Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/1100 E. 2022/1172 K. 14.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1100 Esas
KARAR NO: 2022/1172 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2018/633 Esas – 2019/727 Karar
TARİH: 20/06/2019
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 14/09/2022
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalının müvekkilin seyahat özgürlüğüne ve kişilik haklarına açıkça saldırı niteliği taşıyan “…” uygulaması nedeniyle uçağa alınmaması ve yaşamış olduğu mağduriyet karşılığı olarak 2.733,00-TL maddi (fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak ve ileride artırılmak üzere) ve müvekkilin tüm bu nedenlerle yaşamış olduğu acıyı, duyduğu elem ve üzüntüyü bir nebze olsa da dindirmek adına 3.000,00-TL manevi tazminatın 21.09.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi davalıdan tazminine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacının seyahatinin temin edilememesine neden fazla rezervasyon durumunun, uçağa zaruri sebeplerle yolcu alınmasından kaynaklandığı, bu hallerde taşıyıcının bir sorumluluğunun olmadığının yargı kararlarıyla sabit olduğu, … sayılı Yedek ve Pass Yolcu işlemleri ve uçuşa kabul sıralaması prosedürüne göre, engelli 7 yolcunun uçuşa öncelikli olarak kabulünün gerektiği, taşıyıcı tarafından önceden bilinmesi mümkün olamayan nedenlerle uçağa bir diğer yolcunun alınması sebebiyle uçuşun temin edilemediğini, … uygulamasına ilişkin davacı iddialarının doğru olmadığı, … halinde de mevzuat gereği uçuş parkuruna göre belirlenen cezai tazminat dışında mahkemelerin ayrıca bir manevi tazminata hükmetmediğini, …’un, havayollarının maliyetlerinin minimize edilmesini, seferlerin maksimum verimlilikle icrasını temin ettiği bu suretle havayolunun yolcuya en uygun fiyatla bilet sunmasına imkan sağladığı, davacı vekilinin iddialarının aksine, “haksız menfaat temini, uçakta aynı oturma yerinden iki defa satış geliri elde edilmesi gibi bir hedefinin olmadığını, uçuşları rezervasyonlu oldukları seferde temin edilemeyen yolculara, yolcu hakları yönetmeliğine uygun olarak tazminat ödemesi yapıldığı, yolculara bekleme süresinde ikram hizmeti sunulduğu ve talepleri doğrultusunda uçuşlarının ilk uygun seferde temin edildiği, ilgili seferde personel tarafından “uçuştan vazgeçebilecek gönüllü” araştırması yapıldığı ancak uçuştan vazgeçen yolcu bulunamadığını, yolcunun bagajının 2 gün geç teslim edilmesi nedeniyle oluşan şikayetinin değerlendirilmesi sonucu 355 TL ödeneceği bilgisinin yolcuya verildiği ancak yolcunun bu tutarı kabul etmediği ve kendisine ödeme yapılmadığı bilgisinin alındığını, sorumluluk sınırını yükseltme imkanının yolcu tarafından kullanılmadığı sair tüm bagaj taşımalarında sorumluluğun sınırlandırılmış olduğu ve bu miktarın kg başına 17 SDR’den ibaret olduğunu belirterek davanın öncelikle görevsizlikten reddine, bu talebin kabul bulmaması halinde davanın esastan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretini davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 20/06/2019 tarih ve 2018/633 Esas – 2019/727 Karar sayılı kararında; “… Yolcu hakları yönetmeliği somut olayda uygulanmasına karar verilerek ,Tehir nedeniyle 250 EURO karşılığı 1043 Tl ,yapılan harcama hakkaniyet indirimi gereğince 968,12 TL. olmak üzere toplam 2011.12 TL. maddi tazminatın hesaplanabileceği bildirilmiştir. Bilirkişi tarafından gecikme tazminatı ve harcama kalemi mahkemece de benimsenmiştir.Her ne kadar bilet iade ücreti talep edilmişse de gecikmeli de olsa uçuş tamamlandığından bu husustaki talep reddedilmiştir.Olayın oluş şekli,davacı tarafın resmi görevini yerine getiremeyip toplantılara gecikmeli katılabildiği,tansiyon hastası olduğu gecikmenin ruh dünyasında meydana gelen etkisinin vücut bütünlügüne de zarar verebileceği ,resmi görevli gittiği yerde Laptop’una gecikmeli ulaşabildiğinden gerekli sunumunu yapmakta zorlandığı bunların oluşturduğu kaygı, tasa, elemin mahkemece samimi bulunarak manevi yönden bir nebze tatmininin sağlanmasını amaçlanması maksadı ile Türk Borçlar Kanununun manevi tazminata dair hükümleri uyarınca takdir edilen hak ve nesafet gözetilerek belirlenen 3000 TL manevi tazminatın davalı taşıma şirketinden alınarak davacı tarafa verilmesi yönünde aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur. …”gerekçesi ile, 1-Davanın KISMEN KABULÜNE, 2.011,12TL maddi tazminatın 21/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 2-Olayın oluş şekli, tarafların sosyal ekonomik durumları, yaşanan elem ve kederin mahrumiyetin dosyaya yansıyış biçimi göz önüne alınarak hak ve nesafet de gözetilmek sureti ile takdiren 3.000,00TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiş ve karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesi ile, davacının seyahatinin temin edilememesine neden fazla rezervasyon durumu uçağa zaruri sebeplerle 7 engelli yolcu alınmasından kaynaklandığını, bu hallerde taşıyıcının bir sorumluluğu olmadığının yargı kararları ile sabit olduğunu, … uygulamasına ilişkin davacı iddiaları doğru olmayıp … halinde de mevzuat gereği uçuş parkuruna göre belirlenen ceza tazminat dışında mahkemeler ayrıca bir manevi tazminata hükmetmediğini, Uçuşları rezervasyonlu oldukları seferde temin edilemeyen yolculara yolcu hakları yönetmeliğine uygun olarak tazminat ödemesi yapıldığını yolculara bekleme süresinde ikram hizmeti sunulduğunu ve talepleri doğrultusunda uçuşları ilk uygun seferde temin edildiğini, Davacının bagajının 2 gün geç teslim edilmesi nedeniyle oluşan şikayetin değerlendirilmesi sonucu 355.TL ödeneceği bilgisinin yolcuya verildiğini ancak yolcunun bu tutarı kabul etmediği ve kendisine ödeme yapılmadığını, İleri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.Dava, havayolu taşıma sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece,1-Davanın kısmen kabulüne, 2.011,12TL maddi tazminatın 21/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 2 Olayın oluş şekli, tarafların sosyal ekonomik durumları, yaşanan elem ve kederin mahrumiyetin dosyaya yansıyış biçimi göz önüne alınarak hak ve nesafet de gözetilmek sureti ile takdiren 3.000,00TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiş ve karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davanın Bakırköy 1 Tüketici Mahkemesinde açıldığı, görevsizlik kararı verilmesi üzerine dosyanın Bakırköy Ticaret Mahkemesine gönderildiği anlaşılmıştır.Davacı vekili dava dilekçesi ile, Müvekkili …’ın, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Dışişleri Bakanlığının resmi projeleri için resmi olarak görevlendirilmesi üzerine, 21.09.2017 tarihi saat 18.25’de İstanbul Atatürk Havalimanı Dış Hatlar’dan Kıbrıs, Lefkoşa Ercan Havalimanına …sayılı seferle uçmak için bilet satın aldığını, müvekkilnin uçuş saatinden çok önce havalimanına ulaşmış ve tüm sorumluluklarını yerine getirmiş olmasına rağmen, valizini de check-in sırasında davalıya teslim ederek uçağa binmek için ayrılan kapıya kadar geldiği halde kapıdaki görevlilerden “…” uygulaması sebebiyle uçağa alınamayacağını öğrendiğini, müvekkilinin, saat 18.25’de kalkacak olan … sayılı uçağa bilet almış olduğu halde ancak 5 saat 30 dakika sonra … sefer sayılı uçakla 23.55 uçağına binebildiğini, müvekkilinin oldukça sorunlu ve gecikmeli uçuş neticesinde gece yarısı 02.40 civarında Lefkoşaya ulaşabildiğini, İstanbul Atatürk Havalimanında iken müvekkile bagajı konusunda sorun yaşamayacağı ve Ercan Havalimanına vardığında bagajına erişebileceği bildirildiğini ancak, müvekkilinin … nedeni ile uğradığı mağduriyet yetmez gibi bu defa bagajının gelmediğini, Müvekkilinin Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Dışişleri Bakanlığının resmi projeleri için resmi görevle gittiği Kıbrıs’ta tüm resmi kıyafetleri, ilaçları ve toplantı için gerekli olan tüm dökümanlar ve laptop ve hardiskleri bagajıyla beraber ortadan kaybolmuş olduğundan zorunlu kişisel eşyaları dahi olmaksızın gecenin bir yarısı son derece mağdur bir durumda kalakaldığını, müvekkilinin varış yerine geç ulaşması ve … nedeniyle valizine ulaşamaması/kaybı ve valizinde bulunan ilaçlarını alamaması sonucu, yaşamış olduğu stresin de etkisiyle rahatsızlanması sebepleriyle yapmış olduğu harcamalar karşılığı 1.690,00-TL maddi tazminat ile müvekkilin tüm bu nedenlerle yaşamış olduğu acıyı, duyduğu elem ve üzüntüyü bir nebze olsa da dindirmek adına 3.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 21.09.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalının maddi tazminata yönelik istinaf sebebi incelendiğinde; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6763 Sayılı Kanun’un 41. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu; 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı HMK’ nın 341. maddesinin ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkralarında yer alan “binbeşyüz” ibareleri “üç bin” şeklinde değiştirilmiş ve ikinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir. “Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir.” HMK 341/4 maddesindeki kesinlik sınırı, yeniden değerleme oranı ile 01/01/2019 – 31/12/2019 tarihleri arasında verilen hükümlerde geçerli olmak üzere 4.400,00.TL olarak belirlenmiştir. İstinafa konu edilen davada, davalı tarafından istinaf edilen maddi tazminat miktarı 2.011,12 TL. olup karar tarihi itibariyle istinafa konu edilen miktar yönünden karar kesin nitelikte olduğundan, davalının maddi tazminat yönünden istinaf başvurusunun HMK. 341,352 maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmiştir. Davalının manevi tazminata yönelik istinaf sebebi incelendiğinde; Somut olayda davacı tarafça, davalı havayolu şirketinin “…” uygulaması sebebiyle yolcu taşıma sırasında uçağa kabul edilmeyip gecikmeli uçuş yapması ve bagajının kaybolması sebebiyle uğradığı maddi ve manevi zararın tazmini istenmektedir. Bu haliyle davalının sözleşmeye bağlı edimini gereği gibi ifa etmediği anlaşılmaktadır.Ancak, her sözleşmeye aykırılık tek başına manevi tazminatı gerektirmez. Manevi tazminata hükmedilebilmesi için aynı zamanda TBK’nın 58. maddesinde belirtilen şartlar dahilinde kişilik haklarına yönelik bir saldırının da mevcudiyeti gerekir. Manevi zarar, kişinin duygusal dengesini bozan, yaşama sevincini, yaşama keyfini azaltan, panik, korku, dehşet, yas, öfke, iğrenme, elem, küçük düşme, utanç duyma, moralsizlik, tedirginlik, ümitsizlik, yalnızlık hissi, aşağılık hissi, hayal kırıklığı gibi olumsuz duygular, sarsıntılar veya fiziksel acılar olarak tanımlanabilir (Sözleşmeye Aykırılıktan Doğan Manevi Tazminat, Arzu Genç Arıdemir, İstanbul 2008, s. 184 vd.).(Yargıtay 11. HD’nin 24/09/2019 Tarih, 2018/4239 E – 2019/5756 K sayıl ilamı) Somut olayda, önceden alınan havayolu yolcu taşıma bileti kapsamında, davacı gerekli hazırlıkları yapmak suretiyle İstanbul Atatürk Havalimanına gitmiş; ancak davalının yaptığı “…” uygulaması sebebiyle 5 saat 30 dakika havalimanında beklemek zorunda kalınmış ve haliyle yolculuk süreci planlanandan daha uzun sürmüştür. Davacıya Ercan Havalimanına vardığında bagajına erişebileceği bildirildiği halde bu defa da bagajının gelmediği ve davacının bu yüzden mağduriyet yaşadığı anlaşılmıştır. Davalı basiretli bir tacir gibi hareket etmek durumunda olup, havayolu taşımacılığı, başlı başına özel bir izni gerektiren, kendine has mevzuatı ve genişletilmiş sorumlulukları olan bir ticari faaliyettir. Bu durumda, davalı taşıyıcı,”…” uygulaması ve davacıya ait bagajı kaybetmek suretiyle sözleşmeden doğan özenle ifa borcuna aykırı davranmış olup akde aykırılığın manevi tazminatı gerektirir bir şekilde kişilik haklarının ihlaline neden olduğu, bu nedenle davacının manevi zarar gördüğü anlaşılmakla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusur durumları, ihlal edilen şahsi hakkın niteliği, zararın ağırlık derecesi, olayın oluş şekli ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak davacı lehine hükmedilen manevi tazminat somut olayın özelliklerine, usul ve yasaya uygun olup davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Dosya kapsamı, mahkemenin kabul ve gerekçesi ve istinaf sebepleri gözetildiğinde; mahkeme kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin maddi tazminata yönelik istinaf başvurusunun HMK. 341,352 maddeleri yönünden usulden reddine, manevi tazminata yönelik istinaf başvurusunun ise HMK 353/1-b1 maddesine göre esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davalı vekilinin maddi tazminata yönelik istinaf başvurusunun HMK. 341,352 maddeleri yönünden USULDEN REDDİNE, 2- Davalı vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf başvurusunun HMK. 353/1-b1 maddeSi yönünden ESASTAN REDDİNE, 3-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 4-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.TL istinaf karar harcından, davalı tarafından peşin olarak yatırılan 54,40.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 26,30.TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 5-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 6-Artan gider avansı varsa talep halinde iadesine, 7-Kararın ilk derece mahkemesince tarafa tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 14/09/2022 tarihinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.