin hasıl olması ve muhtemel aleyhe hüküm kurulması keyfiyetine binaen, eğer yük taşıma esnasında hasarlanmış ise TTK m.1186/1 uvannca taşıyan …’nin sorumluluğunun 2666.68 SDR ile sınırlandırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 28/03/2021 tarih 2019/352 Esas 2021/119 Karar sayılı kararında; “…..Asıl dosyada, … San. Ve Tic. AŞ tarafından tarafından düzenlenmiş olan 01.01.2018 tarih ve … nolu ticari faturaya göre davalı şirkete teslim edilmek üzere 4 adet soğuk haddelenmiş çelik rulo cinsi emtianın toplam 31.423,14 USD bedelle ve “…” satış kaydı ile, birleşen 2019/353E. Sayılı dosyada … San. Ve Tic. AŞ tarafından tarafından düzenlenmiş olan 28.09.2017 tarih ve … nolu ticari faturaya göre davalı şirkete teslim edilmek üzere 15 adet soğuk haddelenmiş çelik rulo cinsi emtianın toplam 186.174,48 USD bedelle ve “…” satış kaydı ile satıldığı tespit edilmiştir. Dosyada mevcut … ve .. no.lu Nakliyat Emtia Sigortası Abonman Poliçesi ile, davacı sigorta şirketi ve dava dışı sigortalı … San. Ve Tic. AŞ arasında nakliyat rizikolarına karşı abonman sigorta sözleşmesi yapıldığı, davacının, sigorta himayesi kapsamındaki rizikonun gerçekleşmesi sonucunda, geçerli bir sigorta sözleşmesine dayanarak ödemesi gereken sigorta tazminatı olan 20.188,95 USD ve 35.678,01 USD yi 14.08.2018 tarihinde, ödediği; dolayısıyla dava dışı sigortalısının haklarına TTK m. 1472 uyarınca halef olduğu aktif husumet ehliyetine haiz olduğu kanaatine varılmıştır. Dosyada mevcut … tarafından 02.01.2018 tarihinde düzenlenen … no.lu konişmentoya göre; yükletenin Türkiye’de mukim dava dışı sigortalı … San. Ve Tic. alıcının Güney Afrika Cumhuriyeti’nde yerleşik … (…) Ltd. Şirketi olduğu ve taşıma konusu 44330 kg. ağırlığında 4 adet soğuk haddelenmiş çelik rulo cinsi emtianın … no.lu 20’DC konteyner içerisine 2 rulo 21970 kg. … no.lu 20’DC konteyner içerisine 2 rulo 22360 kg. Olarak yükleten tarafından istiflendikten sonra “…” isimli gemiye (Sefer no: …) İzmit Limanından yüklenerek varış yeri olan Durban Limanı’na deniz yoluyla sevk edildiği, birleşen 2019/353 E. Sayılı dosyaya konu taşımada … tarafından 09.10.2017 tarihinde düzenlenen … no.lu konşimentoya göre, yükletenin Türkiye’de mukim dava dışı sigortalı …San. Ve Tic. alıcının Güney Afrika Cumhuriyeti’nde yerleşik … Ltd. Şirketi olduğu ve taşıma konusu 255.830,00 kg. ağırlığında 15 adet soğuk haddelenmiş çelik rulo cinsi emtianın konteyner içerisine yükleten tarafından istiflendikten sonra “….” isimli gemiye 09.10.2017 tarihinde İzmit Limanından yüklenerek varış yeri olan Durban Limanı’na deniz yoluyla sevk edildiği, her iki taşımada da konşimento üzerinde yer alan … kaydına göre, emtiaların konteyner içerisine yüklenmesi, istifi, sayımı ve konteyner kapılarının mühürlenmesi işlemlerinin (asıl) taşıtan/yükleten sigortalı …San. Ve Tic.A.Ş. tarafından gerçekleştirildiği, CY/CY kaydına göre, taşıyanın yükleme limandaki konteyner sahasından boşaltma limanındaki konteyner sahasına kadar olan taşımadan sorumlu olduğunun ifade edildiği, asıl dosyada davalı … Anonim Şirketi tarafından dava dışı sigortalı … San. Ve Tic. AŞ. adına düzenlenen 04.01.2018 tarih ve … no’lu faturaya göre … No’lu konişmento uyarınca İzmit Limanından Durban Limanına taşınan 2×20 DC … ve … numaralı konteynere ilişkin olarak ” navlun ücreti” olarak 2.640 USD tutarında ücret belirlendiği, birleşen 2019/353E. Sayılı dosyada, davalı … Anonim Şirketi tarafından dava dışı sigortalı …San. Ve Tic. AŞ. adına düzenlenen 07.12.2017 li faturaya göre 15 adet soğuk haddelenmiş çelik rulo cinsi emtianın 14×20′ DC konteyner içerisinde İzmit-Durban denizyolu seferi için navlun ücreti olarak 18.200.-USD tutarında ücret belirlendiği ve fatura üzerindeki bilgilerin … no.lu konşimento ile uyumlu olduğu, TTK. 921. Md sinde yer alan ücret olarak taşıma giderlerini de içeren tek bedel kararlaştırılmışsa, taşıma işleri komisyoncusunun taşımaya ilişkin olarak taşıyanın hak ve yükümlülüklerine sahip olacağı hükmü dikkate alındığında, davalı … Anonim Şirketi’nin dava konusu taşımayı üstlendiği, akti taşıyan sıfatına haiz olduğu, dosyada mevcut konşimentoların … tarafından düzenlendiği, diğer davalı … Gemisi Donatanı … şirketinin ise fiili taşıyan olduğu bu nedenle davalıların pasif husumet ehliyetinin bulunduğu kanaatine varılmıştır. TTK m. 1185/1’e göre, zıya veya hasarın en geç eşyanın gönderilene teslimi sırasında taşıyana yazılı olarak bildirilmesi şarttır. Zıya veya hasar haricen belli değilse, bildirimin eşyanın gönderilene teslimi tarihinden itibaren aralıksız olarak hesaplanacak üç gün içinde gönderilmesi yeterlidir. Hükmün ikinci fıkrası uyarınca eşyanın incelenmesi tarafların katılımıyla mahkeme veya yetkili makam ya da bu husus için resmen atanmış uzmanlar tarafından yapılmışsa bildirime gerek yoktur. Asıl davada taşımaya konu yükün 02.02.2018 tarihinde varış limanına ulaşan gemiden tahliyenin ardından alıcı şirketin deposuna 12.02.2018 tarihinde teslim edilen emtiada paslanma tespit edildiği ve bu durumun 03.07.2018 tarihinde davalıya taşıyana ihtarname ile bildirildiği, birleşen 2019/353E. Sayılı dosyada, taşımaya konu yükün 13.11.2017 tarihinde varış limanına ulaşan gemiden tahliyenin ardından alıcı şirketin deposuna 22.11.2017 tarihinde teslim edilen emtiada paslanma tespit edildiği ve bu durumun 03.07.2018 tarihinde davalıya taşıyana ihtarname ile bildirildiği, asıl dosyada taşımaya konu emtia 12.02.2018 tarihinde, birleşen 2019/353E. sayılı dosyada 22.11.2017 tarihinde teslim alınmasına rağmen, TTK m. 1185’te öngörülen 3 gün içinde davalı taşıyana hasarın bildirilmediği, bu durumda TTK m. 1185/4 hükmü gereğince, taşıyanın eşyayı deniz taşıma senedinde yazılı olduğu gibi teslim ettiği, eşyada bir zıya veya hasar meydana gelmiş ise, bu zararın taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten kaynaklanmış olacağının kabul edileceği, ancak bu karinelerin aksinin ispat edilebileceği, ancak dosya kapsamı itibariyle davacı tarafından taşımaya konu emtianın paslanmasına sebebiyet veren olayın taşımanın hangi safhasında meydana geldiğinin ispatlanamadığı, asıl ve birleşen dosyalarda taşımaya dayanak konişmentolarda bulunan “malların konteynere yüklenmesi, istifi, sayımı ve bilahare konteyner kapısının mühürlenmesi gönderene aittir” (…) klozu gereği konteynerler içerisine yükleme, istif, sayım ve konteyner kapısının mühürlenmesi işlemlerinin dava dışı sigortalı … San. Ve Tic.A.Ş. tarafından gerçekleştirildiği, CY/CY kaydına göre davalı taşıyanların yükleme limanındaki konteyner sahasından boşaltma limanındaki konteyner sahasına kadar olan taşımadan sorumlu olduğu, ayrıca konişmentolarda, Nihai Varış Yeri belirtilmeksizin sadece Yükleme Limanı ile Tahliye Limanı belirtildiğinden söz konusu taşımanın Limandan Limana Taşıma (Port To Port) olduğu, dolayısıyla taşıyanların mallara ilişkin sorumluluğunun malların yükleme limanında gemi küpeştesine kabul edilmesiyle başladığı ve tahliye limanında geminin küpeştesinden tahliye edilmesiyle sona erdiği, dosyada taşımaya konu konteynerlar için konteynerlerın dış yapısında herhangi bir fiziki hasar olduğuna dair, gerek yükleme ve/veya tahliye limanlarında, gerek liman, acente ve/veya gümrük yetkilileri tarafından, gerekse gemide kaptanın gözetiminde güverte zabitleri tarafindan düzenlenmiş herhangi bir Konteyner El Değiştirme ve Hasar Tutanağının bulunmadığı dosya kapsamı ve hükme esas alınan kök ve ek bilirkişi raporu doğrultusunda, davacı tarafından dava konusu hasarın taşıyanın sorumlu olduğu nedenle meydana geldiğinin ispatlanamadığı görülmekle hasar nedeniyle asıl ve birleşen dosyalarda davalıların sorumlu tutulamayacağı kanaatiyle davanın reddine karar verilmiş, her ne kadar asıl ve birleşen 2019/353E. Sayılı dosyada davalı vekilince kötüniyet tazminatı talep edilmiş ise de, davacının icra takibi yapmakta kötüniyetli olduğunun ispatlanamaması nedeniyle davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir…”gerekçesi ile, 1-Asıl dosya, Birleşen 2019/353 E.sayılı dosya ve birleşen 2020/473 E.sayılı dosya yönünden davacının davasının REDDİNE, Koşulları oluşmadığından Asıl dosya ve Birleşen 2019/353 E.sayılı dosya davalı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,6-Asıl-Birleşen 2020/473 esas sayılı dosyada (eski 2018/494 esas); davalı vekilleri için takdir edilen 15.861,42 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu dosya davalılarına verilmesine,7-Birleşen 2019/353 esas ve Birleşen 2020/473 esas sayılı dosyada (eski birleşen 2018/495 esas); davalı vekilleri için takdir edilen 23.960,47 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu dosya davalılarına verilmesine, karar verilmiş ve karara karşı asıl ve birleşen dosyada davacı vekili ve davalılardan 1 – … Gemisi Donatanı … A/S,2 – … Gemisi Donatanı … ‘e izafeten acentesi … A.Ş., 3 – … Gemisi Donatanı …,4 – … Gemisi Donatanı …‘e izafeten acentesi … A.Ş. Vekili (katılma yoluyla) tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Asıl ve birleşen dosyada davacı vekili istinaf dilekçesi ile, dava konusu taşımanın konteyner taşımacılığı olup hasarın davalı taşıyıcıların sorumluluğunda gerçekleştiğini, yerel mahkeme tarafından konşimento üzerindeki SLAC, CY/ CY gibi kayıtlardan ve taşıyıcıların sorumluluğunun mevcut olmadığı bir periyotta hasarın meydana geldiğinden hareketle davalıların meydana gelen hasardan sorumlu olmadığı sonucuna ulaşıldığını ancak bu tespitin yerinde olmadığını, Lahey Kuralları Article 3/1’e göre; taşıyıcılar, yolculuk başlamadan önce ve yolculuk başlama esnasında yola ve yüke elverişli bir gemiyi sağlamak, geminin çalışan/ tedarik/ ekipman ihtiyacını karşılamak, soğutma depoları/ dondurucular/ taşıyıcı tarafından sağlanan konteynerler/ ambarlar gibi taşınan emtiaların saklandığı/tutulduğu kısımları emtiaların alımına / taşınmasına/ korunmasına uygun olacak şekilde sağlamak ile yükümlü olduklarını, TTK madde 1141 “Taşıyanın, gemiyi denize, yola ve yüke elverişli bulundurma yükümlülüğü”nü düzenlediğini, buna göre; her türlü navlun sözleşmesinde taşıyan, geminin denize, yola ve yüke elverişli bir hâlde bulunmasını sağlamakla yükümlüdür ve taşıyan, yükle ilgili olanlara karşı geminin denize, yola veya yüke elverişli olmamasından doğan zararlardan sorumlu olduklarını, … [1959] A.C. 589 davası, geminin yola ve yüke elverişli olması yükümlülüğünün önemini anlamak ve Uluslararası Arenada bu kuralın nasıl yorumlandığını görebilmek açısından otorite olarak kabul edilen bir dava olduğunu, bu davada, geminin elverişlilik kriterini sağlamaması diğer tüm görevleri ve uygulamaları ortadan kaldıracak bir yükümlülük olarak kabul edildiğini, bu kuralın ihlal edilmesinin anlaşma bozan bir ihlal olarak görüldüğünü ve taşıyıcının bu kuralı ihlal etmesi durumunda kendisine ayrıcalık olarak tanınan muafiyet ve sınırlandırma kurallarından faydalanamayacağının ifade edildiğini, ( Yargıtay 11. Hukuk Dairesi E. 2010/9385 K. 2012/11336) Hasarın niteliği ve meydana geliş tarzı göz önünde bulundurulduğunda yükleme, istifleme, sabitleme gibi işlemlerin kim tarafından yapıldığını gösteren SLAC veya Davalı Taşıyanların sorumluluğunu sınırlayan CY/ CY gibi kayıtların bir önemi olmayacağını, bu noktada incelenmesi gereken hususun konteyner tedarikinin kim tarafından sağlanmış olduğunu, eğer konteyner tedariki taşıyıcı tarafından sağlanmışsa, Yargıtay İçtihatlarından da anlaşılacağı üzere konteyner ambarın devamı niteliğinde kabul edilmekte ve taşıyıcıların sorumluluğu söz konusu olduğunu, (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi E. 2016/10471 K. 2018/4700)Konteyner tedarikinin göndericiler/ yükleyiciler tarafından sağlanmış olduğunu gösteren kayıt “Shipper’s Owned Container” (Yükleyicinin Sahip Olduğu Konteyner) ibaresi olduğunu, bu ibare konşimentoda yer alırsa bunun anlamı konteyner tedarikinin taşıyıcı tarafından değil gönderen/ yükleyici tarafından sağlanmış olduğu anlamına geleceğini, buna bağlı olarak konteynerin yola ve yüke elverişsizliği sebebiyle emtialarda meydana gelen zarardan taşıyıcıların sorumlu olmayacağını, Dava konusu somut olayda konşimentolar üzerinde böyle bir kayıt bulunmadığını, davalı … tarafından 07/12/2017 ve tarihinde düzenlenmiş olan faturanın alt kısmında da … firması tarafından tedarik edilmiş olan konteynerlerin numaraları yer aldığını, bir diğer ifade ile, konteyner tedarikinin davalı taşıyıcılar tarafından sağlandığını, Davalı … vekilinin 04.03.2019 ve 12.02.2019 tarihli dilekçelerinin 11. sayfalarındaki “Taşımaya ilişkin konşimento incelendiğinde sigortalının dava konusu yükleri …olarak tabir edilen Standart konteyner ile taşıttığı sabitti. … İşte bu noktada, eğer sigortalı konteyner içinde yoğunlaşma ve/ veya ambar buğusu istemiyor idiyse, yüklerini Ventilation (Havalandırma) kelimesinin kısaltılması olan VENT tipi havalandırmalı konteyner ile taşıtması gerekirdi.” biçimindeki beyanlarından konteynerlerin açık şekilde yola ve yüke elverişli olmadığı için bu hasarın meydana gelmiş olduğunun kabul edildiğini, dosyaya sunulan ekspertiz raporu ve diğer belgeler de bu durumu destekler nitelikte olduğunu, Davalı vekili, aynı beyanında her ne kadar konşimentonun arka yüzünde yer alan maddelerin konteynerin seçilmesi ve benzeri yükümlülüklerin Sigortalıya bırakıldığını ve bu nedenle bundan sebep hasarlardan davalıların sorumlu olamayacağını ifade etmiş olsa da bu tespitin yerinde olmadığını, çünkü, Dava-dışı Sigortalıya konşimentoların arka yüzü ibraz edilmediğini, dava-dışı sigortalının kendisine ibraz edilmeyen, başka şekilde ifade etmek gerekirse üzerinde pazarlık yapılmak suretiyle anlaşma yapılmamış, hükümlerden dolayı sorumlu olmasının beklenemeyeceğini, konşimentoların arka yüzleri Dava-dışı Sigortalıya ibraz edilmiş olsaydı bile konteyner seçimine ilişkin olarak taşıyıcıların sorumluluğu mevcut olacağını, taşıyıcılar dışındaki kimselerin bir nakliyeci gibi taşımanın hakikatte nasıl gerçekleştiğini, yol şartlarını, coğrafi koşulları tam olarak kestiremeyecekleri bir gerçek olduğunu, Sigorta uygulamalarında bir riziko meydana geldiğinde sigortalının zararının objektif ve işin uzmanı tarafından gerçekleştirilen inceleme ve hesaplamalar sonrasında sigortalının zararının gerekçesi, zarardan sorumlu olanlar ve zararın miktarı belirlendiğini ve buna göre sigorta şirketleri mağdur olan sigortalısına hasar tazminatı ödemesini gerçekleştirdiklerini, bu sebeple sigorta eksperlerinin niteliği ve inceleme yaparken riayet edeceği kurallarda, ilgili kanunlarla açıkça düzenlendiğini, Sigortacılık Kanununda; “Sigorta eksperi, Sigorta konusu risklerin gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkan kayıp ve hasarların miktarını, nedenlerini ve niteliklerini belirleyen ve mutabakatlı kıymet tespiti, ön ekspertiz ve hasar gözetimi gibi işleri mutat meslek olarak yapan tarafsız ve bağımsız kişi” şeklinde tanımlandığını ve yine Sigorta Eksperleri İcra Komitesinin Kuruluş Ve Çalışma Usul Ve esasları Yönetmeliği eksperlerin çalışma şekillerini belirlediğini, Ekspertiz raporları, bu raporu tanzim eden kişilerin, kanun gereği kendisini görevlendiren kişilerden bağımsız ve tarafsız olmaları nedeni ile hukuken önem taşıdığını, Malın hasar/ kayıp /ziya halinden evvelki halinin tam ve tereddüte yer vermeyecek şekilde belgeleri ile açıklanması, akabinde zararın giderimi hususunda piyasa araştırması yapılması ve bunun belgelenmesi, tespit edilen zararın total olarak değil ayrı ayrı ve ayrıntıları ile belirtilmesi, rizikonun meydana geliş şekli ve sorumlusunun tespitinin yapılması, tespiti yapılan hususların fotoğraflanması, rizikoya sebebiyet verene rücu koşullarının oluşup oluşmadığının belirlenmesinin önemli olduğunu, sigorta hukukunda tazminat yükümlüğünün belirlenmesi açısından sigorta ekspertiz müessesine yer verilerek sigorta ekspertizlerine hukuki bir statü kazandırıldığını, (Danıştay 8.Daire Esas No : 2011/2237 Karar No : 2011/2623) Yerel mahkeme Türk Ticaret Kanunu Madde 1185/4 hükmü gereği ihbar yükümlülüğünün yerine getirilmediğinden bahisle Davacı Müvekkil Şirketin dava açma hakkının mevcut olmadığı kanısına vardığını, ancak bu tespitin yerinde olmadığını, Türk Ticaret Kanunu Madde 1185/4 hükmü adi bir karine olup bu karinenin aksi her türlü delille ispat edilebileceğini, Danıştay’ın hukuki belge statüsü vermiş olduğu eksper raporları da bu karinenin aksinin ispat edilmesi için yeterli olacağını, (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2013/12870 E. Ve 2014/1853 K.) İşbu davanın konusu olan uyuşmazlık bakımından ekspertiz raporu alındığını, Türk Ticaret Kanunu Madde 1185/4 fıkrasında taşıyıcıların lehine olacak şekilde öngörülen adi karine esasen bu eksper raporlarıyla ispatlanarak çürütüldüğünü, Türk Ticaret Kanunu Madde 1185 uyarınca ihtar ve teslim edilen emtiaları inceleme süresi emtiaların gönderilene teslim tarihinden itibaren başlayacağını, ilk derece mahkemesince yazılmış olan gerekçeli kararın 7.sayfasında da asıl davaya konu yükün 12.02.2018 tarihinde, birleşen 2019/ 353 Esas sayılı dosyaya konu yükün 22.11.2017 tarihinde teslim edildiği ve teslim edilen eşyalarda paslanmanın tespit edildiği ifade edildiğini, her ne kadar ihbar yükümlülüğü süresi içerisinde yerine getirilmemiş olsa da hasarın tespitinin, gönderilenin emtiaları teslim alması esnasında yapıldığı gerçeğini değiştirmeyeceğini, hasarın taşıma işi esnasında gerçekleşmiş olduğunun en büyük göstergesi olacağını,Sözleşmesel taşıyıcı … her koşulda ortaya çıkan zararlardan sorumlu olacağını, İşbu davanın konusu olan taşıma işinde Ana Nakliyecinin (Sözleşmesel Taşıyıcının) … A.Ş olduğu … numaralı 07/12/2017 tarihli ve … numaralı 04/01/2018 tarihli … tarafından kesilen navlun faturalarından sabit olduğunu, yargıtay İçtihatlarına göre navlun faturası düzenleyen ve taşıma ücretini tahsil eden taraf taşıyıcı sıfatı ile sorumlu olacağını, (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi E. 2018/4517 K. 2020/2010) Konşimento incelendiğinde … herhangi taraf olarak konşimentoda yer almadığını, deniz taşıması kısmı … ve … firmaları tarafından ayrı ayrı taahhüt altına alındığını, … düzenlenen navlun faturası ile sınırları belirlenen ana taşıma sözleşmesi ile … firması ise konşimentolarla bu taşıma işini taahhüt altına aldığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte, konşimentolardaki taşıyıcı lehine olacak şekilde yer alan SLAC ve CY/CY klozlarından … firmasının faydalanma imkanı bulunsa bile Davalı …ın bu klozlardan faydalanma imkanı bulunmadığını, Zira, … ile dava-dışı sigortalı arasındaki taşıma sözleşmesi ilişkisi konşimentodan değil, bahsi geçen navlun faturalarından kaynaklandığını, … ile Dava-dışı Sigortalı arasındaki taşıma sözleşmesinin çerçevesini de bu fatura belirlediğini ancak, bu fatura, yani taşıma sözleşmesi konşimentoda yer alan klozları barındırmadığını, bu nedenle bu klozların, ana nakliyeci … ile bir ilgisi veya bağı bulunmadığını, Davalı … ile dava-dışı sigortalı arasındaki taşıma sözleşmesi ilişkisi bahsi geçen navlun faturalarından kaynaklandığını ve bu faturalarda Ana Nakliyeci …’ın bu tür klozlardan faydalanma ve buna benzer ibareler yer almadığını, davalı ana nakliyeci … bu taşıma işini bu tarz klozlardan ari olarak bütünüyle taahhüt altına aldığını, konşimentodaki CY/CY ve SLAC benzeri klozların hukuken geçerli olduğu kabul edilse ve deniz taşıması işini gerçekleştiren … firmasının sorumluluğu emtiaların geminin güvertesine yüklenmesi ve güverteden tahliye edilmesi periyodu ile sınırlandırılsa bile bu durum Davalı Ana Nakliyeci …’ın sorumluluğunu sınırlandırmayacağını, Davalı … A.Ş’nin emtialarda meydana gelmiş olan zararlardan dolayı sorumluluğu Türk Ticaret Kanunu ve Uluslararası Konvansiyonlar uyarınca her koşulda mevcut olacağını, Davalı … hasar ister deniz taşıması esnasında isterse antrepolarda bekleme aşamasında isterse de farklı diğer aşamalarda gerçekleşmiş olsun bu iki taşıma işi dolayısı ile ortaya çıkan hasarları tazmin ile yükümlü olacağını, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Katılma yoluyla istinaf eden bir kısım davalılar vekili istinaf dilekçe ile, yerel mahkeme kararının doğru olduğunu ancak bir kısım davalıların gerekçeli kararda gösterilmediğini ve vekalet ücretinin eksik hesaplandığını, İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 2018 / 494 E. sayılı dosyası üzerinden hasım taraflarını şu şekilde göstererek ilk davasını ikame ettiğini ; 1 – … Gemisi Donatanı … 2 -… Gemisi Donatanı … ‘e izafeten acentesi … A.Ş. 3 – … A.Ş Bunu müteakip yine davacı tarafa İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 2018 / 495 E. sayılı dosyası üzerinden hasım taraflarını şu şekilde göstererek ikinci davasını ikame ettiğini ; 1 – … Gemisi Donatanı … 2 – … Gemisi Donatanı …. ‘e izafeten acentesi … A.Ş. 3 – … A.Ş. Akabinde yerel mahkeme dava konusu taşımanın aynı sıralı taşımalardan olması ve davacı ile sigortalının aynı taraflar olması nedeniyle bu iki dosyayı birleştirdiğini ve davayı 2018 / 494 E. Sayılı dosya üzerinden gördüğünü, birleştirme kararı sonrası yerel mahkeme İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 2018 / 494 E. Sayılı dosyasının davalıları şu şekilde olmuştur ; 1 – … Gemisi Donatanı … 2 – … Gemisi Donatanı …‘e izafeten acentesi …. A.Ş. 3 – … Gemisi Donatanı …. 4 – … Gemisi Donatanı … ‘e izafeten acentesi … A.Ş. 5 – … A.Ş. Yerel mahkemenin … unvanı geçen 4 farklı hasım taraf için yetkisizlik kararı vermiş olmasına rağmen bu karar İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi ‘nin 03.12.2020 tarih, 2020/566 E ve 2020/1402 K. sayılı kararı ile bozulup ortandan kaldırılmakta dosya tekrar Sayın Yerel Mahkemeye iade olduğunu, ortadan kaldırma kararı üzerine yerel mahkemenin 2020/473 E. sayılı dosyasına tevzi olmuş, bu tevziden sonra verilen birleştirme kararı ile dosya işbu dava dosyası olan yerel mahkemenin 2019/352 E. sayılı dosyasına birleştirildiğini, istinaf konusu edilen 2019/352 E. Sayılı dosyası üzerinden birleşen davanın davalılarının ; 1 – … Gemisi Donatanı … 2 – … Gemisi Donatanı … ‘e izafeten acentesi … A.Ş. 3 – … Gemisi Donatanı …
4 – … Gemisi Donatanı … ‘e izafeten acentesi … A.Ş. şeklinde olması gerektiğini, yerel mahkemenin gerekçeli kararına baktığımızda … gemisi ile ilgili olan şu 2 davalının gerekçeli kararda yer almadığını, Gerekçeli kararda adı geçmeyen 2 davalı şu şekilde olduğunu; 1 – … Gemisi Donatanı … 2 – … Gemisi Donatanı … ‘e izafeten acentesi … A.Ş. gerekçeli kararda sadece … gemisi ile ilgili olan 2 davalının adı geçmekte iken, … gemisi ile ilgili 2 davalının adı geçmediğini, … gemisi ile ilgili 2 davalının adı gerekçeli kararda geçmediği için vekalet ücreti de eksik ve hatalı hesaplandığını, gerekçeli kararda … gemisi ile ilgili 2 davalı ortadan kaldırılmış hem de vekalet ücreti eksik hesaplan-dığını, Yerel Mahkemenin 2019 / 352 E. sayılı dosyasının birleşen davalılarının ; 1 – … Gemisi Donatanı … 2 – … Gemisi Donatanı …‘e izafeten acentesi … A.Ş. 3 – … Gemisi Donatanı …4 – … Gemisi Donatanı … izafeten acentesi … A.Ş. şeklinde gösterilmesi ve vekalet ücretlerinin de bu 4 davalı yönünden yeniden hesaplanarak düzeltilmesi gerektiğini, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, gerekçeli kararda gösterilmeyen … Gemisi Donatanı … ve … Gemisi Donatanı … izafeten acentesi … A.Ş. taraflarının kararda gösterilmesine, buna göre de eksik ve hatalı hesap edilen vekalet ücretinin yeniden belirlenmesini verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Asıl ve birleşen Dava, davacı sigorta şirketine nakliyat emtia sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın davalılar tarafından deniz yolu ile taşınması sırasında hasarlandığı iddiası ile hasar bedelini dava dışı sigortalısına ödeyen davacı sigortacının akdi ve kanuni halefiyet ilkesi gereğince ödenen tutarın davalı taşıyıcılardan tahsili talebiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş ve karara karşı asıl ve birleşen dosyada davacı vekili ve davalılardan 1 – … Gemisi Donatanı …,2 – … Gemisi Donatanı … ‘e izafeten acentesi … A.Ş., 3 – … Gemisi Donatanı … ,4 – … Gemisi Donatanı … ‘e izafeten acentesi … A.Ş. Vekili (katılma yoluyla) tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
ASIL VE BİRLEŞEN DOSYADA DAVACI VEKİLİNİN İSTİNAF SEBEPLERİ
İNCELENDİĞİNDE; Asıl ve birleşen dosyada davacı tarafça, sigortalı emtianın davalıların sorumluluğunda yapılan deniz taşıması sırasında oluştuğu belirtilerek oluşan hasar nedeniyle sigortalısına ödediği hasar bedelinin TTK 1472 maddesi gereği davalılardan rücuen tahsili amacıyla yapılan icra takiblerine yapılan itirazların İİK nun 67.maddesi gereğince iptaline karar verilmesini talep etmiştir.HMK 282 maddesindeki “Hakim bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir,” yasal düzenlemeleri de gözetildiğinde; Asıl ve birleşen dosya davacı vekili tarafından asıl ve birleşen davanın esasına yönelik ileri sürülen istinaf sebepleri yargılama aşamasındaki dilekçeleri ve bilirkişi raporlarına yönelik verdiği beyan dilekçeleri ile de ileri sürüldüğü, ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporlarında bu iddialar değerlendirilmiştir. Somut olayda, dava dışı/Sigortalı … A.Ş. tarafından Güney Afrika’da yerleşik alıcı … Ltd. adlı alıcı firmaya … emtiası satıldığı, satılan emtianın taşıma işinin taşıma işleri komisyoncusu olan akdi taşıyıcı davalı … A.Ş tarafından organize edilerek asıl davaya konu taşımanın … numaralı konişmentoya istinaden fiili taşıyan … firması sorumluluğunda 01.01.2018 tarihinde 2 konteyner içinde Kocaeli Yılport Limanından “… ” _ IMO: … adlı gemiye yüklenerek Durban Limanına sevk edildiği, 02.02.2018 tarihinde varış limanına ulaşan gemiden tahliye edildiği, Birleşen davaya konu taşımanın … no.lu konşimentoya istinaden fiili taşıyan … firması sorumluluğunda 09/10/2017 tarihinde 14 konteyner içerisinde Kocaeli Yılport Limanından … isimli gemiye yüklenerek Durban limanına sevk edildiği, 13/11/2017 tarihinde varış limanına ulaşan gemiden tahliye edilen emtiaların Durban limanından Johannesburg’da bulunan … Fabrikasına kadar olan karayoluyla nakliyesinin başka bir firma tarafından yapıldığı, asıl ve birleşen davaya konu her iki taşımaya konu emtianın konteynır içinde taşındığı, her iki taşımada da konşimento üzerinde yer alan …, …, … kaydına göre, emtiaların konteyner içerisine yüklenmesi, istifi, sayımı ve konteyner kapılarının mühürlenmesi işlemlerinin (asıl) taşıtan/yükleten sigortalı … San. Ve Tic.A.Ş. tarafından gerçekleştirildiği, CY/CY kaydına göre, taşıyanın yükleme limandaki konteyner sahasından boşaltma limanındaki konteyner sahasına kadar olan taşımadan sorumlu olduğunun ifade edildiği, dolayısıyla taşıyanların mallara ilişkin sorumluluğunun malların yükleme limanında gemi küpeştesine kabul edilmesiyle başladığı ve tahliye limanında geminin küpeştesinden tahliye edilmesiyle sona erdiği, dosyada taşımaya konu konteynerlar için konteynerlerın dış yapısında herhangi bir fiziki hasar olduğuna dair, gerek yükleme ve/veya tahliye limanlarında, gerek liman, acente ve/veya gümrük yetkilileri tarafından, gerekse gemide kaptanın gözetiminde güverte zabitleri tarafindan düzenlenmiş herhangi bir Konteyner El Değiştirme ve Hasar Tutanağının bulunmadığı, sigorta experi tarafından düzenlenen expertiz raporunda; incelenen tüm rulolara gümüş nitrat uygulandığı, etkileşim görülmediği, negatif çıktığının belirtildiği, mahkemece alınan bilirkişi raporlarında ise hasara ilişkin yapılan değerlendirme de;Rulolarda tesbit edilen paslanmanın yapılan gümüş nitrat testine göre tuzlu su kaynaklı olmadığı, emtianın paslanmasına sebebiyet veren olayın taşımanın hangi safhasında meydana geldiğinin öncelikli olarak davacı tarafından ispatlanması gerektiği, huzurdaki davada karine olarak hasarın yükün davalı taşıyan tarafından teslim edildikten sonra meydana geldiği kabul edildiğinden; işbu karinenin aksinin, dava dışı sigortalı taşıtanın halefi olan davacı sigorta şirketince ispatlanması gerekirken, dosya münderecatında bu yönde bir ispata rastlanmadığını bu sebeple dava konusu zarardan taşıyanın sorumlu olmadığının kabulünün gerektiği belirtilmiş olup bu durumda hasarın, davalı taşıyıcıların kusuru ile meydana geldiğinin davacı tarafça ispatlanması gerektiği, mevcut delil durumuna göre davacı tarafça, hasarın davalı taşıyıcılarıın kusuru ile meydana geldiğinin ispatlanamadığı anlaşılmakla; Bu tesbitler ışığında İlk derece mahkemesince asıl ve birleşen davaların reddine yönelik verilen hüküm ve gerekçesinin dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun olup asıl ve birleşen dosyada davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. İlk derece mahkemesinde tefrik edilmeden önce 2018/494 Esas sayılı dosyası ile açılan asıl dava dosyasının davalılarının 1- … GEMİSİ DONATANI … A/ 2- … GEMİSİ DONATANINA İZAFETEN ACENTESİ SIFATIYLA … A.Ş. , 3- .. ANONİM ŞİRKETİ olduğu, bu dosya ile birleşen aynı mahkemenin tefrik edilmeden önce 2018/495 Esas sayılı dosyası ile açılan birleşen dava dosyasının davalılarının ise 1- … GEMİSİ DONATANI …, 2- … GEMİSİ DONATANINA İZAFETEN ACENTESİ SIFATIYLA ….A.Ş., 3- …ANONİM ŞİRKETİ olduğu, mahkemece verilen istinafa konu hükmün gerekçeli karar başlığında birleşen 2020/473 Esas, 2021/8 Karar sayılı davaya konu davalılardan 1- … GEMİSİ DONATANI …. A/S, 2- … GEMİSİ DONATANINA İZAFETEN ACENTESİ SIFATIYLA …A.Ş.’nin Gösterilmediği, mahkemece verilen hükümde ise davalılar lehine vekalet ücreti hükmedilirken davalı isimleri belirtilmeden dosya numaraları belirtilerek vekalet ücretine hükmedildiği, karar başlığındaki bu eksiklik mahallinde giderilebilecek bir eksiklik olduğundan istinaf eden davalılar vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle; asıl ve birleşen dosyada davacı vekilinin ve birleşen davada davalılar vekilinin (katılma yoluyla ) istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b1 maddesi uyarınca ayrı ayrı esastan reddine, karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Asıl ve birleşen dosyada davacı vekilinin ve birleşen davada davalılar vekilinin (katılma yoluyla )istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf edenler tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harçlarının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85’şer TL istinaf karar harçlarından istinaf edenler tarafından peşin olarak yatırılan 59,30’ar.TL harcın mahsubu ile bakiye 210,55‬’şer TL’nin istinaf edenlerden tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep edenler üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 14/12/2023 tarihinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.