Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/353 E. 2020/328 K. 05.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/353 Esas
KARAR NO : 2020/328 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEME : İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH: 14/10/2019
DOSYA NUMARASI: 2019/1378 D.İş – 2019/1391 Karar
TALEP: İhtiyati Haciz
TALEP EDİLEN MİKTAR : 3.143.049,03-TL
KABUL EDİLEN MİKTAR: 3.143.049,03-TL
GÜVENCE MİKTARI : 628.609,81.TL
KARAR TARİHİ: 05/03/2020
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz talep eden vekili dava dilekçesi ile, müvekkili ile karşı taraf arasında 2009 yılında müvekkilinin ürünlerinin Türkiye’de karşı tarafça satılmasına ilişkin münhasır olmayan bir distribütörlük sözleşmesi akdedildiğini, anılan sözleşmenin 07/01/2019 tarihli diğer bir sözleşme ile yenilendiğini, sözleşme süresince müvekkilinin tüm edimleri yerine getirdiğini, karşı tarafın ise gerek ilk sözleşmenin, gerekse ikinci sözleşmenin yürürlükte olduğu sürede müvekkilinin çeşitli ihtarlarına rağmen almış olduğu ürünlerin bedellerini ödemediğini, bunun üzerine anılan sözleşmede yer alan hüküm uyarınca müvekkilinin tahkim yoluna başvurduğunu, tahkim yargılamasının Danimarka Tahkim kurulu nezdinde tek hakem tarafından görüldüğünü ve hakemin 12/01/2018 tarihli E-2728 karar ile müvekkilinin alacak talebinin kabulüne karar verdiğini, müvekkili tarafından anılan hakem kararının tenfizi için İstanbul 12. ATM’nin 2019/128 esas sırasında açılan davanın yargılaması sonucunda 2019/128-611 E.K. sayılı 24/06/2019 tarihli karar ile davanın kabulü ile anılan hakem kararının tenfizine karar verildiğini, iş bu karara karşı, karşı tarafın istinaf kanun yoluna başvurması nedeni ile nihai hakem kararının icra edilmesinin durdurulmasına sebep olduğunu, tenfiz kararının kanun yolundan geçerek kesinleşmesine kadar müvekkilinin bu kararı icraya koyarak nihai hakem kararında tespit edilen alacaklarına kavuşma imkanının bulunmaması dolayısı ile alacağını güvence altına almak için geçici bir hukuki korumaya ihtiyaç duyduğunu, borcun sahibinin doğrudan … olduğunu belirterek tenfiz kararına konu yabancı para borcunun talep tarihi itibari ile -TL karşılığı olan 3.143.049,03-TL borcu ve masrafları karşılayacak şekilde …’ın menkul, gayrimenkul malları ile 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarına İİK md. 257 vd. hükümleri gereğince ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 14/10/2019 tarih 2019/1378 D. İş 2019/1391 Karar sayılı kararında; ”…Somut olayda İstanbul 12. ATM’nin 2019/128-611 E.K. sayılı tenfiz kararının henüz kesinleşmediği sabittir. Yüksek Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına göre tenfiz kararı kesinleşmeden infaz edilemez ise de bu karara dayanarak ihtiyati haciz istenmesinde yasal bir engel bulunmamaktadır. Bu durumda yukarıda yazılı olduğu üzere İİK 257 maddesi uyarınca borçlunun muayyen ikâmetgahının olmadığının, borçlunun taahhütlerinden kurtulmak maksadı ile mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisinin kaçmaya hazırlandığının yahut kaçtığının ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunduğunun yaklaşık olarak ispat edilmesi gerekmekte ise de talep eden tarafından bu yönde dosyaya herhangi bir delil sunulmamıştır…”gerekçesi ile, İhtiyati haciz talebinin REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesi ile, İstanbul 3 ATM 14/10/2019 tarih 2019/1378 D.İş 2019/1391 K. Sayılı kararı ile ihtiyati haciz kararı verme yetkisine haiz olduğunun kabul edildiğini ancak muaccel alacaklara ihtiyati haciz verilmesinde aranmayan borçlunun muayyen ikametgahının olmaması, mal kaçırma tehlikesinin bulunması şartlarına ilişkin bir delil sunulmaması dolayısıyla ihtiyati haciz başvurularının reddedildiğini,Yabancı Hakem Kararının konusunun muaccel alacaklardan olduğunu, YHK’da hüküm altına alınmış müvekkilin TL alacaklarının da tamamının vadesinin geldiğini ve önemli faizlerin işlediğini, Ancak, ihtiyati haciz talebini değerlendiren İstanbul 3 Asliye Ticaret Mahkemesinin Yabancı Hakem Kararının konusunu oluşturan alacakların muaccel değil müeccel olduğuna ilişkin yapılan talihsiz bir hatalı nitelendirme sonucu müvekkilinin ihtiyati haciz talebinin reddettiğini,İhtiyati haczin şartlarının yerine getirildiğini, muaccel alacaklar için istenen ihtiyati haciz talebine, müeccel alacakların ihtiyati haczi için aranan ek şartlarının aranmasının hatalı olduğunu, İcra ve İflas Kanunun vadesi gelmesine rağmen borcunu ödemeyen borçlunun zaten kötü niyetli olduğunu varsaydığını,Bu çerçevede, Yargıtay’ın çeşitli dairelerinin sayasız kararında vermiş olduğu gibi İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin işbu hatalı kararının kaldırılmasını ve ihtiyati haciz talebinin duruşma yapılmaksızın kabul edilmesinin talep edildiğini,İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile müvekkilinin fazlaya dair hakları ile işlemeye devam eden faizleri talep etme hakkı saklı kalmak kaydıyla, işin önemine ve aciliyetine binaen dosya üzerinden yapılacak incelemeyle; İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/10/2019 tarih ve 2019/1378 D.İş 2019/1391 K. Sayılı kararının kaldırılmasına; Müvekkilinin alacağının Yabancı Hakem Kararıyla hüküm altına alınmış olması karşılığında borçlu …’ın 388.262,98 Avro, 305.578,87 TL ve 455.000 Danimarka Kronu tutarındaki borcunun ihtiyati haciz talebi tarihi itibariyle Türk Lirası karşılığı olan 3.143.049,03 TL borcu ve masrafları karşılayacak şekilde menkul gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına İİK m. 257 vd. hükümleri gereğince ihtiyati haciz konulmasına ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, hakkında tenfiz kararı verilen ve istinaf edildiği için kesinleşmeyen yabancı hakem kararına istinaden ihtiyati haciz talebidir.Mahkemece, İhtiyati haciz talebinin reddine, karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Uyuşmazlık, mahkemece verilen kararın yerinde olup olmadığı ve ihtiyati haciz şartlarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.Mahkemeninde kabulünde olduğu ve Yargıtay 19 HD.nin 2015/1656 Esas, 2015/4049 Karar sayılı içtihadı, Yargıtay 23 HD.nin 2016/6937 Esas, 2016/4665 Karar sayılı içtihadı, Yargıtay 6 HD.nin 2014/3906 Esas, 2014/4941 Karar sayılı içtihatlarında da belirtildiği üzere, tenfiz kararı kesinleşmeden infaz edilemez ise de, bu karara dayanarak ihtiyati haciz istenmesine yasal bir engel bulunmamaktadır.2004 sayılı İİK’nın 257. maddesinde ihtiyati haczin şartları düzenlenmiştir. Buna göre rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. İİK 257/1 madde kapsamında ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK 257/2 maddesindeki koşulların gerekmediği, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için yaklaşık ispatın sağlanmasının yeterli olduğu ve buna göre mahkemece talep dilekçesi ekinde sunulan belgeler ile alacağın varlığı ve muacceliyeti hakkında yaklaşık ispat koşullarının gerçekleştiği gözetilerek şartların oluşması nedeniyle İİK 257. maddesi gereğince teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken yukarıdaki gerekçeyle talebin reddine karar verilmesi yerinde olmayıp talep eden vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmüştür.Sonuç itibariyle, talep eden vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İDM. kararının HMK. 353/1-b2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, dairemizce yeniden hüküm kurularak talep edenin ihtiyati haciz talebinin kabulü ile alacağın %20 oranında teminat karşılığında karşı taraf/borçlunun alacağa yeter taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; İhtiyati haciz talep eden alacaklının istinaf başvurusunun KABULÜ ile, İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/10/2019 tarih ve 2019/1378 D.İş , 2019/1391 Karar sayılı kararının HMK 353/1-b2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına, 1-Yukarıda yazılı sebeplere, dosya kapsamına ve borçlunun durumuna göre borç, para borcu olup, borcun rehinle temin edilmediği ve vadesinin geldiği, ihtiyati haciz kararı verilmesinin yasal koşullarının oluştuğu kanaatine varılmakla, ihtiyati haciz talep edenin talebinin KABULÜ ile İİK.’nın 257 ve müteakip maddeleri gereğince 3.143.049,03.TL’lik alacak için borçlunun borcuna ve masraflarına yeterli miktarda taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA, 2-İhtiyati haciz isteyen tarafın İİK. 259, HMK.87 maddesi uyarınca belirlenen ve alacak miktarının % 20’ine tekabül eden 628.609,81.TL tutarında nakdi veya Mahkemece kabul edilecek kat’i süresiz ve muteber banka teminat mektubunu ilgili ilk derece mahkeme veznesine depo etmesi halinde ihtiyati haciz kararının yetkili icra müdürlüğünce infaz edilmek üzere ihtiyati haciz isteyene verilmesine, 3-Dairemiz karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 89,60.TL harçtan, peşin alınan 73,10.TL harcın mahsubu ile bakiye 16,50.TL karar harcının karşı taraf borçludan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İlk derece mahkemesinde alacaklı tarafından yatırılan 117,50.TL harç toplamı ve yine alacaklı avansından sarf edilen 38,00-TL tebligat gideri olmak üzere toplam: 155,5-TL’nin karşı taraf borçludan alınarak alacaklıya verilmesine, 5-Karar tarihi itibariyle ilk derece mahkemesi yönünden alacaklı vekili yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre takdir olunan 755,00.TL vekalet ücretinin borçludan alınarak alacaklıya verilmesine, 6-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 121,30.TL başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 44,40.TL karar harcının talep halinde iadesine, 7-İstinaf eden tarafından yatırılan 121,30.TL istinaf başvuru harcı ve 35,00-TL dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gidiş dönüş gideri olmak üzere toplam: 156,30-TL’nin borçludan alınarak ihtiyati haciz talep edene verilmesine, 8-Artan gider avansı olması halinde, yatıran tarafa iadesine, 9-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 05/03/2020 tarihinde İİK.258/2 ve HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.