Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/609 E. 2020/445 K. 26.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/609
KARAR NO: 2020/445
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2020/38 D.İş Esas – 2020/38 D.İş Karar
TARİH: 03/02/2020
KARAR TARİHİ: 26/03/2020
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ: İhtiyati tedbir talep eden vekili talep dilekçesi ile; müvekkili şirket ile karşı taraf … arasında Kartal … Noterliği’nin 21/08/2019 tarih … yevmiye numaralı rehin sözleşmesi ile …’ nın … Plakalı aracı üzerinde müvekkil lehine 70.000,00 TL bedelle rehin tesis edildiğini, …’nın borcunu ödememesi üzerine, taraflarınca Kartal … Noterliği’ nin 23/01/2020 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihtarname gönderilmiş olduğunu, …’nın müvekkil şirkete ulaşarak rehnin paraya çevrilmesi yoluna gidilerek masraf yapılmamasını ve avukatlık ücreti ödenmemesini, bunun yerine araç üzerinde bulunan az miktarda borç olduğunu, bu borcu müvekkil alacaklı şirketin ödemesini ve bu şekilde aracı müvekkil … Şirketi’ne devir etmeyi teklif ettiğini, müvekkili şirketin de teklife uyarak borçlunun araç üzerinde bulunan haciz alacağını, motorlu taşıtlar vergisini, trafik cezalarını ve geçiş ihlali para cezalarını ödeyerek yaklaşık 10.000,00 TL masraf yaptığını, …’nın halen borcunu ödemediğini, açıklanan nedenlerle, işin mahiyeti, önemi ve aciliyet göstermesi nedenleri ile duruşma yapılmaksızın ve karşı tarafa tebligat yapılmaksızın ivedi olarak müvekkil şirket ile rehin borçlusu … arasındaki rehin sözleşmesine konu … Plakalı aracın icra yoluyla satışına imkan sağlamak üzere öncelikle teminatsız olarak, aksi halde uygun bir teminat karşılığında, aracın icra müdürlüğü vasıtası ile derhal UYAP-Polnet üzerinden sicil kaydına yakalama şerhi işlenmesini ve aracın muhafaza altına alınarak yediemin otoparkına çekilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 03/02/2020 tarih ve 2020/38 D. İş Esas- 2020/38 D.İş Karar sayılı kararında; ” 6100 Sayılı HMK’ nın 389. maddesinde belirtilen mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın doğacağından endişe edilme hali bulunmadığı, talep edenin talebinde belirttiği aracın ziyaa uğraması halinde 6102 Sayılı TTK’ nın 1456. maddesi uyarınca sınırlı ayni hak ile takyit edilmiş bir mal üzerindeki malike ait menfaat sigortalandığı takdirde sınırlı ayni hak sahibinin hakkının sigorta tazminatı üzerinde de devam edeceği ve bu nedenle herhangi bir kaza halinde dahi rehin hakkı sahibi açısından herhangi bir zarar doğmayacağı, rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip hakkının bulunduğu gözetilmekle … “gerekçesi ile, Yasal koşulları bulunmayan ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati tedbir talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir eden vekili istinaf dilekçesi ile, İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/38 D. İş ve 2020/38 Karar sayılı dosyada 03.02.2020 tarihinde verdiği karar ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiğini, verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, işbu red kararı ile müvekkilinin hakkının açıkça tehlike altında olduğunu, İhtiyati tedbir talebi için dosyaya sunulan deliller ve gerekçeler incelenmeksizin tedbir talebinin reddine karar verildiğini, zira dava dilekçesinde ; müvekkili şirketin dava konusu araç üzerinde rehin hakkı bulunduğunu, Aracın sahibi müvekkil şirkete aracın mülkiyetini devredeceğini ileri sürerek ve hakkında rehin takibi yapılmasını bu şekilde önleyerek aracın zilyetliğini müvekkil şirketin yetkilisine teslim ettiğini, ancak müvekkil şirkete aracın üzerindeki haciz ve vergi borçlarını ödettikten sonra, araç sahibi …, aracın mülkiyetini devretmediği gibi, müvekkili şirketin yetkilileri hakkında aracını çaldıkları iddiasıyla şikayette bulunulduğunu, aracın sahibinin amacı, aracını bu şekilde alarak müvekkili şirketten aracı kaçırdığını, zira rehinli araçların kötü niyetli araç sahipleri tarafından kaçırıp parçalandığı ve bu şekilde araçların yok edildiğini, bu şekilde vuku bulan kötü niyetli ve haksız eylemleri hukuk düzeni koruduğunu, bunun da ancak mahkemenin vereceği ihtiyati tedbir ile mümkün olacağını, Araç üzerinde müvekkili şirketin rehin hakkı olsa da, bu hakkın hemen aracı muhafaza etme hakkını vermediğini, zira rehin takibini başlattıktan sonra borçlu araç sahibine tebligat yapılacağını ve bu tebligattan sonra ancak araca yakalama konulabileceğini, bu zaman zarfından geçecek sürede, araç sahibi aracını saklayabiceği veya aracı parçalatarak parçlarını satabileceği bunun önlenmesi için, yani müvekkili şirketin rehin hakkının sonuçsuz kalmaması için, aracın bu süreçte bir yedimine çekilerek tedbiren muhafaza altına alınmasını talep etme zaruriyetinin doğduğunu, (6100 Sayılı HMK.’ nın 391. maddesi) Mahkeme gerekçesinde müvekkili şirketin rehnin paraya çevrilmesi hakkının olduğunu bahsetmiş ise de bu hakkın olması tedbir talep edilen aracın yok edilmesi veya saklanması gerçeğini ortadan kaldırmadığını, tedbir talebinin nedeni, her an vuku bulacak olan aracın saklanması ve/veya parçalanarak yok edilmesi tehlikesinde olduğunu zira araç sahibinin rehinli aracı teslim almak için müvekkili şirket yetkilisini gerçeğe aykırı şekilde isnatlarla suçlayarak şikayet etmesinin bunun en açık göstergesi olduğunu, araç sahibinin rehin borcu nedeniyle aracının satılacağının farkında olduğunu, bu durumda borcunu öde(ye)meyen rehin borçlusunun yapabileceği tek şey aracı saklamak veya parçalatıp bir şekilde parçalarını satmak olacağını, Tedbir kararının rehin borçlusuna zararı olmadığını, Zira rehin borçlusu, ödenmeyen rehin borcu nedeniyle aracının yakalanıp satışının yapılacağını bildiğini, bu nedenle aracı elde edip saklamayı düşündüğünü, Müvekkili şirketin rehin hakkının neticesiz kalmaması için (aracın yakalanıp, satışının yapılarak paraya çevrilmesi için) dava konusu rehinli araç hakkında TEDBİREN YAKALAMA kararı verilerek aracın bir yediemin otoparkına çekilmesini talep etme zarureti hasıl olduğunu, tedbir kararı verilmesi halinde rehin borçlusunun herhangi bir zararının olmayacağını, ancak buna rağmen mahkemece gerekli görülürse, müvekkilinin belirlenecek teminat miktarını da yatırmaya hazır olduğunu, İleri sürerek ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik kararının istinaf incelemesine tabi tutularak kararın ortadan kaldırılmasını ve tedbir talebinin kabulüne, Müvekkili şirket ile rehin borçlusu … arasındaki rehin sözleşmesine konu … Plakalı aracın öncelikle teminatsız olarak, aksi halde uygun bir teminat karşılığında aracın icra müdürlüğü vasıtası ile derhal UYAP-Polnet üzerinden sicil kaydına yakalama şerhi işlenmesini ve aracın muhafaza altına alınarak yediemin otoparkına çekilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’ nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, Talep eden şirket ile karşı taraf … arasında Kartal … Noterliği’ nin 21/08/2019 tarih … yevmiye numaralı rehin sözleşmesi ile …’ nın … Plakalı aracı üzerinde talep eden lehine 70.000,00 TL bedelle rehin tesis edilmesi nedeniyle rehin sözleşmesine konu … Plakalı aracın icra yoluyla satışına imkan sağlamak üzere öncelikle teminatsız olarak, aksi halde uygun bir teminat karşılığında, aracın icra müdürlüğü vasıtası ile derhal UYAP-Polnet üzerinden sicil kaydına yakalama şerhi işlenmesi ve aracın muhafaza altına alınarak yediemin otoparkına çekilmesine karar verilmesine ilişkindir. Mahkemece, Yasal koşulları bulunmayan ihtiyati tedbir talebinin reddine, karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati tedbir talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK’ nın 389. maddesi uyarınca, ” Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir, ” şeklindedir. Aynı yasanın 390/3 maddesi,” Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır,” düzenlemesini içermektedir. Somut olayda talep, rehin sözleşmesine konu … plakalı aracın icra yoluyla satışına imkan sağlamak üzere öncelikle teminatsız olarak, aksi halde uygun bir teminat karşılığında, aracın icra müdürlüğü vasıtası ile derhal UYAP-Polnet üzerinden sicil kaydına yakalama şerhi işlenmesi ve aracın muhafaza altına alınarak yediemin otoparkına çekilmesi için araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasına ilişkin olup İİK’nun 150/d maddesi, müşterek hükümlerden hemen önce ve ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin düzenlemeler içinde yer almış ise de, İİK’ nun 150/g maddesi ile birlikte değerlendirilmesi halinde, İİK’nun 150/d maddesinin taşıt rehinlerinde de kıyas yolu ile uygulanması gerekir. Taşıt rehninden dolayı rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılacak icra takibinde, takip talebi üzerine icra müdürlüğünce İİK 150/d maddesi uyarınca takibin kesinleşmesini beklemeden satış hazırlıkları işlemine başlanacağından, aracın yakalanmasıyla muhafazasına ve kıymet takdiri yaptırılmasına yasal bir engel bulunmamaktadır. (Yargıtay 12 HD.nin 2017/4025 Esas – 2018/7350 Karar sayılı içtihadı) HMK’ nın 389/1 maddesine göre ancak uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilecektir. Alacağı güvence altına almak için ihtiyati haciz istenebileceği oysa talep edenin tedbir uygulanmasını talep ettiği aracın kendisi uyuşmazlık konusu olmadığından ihtiyati tedbir kararı verilemeyecektir. Sonuç itibariyle, yargılamayı yürütüp uyuşmazlığı esastan karara bağlayacak olan ilk derece mahkemesinin takdirine göre ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin karar ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, talep edenin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati tedbir talep edenin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40 TL istinaf karar harcı istinaf aşamasında peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 26/03/2020 tarihinde HMK’ nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.