Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2020/1040 E. 2020/815 K. 16.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1040
KARAR NO : 2020/815
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/10/2019(İhtiyati Haciz Talebinin Kısmen Kabulüne İlişkin Karar)
DOSYA NUMARASI : 2019/1371 D. İş – 2019/1374 Karar
TALEP : İhtiyati Haciz
TALEP EDİLEN ALACAK : 40.000,00 TL
KABUL EDİLEN ALACAK : 40.000,00 TL
TEMİNAT BEDELİ : 6.000,00 TL ( Alacağın % 15′ i)
KARAR TARİHİ : 16/07/2020
İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesi ile; Talep eden alacaklı vekili harç tarihli dilekçesi ile, borçluların imzalamış olduğu 40.000,00-TL bedelli senetlerin karşılığının olmadığı borcun ödenmediğini belirterek borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini, masraf ve ücreti vekaletin karşı taraflara yükletilmesini bilvekale talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece Mahkemesi 10/10/2019 tarih ve 2019/1371 D. İş – 2019/1374 Karar sayılı kararı ile; ” … Mahkememizce talep eden alacaklı vekili tarafından dosyaya sunulan bilgi ve belgelere göre alacağın rehin ile teminat altına alınmadığı ve vadesinin geldiğinin sabit olduğu, bu nedenle yapılacak işin niteliği dikkate alındığında; duruşma açılmasının sonuca etkili olmadığı anlaşıldığından, takdiren dosya üzerinden karar verilmiş olup, duruşma açılmasına gerek görülmemiştir. Talep eden tarafça sunulan dilekçe ekindeki belgeler incelenmiştir. İ.İ.K’nun 257. maddesinde rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısının ihtiyati haciz isteyebileceği belirtilmiştir. Dilekçede borcun ödenmediği ve alacağın rehinle teminat altına da alınmadığı belirtilmiştir. Bu durumda ihtiyati haciz talebinin borçlu … yönünden %15 teminat karşılığında KABULÜNE, diğer senet metinlerinşn ön yüzlerinin incelenmesi neticesinde avalist olduğu iddia edilen …’ in söz konusu ihtiyati hacze dayanak iki bonoda avalist olduğuna dair herhangi bir bilginin olmaması nedeniyle … yönünden ihtiyati haciz talebinin REDDİNE … ” karar verilmesi gerektiği gerekçeleri ile; ” 1- İhtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne, 2-a)İhtiyati haciz talebinin talep konusu alacak miktarı olan 40.000,00-TL’nin borçlu … yönünden %15’i oranında teminat karşılığında KABULÜNE, b) İhtiyati haciz talebinin … yönünden REDDİNE, 2-Borçlu …’nin 40.000,00-TL tutarında taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine İ.İ.K.’ nun 257. ve devamı maddeleri gereğince İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA ,
3-Öngörülen miktardaki teminat yatırıldığı hususlarının kararın altına şerh düşülmesine, 4-Kararın 10 gün içinde infaz edilmemesi halinde ihtiyati haczin kendiliğinden kalkmış sayılmasına, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesi ile; İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 10.10.2019 tarihli 2019/1371 E. 2019/1374 K. Numaralı kararı ile …’ in 2 adet senet metninin ön yüzlerinin incelenmesi neticesinde avalist olduğuna dair herhangi bir bilginin olmadığı gerekçesi ile … yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiğini, Yerel mahkemenin kararı sonucunda istinaf kanun yoluna başvurma zorunluluğu hasıl olduğunu, Borçlu … keşide etiiği, 2 adet 25.07.2019 tanzim tarihli, 31.08.2019 tediye tarihli 20.000 TL değerinde ve 30.09.2019 tediye tarihli 20.000 TL, toplamda 40.000,00 TL meblağlı bonoyu müvekkil şirkete verdiğini ve vadesi gelmiş olmasına rağmen müvekkil şirkete ödeme yapılmadığını, Söz konusu 2 adet bononun ön yüzlerinin davalı şirketi münferiden temsile yetkili olan … tarafından imzalandığını, Müvekkil şirketin 2 adet bonodan kaynaklanan alacağının vadesi 31.08.2019 ve 30.09.2019 tarihlerinde dolmasına rağmen ne borçlu şirket tarafından ne de … tarafından herhangi bir ödeme girişiminde bulunulmadığını, bu nedenle alacağın cebri icra yolu ile tahsil edilmesi zorunluluğu hasıl olduğunu, buna istinaden ihtiyati haciz talebinde bulunulduğunu ve 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2019/1371 D. İş 2019/1374 K. numaralı kararı ile … Sanayi Ve Ticaret Ltd. Şti. aleyhine ihtiyati haciz kararı verildiğini, ancak … için avalist olduğuna dair herhangi bir bilginin olmaması gerkçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddi kararı verildiğini, Gerek Yargıtay’ ın kökleşmiş içtihatları gerekse TTK’ nin 778. maddesinin 3. fıkrasının yapmış olduğu açık atıfla 701. madde hükmü kapsamında belirtildiği üzere, Muhatabın veya düzenleyenin imzaları hariç olmak üzere, poliçenin yüzüne atılan her imzanın aval şerhi sayılacağını ve ayrıca ek bir bilgi olması da gerekmeyeceğini, davalı şirketin düzenlemiş olduğu 2 adet bono incelendiğinde … tarafından bonoların ön yüzlerine imza atıldığının görüleceğini, işbu sebeplerle …’ in avalist olduğuna dair herhangi bir bilginin olmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinin kökleşmiş Yargıtay kararlarına ve açık yasa hükmüne tamamen aykırı olarak haksız olduğunu, ( Yargıtay 12. HD., E. 2018/9989 K. 2019/579 T. 21.1.2019 ) Yargıtay 12. HD., E. 2012/29346 K. 2013/6184 T. 26.2.2013 Yargıtay 12. HD., E. 2009/21577 K. 2010/3354 T. 16.2.2010 12. HD., E. 2009/11775 K. 2009/20361 T. 26.10.2009 ) Yüksek mahkemenin yeknesak kararları ile bononun ön yüzüne atılan imzanın aval anlamına geldiğini açıkça kabul ettiğini, ayrıca Türk Ticaret Kanunu’ nun 778. Maddesinin 3. Fıkrasında ” Avale ilişkin 700 ilâ 702 nci maddeler de bonolar hakkında uygulanır.” ve aynı kanunun 701. maddesinin 3. Fıkrasında “Muhatabın veya düzenleyenin imzaları hariç olmak üzere, poliçenin yüzüne atılan her imza aval şerhi sayılır” hükümlerinin yer aldığını, …’ in bononun ön yüzüne imza atmak suretiyle avalist haline geldiğini, Tüm bu açıklamaları doğrultusnda yerel mahkemenin … hakkındaki ihtiyati haciz taleplerini ret etmesinin usul ve yasaya aykırı olup, istinaf taleplerinin kabul edilmesi gerektiğini beyanla; Arz edilen ve re’ sen gözetilecek sebeplerle; 1- İstinaf başvurularının kabulüne, 2-Davalı şirketi münferiden temsile yetkili olan … hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesine, 3- Yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’ nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. İstinaf yönünden uyuşmazlık; hakkında ihtiyati haciz talep edilen … yönünden verilen ret kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasındadır. İhtiyati hacze dayanak olan bonolarda keşideci ….Ltd. Şti. kaşesi üzerine şirketin tek yetkili temsilcisi tarafından imza atılmakla birlikte aynı imzanın kaşe dışına atıldığı görülmektedir. Mahkemece senet metinlerinin incelenmesi neticesinde …’ in avalist olduğuna dair herhangi bir bilgi bulunmadığından bahisle ihtiyati haciz talebi reddedilmiştir. TTK’ nın 778/3, 700, 701/3, 702 maddeleri hükümlerine göre; bononun ön yüzüne keşideci imzası hariç atılan her imza aval şerhi sayılır ve ayrıca ” avalimdir ” veya ” aval içindir ” yazılması gerekmez. Aval veren ise keşideci gibi borçtan sorumlu olur. Somut olayda, bonolar üzerine açığa ( şirket kaşesi dışına ) atılan ikinci imzalar şirket yetkili temsilcisinin avali sayılacağından borçtan şahsen de sorumlu olacaktır. İİK.nın 257. maddesinde belirtilen ihtiyati haciz koşulları şirket yetkili temsilci … yönünden de gerçekleştiğinden, ilk derece mahkemesinin bu borçlu yönünden de ihtiyati haciz kararı vermesi gerekirken reddi usul ve yasaya aykırı olmuştur. ( Yargıtay 19 HD 28.02.2018 T – 2016/14686 E – 2018/1045 K ) Açıklanan nedenlerle; ihtiyati haciz talep edenin istinafının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak HMK 353/1-b2 maddesi uyarınca yeniden hüküm kurulmak sureti ile … yönünden de aynı koşullarla ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; İhtiyati haciz talep eden alacaklının istinaf başvurusunun KABULÜ ile, İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 10/10/2019 tarih ve 2019/1371 D. İş – 2019/1374 Karar sayılı kararının HMK 353/1-b2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına, 1-Yukarıda yazılı sebeplere, dosya kapsamına ve borçlunun durumuna göre borç, para borcu olup, borcun rehinle temin edilmediği ve vadesinin geldiği, ihtiyati haciz kararı verilmesinin yasal koşullarının oluştuğu kanaatine varılmakla, ihtiyati haciz talep edenin talebinin kabulü ile İİK.’ nın 257 ve müteakip maddeleri gereğince borçluların 40.000,00 TL’ lik borcuna ve masraflarına yeterli miktarda taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA, 2-İhtiyati haciz isteyen tarafın İİK. 259, HMK.87 maddesi uyarınca belirlenen ve kabul edilen alacak miktarının % 15′ ine tekabül eden 6.000,00 TL tutarında nakdi veya Mahkemece kabul edilecek kat’ i süresiz ve muteber banka teminat mektubunu ilgili ilk derece mahkeme veznesine depo etmesi halinde ihtiyati haciz kararının yetkili icra müdürlüğünce infaz edilmek üzere ihtiyati haciz isteyene verilmesine, 3-Dairemiz karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 89,60 TL harçdan, talep eden alacaklı tarafından peşin olarak yatırılan 73,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 16,5 TL harcın borçlulardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İlk derece mahkemesinde alacaklı tarafından yatırılan 123,90 TL harç toplamı ve yine alacaklı avansından sarf edilen 94,9 TL tebligat gideri olmak üzere toplam: 218,8 TL’ nin borçlulardan alınarak alacaklıya verilmesine, 5-Karar tarihi itibariyle ilk derece mahkemesi yönünden alacaklı vekili yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre takdir olunan 755,00 TL vekalet ücretinin borçlulardan alınarak alacaklıya verilmesine, 6-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde alacaklıya iadesine, 7-İstinaf eden tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve 47,00.TL ( Dava dosyasında daha önce dairemizce geri çevirme kararı verilmiş olduğundan dosya iki kere gönderilmiş olmakla 23,5 TL x 2 ) dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gidiş dönüş gideri olmak üzere toplam: 168,3 TL’ nin borçlulardan alınarak ihtiyati haciz talep edene verilmesine, 8-Artan gider avansı olması halinde, avansı yatıran tarafa iadesine, 9-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 16/07/2020 tarihinde İİK.258/2 ve HMK’ nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.