Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/716 E. 2022/644 K. 20.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/716 Esas
KARAR NO: 2022/644 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/11/2019
NUMARASI: 2018/864 Esas 2019/1088 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 20/04/2022
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili ile davalı tarafın 03.02.2015 Tarihinde Barter Üyelik Sözleşmesi imzaldığını, müvekkil tarafından kurulup idare edilen barter pazarında barterlı mal alım satımı işlemleri yaptığını, ekteki hesap ekstresinden de anlaşılacağı üzere müvekkil şirkete barter işlemlerinden kaynaklanan toplam 65.142,58 TL. borcu bulunduğunu, bu borç için İstanbul …İcra Müdürlüğü nezdinde … E. Numaralı takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz etmesi üzerine takipin durduğunu, davalının itiraz dilekçesinde takibe, borca, ödeme emrine, faiz oranına ve işlemiş faize itiraz ettiğini; Dava konusu takipten kaynaklanan ihtilafların halinde İstanbul Mahkemeleri ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, Davalı şirket tarafından imzalanmış olan Barter Üyelik Sözleşmesinin F.4 Maddesine göre;“ Üye barter ortak pazarından alım limitinin üzerinde alım yapmak suretiyle oluşacak borcunu satın aldığı tarihten itibaren Barter Sistemi İçerisinde Mal ve Hizmet Satmak suretiyle 12 ay içerisinde geri ödemek zorunda olduğunu ” “Üye satın aldığı mal ve hizmetin bedelini, 12 ay içerisinde ödeyebildiği miktarda borcun tamamını karşılamaz ise hiçbir ihbar ve ihtara gerek kalmaksızın satın alma tarihinden itibaren 12.Ayın sonunda temerrüte düşmüş kabul olunacağını ” “ Temerrüt tarihinden itibaren mevcut tüm barterli borcu nakden ödenmek üzere muaccel hale geleceğini, temerrüt tarihinden nakden ödenmesi gereken borcuna her ay için tahsil anına kadar %3 Oranında gecikme cezası uygulanacağını ve her yıl için üyelik bedeli tahakkuk edileceğini ” Ayrıca Berter Sözleşmesinin H.2. Maddesinde;“ Müvekkilinin, üyenin Barter Sistemi ile yaptığı alım satımı işlemlerinde Üye Bilgi Formunda belirtilen oranda komisyon alacağı ” Barter Sözleşmesinin H.3. Maddesinde;“ Her ay içinde yapılan işlemlerin nakit komisyonlarının faturalarının bir sonraki ayın başında kesileceği, komisyon faturalarının 10 gün içerisinde ödenmesi gerektiği, zamanında ödenmeyen komisyonlara heray için %5 gecikme cezası uygulanacağı ” hükümleri yer aldığını, Bu çerçevede, davalının Barter Üyelik Sözleşmesi kapsamında Barter Ortak Pazarında yapmış olduğu barterli alış işlemlerinden kaynaklanan ve 12 Aylık dönemde kapatılmış olan borçları, üyelik bedeli, gecikme zammı ve işlem komisyonları toplamından oluşan borç tutarının 24.05.2017 Tarihi itibariyle 65.142,58 TL. olduğunu, müvekkilinin davalı tarafça imzalanan sözleşme şartları dairesinde davalıya üyelik bedeli faturalarını ve bu faturaların zamanında ödenmemesi nedeniyle işletilen gecikme cezalarını davalıya tebliğ ettiğini, bu sebeple davalının takibe itirazının haksız ve kötüniyetli olduğunu, %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, bu sebeple; davalı borçlunun İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına hükmedilmesini, davalı aleyhine %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tarafa usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak süresi içerisinde davaya karşı cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 01/11/2019 tarih ve 2018/864 Esas – 2019/1088 Karar sayılı kararında; “….Davacı …’nin incelenen 2015-2016-2017-2018-2019 takvim yılına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfında olduğu, davalı … A.Ş.’nin inceleme günü ticari defter ve belge ibraz etmediği, tarafların 03.02.2015 tarihinde “Barter Sözleşmesi” imzaladıkları, davacının işlemlerinin bu sözleşmeye uygun olduğu, davacı davalıyı icra takip tarihinden önce temerrüte düşürmediğinden icra takibinde talep ettiği 174,01 TL işlemiş ticari faiz talebinin yerinde olmadığı, davacının %9,75 ticari faiz talebinin yerinde olduğu, davacının cari hesap bakiyesinden kaynaklı 65.142,58 TL alacaklı olduğu yukarıda ayrıntılı dökümü yapılan irdeleyici ve hükme elverişli mali bilirkişi raporundan anlaşılmakla davanın kabulü ile takibin 65.142,58 TL üzerinden devamına, 65.142,58 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9,75 ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, alacak likid ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacak miktarı üzerinden hesap edilen %20 oranındaki 13.028,51 TL icra-inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine…”gerekçesi ile, Davanın KABULÜ ile takibin 65.142,58 TL üzerinden devamına, 65.142,58 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9,75 ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, %20 icra inkar tazminatı 13.028,51 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş ve karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesi ile, İlk derece mahkemesince yargılama sonucunda, davanın kabulüne şeklinde bir hükümle itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkin karar verildiğini, Davacının müvekkiliyle aralarında Barter Sözleşmesi bulunduğunu bu işlemlerden kaynaklı toplam 65.142,58.TL alacaklı olduklarını belirterek icra takibi başlattığı, müvekkili tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu, davacının bu kez eldeki itirazın iptali davasını açtığını, Müvekkili tarafından defterlerin sunulmadığı belirtilerek müvekkili defterleri incelenmeden sadece davacı defterleri üzerinde bir inceleme yapılarak bilirkişi raporu düzenlendiği ve düzenlenen bu raporun gerekçe gösterilerek hüküm verildiğini, öncelikle müvekkili adresinin Konya olması karşısında adresinde inceleme ile bir rapor alınması gerektiğini, Raporda müvekkilinin TTK 21/2 maddesine göre barter işlemleri karşılığı düzenlediği faturalara ve barter sözleşmesinden kaynaklanan komisyon oranlarına itiraz etmediğinin belirtildiğini, müvekkilinin icra takibine yaptığı itirazında borca itiraz ettiğini, borca itirazın kapsamlı bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini, zira borcun varlığı veya yokluğu dayanağın incelenmesi ile ortaya çıkacağını, tek taraflı ticari defter incelemesi ile alınan bir rapor hükme elverişli olarak kabul edilemeyeceğini, Bir diğer hususun davacının komisyon alacağını gerçekten hak edip etmediği olduğunu, zira komisyon alınacak işlemin sonuçlanıp bitirilmemesi halinde komisyon alacağı doğmayacağını, bu nedenle incelemenin her yönüyle eksik olduğunu, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, yeniden incelenmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, icranın geri bırakılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, taraflar arasındaki barter sözleşmesi uyarınca cari hesap alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulü ile takibin 65.142,58 TL üzerinden devamına, 65.142,58 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9,75 ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, %20 icra inkar tazminatı 13.028,51 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş ve karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davaya konu İstanbul ….İcra Müdürlüğü nezdinde … Esas sayılı icra dosyası incelendiğinde; Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine cari hesap alacağından kaynaklı 65.142,58 TL. Asıl alacak, 174,01 TL. İşlemiş faiz olmak üzere toplam:65.316,59 TL. Lik ilamsız icra takibinde bulunulduğu, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu ve davacı alacaklı tarafından 65.142, 58 TL. Asıl alacak üzerinden eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır. Hukukumuzda, barter sisteminin düzenlenmesine ilişkin herhangi bir mevzuat yoktur. Barter sistemi, karşılıklı ticaret uygulamaları ile gelişmiştir. Taraflar arasında 02/02/2015 tarihli barter sözleşmesi imzalandığı hususu çekişme konusu değildir. Taraflar arasında imzalanan barter sözleşmesinin Barter Üyelik Sözleşmesinin F.4 maddesinde;” Üye, … ‘ndan alım limitinin üzerinde alım yapmak suretiyle oluşacak borcunu satın aldığı tarihten itibaren Barter Sistemi içerisinde mal ve hizmet satmak suretiyle 12 ay içerisinde geri ödemek zorundadır. Üye, satın aldığı mal ve hizmetin bedelini, 12 aylık süre içerisinde kendi mal ve hizmetini barter sistemi içerisinde satmak suretiyle ödemez veya ödeyebildiği miktar borcun tamamını karşılayamaz ise hiçbir ihbar ve ihtara gerek olmaksızın satın alma tarihinden itibaren 12. Ayın sonunda temerrüde düşmüş kabul olunur. Temerrüt tarihinden itibaren mevcut tüm barterlı borcu nakden ödenmek üzere muaccel hale gelir. Temerrüt tarihinden itibaren nakden ödenmesi gereken borcuna her ay için tahsil anına kadar %3 oranında gecikme cezası uygulanır ve her yıl için üyelik bedeli tahakkuk ettirilir.” Hükmü düzenlenmiştir. Barter Sözleşmesinin H.2 Maddesinde;” Türk Barter, üyenin Barter Sistemi ile yaptığı alım satım işlemlerinde Üye Bilgi Formunda belirtilen oranda komisyon alacağı,” H.3. Maddesinde;”Her ay içinde yapılan işlemlerin nakit komisyonlarının faturalarının bir sonraki ayın başında kesileceği, komisyon faturasının 10 gün içinde ödenmesi gerektiği, zamanında ödenmeyen komisyonlara her ay için %5 gecikme cezası uygulanacağı,” hükmü düzenlenmiştir. Davalının davaya cevap vermediği, delil listesi ibraz etmediği, davacı vekili ise delil listesinde, davacının ticari defter ve kayıtları ile taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine delil olarak dayanmış olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin M.1.Maddesinde ise;” İşbu sözleşme ve kapsamı içerisinde gerçekleşen işlemler nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda, Türk Barter’ın her türlü belge ve kayıtlarının münhasır, kesin delil teşkil edeceği hususunda taraflar tam mutabakata varmışlardır,” hükmü düzenlenmiş olup bu düzenleme gözetildiğinde, davalı vekilinin müvekkili şirketin ticari defterlerinin talimat yoluyla incelenip rapor alınmadan eksik inceleme ile karar verildiğine ilişkin istinaf sebebi sonuca etkili olmadığından yerinde görülmemiştir. Davacının ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle mahkemece alınan bilirkişi raporunda; davacının incelenen defter ve belgelerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davacının işlemlerinin taraflar arasında imzalanan sözleşmeye uygun olduğu, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 65.142,58 TL. Alacaklı olduğu belirtilmiştir. Davalı tarafça sunulan istinaf dilekçesinde, bilirkişi raporuna ilişkin istinaf sebepleri ileri sürülmüş ise de, yargılama sırasında mahkemece alınan bilirkişi raporu davalıya tebliğ edilmesine rağmen, davalı tarafça rapora itiraz edilmemiştir. Bu durumda bilirkişi raporu, davacı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluşturmuştur. Davalı tarafça rapora itirazlar da ilk kez istinaf aşamasında ileri sürülmüştür. Dolayısıyla yargılama sırasında ileri sürülmeyip, ilk kez istinaf dilekçesinde ileri sürülen savunma ve itirazların HMK’nın 357. maddesi uyarınca Dairemizce incelenmesi mümkün olmadığından, davalı vekilinin eksik inceleme ile karar verildiğine ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. HMK 282 maddesinde, “Hakim bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir,” yasal düzenlemeleri gözetildiğinde; Barter Üyelik Sözleşmesinin E.8. maddesinde, “….Üye, barter çeki imzalanmış ve onay kodu almış olmakla işleme konu mal veya hizmeti barter sistemi kurallarına uygun olarak almış/satmış sayılacağını ve bu durumların hesapları üzerindeki borçlanma ve/veya harcamaya yönelik tüm sonuçlarını bildiğini kabul ve beyan eder,” hükmü düzenmiş olup somut olayda, davalı şirket … Vakfına 31/01/2015 Tarihli … nolu 100.000,00 TL. Tutarında barter çeki düzenlemek suretiyle borçlandığı, buna karşılık bu miktarın 47.500,00 TL. Lik kısmı için iki işlemle karşılandığı, 52.500,00 TL. İçin herhangi bir işlem gerçekleştirilmediği, davalı şirketin , gerçekleşmeyen 52.500,00 TL. yönünden Sistem havuzuna borçlandığı, davalının Barter Üyelik Sözleşmesi kapsamında Barter Ortak Pazarı’nda yapmış olduğu barterlı alış işlemlerinden kaynaklanan ve 12 aylık dönemde kapatılmamış olan borçları, üyelik bedeli, gecikme zammı ve işlem komisyonları toplamından oluşan borç tutarının bilirkişi raporunda belirtildiği üzere takip tarihi itibariyle 65.142,58 TL. Olup davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 65.142,58 TL. Alacaklı olduğu anlaşılmakla; Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince gerekçesi yazılmak suretiyle hüküm kurulduğu da gözetildiğinde mahkemenin kabul ve gerekçesine göre davalı vekilinin aksi yöndeki tüm istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Sonuç olarak, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 148,60.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden taraftan alınması gereken 4.449,89.TL istinaf karar harcından istinaf eden tarafından peşin olarak yatırılan toplam (54,40.TL+1.058,07.TL=) 1.112,47.TL harcın mahsubu ile bakiye 3.337,42.TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 20/04/2022 tarihinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.