Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/1411 E. 2021/1137 K. 08.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1411
KARAR NO : 2021/1137
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/02/2021 ( İhtiyati Haciz Kararına İtirazın Reddine İlişkin Karar )
DOSYA NUMARASI : 2019/1448 D. İş – 2019/1579 Karar
DAVA : İhtiyati Tedbir ve İhtiyati Haciz
TALEP : İhtiyati Hacze İtirazın Reddine İlişkin Kararın Kaldırılması
KARAR TARİHİ : 08/09/2021
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ:
Talep eden vekili talep dilekçesinde özetle: Müvekkilinin, davalılardan… Faktoring A.Ş. tarafından nitelikli yatırımcılar adına ihraç edilen 15/03/2019 itfa tarihli Finansman Bonosu’ndan toplam 25.000,00 TL’lik kısmını … Yatırım Menkul Değerler A.Ş. aracılığı ile alarak yatırımda bulunduğunu, karşı taraf Faktoring’in daha ilk kupon ödemesi günü olan 26/09/2018 tarihinde ödemesini yapamadığını ve KAP nezdinde ödemelerin yapılacağı şeklinde açıklama yapıldığını, karşı taraf Faktoring’in temerrüde düşmesi üzerine söz konusu finansman bonosunun satışına aracılık eden …Yatırım Menkul Değerler A.Ş.,…Yatırım Menkul Değerler A.Ş. ve…atırım Menkul Değerler A.Ş. öncülüğünde, Faktoring şirketinin finansman bonosundan kaynaklanan borçlarının ödenmesi amacı ile bila tarihli protokol imzalandığını, karşılıklı imzalanan bila tarihli protokolün tek şartının, söz konusu yatırımcıların % 85’inin imzalanması halinde geçerli olacağı hususu olduğunu ve protokolün nitelikli yatırımcıların %95,59’u tarafından imzalanarak yürürlüğe girdiğini, müvekkilinin de bu protokolü imzaladığını, diğer karşı taraf …’nin de protokolü garantör ve müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzalayarak protokolün 11. maddesi gereği borcun tamamından sorumlu hale geldiğini, söz konusu protokolün 3. maddesinde, davalı SNM’nin maliki bulunduğu Zonguldak ili Merkez ilçesi Kozlu Merkez Mah. …’ üzerinde kayıtlı taşınmaz üzerine tüm alacaklılar adına 125.000.000 TL tutarında 2. Dereceden ipotek konulmasının öngörüldüğünü, karşı tarafların, imzalanan protokoldeki yükümlülüklerini yerine getirmediklerini, ödeme yapılmadıklarını ve söz konusu taşınmaz üzerinde ipotek de verilmediğini, borçlu iki şirket arasında organik bağ bulunduğunu, SNM’nin para aktarılmasını temin etmek için paravan olarak kurulduğunu, her iki şirketin ortaklarının aynı kişiler olduğunu, borçlu şirket … Faktoring A.Ş.’nin ve her iki şirket yöneticilerinin tüm mal varlıklarını kaçırdıklarını, şirket yöneticilerinin itfa tarihinden önce eşlerinden bu amaçla boşandıklarını, borçlu şirket yöneticilerinin kötü niyetli olup, yatırımcıları zarara uğratmak kastıyla hareket ettiklerini belirterek, Müvekkilinin kıymetli evrak niteliği olan Finansman Bonosu’ndan olan 25.000 TL alacağının tahsilinin temini amacı ile taraflar arasında imzalanan protokol gereği her iki borçlu yönünden ihtiyati haciz ile birlikte Zonguldak ili Merkez ilçesi, Kozlu Merkez Mah…. parsele kayıtlı 3.966,91 m2’lik arsanın el değiştirmesinin önlenmesi ve olduğu gibi korunmasının temini için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin 10/12/2019 tarihli kararı ile;
” A-İHTİYATİ HACİZ açısından;
1-Talebin kabulü ile yukarıda yazılı belgeler nedeni ile yine yukarıda açık kimlik bilgileri yazılı borçluların, yukarıda belirtilen borç tutarı ile sınırlı olmak kaydıyla ve İcra ve İflas Kanununda muayyen tahditler dairesinde, yukarıda yazılı teminatın yatırılması koşulu ile menkul, gayrimenkul ve üçüncü şahıslarda olan hak ve alacaklarının İHTİYATEN HACZİNE
2-Talep edenin, karar tarihinden itibaren 10 gün içinde Mahkememiz yargı çevresinde bulunan icra dairesinden kararın infazını istemeye mecbur olduğu, aksi durumda kararın kendiliğinden kalkacağının işbu karar ile kendisine ihtarına,,…
B-İHTİYATİ TEDBİR açısından;
9-İhtiyati tedbir isteyenin talebi yerinde görülmekle, taraflar arasındaki imzalanan 02.10.2018 protokol kapsamında talep konusu; “Zonguldak ili Merkez ilçesi Kozlu Merkez Mah. …Parsele kayıtlı 3.966,91 m2 lik arsa (taşınmaz no 41089242)”dan ibaret protokol konusu menkullerin 6100 sayılı Yasanın 389 ve devam maddeleri gereğince taşınmazın rızai devri ve sonradan ayni veya kuvvetlendirilmiş şahsi hak tesisinin önlenmesi için TEDBİR KONULMASINA,
16-6100 sayılı Yasanın 397/.maddesi gereğince ihtiyati tedbir kararı dava açılmasından önce verilmiş olmakla, tedbir talep edenin, bu kararın uygulanmasını talep ettiği tarihten itibaren iki hafta içinde esas hakkındaki davasını açmak ve dava açtığına ilişkin evrakı, kararı uygulayan memura ibrazla dosyaya koydurtmak ve karşılığında bir belge almak zorunda olduğunun tespiti ile aksi hâlde tedbir kendiliğinden kalkmış sayılmasına, … ” karar verilmiş,
25/12/2019 tarihli Tashih Şerhi ile de;
” Mahkememizin 10/12/2019 tarih ve 2019/1448 D.İş Esas, 2019/1579 Karar sayılı ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararlarında 25.000,00-TL olarak gösterilen alacak miktarları üzerinden hesaplanan %15 teminat miktarı sevhen yanlış yazılmış olup, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararlarındaki alacak miktarlarının ayrı ayrı 50.000,00 TL ve alacak miktarı üzerinden hesaplanan %15 teminat miktarlarının 7.500,00-TL olarak tashihine … ” karar verilmiş olup verilen karara karşı,.. GAYRİMENKUL YAPI VE İNŞAAT A.Ş vekili tarafından itiraz kanun yoluna başvurulmuştur. İtiraz eden …İNŞAAT A.Ş vekili 13/01/2020 tarihli itiraz dilekçesinde özetle; mahkemece verilen ihtiyati haciz kararının tashih edilerek, alacağın 25.000-TL’den 50.000-TL’ye yükseltildiğini ve bu miktar üzerinden ihtiyati haciz kararı verildiğini, artırılan 50.000-TL tutarındaki alacağa ilişkin ihtiyati hacze yönelik itirazlarını işbu dilekçe ile sunduklarını, davaya bakmaya görevli mahkemenin tüketici mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin borcun dayanağını teşkil eden hukuki ilişkinin tarafı olmadığını, müvekkilinin de taraf olduğu protokole atıfla ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talep edilmesi ve bu yöndeki talebin kabulünün usul ve yasaya aykırı olduğunu, sözleşmeden doğan edimlerin istenip istenemeyeceğinin, genel mahkemeler nezdinde yapılacak yargılama ile ortaya çıkacağını, protokolün ihtiyati haciz isteyen tarafından feshedildiğini ve müvekkilinin temerrüte düşürüldüğüne dair herhangi bir belge de sunulmadığını, mal kaçırmanın da söz konusu olmadığını, ihtiyati tedbir kararı yönünden hiçbir işlem yapılmadığını, bu nedenle yasal süresi içinde icra edilmeyen ihtiyati tedbir kararının kendiliğinden kalktığını, belirlenen teminat miktarının taşınmazın değerine göre yetersiz olduğunu belirterek, ihtiyati haczin müvekkili şirket yönünden kaldırılmasına, aksi halde teminatın artırılmasına, ihtiyati tedbir kararı yasal süresi içinde infaz edilmediğinden hükümsüz kaldığının tespitine, aksi halde ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi 16/02/2021 tarih ve 2019/1448 D. İş – 2019/1579 Karar sayılı ek kararı ile;
” ….SPK raporu, ceza dosyası içeriği, … Yatırım cevabı yazısı, Noter ihtarnameleri, tebliğ şerhleri bir arada değerlendirilerek yaklaşık ispat koşulları oluştuğundan, itiraz edenin de protokolde kefaleten imzasının bulunduğu anlaşıldığından itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.” gerekçeleri ile;
“1-İtiraz eden vekilinin iddiaları İİK 257 ve 265 koşullarını içermediğinden reddine, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, itiraz eden …E İNŞAAT A.Ş. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İtiraz eden … YAPI VE İNŞAAT A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle;
Talebe göre görevli mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olduğunu, görevsiz mahkemece karar verildiğini,
Finansman bonosunun… Faktoring A.Ş. tarafından ihraç edildiğini ve ihtiyati haciz talep eden tarafından satın alındığını, müvekkilinin borcun dayanağını teşkil eden işbu senetle herhangi bir ilişkisinin olmadığını, ayrıca müvekkili şirket yönünden ihtiyati haciz- tedbir talebini bila tarihli protokole dayandıran alacaklı tarafça, aynı senede istinaden müvekkili şirket aleyhine İstanbul 14. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine karşı kendileri tarafından İstanbul 24. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/1385 E. sayılı dosyası ile itiraz edilerek takibin iptalinin talep edildiğini, mahkemenin 03.03.2020 tarih ve 2020/438 Karar sayılı ilamı ile taleplerini haklı bularak, müvekkilinin ilişiği olmadığı senetten dolayı hakkında başlatılan icra takibinin iptaline karar verdiğini, ardından ihtiyati haciz talebinde bulunan davalı alacaklının, işbu karara karşı istinaf başvurusunda bulunduğunu, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin 2020/1698 E., 2020/3033 Karar sayılı ve 24.12.2020 tarihli ilamıyla, Yerel Mahkeme kararı yerinde bulunarak, davalı alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddedildiğini, Yine alacaklı tarafından esasa ilişkin olarak mahkemenin 2019/690 E. sayılı dosyası ile açılan davada ihtiyati tedbir kararının devamının talep edildiğini, ancak İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bu dosyada verdiği 2020/726 Karar sayılı ve 11.11.2020 tarihli karar ile alacaklının davasının red edildiğini ve ihtiyati tedbir kararının hükümsüz kaldığını, mahkeme kararlarından anlaşılacağı üzere, alacağın dayanağı olarak gösterilen senet ile müvekkili şirketin herhangi bir ilişiği bulunmadığının mahkemeye bildirilmesine rağmen mahkemece bu konuda herhangi bir inceleme yapılmadığını, Mahkemenin, müvekkili … İnş. A.Ş.’nin de taraf olduğu protokole atıfla, bu protokolde müvekkilinin kefaleten imzasının bulunduğu gerekçesi ile ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararına ilişkin itirazı reddetmesinin, hukuka aykırı olduğunu, dayanılan protokolün ihtiyati haciz/tedbir talep eden tarafından feshedildiğini; müvekkilinin temerrüde düşürüldüğüne dair de dosyaya herhangi bir belge ibraz edilmediğini, bu sözleşme taraflarının sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirip getirmediğinin, akde aykırı davranıp davranmadığının ve bunun hukuki sonuçlarının ancak genel mahkemeler nezdinde yapılacak yargılama neticesinde belirlenebileceğini, ihtiyati haciz talep edenin bu yola başvurmayarak, alacağın %15’i mukabilinde bir teminat yatırmak suretiyle hem müvekkili şirketin malvarlığı üzerinde ihtiyati haciz hakkı elde etmesi, hem de maliki olduğu taşınmaz kaydına lehine ihtiyati tedbir şerhi işletmesinin açıkça kötü niyetli olduğunu,
… Faktoring A.Ş. ile müvekkilinin dolandırıcılık kastı ile hareket ettiği ve bu iddiaların doğruluğu yönünde verilmiş herhangi bir yargı kararı bulunmadığını, mahkemenin herhangi bir karar bulunmamasına rağmen, gerekçeli kararında yargılaması henüz devam eden bir ceza dosyasına atıfla yaklaşık ispat koşullarının oluştuğuna kanaat getirmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Talep edenin 50.000-TL tutarındaki alacağına istinaden, müvekkili şirketin maliki olduğu ve değeri yaklaşık 120.000.000,00-TL olarak belirlenmiş olan taşınmaz kaydına 7.500-TL teminatla hem ihtiyati tedbir hem ihtiyati haciz şerhi konulduğunu, teminat tutarının, müvekkilinin ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararı sebebiyle uğrayacağı muhtemel zararı teminat altına almadığını ve teminat miktarının hatalı olduğunu,
Borçlu … Faktoring A.Ş.’nin, ülke genelindeki ekonomik krizden etkilendiğini ve finansman bonolarının karşılığını ödeyemediğini, kurulduğu günden bu yana şirket üzerine kayıtlı herhangi bir menkul/ gayrimenkulü bulunmayan şirketin mal kaçırdığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, keza müvekkili … Gayrimenkul Yapı ve İnş. A.Ş.’nin üzerine kayıtlı tek mal varlığının da ihtiyati tedbire konu edilen taşınmaz olup, halen şirket üzerine kayıtlı olduğunu, her iki şirketin de halen ticaret sicil müdürlüğü nezdinde kayıtlı adreslerinde bulunduklarını, kabul manasına gelmemekle birlikte, iki şirket arasında organik bağ bulunmasının da birinin borcundan diğerinin mesul tutulacağı sonucunu doğurmayacağını belirterek, İlk Derece Mahkemesinin 16.02.2020 tarihli, ihtiyati haciz kararına karşı itirazlarının reddine ilişkin kararının kaldırılmasına ve ihtiyati hacze itirazlarının kabulü ile bu doğrultuda ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.
Talep, ihtiyati hacze itirazın reddine dair verilen mahkeme kararının kaldırılması istemine ilişkindir.
İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/690 Esas sayılı dosyasının dairemizce yetki alınarak UYAP ortamından yapılan incelemesinde; ihtiyati haciz talebine konu alacağın esasına ilişkin olarak ihtiyati haciz talep eden tarafından açılan alacak davasında mahkemece 11/11/2020 tarihinde davanın usulden reddine karar verildiği, verilen kararın istinaf incelemesinden geçerek 21/05/2021 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Buna göre, istinafa konu ihtiyati hacze itirazın reddine dair ara kararın İİK.nun 264/4 maddesi hükmü uyarınca konusu kalmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, ihtiyati haciz kararına itirazın reddine dair ara kararın, asıl davada karar verilmiş olması nedeniyle konusu kalmadığından davalı … Yapı ve İnşaat A.Ş. vekilinin istinaf talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati hacze itiraz eden… Gayrimenkul Yapı ve İnşaat A.Ş.’nin konusu kalmayan istinaf talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcı peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 08/09/2021 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.