Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/339 E. 2019/1713 K. 27.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/339 Esas
KARAR NO : 2019/1713 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEME : BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH : 24/12/2018
DOSYA NUMARASI : 2018/859 Esas – 2018/866 Karar
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 27/11/2019
İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı borçludan olan alacağı için K.çekmece …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı borçlunun icra takibine itiraz ettiğini ve itirazın durduğunu ileri sürerek davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın daha önceden açılan icra takibi ile ilgili Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1008 Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açtığını, bu nedenle derdestlik itirazında bulunduklarını ileri sürerek iş bu davanın reddine, davacı tarafın % 20′ den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 24/12/2018 tarih 2018/859 Esas – 2018/866 Karar sayılı kararında; ” … Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2017/1008 Esas sayılı dosyası celp edilmiş olmakla tetkikinde, davacının itirazın iptali davası açtığı, davacının alacaklının temerrüdü hükümleri gereği davanın esasına girilerek değerlendirme yapıldığı ve davanın reddine karar verildiği ve dosyanın kesinleştiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK’ nın 114/1-ı maddesinde; aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması (derdestlik) dava şartları arasında sayılmıştır. Derdest bir davada kesin hüküm oluşturulacak şekilde uyuşmazlık çözümlenebilecek ise ayrı bir dava açılmasında hukuki yarar da yoktur. Derdestlik bu yönüyle hukuki yarar bulunmamasıyla da ilgili olup, özünde unsur olarak hukuki yarar eksikliğini de içerir. Hukuki yarar HMK 114/1-h maddede dava şartı olarak düzenlenmiştir. Hukuki yararın varlığı için öncelikle davacının bir hakkı veya hukuki durumunun, güncel (halihazır) ve ciddi bir tehditle karşı karşıya olması gerekir. (HGK 2013/22-56 Esas, 2013/734 Karar). Dava şartı olan derdestliğe konu ve sonraki davanın görülmesine engel derdest bir davadan söz edilebilmesi için aynı konuda açılmış başka bir davanın bulunması yeterli olmayıp esastan inceleme yapılıp taraflar arasındaki uyuşmazlığı kesin hüküm oluşturacak biçimde karar verilebilmesi mümkün olan bir davanın bulunması gerekir. Önce açılan davada, esastan inceleme yapılmasına engel olacak, hukuki yarar gibi bir dava şartı yokluğu halinde, sonra açılan davada esastan inceleme yapılıp hüküm verilmesi mümkündür. Diğer bir deyişle mevcut bir davaya rağmen sonraki davanın açılmasında hukuki yarar var ise, derdestliğe ilişkin dava şartı eksikliği bulunduğundan da söz edilemez. Mahkememizce işbu dosya ile derdestlik itirazına konu Bakırköy 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1008 Esas sayılı dosyası birlikte değerlendirildiğinde, davanın tarafları ve konusunun aynı olduğu, daha önceden açılmış ve görülmekte olan bir davanın bulunduğu anlaşıldığı…”gerekçesi ile;
Davanın HMK madde 114. 1/ı maddesi gereğince derdestlik dava şartı nedeniyle REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesi kararında Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1008 Esas ve 2018/224 karar nolu kararının olduğunu, bu kararın kesinleştiğinin belirttiğini, ancak sonrasında derdestlik nedeniyle davanın reddine karar verdiğini, Davalı ile yapılan yapılan sözleşme gereği ödenen kısmi bedelin iadesini K.Çekmece …. İcra Müd. … Esas nolu dosyası ile talep ettiklerini, davalı yanın itirazı ile itirazın iptali davasının Bakırköy 6. Asliye Ticaret mahkemesinde açtıklarını ve dava sözleşmeyi halen fesih edilmediği gerekçe gösterilerek red edildiğini, İşbu karar sonrasında sözleşmeyi noter kanalı ile fesih ettiklerini, K.Çekmece … İcra Müd. … Esas nolu dosyası ile 30.000 Euro talep ettiklerini ve tekrar itiraz edildiği için itirazın iptali davasının açıldığını, İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile, yapılacak istinaf incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’ nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, taraflar arasında yapılan Makine alım sözleşmesinin davacı tarafından feshedilmesi nedeniyle, davacı tarafından davalıya verilen makine bedelinin iadesi talebiyle başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Mahkemece, derdestlik nedeniyle davanın REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Dava şartları mahkemenin davanın esası hakkında yargılama yapabilmesi için gerekli olan unsurlardır. Diğer bir anlatımla dava şartları, dava açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. Mahkeme, hem davanın açıldığı günde hem de yargılamanın her aşamasında dava şartlarının bulunup bulunmadığını kendiliğinden araştırıp inceler ve bu konuda tarafların istem ve beyanları ile bağlı değildir. Dava şartlarının davanın açıldığı günde bulunmaması ya da bu şartlardan birinin yargılama aşamasında ortadan kalktığının öğrenilmesi durumunda mahkemece mesmu (dinlenebilir) olmadığı gerekçesiyle davanın reddedilmesi gerekir. Derdestlik 6100 sayılı HMK’nın 114/I-ı. maddesinde olumsuz bir dava şartı olarak düzenlenmiş olup, davanın görülmekte olması anlamına gelmektedir. Derdestlik nedeni ile davanın reddi üç koşula bağlıdır. Bunlar; davanın daha önce aynı veya başka bir mahkemede açılmış olması,birinci davanın görülmekte olması ve daha önce açılmış ve görülmekte olan dava ile ikinci davanın yani bu davanın aynı olması şeklinde sayılabilir. Bir dava ile görülmekte olan başka bir davanın aynı dava olduğunu söyleyebilmek için ise, maddi anlamda kesin hüküm gibi her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve konusunun aynı olması gerekir. (Kuru Baki, Hukuk Muhakemeleri Usulü, C. IV, B. 6, İstanbul 2001, s. 4217-4244). Dava konusu uyuşmazlığın daha önce bir kesin hüküm ile (6100 sayılı HMK madde 114/1-i) çözümlenmiş olması da dava şartıdır. Bu şart, olumsuz dava şartı olarak adlandırılır. Açıklanan ilkeler çerçevesinde somut olayın değerlendirilmesine gelince; mahkemece Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2017/1008 Esas sayılı dosyası eldeki dava açısından derdestlik oluşturduğu kabul edilmiştir. Ne var ki Bakırköy Bakırköy 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1008 Esas sayılı dosyasının UYAP üzerinden yapılan kontrolde 22/05/2018 tarihinde kesinleşdiği ve dava tarihinde HMK 303/1 maddesi kapsamında kesinleşmiş bir karar olduğu , mahkemece HMK 301 maddesindeki kesin hükmün şartları değerlendirilmeden derdestlik bulunduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi yerinde olmayıp davacı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmüştür. Sonuç itibariyle, davacı vekilinin istinaf talebi yerinde görülmekle, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda ilk derece mahkemesi kararının, HMK 353/1-a4 maddesi uyarınca kaldırılmasına, yukarıda belirtildiği şekilde işlem yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile; 1-Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 24/12/2018 tarih ve 2018/859 Esas – 2018/866 Karar sayılı kararının HMK. 353/1-a4 maddesi uyarınca ORTADAN KALDIRILMASINA ve dosyanın mahkemesine İADESİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 121,30.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 44,40.TL istinaf karar harcının talep halinde iadesine, 3-İstinaf eden tarafından, istinaf aşamasında sarf edilen istinaf kanun yoluna başvurma harcı 121,30.TL ile dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi’ne gidiş – dönüş masrafı 27,00. TL olmak üzere toplam: 148,30.TL’nin davalıdan alınarak istinaf talep eden davacı tarafa verilmesine, 4-Artan gider avansı olması halinde yatıran tarafa iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 27/11/2019 tarihinde HMK 353/1-a4 maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.