Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/1389 E. 2020/1093 K. 08.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1389 Esas
KARAR NO: 2020/1093 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2020/53 D.İş Esas-2020/57 Karar
TARİH: 03/07/2020 Ek Karar
DAVA: İhtiyati Hacze İtiraz
KARAR TARİHİ: 08/10/2020
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen ek karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz talep eden vekili dava dilekçesi ile, kıymetli evraklara binaen cem’an 100.895,72.TL alacağın tahsili amacıyla borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi ile masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi 20/01/2020 tarihli kararı ile; borçlunun malları ile alacaklarının; İcra ve İflas Kanununda muayyen tahditler dairesinde ihtiyaten haczine karar verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili itiraz dilekçesi ile; ihtiyati haciz talep eden … ile takibe geçildiği borcun ödeme süresinin henüz gelmediğini, tarafına herhangi bir ihtira ve tebligat yapılmadığını, ihtiyati haciz kararının İstanbul … İcra Dairesinin … esasa kaydedildiğini ve borç miktarından fazla taşkın haciz uygulandığını, borca yetecek miktarın fazlası ile üzerinde mal varlığının mevcut olduğunu, kanuni ikametgahının … Köyü No:… Çorum adresi olduğunu, yetki itirazında bulunduğunu, kanuna aykırı olarak verilen ihtiyati haciz kararının iptalinin hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 03/07/2020 tarih ve 2020/53 D.İş Esas-2020/57 D.İş Karar sayılı ek kararında; “Dosyada yapılan inceleme de, istem sahibinin avukatının 16/01/2020 tarihli ihtiyati haciz istemini içeren dilekçesine istinaden mahkememizce ihtiyati haciz isteminin kabulüne ilişkin 20/01/2020 tarihli karar verildiği, aleyhine ihtiyati haciz kararı verilenin itiraz ettiği anlaşılmıştır. İhtiyati haciz kararı, genel kredi sözleşmesi ve kat ihtarnamesine dayalı olarak verilmiştir. Alacak rehinle teminat altına alınmamıştır. İtiraz dilekçesinde aleyhine ihtiyati haciz kararı verilenin yetki itirazında bulunduğu anlaşılmıştır. İİK’nun 258/1 maddesi uyarınca ihtiyati hacze yetkili mahkeme tarafından karar verilir. Somut olayda borçlu ile alacaklı arasında 19/08/2019 tarihinde akdedilen genel kredi sözleşmesinin 57. Maddesinde bankanın ticari merkezinin bulunduğu İstanbul Mahkemeleri yetkili kılınmıştır.HMK’nun 17. maddesinde; “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler.Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır” hükmüne yer verilmiştir. Dosyaya borçlunun tacir olduğunu gösterir herhangi bir belge sunulmamıştır. Tacir olmayan borçlunun, her ne kadar sözleşmede yetki şartı koymuş ise de 6100 Sayılı HMK m. 17, 18, 19 gereğince tacir olmaması nedeni ile yetki sözleşmesi imzalayamayacağı ve bunun sonucu yetki şartının/ sözleşmesinin geçersiz olduğu değerlendirilmiştir. İhtiyati hacizde yetki genel hükümlere göre düzenlendiğine göre ve yetki itirazı bulunmakla, itiraz edenin kendi yerleşim yeri mahkemesi (6100 Sayılı HMK m. 6) Çorum Ticaret Mahkemelerini yetkili göstermekle itirazının yerinde olduğu değerlendirilmiş…”gerekçesi ile, İhtiyati hacze itiraz edenin itirazının kabulü ile mahkememizin 2020/53 D.iş Esas 2020/57 D.iş Karar sayılı 20/01/2020 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesi ile, İlk derece mahkemesinin gerekçesinde dosyada borçlunun tacir olduğunu gösterir bir belge sunulmadığını, yetki sözleşmesinin tacir veya kamu tüzel kişileri arasında hüküm ifade edeceğini, tacir olduğu kanıtlanmadığından taraflar arasındaki yetki sözleşmesinin geçerli olmadığını beyanla itirazın kabulüne karar vermiş ise de Mahkemenin bu kararı hatalı olup, kabul etmediklerini, Ekte sunulu kredi sözleşmesi ve kat ihtarnamesinde açıkça görüleceği üzere banka ile itiraz eden arasında çek defterinin teslimi ile kurulan gayrinakdi kredi sözleşmesi mevcut olduğunu, Çek Kanunu’nun 3’üncü maddesi uyarınca, muhatap bankanın, ibraz eden düzenleyici dışındaki hamile, süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için belirli bir tutarı ödemekle yükümlü olması, hesap sahibi ile muhatap banka arasında çek defterinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir gayrinakdî kredi sözleşmesi hükmünde olduğunu, Taraflar arasında akdedilen iş bu sözleşmeyle açık olduğu üzere itiraz eden çek defteri sahibi olup, bu anlamda tacir olduğunu, zira bankaların çek hesabı açacakları müşterileri hakkında rating (skorlama) modülleri yardımı ile bir derecelendirme yapmakta ve kredi değerliliği belirli bir seviyenin üstünde olan müşterilerine çek hesabı açmayı ve çek defteri vermeyi tercih etmekte olduklarını, İtiraz edenin banka nezdinde çek hesabı bulunduğundan tacir sıfatına haiz olan itiraz edenle akdedilen yetki sözleşmesinin hukuken bağlayıcılığı bulunmakta olduğunu, ancak mahkemece bu hususlar göz ardı edildiği ve neticede iş bu hatalı hüküm tesis edildiğini, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep; genel kredi sözleşmesi gereğince kullandırılan krediden kaynaklanan borcun tahsili için verilen ihtiyati haciz kararına itiraza ilişkindir. İhtiyati haciz kararına borçlunun itirazı üzerine İlk Derece Mahkemesi 03/07/2020 tarih ve 2020/53 D.İş Esas- 2020/57 D.İş Karar sayılı ek kararı ile; İhtiyati hacze itiraz edenin itirazının kabulü ile mahkemenin 2020/53 D.iş Esas, 2020/57 D.iş Karar sayılı ve 20/01/2020 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İİK 265. maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebepleri sınırlı olarak belirtilmiştir. Buna göre borçlu kendisi dinlenilmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, yetkiye ve teminata karşı itiraz edebilecektir. İİK 258. maddesinde “İhtiyati hacze 50 nci maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir.” 50. maddesinde “Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir.” denilmek suretiyle yetki konusunda HMK’nın yetkiye dair hükümlerine yollama yapılmıştır. HMK’nın 17. maddesinde tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır ” hükmü düzenlenmiştir. Uyuşmazlık konusu, davada yetkili mahkemenin hangi mahkeme olduğu ve mahkemece verilen yetkisizlik kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasındadır. Talep, Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca muterize kullandırılan kredi nedeniyle borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilmesi sebebiyle ihtiyati haciz istemine ilişkindir.Yargıtay 19 Hukuk Dairesi’nin 2016/11046 Esas, 2017/5193 Karar sayılı içtihadında ve yerleşik içtihatlarında belirtildiği üzere Genel Kredi Sözleşmesi ticari nitelikte olduğundan ve kredi sözleşmesinin asıl borçlusu muteriz …’in de tacir olmadığına yönelik bir itirazı olmadığı gibi mahkemecede bu yönde araştırma yapılmadığı da anlaşılmıştır. İstemin dayanağı Genel Kredi Sözleşmesinin 57. Maddesinde;”Bu sözleşmenin uygulanmasından ve yorumlanmasından doğabilecek uyuşmazlıklarda, HMK.nın 10. Maddesi uyarınca sözleşmenin ifa yeri olarak Bankanın ticari merkezinin bulunduğu İstanbul (Merkez) ve/veya Banka Şubesinin bulunduğu yer mahkeme ve icra müdürlükleri yetkili kılınmıştır. Ancak ;bu hüküm HMK. Uyarınca müşterinin ve/ veya kefillerin yerleşim yerinin veya bulunduğu yerin yahut müşteri ve/ veya kefillere ait mal ve değerlerin bulunduğu yerin adli mercilerinin yetkilerini kaldırmaz,” hükmü düzenlenmiştir. HMK. nın10. maddesinde ise sözleşmeden doğan davalarda sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir. Davaya ve takibe konu alacak para borcundan kaynaklanmaktadır. TBK’nın 89. maddesinde para borçlarının alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceği düzenlenmiştir. Talep eden bankanın sözleşmedeki adresi … Cad.No:…, Mecidiyeköy/İstanbul olup Mecidiyeköy İstanbul Adliyesi yargı çevresi içinde kalmaktadır.Buna göre, ihtiyati haciz dayanağı para borcu olduğundan ve TBK’nın 89. maddesine göre para borçlarının ifa yeri alacaklının yerleşim yeri olduğundan ve HMK’nın 10 maddesine göre talep eden bankanın adresinin bulunduğu yer İstanbul icra daireleri ve mahkemeleride de yetkili olduğundan, mahkemece muterizin yetki itirazının reddine karar verilmesi gerekirken yukarıdaki şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiştir. İtiraz eden borçlunun diğer itiraz nedenleri İİK. 265 maddesinde düzenlenen itiraz sebepleri arasında olmayıp somut olayda ihtiyati haczin koşullarının bulunduğu tespit edilmiştir. İlk derece mahkemesince muterizin itirazının reddine karar vermesi gerekirken, yetki itirazının kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılması açıklanan nedenlerle dosya kapsamına, usul ve yasaya aykırı olmuştur. Sonuç olarak; talep edenin istinaf talebinin kabulü ile, ilk derece mahkemesinin 03/07/2020 tarih ve 2020/53 D.İş Esas- 2020/57 D.İş Karar sayılı ek kararının HMK 353/1-b2 uyarınca kaldırarak, Dairemizce yeniden hüküm kurmak suretiyle; itiraz edenin itirazının reddine, itiraz reddedildiğinden ve önceki ihtiyati haciz kararı geçerli olduğundan yeniden ihtiyati haciz kararı verilmesine gerek olmadığına şeklinde karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; İhtiyati haciz talep edenin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/07/2020 tarih ve 2020/53 D.İş Esas – 2020/57 D.İş Karar sayılı Ek Kararının HMK’nın 353/1-b2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, Dairemizce itiraza yönelik olarak yeniden hüküm kurularak; 1-İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/01/2020 tarih ve 2020/53 D.İş Esas, 2020/57 D.İş Karar sayılı ihtiyati haciz kararına itiraz eden borçlu tarafından yapılan itirazın REDDİNE, 2-İtiraz eden borçlunun itirazı reddedilip ilk derece mahkemesi tarafından verilen ihtiyati haciz kararı aynen geçerliliğini koruduğundan, yeniden bu konuda ihtiyati haciz kararı verilmesine yer olmadığına,
İLK DERECE YÖNÜNDEN: 3-Yasa gereği harç alınmasına yer olmadığına, 4-İhtiyati hacze itiraz eden tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 5-Alacaklı vekille temsil edildiğinden Dairemiz karar tarihi itibariyle alacaklı yararına AAÜT 2. kısım 1.bölüm 1/b maddesine göre hesaplanan 935,00.TL vekalet ücretinin itiraz eden borçludan alınarak alacaklıya verilmesine,
İSTİNAF YÖNÜNDEN: 6-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 148,60.TL başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 54.40.TL istinaf karar harcının alacaklıya iadesine, 7-Alacaklı tarafından istinaf aşamasında yatırılan 148,60.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 25,00.TL dosyanın istinafa gidiş dönüş gideri toplamı 173,60.TL’nin itiraz edenden alınarak alacaklıya verilmesine, 8-Artan gider avansı olması halinde yatıran tarafa iadesine, 9-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 08/10/2020 tarihinde HMK’nın 362/1-f. maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.