Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/1721 E. 2022/1857 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1721
KARAR NO: 2022/1857
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/12/2018
DOSYA NUMARASI: 2016/730 Esas – 2018/1384 Karar
DAVA: İstirdat
BİRLEŞEN 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2017/618 ESAS – 2017/640 KARAR SAYILI DAVA DOSYASI
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 08/12/2022
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; … Bankası Beşyüzevler Şubesi’ne ait 30/04/2016 keşide tarihli 25.000,00TL bedelli … nolu keşidecisi … Tic. Ltd. Şirketi’ne ait olan çekin, müvekkili tarafından kaybedildiğini, söz konusu çekin müvekkilinin rızası dışında elinden çıkması sebebiyle ödeme yasağı talepli olarak İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/252 E. sayılı dosyası ile çek iptali davası açıldığını, mahkemece ödeme yasağı kararı verildiğini ve bu kararın ilgili bankaya bildirildiğini, banka tarafından mahkemeye verilen cevapta dava konusu çekin … Bankası A.Ş. İkitelli Organize Sanayi Şubesi tarafından bankaya ibraz edildiğinin bildirildiğini, davalıların birlikte hareket ederek iyiniyetli üçüncü şahıs konumundan yararlanmak suretiyle keşideci ve lehtar aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile … Bankası’nın icra takibinde bulunduğunu, müvekkili ile davalı lehtar ve yetkisiz hamil arasında hiçbir ticari ilişkisi bulunmadığı gibi davalılar arasında da ticari ilişki bulunmadığını, çekte cirosu olan … Tic. Ltd. şirketi unvanlı şirkete ait imza sirkülerinden de anlaşılacağı üzere çekteki imzanın … Tic. Ltd. şirketi yetkilisine ait olmadığını, ciro silsilesine incelendiğinde … Bankası Anonim şirketinin de, çeki kötü niyetli kişilerden teminat amaçlı alması nedeniyle yetkisiz hamil olduğunu belirterek, dava konusu çekin istirdadı ile icra takibinin iptaline, müvekkilin keşidecisi … Hırd. Ltd. şirketinden sonraki haklı hamil sıfatıyla alacaklı olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Bankası AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/252 Esas sayılı dosyasından; müvekkili Bankaya ciro yolu ile devredilen, keşidecisi … Tic. Ltd. Şti. ve cirantası … Tic. Ltd. Şti olan; … – Beşyüzevler Şubesi’ne ait, 30.04.2016 keşide tarihli, … çek numaralı, 25.000,00-TL bedelli çekin de aralarında bulunduğu bir kısım çeklere ilişkin çek iptali davası açıldığını, davaya konu işbu çeklerin ciro yolu ile müvekkili bankaya devredildiğini, yetkili hamilin müvekkili banka olduğunu, bu kapsamda anılan davaya müdahale talebinde bulunulduğunu, müvekkili Bankanın İkitelli Sanayi Şubesi ile dava dışı … San. Tic. Ltd. Şti. arasında kredi sözleşmeleri imzalandığını, mevzu kredilere ilişkin ödemelerin gerçekleştirilebilmesini teminen, … numaralı çekin … Ltd. Şti. tarafından ciro edilerek müvekkili Bankaya devredildiğini, söz konusu çekin tahsil edilmek üzere ibraz edildiğinde mahkemece ödeme yasağı kararı verildiğinin görüldüğünü ve mevzu çekin buna göre belgelendirildiğini, müvekkili bankanın davaya konu çeklerden olan … numaralı 30.04.2016 keşide tarihli ve 25.000-TL bedelli çekin meşru hamili olduğunu, söz konusu çekle ilgili olarak İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden “kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile ilamsız” takip yürütülmekte olup, çek aslının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün emanet kasasında olduğunu, davacı tarafın müvekkili bankanın kötü niyetli olduğu ve diğer davalı … Ltd. Şti. ile birlikte hareket ettiği iddialarının kabul edilemez olduğunu, bu nedenle müvekkili bankaya ciro edilerek devredilen Keşidecisi … Ltd. Şti. ve cirantası … Ltd. Şti olan; … – Beşyüzevler Şubesi’ne ait, 30.04.2016 keşide tarihli, … çek numaralı, 25.000,00-TL bedelli çeke ilişkin olarak borçlu davacının haksız ve kötü niyetli olarak açmış olduğu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılardan … Tic. Ltd. Şti, dava ve birleşen davaya cevap vermemiştir. Birleşen 2017/618 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/730 E. Sayılı dosyasında müvekkili şirket … Tic.Ltd.Şti. adına davayı açmaları gerekirken sehven çek üzerinde adı soyadı yazılı … adına davayı açtıklarını, her iki dava arasında bağlantı bulunduğunu, bu iki davaların birisinde verilecek kararın diğerini de etkileyeceğini, … Bankası Beşyüzevler şubesine ait 30/04/2016 keşide tarihli, 25.000,00TL Bedelli, … nolu,keşidecisi … Tic.Ltd. Şirketine ait olan çekin, müvekkili tarafından kaybedildiğini, söz konusu çekin müvekkilin rızası dışında elinden çıkması sebebiyle ödeme yasağı talepli olarak İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/252E.sayılı dosyası ile çek iptali davası açıldığını, mahkemece ödeme yasağı kararı verildiğini ve bu kararın ilgili bankaya bildirildiğini, banka tarafından mahkemeye verilen cevapta dava konusu çekin … Bankası A.Ş. İkitelli Organize Sanayi Şubesi tarafından bankaya ibraz edildiğinin bildirildiğini, davalıların birlikte hareket ederek iyiniyetli üçüncü şahıs konumundan yararlanmak suretiyle keşideci ve lehtar aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyası ile … Bankası yasal hamil olmamasına rağmen icra takibinde bulunduğunu, müvekkili ile davalı lehtar ve yetkisiz hamil arasında hiçbir ticari ilişkisi bulunmadığı gibi davalılar arasında da ticari ilişki bulunmadığını, çekteki cironun … San. Tic. Ltd. Şirketinin yetkilisine ait olmadığını belirterek, işbu dosya ile İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/730 E. Sayılı dosyasının birleştirilmesine, müvekkili aleyhine yapılan icra takibinin iptali ile davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaca tahsil edilen ve edilecek paraların istirdadına, %20 den aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiş, mahkemece yapılan yargılama sonucunda dosyanın mahkemenin 2016/730 E sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 21/12/2018 tarih ve 2016/730 Esas – 2018/1384 Karar sayılı kararı ile; “…. Çekin rıza dışı elden çıktığına (çalıntı olduğuna) ilişkin bir iddianın kişisel bir def’i oluşturduğu, dolayısıyla bu yöndeki iddianın cirantaya karşı ileri sürülebilmesi için cirantanın kötünüyetli olduğunun kanıtlanması gerektiği, dosya kapsamına göre de bu hususun kanıtlanamadığı, Davacı tarafından, çekin çalıntı olduğu ve bu hususun da davalı banka tarafından bilindiği, buna rağmen bile bile çekin devir alınarak tahsil için bankaya ibraz edildiği, dolayısıyla da bir kötüniyetin bulunduğu hususlarının geçerli delillerle ispat edilemediği, bu nedenle davalı bankaya karşı çekin iadesi talebinin yerinde olmadığı, Dava konusu çekin davacı tarafından davalılardan …’ya taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden verilmiş olduğu, davacının anılan davalıya karşı da, borçlu olması nedeniyle, çekin iadesini isteyemeyeceği, Asıl davanın davacısı …’un birleşen mahkememizin 2017/618 Esas sayılı dosyasının davacısı … TİC.LTD.ŞTİ.nin ortağı ve yetkilisi olduğu, Dava konusu çek incelendiğinde, bu çekin davacı … SAN.TİC.LTD.ŞTİ. tarafından düzenlendiği, lehtarının davalı … olduğu, davalı bankanın dava konusu çeki ciro yoluyla devraldığı görülmektedir. Davacı keşideci borçlu olup TTK’nun 818/1-c maddesinin yollaması ile TTK’nun 677. maddesi uyarınca çek ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan ya da adlarına imzalanmış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse diğer imzaların geçerliliğinin bundan etkilenmeyeceği düzenlenmiş olup, çeki düzenleyen keşidecinin lehtarın ciro imzasına itiraz hakkı yoktur, ciro imzasının lehtara ait olmaması anılan düzenleme karşısında imzasına itiraz etmeyen keşideci hakkında takip yapılmasına engel oluşturmaz. Bu nedenle aynı yöndeki Yargıtay 19 Hukuk Dairesi’nin 13/01/2015 tarih ve 2014/19364 Esas,2015/168 karar sayılı içtihadı da gözetilerek keşideci borçlunun lehtarın ciro imzasının sahte olduğunu ileri sürerek çek nedeniyle istirdat talepli asıl davanın ve borçlu olmadığının tespiti talepli birleşen davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ” gerekçeleri ile; ” 1-Asıl davanın reddine, 2-Birleşen mahkememizin 2017/618 E. Sayılı dosyasında davanın reddine, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, asıl ve birleşen dava davacıları vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Asıl ve birleşen dava davacıları vekili istinaf dilekçesinde özetle; Senedin illetten mücerret olduğunu, senet metninden anlaşılan defilerin mutlak defiler olduğunu ve herkese karşı ileri sürülebileceğini, davaya konu çekin arka yüzü, ciro silsilesi incelendiğinde icra takibinde alacaklı gözüken … Bankası A.Ş.’nin çekte cirosunun olmadığının çek metninde açıkça görüldüğünü, eş anlatımla … Bankası’nın alacak sıfatı(taraf ehliyeti) olmadığından icra takibine konu çekte de yetkili ve meşru hamil olmadığını, işbu çekte son hamilin çeki bankaya yazdıran/ ibraz eden firmanın … San. Tic. Ltd. Şirketi olduğunu, bilirkişilerin raporda bu hususa değinmediklerinden raporun eksik ve çelişkili olduğunu, … Bankası İkitelli Sanayi Şubesi’nin dosyaya göndermiş olduğu 21/12/2016 tarihli müzekkere cevabi yazısında da ve çekin davalı … San. Tic. Ltd. Şirketi’nin kullanmış olduğu kredilerin teminatı için davalı bankaya verildiği hususunun ikrar edildiğini, TTK’nın 730. maddesinde rehin cirosu ile ilgili aynı Kanun’un 601. maddesine yapılmış bir atıf bulunmadığını, bu durumda çekte rehin cirosu caiz olmayıp, rehin veya bunun sonucu elde etmeye yönelik teminat amacıyla çekin ciro edilmesi halinde çeki devir alan kişinin çeke dayalı hakları kullanamayacağını, ilgili maddeler uyarınca çekin rehin olarak/ teminat olarak verilemeyeceğinin kanunun amir hükmü olduğunu, dosyaya gelen cevabi yazıda çekin bankaya teminat olarak verildiğinin yazılı olduğunu, çeklerin kullanılan kredinin teminatı olarak verildiği hususunun kendileri tarafından yazılı belge ile ispatlanmış olduğunu, Dilekçeleri ekinde sunmuş oldukları 7 adet çekin toplam bedelinin 205.500,00TL olduğunu, çeklerin keşidecisinin … San. Tic. Ltd. Şirketi, Lehtarının ise davacı … San.Tic.Ltd. Şirketi olduğunu, işbu çeklerin müvekkili şirketçe bankaya ibraz edildiğinde keşidecinin imzası sahte olduğundan karşılıksız işlemi yapılmadığını, bilirkişinin kök raporda belirtmiş olduğu, ticari defter kayıtlarında 2015 yılında davalı … Ltd Şti’ye devreden bakiye borçlarının 200.270,05 TL olduğunu tespit ettiğini, işbu borcun kaynağının dilekçeleri ekinde sunmuş oldukları çekler olduğunu, işbu çeklerin toplam meblağının 205.500,00 TL olduğunu, ancak işbu çeklerin karşılıksız çıkmış olması nedeniyle davalı … San. Tic. Ltd. Şirketinden bilakis alacaklı olduklarını, davalı … San. Tic. Ltd. Şirketinden alacaklı olduklarını yazılı belge ile ( çeklerle ) ispatladıklarını, ayrıca işbu çekler İİK 68/I’de öngörülen belgelerden sayıldığından takas ve mahsup iddiasına da tabi olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak davanın kabulüne, davalılar aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.(Yargıtay 11.Hukuk Dairesi E.2009/9455-K.2011/3340- T.24.03.2011 —Yargıtay11.Hukuk Dairesi E.2012/11833-K.2014/2980- T.20.02.2014 —Yargıtay 11. Hukuk Dairesi E.1974/4592-K.1975/848- T.10.02.1975 )
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Asıl dosya ile açılan dava, çek istirdadı/ icra takibinin iptali; birleşen dosya ile açılan dava ise İİK 72 maddesi gereğince açılan menfi tespit/ istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, karara karşı asıl ve birleşen dosyada davacı tarafça asıl ve birleşen dosya yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Asıl ve birleşen dosya ile açılan davalarda uyuşmazlık konusunu; keşidecisi … Tic. Ltd. Şti., lehtarı … Tic. Ltd. Şti olan, … – Beşyüzevler Şubesi’ne ait, 30.04.2016 keşide tarihli, … çek numaralı, 25.000,00-TL bedelli çek teşkil etmektedir. Söz konusu çek lehtar … San. Tic. Ltd. Şti tarafından beyaz ciro ile davalı bankaya devredilmiştir. Birleşen dosyada davacı şirketin kendi ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme ile tanzim edilen bilirkişi raporu ile, davacı ile davalı … şirketi arasındaki karşılıklı mal alış-satışı ve tahsilatlar sonrasında, davalı … şirketinin 28.12.2015 tarihi itibariyle 200.270,05 TL alacaklı duruma geldiği, bu tutarın … lehine 2018 yılına devrettiği tespit edilmiştir. Bu hali ile, çekteki imzasını inkar etmeyen ve kendi ticari defter kayıtları ile çek bedelinden daha yüksek miktarda borçlu olan davacının davalı … Tic. Ltd. Şti.’nden talep hakkı bulunmamaktadır. Davalı banka İkitelli Sanayi Şubesinin 21.12.2016 tarihli yazı cevabında 30.04.2016 keşide tarihli 25.000 TL bedelli … nolu … Ticaret Limited Şirketi’ne ait olan çekin 17.11.2015 tarihinde şubeleri müşterisi … Ticaret Limited Şirketinin … nolu BCH kredisine teminat olarak alındığı bildirilmiş ise de, Davalı banka İkitelli Sanayi Şubesinin 05.05.2017 tarihinde teslim edilen yazı cevabında, keşidecisi …Tic.Ltd.Şti ve cirantası … Limited Şirketi olan … Beşyüzevler Şubesi’ne ait 30.04.2016 keşide tarihli … çek numaralı 25.000 TL bedelli çekin bankalarına ciro yolu ile devredildiği, mahkemece gönderilen 6.12.2016 tarihli müzekkerede şubelerine dava konusu çekin kredinin teminatı için alınıp alınmadığının sorulduğu, 21.12.2016 tarihli cevabi yazının buna istinaden oluşturulmuş olup sehven teminat alındığının bildirildiği, dava konusu çekin teminat alınmış bir çek olmayıp … Sanayi Ticaret Limited Şirketi tarafından kredi ilişkisi nedeniyle beyaz ciro ile bankalarına devredildiği, çek tevdi bordrosu aslının 05.09.2016 tarihinde mahkeme kasasına ibraz edildiği, bankacılık hizmet sözleşmesi aslının da mahkeme kasasına alınmak üzere yazı ekinde mahkemeye sunulduğu belirtilmiştir. Davalı vekili tarafından ibraz edilen cevap dilekçesi ekinde, keşidecisi … Ltd, muhatap banka …, … seri numaralı 30.04.2016 düzenleme tarihli 25.000 TL bedelli çekin davalı bankaya teslimine dair çek tevdi bordrosu örneğinin ibraz edildiği, bu belgede, “…yukarıda gösterilen ve bankaya tahsil/ temlik cirosuyla verdiğim/ verdiğimiz çeklerin üzerinde yazılı olan tarihlerde bankacılık hizmetleri sözleşmesinde belirtilen şartlar çerçevesinde tahsilinin sağlanmasını ve bedellerinin nezdinizdeki cari hesabıma/ hesabımıza kaydedilmesini rica ederim/ ederiz” şeklinde kayıt bulunduğu, belge üzerinde … Sanayi Ticaret Limited Şirketinin kaşesi ve kaşe üzerinde imza bulunduğu görülmektedir. Takip ve davaya dayanak çekin, çek vasfı için zorunlu şartları mevcut olup çekin rehin cirosu ile ve/veya teminat olarak verildiği yönünde çek üzerinde veya çek tevdi bordrosunda herhangi bir ibare bulunmadığı gibi çekin teminat için verildiğini ispat yükü davacıya düşmesine rağmen, davacının bu yönde yazılı bir delil de sunamadığı, davalı bankanın 05.05.2017 teslim tarihli yazı cevabı ve çek tevdi bordosundaki kayıtlar da dikkate alındığında, çekin kredinin geri ödenmesi için davalı bankaya verildiği ve davalı bankanın yetkili hamil olduğunun kabulü gerektedir. Bu durumda da davacının, davalı bankanın çekin iktisabında kendisinin zararına ve kötü niyetle hareket ettiğini ispatlaması gerekmekle, belirtilen hususların da ispatlanmadığı gözetildiğinde davalı banka aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi de yerindedir.Ancak yapılan açıklamalardan anlaşılacağı üzere davaların dayanağını teşkil eden çekin keşidecisi birleşen dosyada davacı … Tic.Ltd.Şti’dir. Asıl dosyada davacı …, bu şirketin temsilcisi olup, çekte herhangi bir sıfatla yer almamaktadır. Sıfat, davada taraflardan birinin davaya konu subjektif dava hakkının bulunup bulunmadığı ile ilgili bir husus olup, tarafların sıfatının yargılama sonuna kadar devam etmesi zorunlu olduğu gibi bu husus mahkemece de re’sen gözönünde bulundurulmalıdır. Bir davada, taraflardan birinin, davacı ya da davalı sıfatının (aktif ya da pasif husumet ehliyetinin) olmadığı belirlenirse, artık bu davanın esasının çözümüne girilmeden, davanın husumet yokluğundan reddi gerekir. Bu hali ile asıl dosya ile açılan davanın aktif taraf sıfatı yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru değil ise de verilen karar sonucu itibarı ile doğrudur. Belirtilen husus istinaf sebebi yapılmamış ise de HMK’nın 357. maddesi uyarınca dairemizce resen incelenmiştir. Açıklanan nedenlerle, asıl dosyada davacı vekilinin istinaf başvurusunun usulen kabulü ile, HMK’nın 355 ve 353/1-b2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak dairemizce yeniden hüküm kurulmasına; birleşen dosyada davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Birleşen dosyada davacı … Ticaret Limited Şirketi’nin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Asıl davada davacı …’un istinaf başvurusunun usulen KABULÜ ile; İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/12/2018 tarih ve 2016/730 Esas 2018/1384 Karar sayılı kararının HMK 353/1-b2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden esas hakkında hüküm kurularak; A-Asıl davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE, B-Birleşen İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/618 Esas sayılı dosyası ile açılan davanın REDDİNE,
İLK DERECE YÖNÜNDEN: 3-a)Asıl dava yönünden dairemiz karar tarihine göre alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 51,5-TL harcın asıl dava davacısından tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine, b)Asıl dava yönünden, davalı … Bankası A.Ş duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin asıl dava davacısından tahsili ile bu davalıya verilmesine, 4-a) Birleşen dava yönünden, karar tarihine göre alınması gereken 35,90 TL red harcından peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50-TL harcın birleşen dava davacısından tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,b) Birleşen dava yönünden, davalı … Bankası A.Ş duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin birleşen dava davacısından tahsili ile bu davalıya verilmesine, 5-Asıl ve birleşen davada davacıların yapmış oldukları yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, 6-Asıl dava davacısı ve birleşen dosyanın davacısı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine, 7-İlk derece mahkemesi kasasında belge bulunuyor ise; karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili belgelerin ilgili taraflara iadesine,
İSTİNAF YÖNÜNDEN: 8-Asıl dava davacısı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,9-Birleşen dava davacısı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 10-Harçlar Kanunu gereğince ve dairemiz karar tarihi itibariyle birleşen dava davacısından alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin olarak yatırılan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,3 TL harcın birleşen dava davacısından tahsili ile hazineye gelir kaydına, 11-Asıl dava davacısı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının talep halinde asıl dava davacısına iadesine, 12-Birleşen dava davacısı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile istinaf aşamasında sarf edilen 65,00 TL posta gideri olmak üzere; toplam 213,6 TL yargılama giderinin asıl dava davacısından alınarak birleşen dava davacısına verilmesine, 13-Asıl dava davacısı tarafından sarf edilen harç ve yargılama giderlerinin asıl dava davacısı üzerinde bırakılmasına, 14-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 15-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 08/12/2022 tarihinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.