Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/254 E. 2020/478 K. 13.04.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/254
KARAR NO : 2020/478
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/07/2019
NUMARASI : 2016/1245 Esas – 2019/582 Karar
DAVA: Alacak
KARAR TARİHİ : 13/04/2020
İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 16/07/2019 tarih ve 2016/1245 Esas – 2019/582 Karar sayılı gerekçeli kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu ve davalı tarafından da katılma yolu ile istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmış olmakla; HMK 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda;
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME: 6100 Sayılı HMK’ nın 345/1 maddesi ” İstinaf yoluna başvuru süresi iki haftadır. Bu süre, ilamın usulen taraflardan her birine tebliğiyle işlemeye başlar. İstinaf yoluna başvuru süresine ilişkin özel kanun hükümleri saklıdır.” hükmünü içermektedir. İlk Derece Mahkemesince gerekçeli kararın usulüne uygun olarak ve e-tebligat yolu ile davacı vekiline tebliğe gönderildiği, e-tebligat sorgusunda 09/09/2019 tarihinde tebligatın alıcının hesabına iletilmesine müteakip mevzuat gereği belirlenen süre sonunda otomatik olarak ” okundu ” sayıldığı, davacı vekilinin istinaf başvurusu süresinin 23/09/2019 günü sonunda dolduğu ( UYAP sistemi üzerinden yapılan işlemler açısından saat 00:00 ‘ a kadar ) , ancak davacı vekilince sunulan istinaf başvuru dilekçesinin havale tarihi ve harç makbuzu üzerinde yapılan incelemede dilekçenin 24/09/2019 tarihinde sunulduğu anlaşılmakla, dairemizce ayrıca istinaf dilekçesinin evrak işlem kütüğü üzerinde inceleme yapılarak istinaf dilekçesinin davacı vekili Av. … tarafından 24/09/2019 günü saat 20:21:08 itibari ile oluşturulduğu, bu durumda istinaf başvurusunun HMK.’ nun 345. maddesinde öngörülen 2 haftalık süre içerisinde yapılmadığı anlaşılmaktadır. Öte yandan istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı konusunda ilk derece mahkemesince bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, bu hususun gözden kaçırılmış olması durumunda istinaf dairesince de HMK.’ nun 352. maddesince bu konuda bir karar verilebilecektir. Davalı vekilinin, davacı vekilinin istinaf başvurusu dilekçesinin kendisine tebliğinden sonra yaptığı katılma yoluyla istinaf başvurusunun esastan incelenebilmesinin ise, diğer tarafın istinaf başvurusunun incelenmesine sıkı sıkıya bağlı olduğu gözetildiğinde; HMK 346 ve 352. maddeleri uyarınca davacı vekilinin süresinde olmayan istinaf başvurusu dilekçesinin usulden reddine, buna bağlı olarak davalı vekilinin katılma yolu ile yapılan istinaf başvurusunun da HMK 348/2 maddesince usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun ve davalı vekilinin katılma yoluyla yaptığı istinaf başvurusunun HMK 346 – 348/2 ve 352. maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince davacı ve davalı tarafından yatırılan 121,30′ ar TL istinaf kanun yoluna başvurma harçlarının hazineye gelir kaydına, 3-Davacı ve davalı tarafından yatırılan istinaf karar harçlarının talep halinde taraflara iadesine, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep edenler üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 13/04/2020 tarihinde HMK’ nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.