Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/1240 E. 2022/1637 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1240
KARAR NO: 2022/1637
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH: 11/03/2020
NUMARASI: 2014/203 Esas – 2020/285 Karar
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan), (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 10/11/2022
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin akaryakıt sektöründe faaliyet gösterdiğini, anılan faaliyetin gerçekleştirilmesi için davalı … Şirketi’nin maliki bulunduğu Mersin İli, Tarsus İlçesi, … Köyü, … Mevkii’nde kain tapuda … parsel numarasında kayıtlı taşınmaz üzerine 20/03/2008 tarihinden geçerli olmak üzere 20 yıl müddetle intifa hakkı tanındığını, intifa bedelinin tamamının (1.050.200,00 TL) müvekkili tarafından peşin olarak ödendiğini, müvekkili şirketin intifa hakkına sahip olduğu taşınmazda bayilik faaliyetinin yürütülmesi için davalı … Şirketi ile Bayilik Sözleşmesi imzalandığını, daha sonra davaya konu taşınmazın, üzerindeki intifa yüküyle birlikte davalı … Enerji Şirketi tarafından satın alındığını ve bu kez … Enerji Şirketi ile müvekkili arasında bayilik Sözleşmesi imzalandığını, Rekabet Kurulu’nun internet sitesinde 12/03/2009 tarihinde bildirim yayınlandığını, bu bildirim kapsamında 18/09/2005 tarihinden sonra yapılan sözleşmelerin süreleri ne olursa olsun yapıldıkları tarihten itibaren ilk beş yıl süre boyunca muafiyetten yararlanabileceğine, beş yılı aşan süreler bakımdan Tebliğ’de belirtilen muafiyet koşullarının ortadan kalkacağına karar verildiğini, davalı … Enerji Şirketi tarafından keşide edilen Ankara …Noterliği’nin 17/07/2013 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarı ile Rekabet Kurulunun kararları gerekçe gösterilerek bayilik sözleşmeleri ve intifa hakkının süresinden önce sonlandırıldığını, müvekkili şirket tarafından keşide edilen Beyoğlu …Noterliği’nin 27/05/2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile işbu davaya konu alacakların ödenmesinin talep edildiğini, yine intifa hakkını tapudan terkin yetkisini düzenleyen vekaletnamenin davalı taraf adına …’e teslim edildiğini, ancak davalılar tarafından gönderilen ihtara rağmen müvekkili şirket alacağının ödenmediğini belirterek, intifa hakkı kapsamında ödenen bedelin, intifa hakkının işlememiş süresine isabet eden kısmının denkleştirici adalet ilkesi uyarınca belirlenecek güncel değeri karşılığında şimdilik 1.384.571,88 TL’sinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Org.Tic.Ltd.Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle işbu davada müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacı tarafından dava dilekçesinde de ikrar edildiği üzere müvekkili şirketin anılan taşınmazı, üzerindeki akaryakıt istasyonu ve 20 yıllık intifa hakkı yükümlülüğü ile birlikte 05/10/2009 tarihinde davacı şirketin de muvafakati ile diğer davalı … AŞ’ye devredildiğini, bu nedenle tüm hak ve mükellefiyetlerin diğer davalı şirkete geçtiğini, müvekkili şirketin bu taşınmaz ile ilgili sözleşmesel veya yasal herhangi bir sorumluluğu kalmadığını, bir an için söz konusu davada müvekkili şirketin sorumluluğu kabul edilse dahi, sebepsiz zenginleşme davalarında uygulama ve doktrinde kabul edilen “elinde kalanı geri verme” ile “geri vermenin hakkaniyetle sınırlandırılması” ilkeleri kapsamında müvekkili şirketten bu bedelin talep edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, yine müvekkili şirketin anılan taşınmazı devir etmediği ve taraflar arasındaki sözleşmenin de fesih edilmeyip yürürlükte olduğu kabul edilse dahi davacı tarafın dava dilekçesinde iddia ettiği gibi davalı şirkete ödendiği iddia edilen 1.050.200,00 TL’nin, fiilen ve gerçekte intifa hakkı bedeli değil, müvekkili şirketin petrol istasyonu için gerekli sabit teknik yatırım bedeli olarak ödendiğini ve bu bedelin iadesinin mümkün olmadığını belirterek, davanın öncelikle husumetten reddine, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir. Davalı …San ve Tic.AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Mersin İli, Tarsus İlçesi, … Köyü, …Mevkii’nde kain tapuda … parsel numarasında kayıtlı taşınmazı diğer davalı … Şirketinden 05/10/2009 tarihinde, 20/03/2008 tarihli … yevmiye numaralı 1.000.000 TL bedelli ipotekli ve 20/03/2008 tarihli … yevmiye numaralı 890.000,00 TL bedelli intifa hakkı şerhli olarak satın aldığını, müvekkili şirketin taşınmazı satın aldıktan sonra, davacı şirketle 04/06/2010 tarihli bayilik sözleşmesini imzalayarak, taşınmazdaki davacı şirketin bayisi olarak akaryakıt istasyonu işlettiğini, Rekabet Kurumu’nun 12/09/2009 tarihli kararı ile akaryakıt dağıtım şirketleri arasında yapılan bayilik sözleşmelerinin beş yıldan fazla yapılamayacağına, ancak beş yıldan daha uzun süreli yapılan anlaşmaların ise geçersiz olduğuna ve grup muafiyetinden yararlanamayacağına karar verildiğini, işbu karar nedeni ile müvekkili ile davacı şirket arasındaki bayilik sözleşmesinin 20/03/2013 tarihini aşan kısmının hukuken geçersiz hale geldiğini, 20/03/2013 tarihi ile 23/06/2013 tarihine kadar belirli süreli bayilik sözleşmeleri yaparak bayilik ilişkisinin devamının sağlandığını, ancak 23/06/2013 tarihinden sonra taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, taraflar arasında uyuşmazlık çıkması üzerine davacı şirketin müvekkili şirketten haksız taleplerde bulunduğunu ve taşınmaz üzerine tesis edilen ipotek ve intifa hakkını kullanarak müvekkili şirkete baskı yaptığını, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından Ankara ….Noterliği’nin 17/07/2013 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile dava konusu ipoteğin kaldırılması ve istasyonda yer alan davacı şirkete ait menkullerin kaldırılmasının ihtar edildiğini, davacı şirketin ise müvekkili şirkete göndermiş olduğu Beyoğlu …Noterliği’nin 30/07/2013 tarih ve … yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesi ile taraflar arasında yeni bir sözleşme kurulmaması halinde intifa hakkının terkin edileceğini, ancak intifa hakkı nedeniyle davalı şirket aleyhine icra takibi başlatılacağı ve ipotekli gayrimenkulün satılacağının ihar edildiğini, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından gönderilen Ankara …Noterliği’nin 14/08/2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile diğer davalı şirkete ödendiği iddia edilen 890.000TL+KDV intifa bedelini kabul etmedikleri ve söz konusu bedelin hiçbir zaman müvekkili şirket uhdesine geçmediğinin bildirildiğini, intifa hakkına karşılık ödenen intifa bedelinin, işlememiş süreye tekabül eden kısmının talep edilebilmesi için öncelikle intifa hakkı şerhinin terkin edilmesi gerektiğini, ancak davacı şirketin, müvekkili şirket tarafından kendisine gönderilen cari hesap borcunu ödemesine ve kendisine gönderilen tüm ihtarnamelere rağmen taşınmaz üzerinde bulunan intifa hakkını terkin etmediğini ve ipoteği fek etmemekte ısrar ettiğini, davacı şirketin intifa hakkı ve ipotekleri terkin etmemesi sebebi ile davalı şirkete ait benzin istasyonunun 23/06/2013 tarihinden bu yana çalışamadığını ve intifa hakkı nedeniyle davalı şirketin başka bir dağıtım şirketi ile yeni bir bayilik sözleşmesi de imzalayamadığını, davacı şirket tarafından intifa hakkının işlememiş süreye tekabül eden kısmını güncel değeri üzerinden ve faizi ile birlikte talep edildiğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile davalı şirkete ödenmeyen söz konusu bedelin talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, davacının haksız davasının reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 11/03/2020 tarih 2014/203 Esas 2020/285 Karar sayılı kararında; “…Davacı ile davalı … arasında bayilik intifa sözleşmelerinin imzalandığı, ayrıca davalı tarafından davaya konu taşınmaz üzerinde davacı lehine ipotek tesis edildiği, davacı tarafından da davalıya intifa bedelinin ödendiği, daha sonra davacı ile davalı arasındaki bayilik sözleşmesinin ve ticari ilişkisinin davacının imzasıyla diğer davalı … Enerji’ye devredildiği, davalı … Enerji’nin taraflar arasındaki hukuki ve ticari ilişkide …’nın yerini aldığı, davacı tarafından bakiye intifa bedelinin tahsili amacıyla açılan davada her ne kadar … aleyhine dava açılmış ise de davalının sözleşme kapsamındaki ilişkiyi diğer davalıya devretmiş olması nedeniyle ayrıca intifa ve rehne konu taşınmazı da intifa ve rehin borçlarıyla birlikte … Enerji’ye devretmiş olması yine ticari ilişkiye konu bayilik sözleşmesini ve ticari ilişkiyi de borç ve alacaklarıyla birlikte diğer davalıya devrettiğinden bu davalı hakkında açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı … Enerji yönünden ise bu davalının davacı ile davalı … arasında akdedilmiş bulunan bayilik sözleşmesi ve protokoller ile ipotek ve intifaya konu taşınmazı devraldığı bayilik ilişkisinin tarafı olduğu gerek bayilik ilişkisinin gerekse taşınmazı tüm aktif ve pasifiyle birlikte devraldığı, davacı ile davalı … arasında akdedilen bayilik sözleşmesi ve intifa sözleşmesinin tarafı haline geldiği dolayısıyla sözleşme ilişkisi ile kendi halefine ödenen intifa bedelinin bakiye süreye isabet eden kısmını ödemekle yükümlü olduğu değerlendirilmiş, mahkememizce kabul gören bilirkişi raporuna göre, intifanın tapu kaydında sona erdirildiği tarih olan 23/12/2015 tarihi ile sözleşmenin normal olarak sona ereceği tarih olan 23/03/2028 tarihleri arasındaki bakiye intifa süresine tekabül eden denkleştirici adalet ilkesi kapsamında güncellenmiş TL değerine intifa bedelinin KDV dahil 1.688.388,30 TL olduğu USD olarak hesaplandığında bakiye intifa bedelinin 454.138,54 USD olduğu, TL karşılığının ise 1.332.624,13 TL + KDV =1.572.496,48 TL olduğu, her iki değerinde davacı tarafından istenen ve dava öncesinde kesilen fatura ile sabitlenen 1.384.571,88 TL’den yüksek olduğu, bu nedenle taleple bağlı kalınarak bu davalı yönünden davanın kabulü ile 23/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı … San.ve Tic.A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir. Yine davacı tarafından her ne kadar hüküm celsesinde tarafların anlaştığı ancak davalının henüz ödemediği 2 taksitinin kaldığı şeklinde beyan sunulmuş ise de, tarafların mahkememize ortaklaşa bir sulh beyanı sunmadıkları, sulh sağlanmış ise bunun mahkemeye taraflarca birlikte beyan edilmesi gerektiği, tarafların mahkememize buna yönelik bir beyan sunmadıkları, taraflarca harici bir anlaşma yapılmış olsa dahi bunun mahkemeye sunulmaması ve gizlenmesi, harici anlaşmanın tahsilatlarının beklenmesi gibi gibi müessesenin bulunmaması bu kapsamda mahkemenin infazı beklemesi ya da taraflar arasındaki anlaşma hükümleri uyarınca taksitlerin ödenmesini bekleme ve bu şekilde infazı sağlama gibi yasal bir görevinin olmaması ayrıca mahkememizce karar verildikten sonra da tarafların sulh doğrultusunda ödeme işlemlerinin sağlanabileceği dikkate alındığında yeniden taraflara süre verilmemiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. …”gerekçesi ile, 1-Davacı tarafından davalı … Org. Tic. Ltd. Şti aleyhine açılan davanın REDDİNE, 2-Davacı tarafından davalı … San. Ve Tic. A.Ş aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜ ile, 1.384.571,88 TL’nin 23/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte bu davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Kalan kısımlar yönünden davanın reddine,…. 7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 81.260,02 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı … Şti’ne verilmesine” karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalı … hakkında verilen red kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, red kararı kabul edilse dahi husumet yokluğu ile davanın reddine karar verilmesi durumunda davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, davalı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Dosyaya sunulan intifa resmi senedinden görüleceği üzere davalı …’nın maliki bulunduğu taşınmaz üzerinde müvekkili lehine 890.000,00.TL bedelle 20 yıl süreli intifa hakkı tesis ettiğini ve intifa bedelinin tamamının davalı tarafça tahsil edildiğini, davalı tarafın bedelin kendisine ödenmediği yönünde bir savunmasının bulunmadığını, davalının bedelin kendisi tarafından tahsil edildiğini ikrar ettiğini, davalı tarafça düzenlenen 24.03.2008 tarihli 541051 numaralı fatura ile sabit olduğu üzere davalı tarafa 20 yıl süreli intifa bedeli olarak KDV dahil 1.050.200,00 TL ödeme yapıldığını, intifa bedelinin davalı …İnşaat tarafından tahsil edildiğini, davalı …. İnşaat’ın intifa bedelinin kullanılmayan intifa süresine isabet eden kısmından sorumlu tutulması gerektiğini, bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan raporda da, davalı …’nın dava konusu alacaktan sorumlu olduğu tespit edilmesine rağmen davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Dava konusu taşınmaz … tarafından … Enerji’ye devredildiğinden dolayı dava konusu taleplerin …’ya yöneltilemeyeceği kabul edilse dahi, davanın reddi pasif husumet yokluğu gerekçesine dayandığından davalı lehine maktu vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiğini(T.C. YARGITAY 16. HUKUK DAİRESİ E. 2015/10196 K. 2016/5185 T. 26.4.2016 ) (T.C. YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ E. 2017/2580 K. 2020/396 T. 5.2.2020 ) (T.C. YARGITAY 19. HUKUK DAİRESİ E. 2018/3480 K. 2019/5384 T. 2.12.2019 ) belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının, davalı … hakkında verilen davanın reddi ve davalı lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin kısmının kaldırılmasına, davanın … yönünden kabulüne, aksi kanaatte olunması halinde davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, sözleşmenin erken feshi nedeniyle, ödenen intifa hakkı bedelinin bakiye süreye tekabül eden kısmının güncellenmiş değerinin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı … San. Ve Tic. A.Ş aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne, davalı… ve Sey. Org. Tic. Ltd. Şti aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İlk Derece Mahkemesince karar verildikten sonra davacı vekili tarafından ibraz edilen 29/06/2020 tarihli dilekçe ile; davalı … Enerji…AŞ yönünden davadan feragat ettiklerini, diğer davalı yönünden taleplerinin devam ettiğini, davalıdan vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri bulunmadığını beyanla feragat yönünden karar verilmesini talep ettiği, yine davalı … Enerji AŞ vekilinin de sunmuş olduğu 27/07/2020 tarihli dilekçe ile davacının davadan feragat ettiğini, bu kapsamda yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını, davacının feragati gözetilerek karar verilmesini talep ettiği; mahkemece 29/07/2020 tarihli ek karar ile; “Davacının davasının, davalı … San.ve Tic.AŞ yönünden feragat nedeniyle HMK 307 ve 311.maddeleri uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan karar verilmesine yer olmadığına, davacı ve davalı … Enerji AŞ tarafından yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına…” karar verildiği görülmektedir. Davacı tarafça, Beyoğlu … Noterliğinin 29/01/2014 tarih ve … yevmiye numaralı vekaletnamesi ile Av. …’e dava konusu intifa hakkını tapudan terkin yetkisi içeren vekaletname verildiği, işbu davanın 23/06/2014 tarihinde açıldığı, intifa hakkının ise 23.12.2015 tarihinde tapudan terkin edildiği anlaşılmaktadır. Yargıtay 11 HD’nin 31/05/2021 tarih 2020/3182 Esas 2021/4595 Karar sayılı, Yargıtay 19 HD’nin 03/05/2016 tarih 2015/18386 Esas 2016/8118 Karar sayılı ilamlarında da değinildiği üzere, intifanın tesis edildiği taşınmaz ile ilgili olarak ödenen intifa bedelinin kullanılmayan kısmına tekabül eden bölümün istenebilmesi için öncelikle dava tarihi itibariyle intifa hakkının tapudan terkin edilmiş olması gerekir. Dava şartı olan ve re’sen gözetilmesi gereken bu şart yerine getirilmeden intifa bakiye süre bedeliyle ilgili olarak talepte bulunulamayacağı gözetilerek, davanın bu gerekçeyle ve dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun görülmemiştir. Belirtilen husus dava şartı niteliğinde olduğundan, dairemizce HMK’nın 355. maddesi kapsamında incelenmiştir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun usulen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 355 ve 353/1-b.2 maddesi uyarınca kaldırılarak dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun USULEN KABULÜ ile; İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/03/2020 tarih ve 2014/203 Esas – 2020/285 Karar sayılı kararının HMK’nın 355 ve 353/1-b2 maddeleri gereğince KALDIRILMASINA ve dairemizce yeniden esas hakkında hüküm kurularak;
A) Davacı tarafından davalı … San. Ve Tic. A.Ş. aleyhine açılan davaya ilişkin olarak İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/07/2020 tarih ve 2014/203 Esas – 2020/285 Karar sayılı Ek Kararı ile “Davacının davasının, davalı … San.ve Tic. A.Ş. yönünden feragat nedeniyle HMK 307 ve 311.maddeleri uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, ” karar verildiği, ek kararın taraflara tebliğ edildiği ve verilen ek karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmayarak ek kararın kesinleştiği anlaşılmakla; bu davalı yönünden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
B) Davacı tarafından davalı … Org. Tic. Ltd. Şti aleyhine açılan davanın dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN: 2-Dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 80,70.TL harca ilişkin olarak; İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/07/2020 tarih ve 2014/203 Esas – 2020/285 Karar sayılı Ek Kararı ile ” Alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin olarak alınan 23.645,05 TL’den mahsubu ile bakiye 23.590,65.TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, ” karar verildiği, ek kararın taraflara tebliğ edildiği ve verilen ek karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmadığı anlaşılmış olup; bakiye 26,3 TL harcın ( 80,70 TL – 54,40 TL ) davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 5-Davacı tarafından sarf edilen harç ve yargılama giderlerinin kendi uhdesinde bırakılmasına, 6-Dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı … Org. Tic. Ltd. Şti.’ ne verilmesine, 7- İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/07/2020 tarih ve 2014/203 Esas – 2020/285 Karar sayılı Ek Kararı ile ” Davacı ve davalı … Enerji AŞ tarafından yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edilmediğinden bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, ” karar verildiği, ek kararın taraflara tebliğ edildiği ve verilen ek karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmadığı anlaşılmış olup; davalı …. San.ve Tic. A.Ş. lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, bu davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri var ise kendi uhdesinde bırakılmasına, 8-İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sırasında davalı … Org. Tic. Ltd. Şti. tarafından sarf edildiği anlaşılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, 9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansı var ise karar kesinleştiğinde ve talep halinde avansı yatıran ilgili tarafa iadesine,
İSTİNAF YÖNÜNDEN: 10-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 148,60.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 11-Davacı tarafından sarf edilen 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 36,10 TL dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi’ne gidiş- dönüş gideri olmak üzere; toplam 184,7 TL harcın davalı …. Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine, 12-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansı var ise karar kesinleştiğinde ve talep halinde avansı yatıran ilgili tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’ nın 361/1. maddesi gereğince kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 10/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.