Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/828 E. 2020/622 K. 15.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/828 Esas
KARAR NO: 2020/622 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/03/2019
NUMARASI: 2019/361 D.İş 2019/566 Karar
DAVA: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 15/06/2020
İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz talep eden talep dilekçesi ile; müvekkili ile … San. Ve Tic. A.Ş. arasında İstanbul ili Büyükçekmece ilçesi, … köyünde kain , … ada, … parsel sayısında kayıtlı taşınmaz üzerine inşa edilecek villa tipi yapılar ile ilgili olarak Kadıköy … Noterliğinin 19/06/2014 tarih ve … yevmiye sayılı Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi imzalandığını, müvekkiline ait taşınmaz üzerine yaklaşık 300 civarında villa inşa edileceğini, karşılığında kendisine 187 adet villanın satışı vadedildiğini, karşı tarafın müvekkile ilave ödeme yapılması kararlaştırıldığını ve sözleşmeler düzenlendiğini, İhtiyati haciz talebine konu bedel karşı tarafın sözleşmede taahhüt ettiği ve ödemediği müvekkilin alacağına ilişkin olduğunu, Sözleşme ile anılan taşınmazdaki 441.654/1.068.807 hissenin tamamının karşı tarafa satışı konusunda anlaşıldığını, ana sözleşme ve ek sözleşmelerinin geçerliliğine ve uygulanabilirliğine halel gelmeksizin taraflar arasında değişikliğe gidilerek satış için KDV hariç asgari 51.153,332 USD nin karşı tarafa ödenmesi konusunda anlaşıldığını, ek sözleşmenin imzalanmasından sonra … San. Ve Tic. A.Ş’nin 11.222,966 USD ve 40.335,976 TL alacağı kaldığını, Beyoğlu … Noterliğinin … yevmiye sayılı ve 09/01/2019 tarihli ihtarnamesi keşide edilerek karşı taraf 14/01/2019 tarihi itibariyle kesin temerrüde düşürüldüğünü, … San. Ve Tic. A.Ş sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmediğini ileri sürerek, ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili cevap dilekçesi ile; müvekkili şirket ile muhatap şirket arasında İstanbul Büyükçekmece ilçesi … ilçesi … ada … parsel üzerinde .. isimli proje gerçekleştiğini, … vadisi 1. ve 2. Fazlar ihtiyati haciz talep eden şirket tarafından yapıldığını, … A.Ş. Tarafından 2006 yılında … vadisi projesinin 3. Fazı olan 187 adetlik tek katlı villa yapılmak üzere müvekkil şirkete teklifte bulunduğunu, iki firma arasında 28/01/2013 tarihinde imzalanan niyet mektubu ve toplantı tutanakları ile proje ortaklığı şeklinde işbirliğine dayalı proje imzalandığını,ihtiyati haciz talep eden şirket ile müvekkil arasında İstanbul ili Büyükçekmece ilçesi, … köyünde kaim, tapuda … ada, … parsel sayısında kayıtlı daha evvel kat irtifakı kurulmuş olan araziyle ilgili olarak Kadıköy … Noterliğinin 19/06/2014 tarih … yevmiye nolu Düzenlenme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandığını,bu sözleşmenin Ana sözleşme olduğunu, Ana sözleşmeyle taraflar … A.Ş. Tarafından kat irtifakı kurulduğunu, 187 adetten oluşan villanın hasılat paylaşımı esası çerçevesinde inşaatın yapılmasını, inşa edilen villaların satılması ve hasılatın paylaşılması suretiyle payına düşen bedelin … A.Ş.’ne ödenmesi hususunda anlaşıldığını, 187 bağımsız bölümün bahçe tahsis alanlarının değişitirilerek yeniden kat irtifakı kurularak projelendirilmesi hususunda anlaşıldığını, Taraflar ana sözleşmeden ayrı Kadıköy … Noterliğinin 23/10/2015 tarih ve … yevmiye numaralı ek sözleşmeyle ana sözleşmenin hasılat paylaşımı ve ödemelerle ilgili maddelerini, Kadıköy … Noterliğinin 19/06/2014 tarih ve … arsa payı ve bağımsız bölüm listelerini olduğu gibi, Kadıköy … Noterliğinin 19/07/2017 tarih ve … yevmiye numaralı ek sözleşmeyle bağımsız bölümlerin arsa payı, brüt satış alanı ve satılacak olan bağımsız bölümlerin satış fiyatlarının ilgili belirlenmesiyle ilgili değişiklikler yapıldığını, Sözleşmenin başlığı satış vaadi sözleşmesi olduğunu, … vadisi 3. Faza yapılacak 187 adet villaya ilişkin gelir paylaşımına esasına dayalı inşaat eser sözleşmesi olduğunu, müvekkilimiz 187 adet villayı sözleşme esaslarına yapılacağını, sözleşmeye göre satışını da üstleneceğini, geliri paylaşılacağını, taraflar arasında adi ortaklık kurulduğunu,inşaatlar yapıldığını ve üçüncü kişilere satıldığını, iskan alınmış ve 187 adet villanın bildiğim kadarıyla 83 adedinin tapusu müvekkiline ve satış alan üçüncü şahıslara terk edilmediğini,Taraflar arasındaki sözleşmeler uyarınca müvekkilinin üzerine düşen tüm edim ve yükümlülüklerini aynen yerine getirdiğini, … A.Ş’nin haksız eylem ve işlemleri nedeniyle sözleşme hükümlerini yerine getirmediğinden müvekkili ve üçüncü kişileri zarara uğrattığnıı, müvekkil şirket tarafından … A.Ş aleyhine İstanbul 15. ATM de 2018/1229 esas sayılı dosyasından tapu iptali ve tescil istemiyle dava açıldığını, mahkeme tarafından 24/01/2019 tarihinde yetkisizlik kararı verilerek dava dosyası yetkili Bakırköy ATM’ne gönderilmesine karar verildiğini, müvekkilinin mallarını kaçırması v.s bir durum söz konusu olmadığını, İhtiyati haciz talep edene herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkilinin sözleşme dışında … vadisi 1. ve 2. faza bedeli karşılığında ilave işlem yapıldığını, bu sebeple de karşı taraftan alacaklı olduğunu savunarak, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece Mahkemesi 15/03/2019 tarih ve 2019/361 D.İş Esas- 2019/566 D.İş Karar sayılı kararında; ”…Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya mündericatından edinilen vicdani kanaat gereğince;dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ihtiyati haciz talebinin vasıf ve mahiyeti taraflar arasında akdedilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi başlıklı sözleşme ile bu sözleşmeye ek olarak imzalanan sözleşmeler birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasındaki sözleşmelerin her iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerden olup, tarafların karşılıklı olarak temerrüt hallerinin dolayısıyla alacağın varlığı, miktarın tespiti, muacceliyeti ve talep koşullarının bulunup bulunmadığı hususlarının yargılamayı gerektirdiği, ayrıca ihtiyati haciz talep eden; arsa maliki olmakla gerekli hukuki güvenceye sahip olduğu ve ihtiyati haciz talebi açısından hukuki yararının bulunmadığı, bu anlamda ihtiyati haczin İİK nun 257 maddeleri ve müteakip maddeleri gereğince yaklaşık ispat zımmında yasal koşullarının oluşmadığı görülmekle, İİK nun 257 maddeleri ve müteakip maddeleri kapsamına uymayan itirazın reddine …”gerekçesi ile; ”Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ihtiyati haciz talebinin vasıf ve mahiyeti taraflar arasında akdedilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi başlıklı sözleşme ile bu sözleşmeye ek olarak imzalanan sözleşmeler birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasındaki sözleşmelerin her iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerden olup, tarafların karşılıklı olarak temerrüt hallerinin dolayısıyla alacağın varlığı, miktarın tespiti, muacceliyeti ve talep koşullarının bulunup bulunmadığı hususlarının yargılamayı gerektirdiği, ayrıca ihtiyati haciz talep eden; arsa maliki olmakla gerekli hukuki güvenceye sahip olduğu ve ihtiyati haciz talebi açısından hukuki yararının bulunmadığı, bu anlamda ihtiyati haczin İİK nun 257 maddeleri ve müteakip maddeleri gereğince yaklaşık ispat zımmında yasal koşullarının oluşmadığı, görülmekle ihtiyati haciz talebinin REDDİNE, ” karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesi ile; İlk derece mahkemesi tarafından müvekkilinin arsa maliki olduğu bu sebeple ihtiyati haciz talebi bakımından hukuki yararının bulunmadığı ifade edildiğini, fiili durum incelenince gerekçe ile verilen kararın bağdaşmadığının ortada olduğunu, Davalı tarafın üzerine düşen edimlerini yetine getirmediğini ve sözleşmede belirlenen vadelerde ödeme yükümlülüklerini yerine getirmediğini, Davalı sözleşme konusu taşınmazlar üzerinde villa inşaatlarını tamamladığını, üçüncü kişilere satışı için sözleşmeler akdettiğini ve 83 adet villaya ilişkin olarak satış bedelinin tamamını tahsil etmiş olmasına rağmen müvekkili şirkete olan ödeme yükümlülüklerini yerine getirmediğini, sözleşme müvekkili şirket tarafından haklı nedenle feshedildiğini, Bakırköy 1. Tüketici Mahkemesi tarafından 2019/240 E. 2019/469 E. 2019/208 E. ve 2019/189 E. sayılı dosyalarında verilen kararlar doğrultusunda müvekkili şirket tek bir kuruş ödeme almadığı halde değeri milyonlarca doları bulan taşınmazları üçüncü kişilere devretme riski altında olduğunu, İlk derece mahkemesinin taşınmazlara ilişkin tapuların müvekkili şirkete ait olması nedeniyle müvekkili şirketin zarara uğrama ihtimalinin olmadığı yönündeki gerekçesi Tüketici Mahkemeleri tarafından müvekkili şirket aleyhine verilen kararlar nedeniyle dayanaksız kaldığını, taşınmazların üçüncü kişiler tarafından hali hazırda işgal edilmiş olması ve açılan davalarla müvekkili şirkete ait mülkiyetin kaybedilme riskinin olması nedeniyle söz konusu taşınmazların müvekkili şirket açısından ticari bir değerinin bulunmadığını, İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, verilen karara karşı talep eden vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İİK 257. maddesi, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir hükmünü haizdir. İİK’ nın 258/I. maddesinin ikinci cümlesinde; “Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebebi hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur,” şeklinde yapılan düzenleme ile alacaklının ihtiyati haciz talep edebilmesi ve ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın varlığı ve istenebilir olduğunun tam ve kesin olarak ispat edilmesi gerekliliği aranmamış, bu konuda mahkemeye kanaat getirecek delillerin sunulması yeterli kabul edilmiştir. Somut olayda ; taraflar arasında akdedilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi başlıklı sözleşme ile bu sözleşmeye ek olarak imzalanan sözleşmeler birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasındaki sözleşmelerin her iki tarafa borç yükleyen sözleşmeler olup, tarafların karşılıklı olarak edimlerini yerine getirip getirmedikleri, alacağın varlığı ve miktarın tespiti, yargılamayı gerektirdiği, bu kapsamda İİK’ nın 257/I. maddesindeki ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesinin takdirine göre kurduğu hüküm ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden talep eden vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Sonuç itibariyle, dosya kapsamı, mahkemenin kabul ve gerekçesi ve istinaf sebepleri gözetildiğinde; mahkeme kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesine göre esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati haciz talep edenin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 148,60.TListinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40.TL istinaf karar harcı istinaf eden tarafından peşin olarak yatırıldığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 15/06/2020 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.