Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/370 E. 2019/340 K. 06.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/370
KARAR NO : 2019/340
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/01/2017 (İhtiyati Hacze İtirazların Reddine İlişkin Ek Karar)
DOSYA NUMARASI: 2016/1412 D. İş – 2016/1433 Karar
KARAR TARİHİ : 06/03/2019
İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 2016/1412 D.iş 2016/1433 Karar sayılı ve 24/01/2017 tarihli ek kararına karşı ihtiyati hacze itiraz eden … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dosya incelendi.
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz talep eden alacaklının talep dilekçesinde özetle; 10/09/2015 tediye tarihi 95.000,00 -TL bedelli senede dayanarak 32.365,18 -TL alacağın temini için İİK 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkeme tarafından bu talep üzerine 29/09/2016 tarihli karar ile; ” 1-İhtiyati haciz isteminin KABULÜ ile 32.365,18-TL alacağın temini bakımından İİK 257 vd.maddeleri uyarınca borçlunun menkul ve gayrimenkul malları ile 3.şahıslardaki hak ve alacaklarının, İcra İflas Kanunu’nda muayyen tahditler dairesinde İhtiyaten Haczine, 2-%15 teminat ( 4.854,77-TL) alınmasına, … ” karar verildiği anlaşılmaktadır. İhtiyati hacze itiraz eden … vekili itiraz dilekçesinde özetle; Müvekkilin haciz işlemi esnasında bu ihtiyati haczi öğrendiğini, müvekkili tarafından ihtiyati haciz talep eden …’e mal verildiğini ve karşılığında haciz kararı alabilmek için sunulmuş olan 95.000 TL bedelli teminat senedini verdiğini, ancak bugüne kadar müvekkiline taahhüt edilen miktarda mal tesliminin sağlanmadığını, müvekkili tarafından kendisine temini sağlanmış malın karşılığının davalı- alacaklı tarafa ödendiğini, müvekkili tarafından bu mallar için yapılan ödemelerin davalı- alacaklı tarafından senedin arka yüzüne yazıldığını, davalı- alacaklı taraf ile yapılan anlaşma gereği kararlaştırılan malın tamamının müvekkiline teslim edilmediğini, henüz borcun muaccel olmadığını, söz konusu senedin teminat senedi olduğunu öne sürerek itirazlarının kabul edilerek kanuna aykırı olarak verilen ihtiyati haciz kararının iptaline yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin karşı tarafı yükletilmesine karar verilmesine talep etmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden … itiraz dilekçesinde özetle; Davalı alacaklı tarafından İst. …. İcra müd. ……. Esas sayılı dosyasından başlatılan takibe takip konusu senede kefil olarak imza atması nedeniyle borçlu olarak gösterildiğini, icra takibinden ödeme emri tebliğ edilmeden, ihtiyati haciz vesilesiyle 11.10/2016 tarihinde diğer borçluya yapılan haciz işlemi dolayısı ile haberdar olduğunu, diğer borçlu …’in …’e 20 kg. Mal karşılığında 95.000 TL bedelli teminat senedi verdiğini kendisininde kefil olarak senedi imzaladığını, ancak bu güne kadar …’in taahhüt edilen miktarda malı …’e vermediğini, ….. tarafından kendisine teslim edilen malların parasını …’e ödediğini bildirdiğini, yapılan ödemelerin senet arkasına yazıldığını, bu nedenle ortada herhangibir borç olmadığını, söz konusu senedin bir teminat senedi olduğunu, senet üzerinde yer alan tarih, alacaklı ve bedel kısmının sonradan alacaklı tarafından doldurulduğunu, bu nedenlerle kanuna aykırı olarak verilen ihtiyati haciz kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı-alacaklı … vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; ihtiyati hacze konu senet aslı ve fotokopisinin mahkeme tarafından incelendiğini ve senedin kambiyo senedi olduğuna kanaat getirilerek ihtiyati haciz kararı verildiğini bu nedenle senedin teminat senedi olduğuna yönelik itirazların mesnetsiz olduğunu, ileri sürülen itirazların mahkemenin inceleme alanının dışında kaldığını öne sürerek itirazın reddi ile yargılama gideri ile vekalet ücretinin ihtiyati haczin kaldırılmasına talep eden tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi 24/01/2017 tarihli Ek Karar ile; ” … İhtiyati hacze konu senedin teminat senedi olduğu, Y.11 HD’ nin 2015/9837 Esas, 2015/11353 Karar sayılı ilamında; ”…Mahkeme ihtiyati hacze dayanak teşkil eden bononun teminat senedi olduğu gerekçesi ile istemin reddine karar vermiş ise de; bononun teminat senedi olarak düzenlenmesi kıymetli evrak vasfını etkilemeyeceğinden istemin reddi doğru görülmemiş, ihtiyati haciz talep eden vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükümün bozulması gerekmiştir.”diye belirtildiği, yine Y.11 HD’nin 2015/2243 E., 4523 K. Sayılı ilamı ile 2015/12809E., 2015/12040 K. Sayılı ilamlarının da aynı doğrultuda olduğu, bononun teminat senedi olmasının ve tarih, alacaklı ile bedel kısımlarının alacaklı tarafından doldurulmasının senedin kambiyo vasfını etkilemeyeceği ve İİK.m.265 kapsamında incelenemeyeceği gerekçeleri ile; ” 1-Davacının İstanbul 7 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/1412 Değişik İş 2016/1433 Karar nolu ihtiyati haciz kararına karşı yaptığı itirazın REDDİNE, ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, borçlu … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati Hacze itiraz eden borçlu … vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkilinin teminat senedinde kararlaştırılan 20 kg malın yaklaşık 12-13 kg’ını teslim aldığını ve bu alınan malların ödemelerinin de yapıldığını, bu hususun senet arkasından da açıkça anlaşılacağını, ihtiyati haciz kararı alınan ve kendileri tarafından itiraz edilen miktarın henüz muaccel olmadığını, vadesi gelmeyen alacaklara ihtiyati haciz kararı verilebilmesi şartlarının İİK 257 maddesinde sayıldığını, ancak yerel mahkemece bu hususlardaki itirazlarının dikkate alınmadığını ve bu hususlarda inceleme yapılmadığını, bu nedenlerle kararın bozmayı gerektirdiğini, ayrıca … tarafından müvekkile karşı İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün …….. sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile müvekkili …… aleyhine takip işlemlerinin başlatıldığını, bu senedin de …’ e ihtiyati hacze konu teminat senedinden olan alacağına karşılık olarak verildiğini, ancak bu senet bedelinin de teminat senedinin arka yüzüne yazılmadığını ve senet bedelinden düşülmediğini belirterek; Yerel Mahkemenin 2016/1412 D. İş – 2016/1433 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME: HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde; belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek istinaf incelemesi yapılmıştır. İİK’nın 257. maddesinde, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. Aynı Yasanın 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin ”alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi değildir. Diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç davaya ilişkin yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip, uyuşmazlığı esastan sona erdirmek değildir. Yani ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için ispat gerekmez, yaklaşık ispat için delil sunulması yeterli olup, alacaklının ilişkisinin varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin olarak ispat etmesi aranmamaktadır. (Yargıtay 19. HD 2016/18235 E. 2018/731 K.) İİK’ nın 265. maddesinde; ihtiyati haciz kararına karşı itiraz usulü düzenlenmiş olup, düzenlemeye göre borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminatına 7 gün içinde mahkemeye itiraz edebilecektir. Burada bahsedilen teminat ihtiyati haczin dayandığı belgenin teminat senedi olup olmadığı değil, ihtiyati haciz kararı verilirken alacaklının haksız çıkması durumunda İİK’nın 259.maddesine göre yatırılması öngörülen teminat olup mahkemece de bu doğrultuda zaten % 15 teminat alınmıştır. İhtiyati hacze dayanak bononun teminat senedi olduğu dosyada bulunan fotokopisinden anlaşılmaktadır. Senedin arkasında bononun 20 kg. mal için teminat amacıyla verildiği ödemeler yapıldıkça senede işleneceği yazılıdır. Bu doğrultuda senedin arkasında muhtelif ödemeler yazılı bulunmaktadır. Davacı lehdar, istinaf eden ise keşidecidir. Davacı lehdarın 12-13 kg kadar mal verildiği, bunun karşılığının ise ödendiği şeklinde savunması, menfi tespit davasında dinlenebilecek bir nitelik arz etmektedir. Bunun dışında senet bedelinin tamamı üzerinden ihtiyati haciz talep edilmemiş ve verilmemiştir. İhtiyati haciz kararı verilmesi için dayanak belgenin kambiyo senedi vasfında olması da gerekmemektedir. Önemli olan davacının ihtiyati haciz kararı verme koşullarını taşıyan bir para alacağının olup olmadığıdır. Davacının dayandığı senette 10/09/2015 tarihli vade bulunmaktadır. Bu durumda senet alacağı vadesinde ödenmemiş olup, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için gerekli olan alacağın muaccel olma koşulunun da sağlandığı anlaşılmaktadır. Sonuç olarak itiraz ve istinaf edenin ileri sürdüğü nedenler, İİK’nin 265. maddesi kapsamında, ihtiyati hacze itiraz nedeni değildir. Öne sürülen hususlar ancak menfi tespit davasında tartışılabilecek hususlardır. İhtiyati haczin kaldırılması için yasal bir neden bulunmadığından verilen karar, dosya içeriğine usul ve yasaya uygun olduğundan, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İhtiyati hacze itiraz eden borçlu … vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 85,70 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 44,40 TL istinaf karar harcından istinaf eden ihtiyati hacze itiraz eden tarafından yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00 TL’ nin ihtiyati hacze itiraz eden taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 06/03/2019 tarihinde HMK’ nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.