Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/108 E. 2020/211 K. 13.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/108
KARAR NO: 2020/211
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2019/1247 D.iş 2019/1247 Karar
TARİH: 21/11/2019 Tarihli Ek Karar
TALEP: İhtiyati Haciz Kararına İtiraz
KARAR TARİHİ: 13/02/2020
İlk derece mahkemesİlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen ek karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz talep eden vekili dava dilekçesi ile, fazlaya dair talep hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla borçlular hakkında şimdilik 2.262.202,95.TL tutarında teminat mektubu kredisinden oluşan alacakları için borçluların menkul, gayrimenkul malları ile 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, masraf ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi 09/09/2019 tarihli kararı ile, alacaklının borçlulardan alacağı olan nakdi kredi borcu (2.262.202,95)-TL alınmasının temini bakımından vaki isteği İcra İflas Kanununun 257. Maddesinin 1.fıkrasına uygun bulunduğu, alacak rehinle temin edilmemiş ve diğer taraflarla üçüncü şahısların muhtemel zarar ve ziyanlarına karşı kafi teminat da alınmış bulunduğundan adı geçen borçlular; …, …, … Ltd. Şti., … Ltd. Şti’nin malları ile 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarının; İcra ve İflas Kanununda muayyen tahditler dairesinde ihtiyaten haczine karar verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz edenler itiraz dilekçesi ile, müvekkili olan … Ltd. Şti., …, … ve … Ltd. Şti. İçin ihtiyati haciz kararı verildiğini, verilen karar neticesinde İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından takip açıldığını, müvekkillerinin menkul, gayrimenkul malları ve 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarına haciz konulduğunu, ancak söz konusu takibe yapılan itiraz sonucunda takibin durduğunu, ihtiyati haciz kararından 16.09.2019 tarihinde haberdar olduklarını, verilen karar uyarınca müvekkillerine ait 10 taşınmaz ve 130 aracın ihiyaten haczedildiğini, haczedilen menkul ve gayrimenkullerin değerinin borcun çok üzerinde olduğunu ayrıca İİK 89/1 haciz ihbarnameleri uyarınca 3. kişilerdeki alacaklarına haciz konulduğunu bu işlemlerin müvekkillerinin piyasadaki ticari itibarlarını olumsuz yönde etkilediğini bu sebeple verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 21/11/2019 tarih 2019/1247 D.iş 2019/1247 Karar sayılı ek kararında; “İİK’nın 257/1.maddesi gereğince rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. İİK 265. maddesinde ihtiyati haciz kararına itiraz sebepleri; mahkemenin yetkisi,teminat, ihtiyati haczin dayandığı sebepler olarak sınırlı şekilde sayılmıştır. Somut olayda; Mahkememizin 2019/1247 D.İş 2019/1247 Karar sayılı 09/09/2019 tarihli kararı ile … A.Ş. ile itiraz edenler arasında bağıtlanan 10/08/2015 ve 08/06/2012 tarihli genel kredi sözleşmeleri gereğince İhtiyati Haciz kararı verilmiştir.İtirazın öğrenmeden itibaren yasal süre içinde olduğu anlaşılmıştır. İtiraz eden borçlular vekili; genel kredi koşullarının gerçekleşmediğine ve borç miktarından daha fazla mal ve alacağa haciz konulduğu itirazında bulunmuştur. Ancak bu itirazlar İİK 265 de sayılan itiraz sebeplerinden değildir. …”gerekçesi ile, İİK 265 kapsamında olmayan itirazın REDDİNE karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati hacze itiraz edenler vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz edenler vekili istinaf dilekçesi ile, Yerel mahkemece verilen ihtiyati haciz kararına istinaden müvekkiline ait 77 taşınmaz ile 147 aracın ihtiyaten haczedildiğini, ihtiyaten haczedilen taşınır ve taşınmaz malların bedelinin dosya borcunun çok üzerinde olduğunu, müvekkillerinin 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyaten haciz konulduğunu, İİK 257.maddesi gereği ihtiyati haczi koşullarının oluşmadığını, müvekkillerinin vadesi gelmiş bir para borcu bulunmadığını, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi ek kararının ve ihtiyati haczi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1247 D.iş 2019/1247 Karar sayılı dosyası kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep ihtiyati haciz kararına itiraza ilişkindir. İhtiyati haciz talep eden vekili, asıl borçlu … Ltd. Şti. İle banka arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, diğer borçluların kredi sözleşmesinin müteselsil kefili olduklarını, borçluların kredi sözleşmesi gereğince edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle kredi hesabının kat edilerek ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamede gayrı nakdi alacak olarak belirtilen iki adet 1.000.000 TL bedelli teminat mektuplarının ihtarnameden sonra nakde çevrildiğini, bu alacaklarının da nakdi alacak haline geldiğini belirterek borçlular hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece talebin kabulü ile ihtiyati haciz kararı verilmesi üzerine borçlular ihtiyati hacze itiraz etmişlerdir. Mahkemece duruşmalı yapılan inceleme sonucunda itirazın reddine karar verilmiş, bu karara karşı borçlular istinaf başvurusunda bulunmuştur.İİK’nın 257. maddesinde, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. İhtiyati hacze itiraz ise İİK 265. maddede gösterilmiş olup, maddede itiraz sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Maddede ön görülen sınırlı itiraz sebepleri dışında bir sebeple itiraz edilemeyecektir. İhtiyati haciz talep edebilmek için alacağın rehinle temin edilmemiş olması ve vadesinin gelmesi yeterli olup, alacağın varlığı hakkında yaklaşık ispata yeterli delillerin sunulması gerekir. Hesabın kat edilmesi, kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacağın muacceliyeti için yeterlidir, ayrıca ihtarın tebliği şartı aranmaz. Asıl borçluya gönderilen ihtar, borçlunun temerrüdünün yanı sıra, 6098 sayılı TBK’nın 586’ncı maddesinde öngörülen müteselsil kefilin takibi koşullarının gerçekleşmesi bakımından da gerekli bir unsurdur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK)’nın 586. maddesine göre, kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesiyle ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir. İhtiyati haciz talep eden banka tarafından kredi hesabı kat edilerek kat ihtarnamesi tebliğe gönderilmiştir. Kredi sözleşmesine göre kredi hesabının kat edilmesi ile alacak muaccel hale gelmiştir. Buna ilişkin belgeler talep dilekçesi ekinde dosyaya sunulmuş olup, sunulan belgelerden alacağın varlığı ve muacceliyeti yaklaşık olarak ispatlanmıştır. İtiraz edenlerin alacağın muaccel olmadığına ilişkin istinaf sebepleri yerinde değildir. Borçluların diğer itiraz sebepleri İİK 265. Maddesinde sınırlı olarak sayılan itiraz sebeplerinden değildir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olduğundan ihtiyati hacze itiraz edenler vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati hacze itiraz edenlerin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 121,30.TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40.TL istinaf karar harcından, istinaf eden davalı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00.TL harcın ihtiyati hacze itiraz edenlerden tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep edenler üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 13/02/2020 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.