Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/1304 E. 2023/1806 K. 23.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1304 Esas
KARAR NO: 2023/1806 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2020/110 Esas – 2021/257 Karar
TARİHİ : 25/03/2021
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/11/2023
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı banka vekili dava dilekçesi ile; davalı/borçlu …Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. ile müvekkili banka arasında imzalanan ve diğer davalı … ve dava dışı …’in müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış oldukları Genel Kredi Sözleşmesine istinaden müvekkili tarafından borçlulara kredi kullandırıldığını, kredi ödemelerinin vadesi geçmesine rağmen ödenmemesi nedeniyle Gebze …. Noterliği’nin 09.05.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek hesapların kat edildiğini, kredi alacağının tahsili amacıyla davalılar aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosya üzerinden takip başlatıldığını ve arabuluculuk baş başvurusunda bulunulduğunu, başvuruya katılım sağlanamadığını, itiraz üzerine iş bu davanın açıldığını beyanla haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İlk Derece Mahkemesi’nin 25/03/2021 tarih ve 2020/110 Esas – 2021/257 Karar sayılı kararında;”Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.Tüm dosya kapsamına göre; Davacı … Bankası AŞ ile davalı … San ve Tic Ltd Şti arasında 25.06.2015 tarihli 2.250.000,00 TL ve 06.03.2018 tarihli 3.000.000,00 TL tutarlı genel kredi sözleşmelerinin bağıtlandığı, sözleşmelere davalı … ve dava dışı … ’in (alınan İto kaydına göre şirket ortakları) aynı limitle müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imza koydukları incelenen genel kredi sözleşmesinden tespit edilmiştir.Davacı banka tarafından genel kredi sözleşmesi kapsamında19.09.2017 tarihinde 2002 proje numarası ile 496.380,00 TL ve 05.03.2018 tarihinde 2004 proje numarası ile 500.000,00 TL tutarlı KGF Kefaletine haiz proje ile ara mal finansmanı sağlandığı, davalı şirketin borç taksitlerini ödemekte temerrüde düşmesi üzerine 09.05.2019 tarihli ihtarname ile genel kredi hesaplarının kat edildiği,2002 numaralı projenin 19.10.2018 tarihinden itibaren aksaması ve 12.11.2018 tarihi itibariyle yeni bir ödeme planına bağlanması ile 2005 numaralı projenin oluştuğu,244.338,51 TL Ana para 2005 no.lu projeden.2.850,62 TL İşlemiş kar payı (19.10.2018-12.11.2018 arası %16,80 142,53TL BSMV 35.184,75 TL İşlemiş kar payı (12.011.2018-09.05.2019) aylık %2,4 yıllık %28,80 1.759,24 TL BSMV 284.275,65 TL Toplam borç 2004 numaralı projenin 19.10.2018 tarihinden itibaren aksaması ve 12.11.2018 tarihi itibariyle yeni bir ödeme planına bağlanması ile 2006 numaralı projenin oluştuğu, 498.815,15TL Ana Para 2006 no.lu projeden 9.078,44 TLİşlemiş kar payı (05.10.2018-12.11.2018 arası %16,80 akdi kar payı) 453,92 TL BSMV 71.829,38 TL İşlemiş kar payı (12.11.2018-09.05.2019 arası %28,80 akdi kar payı) 3.591,47 TL BSMV 583.768,36 TL Toplam borç Sigorta ve Teminat Mektupları Komisyon Alacağı olarak572,97 TL Sigorta(Finansal Kiralama Sözleşmesi kapsamında kiralanan asansörün sigorta priminden kalan 11.02,11.03, 11.04.2019 dönemi için, 190,99 x3= 572,97 TL) 9.114.0TL Mektup komisyonları(Genel Kredi Sözleşmesinin 8.3 ve 23 md) 3.780.0TL Çek ve karşılıksız çek masraf ve komisyonu 503,85 TL Gecikme cezası 25,19 TL BSMV 13.970,82 TL Toplam borç Davalı şirkete “…” ve “…” adı altında iki kredi kartı tahsis edilerek … kullanımına açılmıştır 32.389.20TL Kobi Kredi kartından 41.028.21TL … kredi kartından olmak üzere,73.417,41 TL Toplam borç Gayrinakdi Krediler yönünden; 09.05.2019 hesap kesim tarihi itibariyle davacı banka kayıtlarına göre; Teminat ve Kefalet Mektup riski 1.166.000,00 TL,çek yapraklarından kaynaklı 44 adet çek yaprağına ilişkin gayrinakdi yükümlülük tutarı ise 89.320,00 olmak üzere toplamda 1.255.320,00 TL olarak belirlenmişir. Davacı … Bankası AŞ ile davalı … San ve Tic Ltd Şti arasında 30.10.2017 tarih ve … numaralı finansal kiralama sözleşmesinin bağıtlandığı, sözleşme sonucu 101.000,00 TL fatura bedelli bir adet asansörün finansal kiralama yolu ile davalı şirket tarafından tedarik edildiği incelenen Finansal Kiralama Sözleşmesinden tespit edilmiştir.(sözleşmenin 33.maddesi ile taraflar arasında imzalanan diğer sözleşmeler ile bağlantı sağlandığı da tespit edilmiştir)Finansal Kiralama Sözleşmesi kapsamında KDV dahil 101.000,00 TL bedelli ve 49 ay süreli ödeme plannında; 28.01.2019 tarihli kira bedeli dahil olmak üzere 15 adet kiralama bedelinin ödendiği, 09.05.2019 hesap kesim tarihine kadarki 3 adet kira bedelinin ödenmediği, ihtarnamenin tebliğinden itibaren 60 günlük sürenin hitamında da geciken taksitlerin ödenmediği, ihtarnamenin tebliği sağlanmamakla birlikte FKS’nin 31.md.si kapsamında 11.05.2019 tarihinde tebliğ edildiğinin kabul edildiği ve 60 günlük sürenin 10.07.2019 günü dolduğu, 11.07.2019 günü temerrüdün oluştuğu ve kiralamaya konu malında iade edilmediği, bundan sonraki kira bedellerinin de muaccel hale geldiği, sözleşmenin fesih şartlarının oluştuğu,Hesap kesim tarihine göre;ödenmeyen 3 taksit x 2.848,50= 8.545,50 TL Temerrüt tarihine kadar ödenmeyen 2 taksit x 2.848,50 =5.697,00 TL Muaccel hale gelen ve ödenmeyen 28 taksit x 2.848,50=79.758,00 TL Toplam 94.000,50 TLGecikme faizi(takip talebine uygun olarak aylık %3,12 yıllık %37,44) 343,65 TL BSMV 17,18TL TOPLAM 94.361,33 TL asıl alacak olarak belirlenmiştir. 09.05.2019 hesap kat tarihinden icra takip tarihi 19.06.2019 a ve dava tarihi 11.02.2020 ye kadar davacının talebi ile bağlı olarak %37,44 ve kredi kartları için yasal %33 faiz oranı üzerinden hesaplanan işlemiş faizlerle birlikte sonuç olarak; 1.083.867,99 TL nakdi alacak ve 947.990,00 TL gayri nakdi alacak bulunduğu tespit edilmiştir. Mahkememizce toplam 2.031.857,99 TL üzerinden itirazın iptaline takibin devamına fazla istemin reddine karar vermek gerekmiştir.İİK 67 koşulları oluştuğundan hüküm altına alınan1.083.867,99 TL nakdi alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davacı lehine davalıdan tahsiline, 947.990,00 TL gayri nakdi alacağın takip koşullarında depo edilmesine karar verilmiştir.” gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve verilen karara karşı davacı banka vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı banka vekili istinaf dilekçesi ile; hükme esas alınan bilirkişi raporunda yalnızca anapara bakiyesi dikkate alınarak hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, geri ödeme planı dikkate alınarak hesaplama yapılması gerektiğine ilişkin itirazlarının dikkate alınmadığını, vadesi gelmemiş taksitlere ilişkin kar payının hesaplamaya dahil edilmeyerek hatalı bilirkişi raporu esas alınarak kurulan hükmün hukuka uygun olmadığını,16.02.2021 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplama neticesinde ortaya çıkan tutar farklılığının hesaplamada 2005 ve 2006 numaralı proje risklerine ilişkin yalnızca anapara bakiyesinin dikkate alınmasından kaynaklandığının, geri ödeme planı dikkate alınmaksızın yapılan işbu hesaplamanın hatalı olduğunun ifade edildiğini, yapılacak hesaplamaya ileri vadeli taksitlerin kar paylarının da dahil edilmesi gerektiği halde hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesap kat tarihi itibariyle henüz vadesi gelmemiş taksit alacakları için taksit miktarından akdi gecikme cezası ve Banka Sigorta Muamele vergileri düşülerek yalnız anapara alacağının göz önüne alındığını, müvekkili banka ile davalılar arasında akdedilen sözleşme ve sözleşmenin taraflarının tacir olması nedeniyle sözleşmede belirlenen şekilde hesap kat tarihi itibariyle ileri vadeli taksitlerin kar payının hesaplamaya dahil edilerek ana para alacağı hesaplanması gerektiğinin 08.03.2021 tarihli rapora itiraz dilekçesinde ifade edildiğini, aşağıda alıntılanan Yargıtay içtihatlarında da taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca belirlenen gecikme cezasının asıl alacağa eklenerek ana paranın dikkate alınması gerektiğinin ifade edildiğini; Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin, 22.03.2017 tarihli ve 2016/5391 E., 2017/2354 K. sayılı kararının; “Hesap kat tarihinden temerrüt tarihine kadar olan döneme ilişkin akdi faiz hesaplanarak bu miktarın asıl alacağa kapitalize edilmesi gerekirken asıl alacağa dahil edilmemesi doğru görülmemiştir.” şeklinde olduğunu;Yargıtay 19. Hukuk Dairesi, 01.03.2016 tarihli ve 2016/1078 E., 2016/3602 K. sayılı kararının; “…Bu durumda davacı bankanın alacağı hesaplanırken hesap kat ihtarından önce işleyen devre faizleri ilave edilerek ana paranın tespiti, hesap kat tarihinden temerrüt tarihine kadar akdi faiz üzerinden hesaplanan faizin ana para ile kapitalize edilmesi ve bu miktara temerrüt tarihinden takip tarihine kadar temerrüt faizi uygulanarak toplam alacak miktarının tespiti ile takip talebindeki miktarlar dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken belirtilen ilkeler dikkate alınmadan hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.” şeklinde olduğunu;Bilirkişi raporunda yer alan; “hesap kesim ya da kat tarihi itibariyle asıl alacak, o tarih itibariyle olan ana para ve işlemiş faiz ve vergisinden müteşekkildir. İhtarnamede ise ödeme planındaki 32 taksidin brüt toplamı esas alınarak hesaplama yapılmış olup bu doğru bir hesaplama şekli değildir.” şeklindeki tespitin yerinde olmadığını, taraflar arasındaki sözleşmeler ve geri ödeme planı dikkate alınarak yapılacak hesaplama sonucunda takibe konu 2005 numaralı proje riskinin 396.549,56-TL olarak, takibe konu 2006 numaralı proje riskinin 809.573,28-TL olarak hesaplanması gerektiğini, tacir taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca ödenmeyen taksitlere ilişkin kar payı dahil edilerek hesaplama yapılması gerektiği halde yargılama aşamasında aldırılan bilirkişi raporunda talepleri karşılanmamış olup hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime açık ve hüküm kurulmaya elverişli olmadığını beyanla Yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, genel kredi sözleşmesinden doğan alacağın tahsili talebiyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamı taleplerine ilişkindir. Mahkemece yukarıda açıklanan gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacı tarafça ileri sürülen istinaf sebebi; bilirkişi raporunda nakdi krediler yönünden hesaplama yapılırken geri ödeme planındaki miktarların esas alınmadığı, vadesi gelmemiş kredi taksitleri yönünden yalnızca ana para bakiyesinin esas alındığı, kar payları ile vergilerin taksit miktarından indirilmesi suretiyle alacak miktarının eksik hesaplandığına yöneliktir. Dosya kapsamından; davacı banka tarafından davalı şirkete 19.09.2017 tarihinde 2002 nolu proje kapsamında 496.380 TL, 05.03.2018 tarihinde 2004 nolu proje kapsamında 500.000 TL tutarında kredi kullandırıldığı, taksit ödemelerinin aksaması üzerine yapılandırma yapıldığı ve davalı şirkete 2005 ve 20006 nolu projeler kapsamında ilk taksit tarihi 12.04.2019 olmak üzere 244.338,51 TL ve 498.815,15 TL tutarında iki ayrı yeni kredinin kullandırıldığı, taraflar arasında yapılandırma suretiyle kullandırılan kredi taksitlerinin ödenmemesi halinde yapılandırmadan önceki kredi koşullarına dönüleceğine yönelik bir anlaşma bulunmadığı, kullandırılan yeni kredilerin ilk taksitlerinin ödenmemesi üzerine tüm hesapların 09.05.2019 tarihinde kat edildiği, kat tarihi itibariyle vadesi geçmiş ve ödenmeyen tek taksit bulunduğu, davacı tarafından gönderilen kat ihtarnamesinde alacak kalemlerinin detaylı olarak gösterilmediği, diğer nakdi kredilerden kaynaklanan alacağın 1.206.122,84 TL, geciken alacak tutarının ise 37.691,34 TL olarak gösterildiği, bu minvalde kat ihtarnamesinin İİK’nın 68/b maddesine uygun şekilde düzenlenmediği, gösterilen alacak miktarının 2005 ve 2006 nolu projelerin geri ödeme planındaki toplam tutar olduğu, bu tutarlar içerisinde ana para, kar payı ve bsmv’nin de bulunduğu, (2005 nolu projenin geri ödeme planındaki toplam alacak 809.573,27 TL – kullandırılan kredi 498.815,15 TL, 2006 nolu projenin geri ödeme planındaki toplam alacak 396.549,54 TL – kulandırılan kredi 244.338,61 TL), bilirkişi raporunda hesap kat tarihi itibariyle hesaplama yapılırken davacı banka tarafından davalıya kullandırılan ve geri ödenmeyen kredi miktarının (ana paranın) esas alındığı, hesabın kat edildiği tarih itibariyle davacı bankanın alacağının ana para, o tarih itibariyle işlemiş faiz ve vergisinden ibaret olduğu, vadesi gelmemiş kredi taksitleri yönünden yalnızca ana paranın talep edilebileceği, işlemiş kar payı ve vergisinin talep edilemeyeceği, buna göre kat tarihi itibariyle 2005 nolu projeden kaynaklı ana para 498.815,15 TL, vadesi geçmiş 12.04.2019 tarihli taksitin kar payı 23.142,06 TL ve vergisi 1.157,10 TL ile 2006 nolu projeden kaynaklı ana para 244.338,63 TL, vadesi geçmiş taksitin kar payı 10.849,70 TL ve vergisi 542,48 TL olmak üzere toplam 778.845,10 TL olduğu, bu alacağa kat tarihinden temerrüt tarihine kadar geçen sürede akdi kar payının işletilmesi gerektiği, bilirkişi tarafından yapılandırılan önceki kredinin aksadığı tarihten itibaren kat tarihine kadar geçen sürede ayrı ayrı oranlarda kar payı hesaplanması hatalı ve bu noktada asıl alacak miktarı fazla hesaplanmış ise de, davalı tarafından bu hususun istinaf sebebi yapılmadığı, bu nedenle davacı aleyhine kaldırma sebebi yapılamayacağı, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.Sonuç olarak, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcından istinaf eden tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 210,55‬ TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ve talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere 23/11/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.