Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/1349 E. 2022/1370 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1349 Esas
KARAR NO: 2022/1370 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2016/966 Esas – 2020/33 Karar
TARİH: 16/01/2020
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 06/10/2022
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, Müvekkili şirketin davalı şirketten satın aldığı 5 adet …’in gizli ayıplı çıktığını ve buna ilişkin olarak davalı şirkete birçok kez bildirimde bulunulduğunu, ancak bir sonuç alamadıklarını, her defasında vinçlerde ortaya çıkan sorunlar; kullanım aksaklıkları, üretim verimsizliği, kazanç kaybı ve iş kazaları nedeniyle yaralanmalara sebebiyet verdiğini, davalı şirkete yapılan bildirimlere rağmen ayıbın giderilmediğini, söz konusu vinçlerin satın alındığı sırada fark edilmeyen ancak kullanımı ile birlikte ortaya çıkan teknik bozuklukların olduğu daha önce de davalıya bildirildiğini bunun üzerine ayrı ayrı zamanlarda olmak üzere davalı şirketçe 3 kez teknik ekip gönderildiğini ancak buna rağmen ayıpların giderilmediğini, vinçlerin beklenen faydadan çok aksamalara ve işçilerin yaralanmalarına sebebiyet verdiğini, Ege Bölge Sanayi Odası’na yapılan başvuru sonucu bilirkişi heyeti tarafından yapılan incelemede vinçlerin merkezlenemediğinden hattın tümüyle x,y ekseninde gönyeli olmadığını, yalpalayarak hareket ettiklerini, halat bindirmelerinin yaşandığını, vinçlerden birinin swich arızası nedeniyle halat koparıp personelin yaralanmasına sebep olduğunu, 5 vincinde çalışmasının mahsurlu olduğunun rapor edildiğini, vinçlerin ayıplı olduğuna ilişkin Kemalpaşa Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/48 D. İş sayılı dosyası ile tespit yapıldığını ve vinçlerin kullanımının sakıncalı olduğu, vinçlerin ayıplı ürün olarak kabul edilmesi gerektiğinin tespit edildiğini, müvekkili şirketin davalı şirkete 4.147,10 Euro ve 19.500,00 TL avans ödemesi yaptığını, müvekkili şirketin uğradığı zararın giderilmesi ve avans ödemelerinin iadesini Karşıyaka … Noterliğinin 22/03/2016 tarih … yevmiye numaralı evrakı talep edildiğini ancak davalı şirketin ödemeleri iade etmediğini, bunun üzerine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak takibe, borca ve faize itiraz edildiğini beyan ederek, itirazın iptaline, takibin devamına, haksız ve kötü niyetli takip konusu alacağın yargılamaya muhtaç olmayan likit bir alacak olduğu göz önüne alınarak asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletimesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili şirketin vinç imalat ve pazarlaması işi ile faaliyet gösterdiğini, davacı şirkete 22/05/2015 tarihinde 6 adet … vinci satılıp ve teslim edildiğini, davacının satın aldığı vinçlerin kurulumunun yapıldığını ve çalışır şekilde teslim edildiğini, vinçlerin bakiye bedeli olan 20.296,00 Euro alacaklarının ödenmesini talep ettiklerinde vinçlerin ayıplı olduğunun belirtildiğini ve ödeme yapılmadığını, satış sözleşmesine konu vinçlerin ayıplı olmadığı gibi davacı tarafın ayıp ihbarının süresinde olmadığını, vinçlerde belirtilen arızaların kullanıcı hatasından kaynaklandığını, bildirilen arıza kayıtlarının karşılandığını ve arızaların neden oluştuğunun açıklandığını beyan ederek, davanın reddedilmesini ve vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 16/01/2020 tarih ve 2016/966 Esas – 2020/33 Karar sayılı kararında; ”….Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları ile toplanan tüm deliller hep birlikte değerlendirildiğinde, davalı tarafın temel iddiasının, belirtilen arızaların kullanıcı hatasından kaynaklandığıdır. Ancak servis formları incelendiğinde 20.08.2015 tarihli servis raporunda kullanıcı hatasının belirtildiği, bununda dışındaki değişik tarihlerdeki 3 adet servis formunda hiçbir şekilde kullanım hatası konusuna değinilmediği, dosya içeriğindeki belgelerde de davalı tarafın iddia ettiği kullanım hatası ile ilgili bir bilgi/belgeye rastlanmamıştır. Açıklanan nedenlerle meydana gelen arızaların kullanımdan kaynaklı olmadığı, vinçlerin gizli ayıplı olduğu, davaya konu makinaların davalıya iadesi ile davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline , alacağın likid olmadığı yargılama ile belirlendiği gözetilerek icra inkar tazminatının reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur….”gerekçesi ile, 1-Davanın KABULÜ ile, Davalının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu takibin İPTALİ ile, Takibin DEVAMINA, Asıl alacağa dava konusu vinçlerin iade tarihinden itibaren yıllık 10,50 oranını aşmamak kaydıyla avans faizi uygulanmasına, 2-Alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, 3-Dava konusu seri no: …, tip …, Seri no:…, tip … Seri no:…, tip … Seri no:…, tip … Seri no:…, tip … Seri no: …, tip …, numaralı vinçlerin masrafı davalı tarafından karşılanmak suretiyle davalıya İADESİNE, karar verilmiş ve karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Davacı tarafa toplamda 6 adet vinç satıldığını ve dava konusu icra takibinde 6 adet vinç için ödediği bedelin talep edildiğini, davanın sadece 5 adet vince yönelik gizli ayıp iddiasına dayalı olup, dava konusu yapılmamış olan … seri numaralı vinç hakkında da kabul kararı verildiğini, HMK. 26 maddesine aykırı olarak dava konusu yapılmamış olan, taraflar arasında uyuşmazlık konusu oluşturmayan ve yargılama sırasında incelemeye tabi tutulmayan … seri numaralı vinç hakkında verilen kararın kaldırılması gerektiğini, Davacı tarafın talebi üzerine dava konusu 5 adet vinç üzerinde Ege Bölge Sanayi Odasınca inceleme yapıldığını ve düzenlenen 17.09.2015 tarihli bilirkişi raporu ile vinçlerin gizli ayıplı olduğunun tespit edildiğini, davacının, söz konusu bilirkişi raporu ile gizli ayıbı öğrendiğini ve 21 gün sonra 08.10.2015 tarihinde Karşıyaka … Noterliğinin … yevmiye numarası ile müvekkili şirkete ihtarname çekmek suretiyle ayıp ihbarında bulunduğunu, yerel mahkemenin gerekçeli kararda gizli ayıbın öğrenildiği tarih ile ayıp bildiriminin yapıldığı tarih arasında 21 günlük farkın TBK madde 223/2 anlamında süresinde bildirim olarak değerlendirmesinin hukuka aykırı olduğunu, (TBK Madde 223 Fıkra 2;) Dava konusu vinçlerdeki ayıbın imalat hatasından kaynaklı olmayıp kullanıcı hatasından kaynaklandığını, ayıp iddiasında bulunulmayan … seri numaralı vincin kanıt olduğunu, vinç teslim tutanaklarında, vinç tipi – kapasitesi – kaldırma hızı – seri numarasının olduğunu, davalının da bu ibareler yazılı olarak vinçleri teslim aldığını, kaldırma testlerinin yapıldığını, vinçlerin imza karşılığı tam ve noksansız teslim edilmesi karşısında davacı şirketin satış şartlarına göre vinç satışından dolayı bakiye borcunu ödemek yerine, avans olarak verdiği ödemelerin iadesini istemesinin Medeni Kanunun 2. maddesine aykırı olduğunu, Tutanaklardan anlaşıldığı üzere ilk vincin 09.06.2015 tarihinde teslim edildiğini, diğer dört vincin de ilk tesliminden bir ay sonra 09.07.2015 – 06.08.2015 tarihlerinde teslim edildiğini, ilk vinçte gizli ayıp olsa; diğer vinçlerin teslim alınmayacağını, vinçlerde ayıp olarak iddia edilen arızaların aynı olmadığını, farklı gerekçelerle oluştuğunun servis formları ile sabit olduğunu, Keşif kararına istinaden oluşturulan bilirkişi raporunun eksik ve hukuka aykırı olduğunu, yerel mahkeme kararına dayanak olmasının hukuka aykırı olduğunu, Bilirkişi yapmış olduğu inceleme neticesinde, dava konusu edilen vinçlerin sonradan ortaya çıkan gizli ayıp olduğunu rapor ettiğini ancak; meydana gelen ayıpların kullanıcı hatasından mı yoksa imalat hatasından mı kaynaklandığına yer vermediğini, bilirkişi tarafından oluşturulan raporda hangi seri numaralı vinçlerin incelendiği hangi seri numaralı vinçlerin incelenmediğinin belirtilmediğini, İleri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, taraflar arasındaki satış sözleşmesi kapsamında, davalı tarafından satılan ürünlerin ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme sonucunda davalı firmaya ödenen bedelinin tahsili talebiyle başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ve karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Taraflar arasında yazılı bir satış sözleşmesi olmadığı, sipariş mektubu bulunduğu anlaşılmıştır. Tarafların tacir olduğu, uyuşmazlığın ise ticari nitelikteki satım sözleşmesinden kaynaklandığı hususu tartışmasızdır. Davacı … tarafından davalı tedarikçi firma … Tic. Şirketine gönderilen … nolu 22/05/2015 tarihli sipariş mektubu ile 2 tonluk 1 adet , 4 tonluk 1 adet %25 peşin, %75 90 gün vadeli tek ray üzerinde hareketli vinç siparişi verildiği yine Davacı … tarafından davalı tedarikçi firma … Tic. Şirketine gönderilen … nolu 11/06//2015 tarihli sipariş mektubu ile 4 ton kapasiteli 4 adet %25 peşin, %75 90 gün vadeli … vinç siparişi verildiği anlaşılmıştır. Davalı tarafından sipariş mektubunda belirtilen vinçlerden … seri nolu, tip …, kapasite 2000 kg. olan vinçin 09/06/2015 tarihinde, … seri nolu, tip …, kapasite 4000 kg. olan vinçin 09/06/2015 tarihinde, … seri nolu, tip …, kapasite 4000 kg. olan vinçin 09/07/2015 tarihinde, …-…-… seri nolu tip … , kapasite 4000 kg. Olan vinçlerinde 06/08/2015 tarihinde vinç teslim tutanakları ile davacıya teslim edildiği, teslim tutanaklarında yukarıda kontrol değerleri bulunan vincin teknik şartlara uygunluğu ve hareket fonksiyonları kontrol edilerek çalışır vaziyette teslim edilmiştir. Teslim esnasında vinç operatörlüğü eğitimi verilerek teslim edilmiştir. Yanlış kullanımdan dolayı doğacak arızalar ve hasarlar garanti kapsamında bakım yapılmayacaktır, ibaresinin yazılı olduğu görülmüştür. Davacı tarafından Ege Bölgesi Sanayi Odasına verilen dilekçede, davacı tarafından dava tarihinden önce Kemalpaşa Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/48 D.İş dosyasına verilen tesbit dilekçesinde, davacı tarafça davalı muhataba Karşıyaka … Noterliğinden çektiği 08/10/2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamede ve dava dilekçesinde, davalıdan satın aldığı 5 adet … vincin gizli ayıplı olduğu belirtilmiş ve mahkemece 01/06/2017 tarihinde yapılan ön inceleme duruşmasında ise uyuşmazlığı;” Davacının davalıdan satın aldığı beş adet vincin gizli ayıplı olup olmadığı, ayıbın süresinde bildirilip bildirilmediği, gizli ayıp nedeni ile vinç için avans olarak ödenen bedelin iadesinin gerekip gerekmediği, takibin yerinde olup olmadığı,” şeklinde tesbit edildiği, mahkemece alınan bilirkişi raporunda da, dava konusu 5 adet 4 tonluk … vinçten ikisi halihazırda çalıştırılıp test edilebilecek konumda olduğu,iki tanesinin demonte edilerek depoya kaldırıldığı, dönme özelliği olan bir tanesininde rayı özerinde olduğu belirtilip 4 tonluk 5 adet … vinçle ilgili rapor düzenlendiği görülmüştür. Mahkemece verilen gerekçeli kararda ise davanın, davacının davalıdan satın aldığı 6 adet … vinçlerinin gizli ayıplı olması nedeniyle, ayıplı ürünler için ödenen bedelin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olarak tesbit edilip davacının TBK 227. Maddesi gereğince satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme hakkının olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı tarafından davacıya satılan 6 adet vincin davalıya iadesine karar verilmiştir. Davalı tarafından davacıya 4 adet 4 ton kapasiteli … tipinde, 1 adet 4 ton kapasiteli … tipinde, 1 adet 2 ton kapasiteli … tipinde OLMAK ÜZERE toplam 6 adet vinç satıldığı, davacı tarafça, Ege Bölgesi Sanayi Odasına verilen dilekçede, davacı tarafından dava tarihinden önce Kemalpaşa Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/48 D.İş dosyasına verilen tesbit dilekçesinde, davacı tarafça davalı muhataba Karşıyaka … Noterliğinden çektiği 08/10/2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamede ve dava dilekçesinde, davalıdan satın aldığı 5 adet … vincin gizli ayıplı olduğu belirtilmiş, davalı tarafından davacıya satılan ve 09/06/2015 tarihli teslim tutanak ile teslim edilen … tipli 2 ton kapasiteli … seri nolu vinçle ilgili davacı tarafından ayıplı olduğuna dair bir iddia olmadığı gibi bu vincin incelenerek ayıplı olduğuna dair bir tesbit ve raporunda olmadığı ve mahkemece verilen karar gerekçesinde de bu yönde bir tesbit ve gerekçenin olmadığı anlaşılmıştır. Somut olayda, davacı tarafından davalıdan 6 adet vinç alınmış olup bilirkişi raporlarında ayıplı olduğu iddia edilen 5 adet 4 ton kapasiteli … vinçlerle ilgili tesbit yapılıp … tipli 2 ton kapasiteli … seri nolu vinçle ilgili tesbit ve değerlendirme olmadığından, bu durumda mahkemece, … tipli 2 ton kapasiteli … seri nolu vincinde bilirkişi marifetiyle inceletilerek bu vinç olmadan diğer vinçlerin kullanılmasının mümkün olup olmadığı, tüm bu vinçlerin birbirini tamamlar nitelikte olup olmadığı, buna göre TBK 230 madde hükmü uyarınca değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken TBK 230 madde hükmü uyarınca değerlendirme yapılmadan eksik inceleme ile satış sözleşmesinin tamamının feshine karar verilerek yukarıdaki şekilde karar verilmesi yerinde olmayıp davalı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmüştür. HMK.nın (Değişik:22/07/2020-7251/35md.)353/1-a6 maddesinde; “Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması.” hali, kararın kaldırılarak, dosyanın mahkemesine iadesi sebepleri arasında gösterilmiştir. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a.6 maddesi uyarınca kaldırılmasına, dosyanın davanın yeniden görülmesi için mahkemesine iadesine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalının istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/01/2020 tarih ve 2016/966 Esas- 2020/33 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, dosyanın mahkemesine İADESİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine, 3-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 4-Artan gider avansı olması halinde yatıran tarafa iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 06/10/2022 tarihinde HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.