Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/755 E. 2020/1408 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/755 Esas
KARAR NO : 2020/1408 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2016/280 Esas – 2018/622 Karar
TARİH: 29/05/2018
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ : 03/12/2020
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: ASIL DAVA Davacı vekili dava dilekçesi ile, dava dışı sigortalı şirkete ait … marka madeni yağ ürünlerinin Hamburg/Almanya – Almaty/Kazakistan arasındaki taşıma operasyonunun davalı şirket tarafından gerçekleştirildiğini, vagon değişikliği sırasında ürünlerin hasarlandığını ve noksan olduğunu, emtiada meydana gelen hasarın davalı şirket tarafından taşınması sırasında meydana geldiğinden bahisle meydana gelen zarardan doğan alacaklarının tazmini için Beykoz İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve %20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile, her ne kadar tebligatın müvekkili firma adresine tebliğ edilmiş olsa da söz konusu adreste kurulu müvekkili firmanın unvanının … Ltd. Şti. olduğunu, mevcut davanın davalı tarafının tensip zaptında … olarak yazıldığını, söz konusu firmanın Kazakistan’da kurulu tüzel kişiliği farklı ve bağımsız bir firma olduğunu, belirtildiği üzere … marka madeni yağ ürünlerinin taşımasını yapan … firması olduğunu, söz konusu firmanın müvekkili firma adresinde kurulu olmadığım, müvekkil firma ile ortak kullandıkları unvan başlangıcı dışında hiçbir ortaklığının mevcut olmadığını müvekkilinin dava konusu taşıma işi ile ilgisinin bulunmadığını, bu nedenle sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, ayrıca diğer şirketi ile aralarında herhangi bir ortaklık veya şube ilişkisi bulunmadığından izafeten sorumluluk yüklenmesinin de mümkün olmadığını, davacı tarafça ibraz edilen konşimento taslağında taşıyıcı firmanın … Belçika firması olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA DAVA: borçlu şirketin Beykoz İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine itiraz ettiğini bu itiraz neticesinde takibin durduğunu davalı şirketin itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkili sigorta şirketi nezdinde … ve … no’lu Nakliyat Emtea Sigorta Poliçesi ve poliçeye bağlı zeyilnameler ile sigortalı bulunan dava dışı … Ticaret Ltd. Şti. ‘ne ait malların davalı şirket tarafından taşınması sırasında dava dışı sigortalıya ait emtiaların bir kısmının hasar gördüğünü bir kısmının çalındığını, iş bu hasar neticesinde müvekkili şirketin, dava dışı sigortalı şirkete 13/02/2014 tarihinde poliçe limiti dahilinde 35.397,93TL hasar tazminatı ödediğini, ödenen tazminatın faiziyle birlikte tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibinde asıl alacağa ve ferilerine haksız olarak itiraz etmesi nedeniyle iş bu davayı açtıklarından bahisle davalarının kabulü ile itirazın iptali ve alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında dava dilekçesini tekrarla, Mahkememizin 2016/280 Esas sayılı dosyası ile dosyanın birleştirilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Her ne kadar tebligatın müvekkil firma adresine tebliğ edilmiş olsa da, söz konusu adreste kurulu müvekkili firmanın ünvanının … Ltd. Şti. olduğunu, mevcut davanın davalı tarafının tensip zaptında … olarak yazıldığını ve söz konusu firmanın Kazakistan’da kurulu tüzel kişiliği farklı ve bağımsız bir firma olduğunu, ekspertiz raporunda belirtildiği üzere … marka madeni yağ ürünlerinin taşımasını yapan … firması olduğunu, söz konusu firmanın müvekkil firma adresinde kurulu olmadığını, müvekkil firma ile ortak kullandıkları ünvan başlangıcı dışında hiçbir ortaklığının mevcut olmadığını, müvekkilinin dava konusu taşıma işi ile ilgisinin bulunmadığını, bu nedenle sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, ayrıca diğer şirketi ile aralarında herhangi bir ortaklık veya şube ilişkisi bulunmadığından izafeten sorumluluk yüklenmesinin de mümkün olmadığını, davacı tarafça ibraz edilen konişmento taslağında taşıyıcı firmanın … Belçika firması olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 29/05/2018 tarih 2016/280 Esas – 2018/622 Karar sayılı kararında;” Asıl ve birleşen dosya davalısı … yönünden taşıma belgesi ve taşıma sözleşmesi, orjinal mal fauraları, nakliyeci firmaya yazılan hasar bildirim yazısı, demiryolu konişmentosu ve tercümesi, …’ de tanzim edildiği belirtilen denetim raporları ve tercümesi belgelerinin olmaması nedeniyle kanıtlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Asıl ve birleşen dosya davalısı … Ltd Şti. ( … Ltd. Şti ) yönünden taşıma işini bizzat Belçika’da mukim … tarafından taşınması her iki şirketin farklı tüzel kişiliğinin olması, aralarında acentelik ilişkisinin olmaması nedeniyle…”gerekçesi ile, 1.Asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Eksik ve hatalı değerlendirme ile hüküm kurduğunu, … LTD. ŞTİ. Ve … arasındaki bağ hakkındaki delillerin incelenmediğini, Maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, nisbi vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu,İleri sürerek, icranın geri bırakılmasına, istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, yargılamanın istinaf mahkemesinde kaldığı yerden devamına aksi halde duruşmanın HMK 353/1-a6 maddesi uyarınca yerel mahkemeye iade edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava itirazın iptali davasıdır.Davacı vekili, müvekkili şirkete nakliyat emtia sigortası ile sigortalı emtianın taşınması sırasında hasarlandığını, hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, poliçe kapsamında ödenen bedelin hasardan sorumlu olan davalı taşıyıcılardan rucüen tahsili için yaptıkları takibe haksız itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş, karara karşı asıl ve birleşen dava davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.Dava ve takip, davalı … Ltd. Şti. ( yeni ünvanı … Ltd. Şti.) asaleten ve … (dava dilekçesinde maddi hata düzeltmesi yapılarak …) izafeten davalı aleyhine açılmıştır.Dava dilekçesine göre davalı şirket hem davaya konu taşımayı üstlenen … şirketinin acentası sıfatıyla bu şirkete izafeten hem de kendi adına asaleten davalı görünmektedir.Dosya içinde bulunan belgelere göre davaya konu taşıma işi Hamburg- Almata arasında gemi ve demiryolu ile yapılan karma (multimodal) taşımadır. Navlun faturasını davalı gösterilen … şirketi düzenlemiştir. Konişmentoya göre de taşıyıcı bu şirkettir (dosya içinde demiryolu taşımaya ilişkin taşıma senedi bulunmamaktadır. Ancak navlun faturası deniz ve demir yolu taşıma işlerini kapsamaktadır). Davacı, sigortalısı ile davalı … Ltd. Şti. Arasında taşıma sözleşmesi yapıldığını ispatlayamamış, buna ilişkin her hangi bir taşıma sözleşmesi dosyaya sunulmamıştır. Davacı, davalının davaya konu taşımada her hangi bir dahlinin bulunduğunu, taşıma işinden davalının da sorumlu olduğunu ispatlayamamıştır.. Dosyaya sunulan navlun faturası ve konişmento örneğinden söz konusu taşımanın bizzat … tarafından gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Eksper raporuda bu şekildedir. Davalının davaya konu taşıma işine katıldığı, taşıma işini üstlendiği, davaya konu hasardan dolayı sorumlu olduğu ispatlanamadığından kendisine karşı asaleten dava açılamayacaktır. Bu nedenle davalı hakkında asaleten açılan davanın reddine ilişkin mahkeme kararı esas itibarıyla doğru olduğundan istinaf sebepleri yerinde değildir. Davalıya karşı … acentesi sıfatı ile izafeten açılan davaya gelince, davacı davalının acenta olduğunu, acenta sıfatı ile sigortalı taşıtan ile davalı taşıyıcı … arasında taşıma sözleşmesi yapılmasını sağladığını ispatlayamamıştır. Bu konuda davalının acenta sıfatı ile sigortalı taşıyıcı ile taşıma sözleşmesi yaptığına ilişkin yazılı bir belge sunmadığı gibi navlun faturası düzenlendiğini (asıl taşıyıcıya izafeten acenta sıfatı ile) ispatlayamamıştır. Sunulan navlun faturası asıl taşıyıcı şirket tarafından düzenlenmiş olup konişmentoda da asıl taşıyıcı şirket taşıyıcı olarak görünmektedir. Davalının isminin asıl taşıyıcı şirket ile benzer olması, asıl taşıyıcı şirketin web sayfasını kullanıyor olması, asıl taşıyıcı şirketin internet sitesinde irtibat ofisi olarak davalının yer alması bu davalılar arasında TTK 102 vd. Maddelerinde düzenlenen acentalık ilişkisinin bulunduğunu, davalının acenta sıfatı ile … adına sigortalı ile taşıma sözleşmesi yaptığını ispata yeterli değildir. Bu nedenle davacı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf sebebi yerinde değildir. Dava, davalı … Ltd. Şti hakkında asaleten de açılmış bulunup, asaleten açılan dava ispatlanamadığından esastan reddedilmiştir. Buna göre vekalet ücretinin nisbi olarak hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır.Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının asıl ve birleşen davalar yönünden istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 121,30’ar.TL istinaf başvuru harçlarının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından alınması gereken 108,80.TL harçtan istinaf eden tarafından yatırılan yatırılan (44,40.TL + 44,40.TL=) 88,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 20,00.TL’nin istinaf edenden tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa avansı yatıran taraflara iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 03/12/2020 tarihinde HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.