Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/516 E. 2021/978 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/516 Esas
KARAR NO : 2021/978 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/01/2020
NUMARASI: 2019/892 Esas 2020/18 Karar
DAVANIN KONUSU: Şirketin İhyası
KARAR TARİHİ: 24/06/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili ile ihyası istenilen Tasfiye Halinde … Tic. San.Ltd.Şti arasında Bakırköy 1.İş Mahkemesi’nin 2019/62 Esas sayılı dosyası ile rücuen tazminat davası bulunduğunu, söz konusu davanın yargılaması sırasında İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından ihyası istenilen şirketin tasfiyesi sona erdiğinden ticaret sicilinden terkin edildiğini, mahkemece davalı şirketin ihyası yönünden dava açmak ve mahkemeye bildirmek üzere taraflarına süre verildiğini ileri sürerek, devam eden davanın görülebilmesi ve taraf teşkilinin sağlanması için Tasfiye Halinde … Tic. San.Ltd.Şti ‘nin ticaret sicile yeniden tescili ile ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı tasfiye memuru ve ihyası istenen şirket vekili cevap dilekçesi ile, ihyası istenilen şirketin Ticaret Sicilden terkinin söz konusu olmadığını, şirketin faal olduğunu tasfiye işlemlerinin devam ettiğini bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:İlk Derece Mahkemesi 09/01/2020 tarih ve 2019/892 Esas – 2020/18 Karar sayılı kararında;”…Somut olayda, davacı tarafından, ihyası istenilen şirkete yönelik açılmış Bakırköy 1.İş Mahkemesi’nin 2019/62 esasında görülmekte olan rücuen tazminat davası görülebilmesi ve verilecek kararın infazı işlemlerinin yapılması ve söz konusu ek tasfiyenin sağlanması için şirketin ihyası talep edilmiş ise de, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarına göre; ihyası istenilen şirketin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı ve Tasfiye Halinde … Tic. San.Ltd.Şti unvanlı şirket olduğu ve ticaret merkezinin … Mah. … Sok. No: … Beşiktaş/ İstanbul olduğu, şirketin sicilden terkin edilmediği, tasfiye sürecinde olduğu son tescilini 05/10/2018 tarihinde yaptırdığı ve şirketin tasfiye memurunun … olduğu anlaşılmakla, sicilden terkin olmamış dava konusu şirketin tasfiye sürecinde olup faal olduğu ve tüzel kişiliğinin devam ettiği tartışmasız olup ihya koşulları gerçekleşmediğinden…”gerekçesi ile, 1- Davacı tarafça açılan DAVANIN REDDİNE,2- Davacı taraf harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4- Davalı şirket ve tasfiye memuru yargılama sırasında kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca maktu 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı şirket ve tasfiye memuruna verilmesine, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, Müvekkili Kurum Küçükçekmece SGM’de tasfiye halinde … Sanayi Ltd.Şti. Adına tescilli işyeri sigortalılarından …, 10/11/2007 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu sürekli iş göremez duruma girmesi nedeniyle müvekkili kurum tarafından kazalı sigortalıya PSD gelir bağlandığı, geçici iş göremezlik ödeneği ödenmiş ve tedavi gideri sarf edildiği ve müvekkili kurum zararı oluştuğunu, Müvekkili Kurumun 10/11/2007 tarihli iş kazası sonucu oluşan zararının 506 / 5510 sayılı Yasa hükümleri uyarınca tazminini temin amacıyla … Ticaret Sanayi Ltd.Şti. aleyhine Bakırköy 1. İş Mahkemesinin 2019/62 esas sayılı davası ile yürütülen rücuen tazminat davasına İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünce davalı şirketin 09/10/2015 tarihinde re’sen terkin edildiği bildirilmiş ve Bakırköy 1. İş Mahkemesinin 2019/62 esas sayılı davasında kurulan ara kararda şirketin ihyası için dava açmak üzere müvekkili kuruma yetki ve süre verildiğini, Bakırköy 1. İş Mahkemesinin 2019/62 esas sayılı davasında verilen yetkiye istinaden açılan İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/892 esas sayılı davasında … Ltd.Şti.’nin ihyasına karar verilmesi talep edildiğini, İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/01/2020 gün, 2020/18 karar sayılı kararında, “…tasfiyesi talep edilen şirketin sicilden terkin edilmediği, tasfiye sürecinde olduğu ve şirketin son tescilinin 05/10/2018 tarihinde yapıldığı, şirketin tasfiye memurunun … olduğu, şirketin sicilden terkin edilmemiş olması nedeniyle faal olduğu” gerekçesiyle “davanın reddine, davalı şirket ve davalının yargılamada avukat ile temsil edilmeleri nedeniyle 3.400,00 TL avukatlık ücretinin davalı yana ödenmesine” karar verildiğini, Müvekkili kurum tarafından İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/892 esas sayılı davası, Bakırköy 1. İş Mahkemesinin 2019/62 esas sayılı davasına İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından bildirilen sicil kayıtları esas alınarak kurulan ara karar ve yetki uyarınca açılmış olup, müvekkili kuruma dava açmakta yüklenebilecek bir kusur bulunmadığından müvekkili kurum aleyhine ve davalı yan yararına avukatlık ücretine hükmedilmesi hatalı olduğundan, İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/892 esas, 2020/18 karar sayılı kararı ortadan kaldırıldığını, Müvekkili kurum tarafından açılan dava Bakırköy 1. İş Mahkemesinin 2019/62 esas sayılı davasında İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından bildirilen kayıtlar esas alınarak ve Bakırköy 1. İş mahkemesinin verdiği yetkiye istinaden açılmış olduğundan, müvekkili kurum dava açılmasına neden olmadığı için davalı şirket ve tasfiye memuru yararına avukatlık ücreti ödenmesine karar verilmesi hatalı olup, İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/01/2020 gün, 2020/18 karar sayılı kararı ortadan kaldırılması gerektiğini, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, ticaret sicilden terkin edildiği iddia edilen şirketin ihyasına ilişkindir. Mahkemece, davacı tarafça açılan davanın reddine, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. TASFİYE HALİNDE …TİC. SAN.LTD.ŞTİ’nin sicil kaydı İTO’nun internet sitesinden çıkartılıp incelendiğinde,19/10/2015 tarihinde yayınlanan Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde TTK. Geçici 7 maddesi uyarınca terkin edildiğinin yayınlandığı anlaşılmıştır.İhyası istenilen şirketin ticaret sicilden gelen kayıtları incelendiğinde, ihyası talep edilen şirketin son tescilini 05/10/2018 tarihinde yaptırdığı, şirketin ticaret ünvanına yeniden ihyası nedeniyle tasfiye halinde ibaresi eklendiği belirtilip 15/02/2018 tarihinde yayınlanan Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin 367 nolu sayfası gönderilmiş olup incelendiğinde;TASFİYE HALİNDE … TİC. SAN.LTD.ŞTİ’nin İstanbul 10 ATM.’nin 2017/142 Esas-2017/1299 Karar nolu 01/11/2017 tarihli kararı ile şirketin TTK. 547/2 Maddesi uyarınca ek tasfiyesi amacıyla ihyasına karar verildiği, … tasfiye memuru olarak atanmasına karar verildiği, kararın TTK. Hükümlerine uygun olarak 09/02/2018 tarihinde resen tescil edildiğinin ilan edildiği tesbit edilmiştir.TTK. 36/2 Maddesinde, Bir hususun tescil ile beraber derhâl üçüncü kişiler hakkında sonuç doğuracağı düzenlenmiştir. TTK. 35/2 Maddesinde;” (2) Herkes ticaret sicilinin içeriğini ve müdürlükte saklanan tüm senet ve belgeleri inceleyebileceği gibi giderini ödeyerek bunların onaylı suretlerini de alabilir. Bir hususun sicilde kayıtlı olup olmadığına dair onaylı belge de istenebilir,” hükmü düzenlenmiştir.Davacı tarafın dava açılmadan önce, TTK. 35/2 Maddesine göre ihyası istenilen şirketin ticaret sicil kaydını ve müdürlükte saklanan tüm senet ve belgeleri inceleme ve buna göre mahkemece verilen ara karara itiraz etme hakkı olduğu halde bu hakkını kullanmadan eldeki davanın açıldığı tesbit edilmiştir. 6100 sayılı HMK’ nın 326/1 maddesinde, kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği düzenlenmesine göre, ilk derece mahkemesince davalı tasfiye memuru lehine vekalet ücreti hükmedilmesine yönelik verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.Sonuç itibariyle, ilk derece mahkemesinin karar gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 madde uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf eden davacı kurum (SGK) harçtan muaf olduğundan, istinaf harçlarının tahsiline ilişkin olarak karar verilmesine yer olmadığına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 4-Artan gider avansı olması halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 24/06/2021 tarihinde HMK’nın 362/1-ç maddesi gereğince(YHGK.nun 13/12/2018 tarih ve 2017/11-2924 Esas – 2018/1935 Karar) kesin olarak oy birliği ile karar verildi.