Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/1387 E. 2020/1295 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1387
KARAR NO : 2020/1295
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İSTANBUL ANADOLU 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/02/2020
DOSYA NUMARASI: 2019/640 Esas – 2020/103 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
KARAR TARİHİ : 12/11/2020
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin açmış olduğu menfi tespit ve senet iptali konulu davanın davalılarından … Ticaret Ltd. Şti.’nin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından 01.07.2013 tarihinde res’en terkin edildiğinin, İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/157 Esas sayılı derdest dosyasına 01.07.2019 tarihinde gelen cevap ile öğrenildiğini, İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğü yazısında “yukarıda ticaret sicil numarası ve Ticaret Sicil ünvanı yazılı firma 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. Maddesine göre 31.07.2013 tarihinde re’sen terkin edilmiştir” şeklinde beyanda bulunulduğunu, oysa ki, TTK geçici madde 7/2’de “Davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümleri uygulanmaz.” düzenlemesi bulunduğunu, İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/157 Esas sayılı derdest dosyasının evveliyatının Kartal 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/212 E sayılı davası olduğunu, ihyası talep edilen şirket aleyhine 2007 tarihinde dava açıldığını, yargılamanın devamı sırasında 01.07.2013 tarihinde re’sen terkin kararı verildiğini, … Ticaret Ltd. Şti. res’en terkin edilmiş olduğundan derdest olan İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/157 Esas sayılı davasında taraf teşkili sağlanamadığını, mahkemece ticaret sicilden re’sen terkin edilen … Ticaret Ltd. Şti’ nin ihyasına yönelik dava açmak üzere süre verildiğini belirterek, …Ticaret Ltd. Şti.’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 05/02/2020 tarih ve 2019/640 Esas – 2020/103 Karar sayılı kararı ile; ” Dava, ticaret sicilinden TTK’ nin geçici 7. maddesine göre terkin edilerek tüzel kişiliği ortadan kalkmış bulunan … Tic. Ltd Şti’nin ihyası istemine ilişkindir. ….. İhyası istenilen şirketle ilgili yapılan işlem dosyası ticaret sicilinden celp edilmiştir. Celp edilen belgelere ve tüm dosya kapsamına göre, şirketin TTK geçici 7.maddesi kapsamında 31/07/2013 tarihinde sicil kaydı resen terkin edildiği anlaşılmıştır. İşbu davanın açılış tarihinin ise 08/11/2019 olduğu göz önünde bulundurulduğunda Türk Ticaret Kanunu ile Türk Kanunun Yürürlüğü ve Uygulama şekli hakkında kanunda değişiklik yapılmasına dair 6335 Sayılı Kanun ile 6101 Sayılı TTK’ya eklenen geçici 7. maddenin 15. bendinde “Ticaret Sicilinden kaydı silinen şirket ve kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket ve kooperatifin ihyasını isteyebilir” hükmü göz önünde bulundurulduğunda silinme tarihinden dava açılma tarihine kadar 5 yıldan fazla sürenin olduğu anlaşılmıştır. Bu sebeple hak düşürücü süre içerisinde davanın açılmadığı dikkate alındığında, aynı mahiyetteki Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ nin 2019/1516 Esas – 2019/1612 Karar sayılı ilamı da nazara alınarak, davacının davasının reddine karar vermek gerektiği … ” gerekçeleri ile; ” 1-Hak düşürücü sürenin dolmuş olması nedeniyle davanın REDDİNE, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; Her ne kadar davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından TTK geçici 7/2 maddesine göre … Ticaret Ltd. Şti. terkin edilmiş ise de, bu kararın hukuka aykırı olduğunu, Dava konusu şirket hakkında yargı sürecinin devam ettiğini, nitekim, TTK geçici madde 7/2′ de “Davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümleri uygulanmaz.” denildiğini, İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’ nde 2019/157 E sayılı derdest dosyasının evveliyatının Kartal 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 2007/212 E sayılı davası olduğunu, ihyası talep edilen şirket aleyhine 2007 tarihinde dava açılmış olup, yargılamanın devam ettiği 01.07.2013 tarihinde re’sen terkin kararı verildiğini, bu durumun açıkça yasaya aykırı olduğunu, … Ticaret Ltd. Şti. re’sen terkin edilmiş olması nedeniyle derdest olan İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/157 E sayılı dosyasında taraf teşkili sağlanamadığını, bu durumun şirketin ve gerekirse yetkililerinin davaya ilişkin karardan sorumlu olmayacakları anlamına geleceğini, oysa ki 2007 tarihinde dava ilk ikame edildiğinde hukuki varlığını sürdüren şirketin, davanın yargılaması sürecinde yok olmasının hukuki olmayacağını, şirketin tarafı olduğu hukuki süreci sonlandırılabilmesi için şirketin tüzel kişiliğinin devamının sağlanması gerektiğini, Yargılama süreci devam ederken ve davalı sıfatıyla bir davanın tarafı iken, şirketin hukuki varlığının sona erdirilmiş olmasının geçici 7. maddeye, kanunun ruhuna, kanun koyucunun amacına aykırı olduğunu belirterek, – İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, … Ticaret Ltd. Şti.’nin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’ nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise re’sen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava; TTK’ nın geçici 7. maddesi gereğince sicilden terkin edilen şirketin ihyası ve tasfiye memuru ya da kayyım tayini istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı tarafça, İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 2019/157 Esas sayılı derdest dosyasının evveliyatının Kartal 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 2007/212 Esas sayılı dosyası olduğu beyan edilmiştir.Mahkemece, gerekçeli kararda söz konusu dosyanın celp edilerek incelendiği belirtilmiş ise de, dosya inceleme tutanağı bulunmadığı gibi, duruşma sırasında da dosya incelenerek tutanağa geçirilmediği, belirtilen dosyanın işbu dosyada UYAP eklentisinin de olmadığı, bu hali ile davacı beyanına göre davanın 2007 yılında açılıp açılmadığı, şirketin yargılamanın devamı sırasında terkin edilip edilmediği dosya kapsamından anlaşılamadığından, Dairemizce İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 2019/157 Esas sayılı dosyasında inceleme yetkisi istenilerek, dosya UYAP ortamında incelenmiştir. İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/157 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının …, davalıların … Ltd. Şti. ve …San.ve Tic. Ltd. Şti., davanın menfi tespit davası olup, 17/10/2007 tarihinde açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda 08/07/2014 tarihinde davanın reddine karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2016/8252 Esas 2017/990 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiği, bozma üzerine dosyanın mahkemenin 2019/157 Esas sırasına kayıt edildiği, 2019/157 Esas sayılı dosyanın 26/09/2019 tarihli duruşmasında davacı vekiline …Ticaret Ltd. Şti.’nin ihyasına yönelik dava açmak üzere süre verildiği anlaşılmıştır. TTK’ nın 7/2. maddesinde davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümlerinin uygulanmayacağı düzenlenmiş olup, yukarıda yapılan incelemeden anlaşılacağı üzere, ihyası talep olunan …Ticaret Ltd. Şti’nin, davalı olarak taraf olduğu İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/157 Esas sayılı dosyasının yargılamasının devamı sırasında Ticaret Sicilinden re’sen terkin edildiği anlaşılmakla, TTK’ nın geçici 7/15 no’lu bendinde düzenlenen hak düşürücü sürenin uygulanmasının mümkün olmadığı, bu durumda mahkemece dava dışı şirket aleyhine terkinden önce açılmış olan dava bulunduğu gözetilerek, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ve eksik inceleme ile olayda uygulama yeri bulunmayan hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. TTK 7. madde uyarınca ihyasına karar verilen şirketin tasfiyeye tabi tutulmasına gerek olmadığından tasfiye memuru atanmasına da gerek olmadığı ve davalı kurumun usulsüz terkin işlemi yaparak bu davanın açılmasına sebebiyet verdiği dikkate alındığında, yargılama giderlerinden sorumlu olduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK’nın 353/1-b3 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, Dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 05/02/2020 tarih ve 2019/640 Esas 2020/103 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b3 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, Dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına, Bu doğrultuda; 1-Davanın KABULÜNE, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … Sicil numarasında kayıtlı … TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 2019/157 Esas sayılı dosyası ve müteakip işlemleri ile sınırlı olmak üzere İHYASINA, İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN: 2-Dairemiz karar tarihi itibariyle alınması gereken 54,40 TL karar harcından, davacı tarafından dava açılırken yatırılan 44,40.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 10,00.TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-Davacı tarafından İlk Derece Mahkemesi’ nde yapılan yargılama sırasında sarf edilen 56,5 TL tebligat/ posta giderinin davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden alınarak davacıya verilmesine, 4-Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6- Kullanılmayarak artan gider avansının talep halinde ilgili tarafa iadesine, İSTİNAF YÖNÜNDEN: 7-Davacı tarafından yatırılan 148,60.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 54,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 8-Davacı tarafından istinaf aşamasında sarf edilen 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 37,50 TL dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne gidiş – dönüş masrafı olmak üzere; toplam 186,1 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 9-Artan gider avansı olması halinde yatıran tarafa iadesine, 10-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 12/11/2020 tarihinde HMK’ nın 362/1-ç (YHGK.nun 13/12/2018 tarih ve 2017/11-2924 Esas – 2018/1935 Karar) maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.