Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/1629 E. 2020/1321 K. 19.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1629 Esas
KARAR NO: 2020/1321 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/09/2020 Tarihli Ek Karar
NUMARASI: 2020/341 D.iş 2020/365 Karar
DAVA: İhtiyati Hacze İtiraz
KARAR TARİHİ: 19/11/2020
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen ek karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesi ile, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla ve tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağından şimdilik 25.016,77.TL alacağın tahsilinin temini amacıyla borçlunun menkul, gayrimenkul mallarına, bankalardaki ve 3.şahıslardaki her türlü hak ve alacaklarına ihtiyaten haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi 17/07/2020 tarihli kararı ile; İstem sahibinin 24.082,49-TL alacağı muaccel ve rehinle temin edilmemiştir (İİK 257). Bu miktar üzerinden istemi %15 teminatla 24.082,49 TL alacak yönünden istemin kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine, Borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının , borçlarına yetecek miktardan fazla olmamak üzere , kanuni kısıtlamalar da nazara alınmak kaydı İcra ve İflas Kanununda muayyen tahditler dairesinde ihtiyaten haczine karar verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili itiraz dilekçesi ile; ilk derece mahkemesine 2020/341 D.İş esas sayılı dosyası ile ihtiyati haciz başvurusu yapıldığını, ihtiyati haciz kararının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına kaydedildiğini, Büyükçekmece …İcra Müdürlüğünün … Talimat sayılı dosyası ile müvekkilinin işyeri merkezine 12/08/2020 tarihinde hacze gelindiğini, müvekkilinin borca süresinde itiraz etmesine rağmen, icra-i işlem yapılarak tutanak tululduğunu, genel yetki kuralları gereğince İhtiyati Haciz başvurularında yetkili mahkeme aleyhine İhtiyati Haciz istenen tarafın ikametgahının bulunduğu mahkeme olduğunu, müvekkili şirketinin kanuni adresinin … Mah. … Sok. No:… Büyükçekmece/İST. Olduğunu, yetkili mahkemenin Bakırköy mahkemeleri olduğunu, ihtiyati haciz kararının yetkisiz mahkemede verildiğinden dolayı yetki itirazında bulunduklarını, ihtiyati haciz kurumunun alacaklı bakımından aranan şartlarından biri ihtiyati haciz isteyen tarafın alacaklı sıfatını taşıması gerektiğini, müvekkilinin … A.Ş’ye herhangi bir borcu bulunmadığını, usul ve esasa ilişkin itirazlarının kabul edilerek, kanuna aykırı olarak ihtiyati haciz kararının iptaline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 18/09/2019 tarih ve 2020/341 D.İş Esas – 2020/365 D. İş Karar sayılı ek kararında; “İK’nun Madde 265/1 fıkrası uyarınca; “borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir”. İcra dosyası celbedilerek incelenmiş, itirazın süresinde olduğu anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki 01/10/2019 tarihli Üye İşyeri Sözleşmesinin 29.maddesi uyarınca İstanbul İcra Müdürlüğü ve Mahkemelerinin yetkili kılındığı anlaşılmakla yetki itirazı reddedilmiştir. İhtiyati haciz kararı, Üye İşyeri sözleşmesi ve kat ihtarnamesine dayalı olarak verilmiştir. Alacak rehinle teminat altına alınmamıştır. İtiraz dilekçesinde somut olay gösterilmemiş, ihtiyati haciz talep edenin alacaklı sıfatını taşıması gerektiği, ihtiyati haciz talep eden bankaya herhangi bir borcunun bulunmadığı, mal kaçırma ihtimalinin bulunmadığı ileri sürülmüştür. Açıklanan itiraz nedenleri İİK. 265 md. hükmünde sınırlı olarak gösterilen nedenlerden değildir. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca, ihtiyati hacze itirazın reddine karar vermek gerekmiştir…”gerekçesi ile, İİK’nın 265.maddesi uyarınca yasal koşullara uygun bulunmayan ihtiyati hacze itirazın REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden vekili istinaf dilekçesi ile, Karşı taraf alacaklı tarafından yapılan ihtiyati haciz başvuru neticesinde yerel mahkemece alacaklı lehine ihtiyati haciz kararı verilmiş bu karar tarafımızca öğrenildikten sonra ihtiyati haciz kararına itiraz edildiği, bu talebin yerel mahkemece reddedildiğini, kararın usule ve yasaya aykırı olduğunu, İhtiyati haciz kararının yetkili yer mahkemesinde alınmadığını, gerek üye işyeri sözleşmesi gerekse de Ticaret Sicil Gazetesi incelendiğinde müvekkilinin adresinin … Mah. … Sok. No:… Büyükçekmece/İstanbul olduğu bu sebeple de ihtiyati hacize başvurunun Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinde yapılması gerekirken yetkisiz yer mahkemesinde alınması ihtiyati haciz kararının usulden reddedilmesi gerektiğini, Banka ile yapılan Üye İşyeri Sözleşmesi incelendiğinde müvekkilinin bu 20 sayfalık sözleşmenin her sayfasına imza atmadığı sadece son sayfayı imzaladığı dolayısıyla müvekkilinin sözleşmedeki diğer sayfalarda yer alan hususları kabul ettiğine dair herhangi bir iradi beyanı olmaması sebebiyle bu sözleşmenin 19.sayfasında yer alan 28.maddedeki yetkili yer hususunu kabul ettiğine dair bir irade de mevcut olmadığını, alacaklı banka sözleşmeyi tek taraflı hazırladığı, müvekkilinin bilgi ve onayına sunmadığını, Dolayısıyla bu sözleşmede yer alan yetkili yer mahkemesi müvekkilince kabul edilmediğini, bu durumda genel yetki kuralına göre yetkili yer mahkemesi belirlenmesi gerekirken yetkisiz yer mahkemesince verilen ihtiyati haciz kararı yanlış ve usule aykırı bir karar olduğunu, Yerel mahkeme eksik inceleme ve değerlendirme sonucunda ihtiyati haciz kararı verdiğini, ihtiyati haciz kararı incelendiğinde belgeler kısmında Genel Kredi Sözleşmesi denildiği, ancak dosyada böyle bir kredi sözleşmesinin mevcut olmadığının görüleceğini, yerel mahkemenin sunulan belgelere bakmadan karar verdiği de ortada bir kredi sözleşmesi varmış gibi hareket ettiğini, sunulan sözleşmenin ve sözleşmenin ne tür sözleşme olduğunun incelenmediğini,Ortada sadece üye iş yeri sözleşmesi mevcut olup bu iş yeri sözleşmesi de müvekkilinin kullanımına tahsis edilen pos cihazları için yapıldığı, dolayısıyla müvekkilinin çekmiş olduğu ne bir kredi ne de başkaca bir borç ilişkisi olduğu, bankaca pos cihazları ile ilgili bir borçlandırma işlemi yapıldığı, bu borcun da neye göre ve nasıl çıkarıldığı da müvekkilince anlaşılmadığını, dolayısıyla ortada ne bir kredi çekilmiş ne de başkaca bir borç olmadığını, olmayan borçtan ötürü de müvekkilinin alacaklıyı zarara uğratma ya da alacaklıdan mal kaçırma saiki içinde olması de beklenemeyeceğini, çünkü ortada bir alacak verecek ilişkisi olmadığını, bu durumda ihtiyati haciz kararı verilmesinin yasaya ve usule aykırı olduğunu, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, yerel mahkemece kanuna aykırı olarak verilen ihtiyati haciz kararının iptaline dair yaptıkları talebin reddi ek kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, itirazın kabulüne, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, ihtiyati hacze itiraza ilişkindir. İhtiyati haciz talep eden banka vekili, kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağından şimdilik 25.016,77.TL alacağın tahsilinin temini amacıyla borçlunun menkul, gayrimenkul mallarına, bankalardaki ve 3.şahıslardaki her türlü hak ve alacaklarına ihtiyaten haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi 17/07/2020 tarihli kararı ile; İstem sahibinin 24.082,49-TL alacağı muaccel ve rehinle temin edilmemiştir (İİK 257). Bu miktar üzerinden istemi %15 teminatla 24.082,49 TL alacak yönünden istemin kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine, borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının , borçlarına yetecek miktardan fazla olmamak üzere , kanuni kısıtlamalar da nazara alınmak kaydı İcra ve İflas Kanununda muayyen tahditler dairesinde ihtiyaten haczine karar verilmiştir. Bu karara borçlu … LTD. ŞTİ.’nin itirazı üzerine duruşmalı yapılan inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesi 18/09/2019 tarih ve 2020/341 D.İş Esas – 2020/365 D. İş Karar sayılı ek kararı ile; İİK’nın 265.maddesi uyarınca yasal koşullara uygun bulunmayan ihtiyati hacze itirazın reddine, karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İİK 265. maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebepleri sınırlı olarak belirtilmiştir. Buna göre borçlu kendisi dinlenilmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, yetkiye ve teminata karşı itiraz edebilecektir. İİK 258. maddesinde “İhtiyati hacze 50 nci maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir.” 50. maddesinde “Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir.” denilmek suretiyle yetki konusunda HMK’nın yetkiye dair hükümlerine yollama yapılmıştır. HMK’nın 17. Maddesinde;” Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır , ” hükmü düzenlenmiştir. Dosya arasında fotokopisi bulunan sözleşme incelendiğinde; Talep eden banka ile borçlu … LTD. ŞTİ. Arasında 01/10/2019 tarihli ÜYE İŞYERİ SÖZLEŞMESİ imzaladığı, sözleşmenin 28 maddesinde yetki sözleşmesi yapıldığı ve yetki sözleşmesine göre;” bu sözleşmeden doğacak uyuşmazlıkların çözümünde İSTANBUL (Merkez) Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığı,” hükmünün düzenlendiği görülmüştür. Bu sözleşmeden kaynaklı borcun ödenmediğinden dolayı talep eden banka tarafından Büyükçekmece … Noterliği’nden çekilen 2 Haziran 2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile hesabın kat edildiği anlaşılmıştır. Üye işyeri sözleşmesinin tarafları tacir olup HMK 17. maddesine göre yapılan yetki sözleşmesi geçerlidir. Sözleşmedeki bu yetki şartının sözleşmenin tarafı muterizi de bağlayacağından yetki itirazı yerinde değildir. İİK 257/1 maddesine göre “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” İİK 265. madde de ihtiyati hacze itiraz sebepleri sınırlı olarak sayılmış olup bunun dışında bir nedenle ihtiyati hacze itiraz edilmesine olanak bulunmamaktadır. Kredi hesabının kat edilmesi kredi sözleşmesinden doğan alacağın muacceliyeti için yeterlidir. Somut olayda ihtiyati haciz talep eden banka tarafından kredi hesabı kat edilerek borçluya kat ihtarnamesi tebliğe gönderilmiştir. Buna göre kredi hesabının kat edilmesi ile alacak muaccel hale gelmiş olup, dosyaya sunulan ÜYE İŞYERİ SÖZLEŞMESİ ile kat ihtarına göre alacağın varlığı yaklaşık olarak ispat edilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin itiraz sebepleri İİK 257/2 maddesinde düzenlenen muaccel olmayan alacaklar yönünden ihtiyati haciz talep şartlarına ilişkin olup somut olayda alacak muaccel olduğundan itiraz ve istinaf sebepleri yerinde değildir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre mahkeme ek kararı usul ve yasaya uygun olduğundan ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Sonuç itibariyle, dosya kapsamı, mahkemenin kabul ve gerekçesi ve istinaf sebepleri gözetildiğinde ilk derece mahkemesi ek karar ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, muteriz vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati hacze itiraz edenin (muterizin) istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 148,60.TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40.TL istinaf karar harcı istinaf aşamasında peşin olarak yatırıldığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 19/11/2020 tarihinde HMK’ nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.