Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/699 E. 2019/629 K. 02.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/699 Esas
KARAR NO : 2019/629 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEME : İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 02/01/2019
DOSYA NUMARASI: 2018/350 Esas ( Derdest Dava Dosyası)
TALEP : İhtiyati Hacze İtiraz
KARAR TARİHİ: 02/05/2019
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili ile davalının 27/04/2012 tarihinde imzaladıkları bir acentelik hizmetleri sözleşmesi ile davalının sahip olduğu gemilere ücret ve davalı adına yapılan masrafların ödenmesi karşılığında müvekkillerince acentelik hizmeti verilmesi konusunda anlaştıklarını, yapılan işlere ait masraf ve ücretlerin davalı tarafça ödenmediğini, tahsil edilemeyen 102.585,24 ABD Dolarlık taleplerin güvence altına alınmasını teminen davalı tarafa ait yada onun tarafından işletilmekte olan gemilerden İstanbul liman sınırları içerisinde bulunanlar hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesini, ihtiyati haciz talep eden vekilinin 19/11/2018 ve 30/11/2018 havale tarihli dilekçeleri ile; davalı …’a ait … (IMO no: ….) adlı geminin Tuzla Demir Bölgesinde demirlediğini belirterek müvekkili alacağının teminat altına alınabilmesi için … adlı geminin ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.İlk Derece Mahkemesi 30/11/2018 tarihli ara kararı ile; Talep edenin talebinin KABULÜ ile 102.585,24 ABD Doları ücret alacağı ile sınırlı olmak üzere …. IMO numaralı, Russia bayraklı, …. isimli geminin ihtiyaten haczine, karar verilmiştir.Davalı vekili itiraz dilekçesi ile, Davalı şirketin 19/01/2018 tarihinde Rostov Bölgesi Ticaret Mahkemesi tarafından iflasına karar verilerek bağımsız bir iflas memuru atandığını, davacı tarafın eldeki davaya konu talebini Rus Yargı Makamları önünde ileri sürerek alacağını iflas masasına kaydettirmek istediğini, ancak söz konusu talebin Rostov Ticaret Mahkemesi tarafından detaylı olarak incelenerek her iki şirket arasında iflas sürecinden önce var olan organik bağ nedeniyle talebin kötü niyetli olduğu gerekçesi ile reddedildiğini, davacı tarafın iddia ettiği gibi her iki şirket arasındaki bağın sadece isim benzerliğinden ibaret olmayıp, her iki şirketin yöneticilerinin de aynı olduğu ve …. çatısı altında bulunduklarını, ticaret sicil kayıtlarına göre davacı şirketin %93 hissesinin … Ltd’e ait olduğunu, davacı şirketin tüm kontrolünün … isimli … şirketine ait olduğunu, dolayısıyla davacı tarafın ileri sürdüğü gibi her iki şirket arasındaki ilişkinin salt bir isim benzerliğinde ibaret olmadığını, Rostov Ticaret Mahkemesinin kararında iflas sürecinden önce taraflar arasındaki organik bağın kötü niyetli bir şekilde iflas durumundaki şirketin ve diğer borçluların zararına yönelik olduğunun değerlendirildiğini, söz konusu kararda davacının fiktif bir borç yaratmak için acentelik sözleşmesi kaleme alındığını, taraflar arasında güçlü bir organik bağın bulunduğunu, iflas idaresine başvurunun alacaklılardan mal kaçırmak niyeti ile yapıldığını, davacının gerçek bir alacağının olmadığı gerekçeleri ile davacının talebinin red edildiğini, dosyadaki mevcut belgeler çerçevesinde ihtiyati hacze konu alacağın yaklaşık ispat derecesinde dahi ispat edilemediğini, davacı tarafın yalnızca fotokopisini sunabildiği acentelik sözleşmesinin muvazaalı bir şekilde akdedildiğini, Türk Hukuku ve İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığını, ek protokolün ise gerçeğe aykırı bir biçimde tanzim edildiğini ileri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde teminat miktarının arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi (Denizcili İhtisas Mahkemesi Sıfatıyla) 02/01/2019 tarih 2018/350 Esas sayılı kararında;”…Davacı tarafça acentelik sözleşmesi kapsamında davalıya ait gemilere Türk limanlarında Türk boğazlarında resim, harç ve diğer masrafların davalı adına ödenmesi, ayrıca gemilere klas sörveyi organizasyonu, emniyet ekipmanları, gemi ihtiyaç malzemelerinin tedariki, yağ, yakıt, su alımları, çöp atık tahliyeleri, teknik, tamir, bakım hizmetleri, kaptanın finansal isteklerinin karşılanması gibi hizmetler verildiği ve toplamda oldukça büyük meblağlara ulaşan alacaklarının doğduğu ileri sürülerek, ihtiyati haciz istemli olarak açılan alacak davasında 30/11/2018 tarihli karar ile davalıya ait … IMO nolu Rusya bayraklı … isimli geminin TTK’nun 1352.madde 1.fıkra s bendi gereğince ihtiyati haciz kararı verilmiş olup, davalı şirketin Rusya’da iflasına karar verilmesinden sonra atanan kayyum vekili tarafından ihtiyati haciz kararına itiraz edildiği, itirazın mürafalı olarak incelenmesi neticesinde; Rusya’da kurulu olan …. Ltd şirketinin sahibi ve %100’üne sahip olan kurumun… şirketi olduğu, … da hem …. hem de … Ltd şirketinin %100 sermayesinin sahibi olduğu, …. Türk şirketi olan … A.Ş’nin %93 hissesine sahip hakim ortağı olduğu, …. Türk şirketinin kalan paylarının bir kısmına sahip olduğu, bu şekilde davacı ile davalı şirket arasında sıkı organik bağın bulunduğu, davalı şirketin Rusya’da iflasına karar verildikten sonra davacı … A.Ş’nin eldeki dosyaya konu olan alacaklarından dolayı iflas masasına alacak başvurusunda bulunduğu, başvuruyu inceleyen Rostov Ticaret Mahkemesi tarafından davacının fiktif bir borç yaratmak için acentelik sözleşmesinin düzenlendiği, taraflar arasında güçlü organik bağın bulunduğu, davacının gerçek bir alacağının bulunmadığı gerekçeleri ile davacının talebinin reddine karar verildiği, davacı şirket tarafından aynı alacak için mahkememizin 2018/132 d.iş sayılı dosyasında yapılan ihtiyati haciz başvurusu üzerine davacının davalı şirket ile olan ticari ilişkisinin belirlenmesi amacıyla ticari defterleri üzerinde inceleme yapılarak alınan bilirkişi raporunda da tarafların grup şirketi olduğunun belirtildiği, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde grup şirketi olan davacı ve davalı şirket arasında gerçek bir sözleşmesel ilişki ve gerçek alacağın olup olmadığı yapılacak yargılama neticesinde anlaşılacağından, mevcut delil durumuna göre ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar vermek gerektiği…” gerekçesi ile, … IMO nolu Rusya Bayraklı … isimli gemi üzerine mahkememizin 2018/350 esas ve 30/11/2018 tarihli kararı ile konulan ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, Davalı şirket aleyhine Rusya’da, üçüncü kişilerce başlatılan iflas prosedüründe davacının alacak kaydı için yaptığı başvuru üzerine verilen Rostov Mahkemesi kararındaki beyanlara ve derdest dosya kapsamında davacı ticari defterleri üzerinde 20-25 dakikada yapılan bir bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen ve iddiaların doğrulanması için yargılama yapılması gerekliliği yolunda kanaat belirten rapora istinaden daha önce verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına kararının verildiğini, İlk Derece Mahkemesinin kaldırma kararı gerekçesinin sadece Rus mahkemesi tarafından verilen bir karara ve bu kadar teferruatlı ve büyük hacimli dosya incelemesine ayaküstü çalışma yapabilen ve bu nedenle yargılamaya ihtiyaç duyan bir kanaati ifade eden bilirkişi raporuna dayandırıldığını, bu raporun bile Türk Ticaret ve İcra Kanunlarının özellikle deniz alacakları nedeniyle istenen ihtiyati hacizlerde aradığı yaklaşık ispat kuralının yerine getirildiğine delil teşkil ettiğini,İlk Derece Mahkemesinin maddi vakıalara ve hukuka uygun olmadığını, işbu karar neticesinde ihtiyati haczin kalkmasıyla birlikte “…” gemisi serbest kalmış olduğunu, müvekkilinin yüksek meblağlardaki alacaklarının teminatsız kalması sonucunun doğduğunu, müvekkilinin bu sebeple çok ciddi zararlara uğradığını, İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, yapılacak istinaf incelemesi sonucunda gemi üzerindeki ihtiyati haczin devamına karar verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/350 Esas sayılı dosyası kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. İlk Derece Mahkemesince, 30/11/2018 tarihli ara karar ile, ihtiyati haciz istemli olarak açılan alacak davasında davalıya ait … IMO nolu Rusya bayraklı … isimli geminin TTK’nun 1352.madde 1.fıkra s bendi gereğince ihtiyati haciz kararı verilmiş olup, davalı şirketin Rusya’da iflasına karar verilmesinden sonra atanan kayyum vekili tarafından ihtiyati haciz kararına itiraz edildiği, itirazın duruşmalı olarak incelendiği görülmüştür. İlk Derece Mahkemesince, 02/01/2019 ara kararı ile, ” Rusya’da kurulu olan … Ltd şirketinin sahibi ve %100’üne sahip olan kurumun … şirketi olduğu, …. da hem P… hem de … Ltd şirketinin %100 sermayesinin sahibi olduğu, … Türk şirketi olan …A.Ş’nin %93 hissesine sahip hakim ortağı olduğu, … Türk şirketinin kalan paylarının bir kısmına sahip olduğu, bu şekilde davacı ile davalı şirket arasında sıkı organik bağın bulunduğu, davalı şirketin Rusya’da iflasına karar verildikten sonra davacı … A.Ş’nin eldeki dosyaya konu olan alacaklarından dolayı iflas masasına alacak başvurusunda bulunduğu, başvuruyu inceleyen Rostov Ticaret Mahkemesi tarafından davacının fiktif bir borç yaratmak için acentelik sözleşmesinin düzenlendiği, taraflar arasında güçlü organik bağın bulunduğu, davacının gerçek bir alacağının bulunmadığı.” belirtilmek suretiyle -… IMO nolu Rusya Bayraklı … isimli gemi üzerine mahkemenin 2018/350 esas ve 30/11/2018 tarihli kararı ile verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiş, ara karara karşı davacı vekili tarafından istinafa başvurulmuştur. Her ne kadar ihtiyati haciz taleplerinde tam bir ispat koşulu aranmasa da, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu alacağın TTK 1320 maddesi kapsamında kaldığı ileri sürülerek, ihtiyati hacze konu edilmek istenen gemi alacağının muvazaalı olup olmadığı yapılacak yargılama sırasında toplanacak delilerle ortaya çıkacağı, böylece dosya kapsamındaki belgelerin yaklaşık ispat için yeterli olmadığı görülmekle, ilk derece mahkemesince kurulan hüküm ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 121,30.TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 44,40 TL istinaf karar harcı istinaf eden davacı tarafından yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 02/05/2019 tarihinde HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.