Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/1127 E. 2020/1132 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1127
KARAR NO : 2020/1132
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/03/2020
NUMARASI : 2019/841 Esas – 2020/239 Karar
DAVANIN KONUSU: Şirketin İhyası
KARAR TARİHİ : 15/10/2020
İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …’ un tasfiye memurluğu gözetiminde 09.06.2018 tarihinde tasfiye olan dava dışı …San. Tic. Ltd. Şti’nin, müvekkil firmanın borçlusu olup cariden ve ilamdan kaynaklanan borçlarını ödememesi üzerinde hakkında 28.01.2014 tarihinde İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından icra takiplerine başlanıldığını ve takiplerin kesinleştiğini, … San. Tic. Ltd. Şti.’nin aleyhinde yapılan takipler kesinleştikten sonra tasfiyesine gidildiğini ve müvekkili firmanın hak ve alacağını sürüncemede bırakmak adına davalı … tarafından tasfiye edildiğini, dava dışı firma aleyhine İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/139 E. sayılı dosyasıyla tasarrufun iptali davasının devam ettiğini, ihyası istenen şirket hakkında daha önce Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı ve İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takip dosyaları yönünden ihya kararı verildiğini belirterek, İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasının takip ve neticelendirilebilmesi için …. San. Tic. Ltd. Şti.’ nin ihyasına ve terkin kaydının iptali ile tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle, ihyası istenen şirket hakkında TTK 32. maddesi uyarınca işlem yapıldığını, sorumluluğun tasfiye memuruna ait olduğunu, müvekkilinin dava açılmasına neden olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Tasfiye Memuru …’a dava dilekçesinin tebliğ edildiği, ancak davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 11/03/2020 tarih 2019/841 Esas – 2020/239 Karar sayılı kararında; ” … İhyası istenen şirket aleyhine davacı tarafından İstanbul. … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası ile icra takibi yapıldığı, ayrıca İstanbul 4. ATM’nin 2018/139 E sayalı dava dosyası ile tasarrufun iptali davası açıldığı anlaşılmaktadır. Saptanan bu durum karşısında ihyası istenen şirketin terkin ile sona eren tüzel kişiliğinin yeniden kazandırılması ve ek tasfiyesi zorunludur. Diğer yandan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ nun 547/2. maddesi gereğince talebin kabulü halinde, ek tasfiye işlemlerini yapması için son tasfiye memuru yahut memurlarının yahut da yeni bir veya birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanıp, keyfiyetin tescil ve ilanına karar verilmesi gerekir. Mahkememizce terkinden önceki tasfiye memuru olan davalının, yeniden tasfiye memuru olarak atanması uygun bulunmuştur. Hal böyle olunca ek tasfiye koşulları mevcut olduğu… ” gerekçeleri ile; “Davanın kabulü ile İstanbul Ticaret sicilinin 681832-0 numarasında kayıtlı iken tasfiye nedeniyle terkin edilen TASFİYE HALİNDE …SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin TTK 547. maddesi gereğince ek tasfiye işlemleri sonuçlandırılıncaya kadar YENİDEN TESCİLİ suretiyle İHYASINA, TTK 547 maddesi gereğince önceki tasfiye memuru davalı …’un tasfiye memuru olarak atanmasına, keyfiyetin TTK 547/2. maddesi gereğince tescil ve ilanına,” karar verilmiş ve karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesi kararının usul ve hukuka aykırı olduğunu, Davanın doğrudan müvekkili …‘a tevcih edilmesinin isabetsiz olup, ihyası talep edilen şirketin tasfiye memuru veya yetkilisi sıfatı izafe edilerek dava ikamesi icap ederken doğrudan taraf gösterilmiş olmasının usule uygun olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ nun 547. maddesinde düzenlenen tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılamasının zorunlu olduğunun anlaşılması üzerine ticaret sicilden terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkindir. İhyası istenilen İstanbul Ticaret Sicil Müd. 681832-0 no’sunda kayıtlı Tasfiye Halinde …San. Tic. Ltd. Şti.’nin tasfiyesinin sona erdiği 09/06/2018 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği anlaşılmıştır. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/14921 Esas 2014/16864 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, Türk Ticaret Kanununun 547. maddesi uyarınca açılacak ihya davasının, tasfiye memuru ve ticaret sicil memurluğuna husumet yöneltilerek açılması gerektiği, dolayısıyla davalı tasfiye memuru …‘a husumet yöneltilmesi doğru olduğu gibi, dilekçe içeriğinde tasfiye memuru olması nedeniyle husumet yöneltildiği belirtilmiş olup, tasfiye memuru olduğunun ayrıca isminin önünde gösterilmemesinin sonuca etkili olmadığı, ileri sürülen istinaf itirazının yerinde olmadığı anlaşılmaktadır. Sonuç itibariyle, ilk derece mahkemesinin karar ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden davalı tasfiye memuru …’un istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 madde uyarınca esastan reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı tasfiye memuru …’un istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davalı tasfiye memuru tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40 TL istinaf karar harcı, istinaf aşamasında davalı tasfiye memuru tarafından peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına; yatırılan harcın hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 15/10/2020 tarihinde HMK’ nın 362/1-ç (YHGK.nun 13/12/2018 tarih ve 2017/11-2924 Esas – 2018/1935 Karar) maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.