Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/321 E. 2019/1613 K. 14.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/321
KARAR NO : 2019/1613
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/09/2018
DOSYA NUMARASI: 2015/753 Esas – 2018/947 Karar
DAVA : Alacak
KARAR TARİHİ : 14/11/2019
İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı arasında imzalanan Nakliye Sözleşmesi kapsamında davalı şirket tarafından taşınacak bir kısım malların nakliyesinin gerçekleştirilmediğini bu sebeple nakliyenin gerçekleşmediği mallara ilişkin müvekkil şirket tarafından davalı şirkete ihtirazi kayıtla ödenen 5200 Euro tutarındaki taşıma hizmet bedelinden müvekkil şirketi sorumlu bulunmadığının tespit edilerek, Müvekkil şirket aleyhine yetkisiz Küçükçekmece …. İcra Dairesi’ nin … Esası ile başlatılan 32.600 Euro tutarındaki icra takibinin ödenmesi nedeniyle bu bedelden müvekkil şirketin alında borcu olmayan söz konusu taşıma hizmet bedeline ilişkin 5.200 Euro tutarındaki bedelin İİK 72/VII maddesi uyarınca davalı şirketten ödeme tarihi olan 15.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek avans işlemlerinde uygulanan faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte davalı şirket tarafından müvekkil şirkete geri ödenmesine, Davalı şirketin nakliye sözleşmesinden kaynaklanan ediminin bir kısmını hiç ifa etmemesi ve bir kısım edimlerini de geç ifa etmesi nedeniyle uğramış olunan her türlü zararın tazmini amacı ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL’ nin zararın oluştuğu tarihten itibaren işleyecek avans işlemlerinde uygulanan faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte müvekkil şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı … taleplerini, Essen (Almanya) Asliye Hukuk Mahkemesinde 41O18/15 dosya no ile ikame ettiği davasında ileri sürdüğünü, Tarafların Almanya da görülen bu davada sulh olduklarını, davalı … nin sigortacısı … nin Davacı …’ e 50.000.€ ödenmesine karar verildiğini, bu nedenle davanın, HMK114.ı maddesine göre dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, Davacı Vestel’ in navlun ve icra ferilerinin istirdatı talebi ile geç teslime dayanan zarar talebinin, ayrı ayrı zamanaşımına girdiğini, zamanaşımı def’ i ileri sürdüklerini, Vestel’ in ödemenin cebri icra baskısı altında yapıldığı iddiasının dayanaksız kaldığı gibi, istirdat talebinin İİK72/VII ve TBK78. maddesine göre de dinlenemeyeceğini, -Davaya konu iki taşımanın da Manisa-Biskupice Podgorne (Polonya) taşıması olduğunu, taşımanın Manisa – Almanya aşamasının gerçekleştiğini belirterek Davacı Vestel’ in takip dosyası ferilerinin istirdadı talebinin reddi talebi kabul görmediği takdirde ise; terditli olarak, Davacı Vestel in takip dosyası ferileri talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 10/09/2018 tarih ve 2015/753 Esas – 2018/947 Karar sayılı kararı ile; ” Dava dosyasının davacı vekilinin duruşmaya katılmaması davalı tarafın davayı takip etmemesi nedeni ile 22/05/2018 tarihinde dava yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve bu tarihten itibaren 3 AYLIK yasal süresi içinde davanın yenilenmediği… ” gerekçeleri ile; ” 1-HMK’ nun 150/5 maddesi uyarınca davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili diğer tarafın istinaf dilekçesine cevap verdiği dilekçedeki istinaf isteminde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararı ile davalı lehine yürürlükteki AAÜT’ ye göre 2.180,00 TL vekalet ücretine hükmedildiğini, Yerel Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararın, ön inceleme duruşması yapılmadan verildiğini, bu sebeple Tarife Genel Hükümler madde 7/1 uyarınca tarifeye göre hükmolunacak ücretin yarısına hükmedilmesi gerektiğini, bu tutarın aynı maddenin son cümlesi gereği tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemeyeceğini, Yargıtay’ ın da yakın zamanda verdiği birçok kararında benzer davalarda vekalet ücretinin maktu olarak hesaplanması gerektiğine hükmettiğini, Tarifenin ikinci bölümünün 9. maddesi uyarınca bu davada hükmedilmesi gereken maksimum vekalet ücretinin 2.180,00 TL’ nin yarısı 1.090,00 TL olduğunu, Yerel Mahkemece bu husus dikkate alınmaksızın verilen kararın isabetsiz ve hukuka aykırı olduğunu, Yerel Mahkemece verilen ” Yürürlükteki AAÜT uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ” şeklindeki 4 numaralı kararın düzeltilerek “Yürürlükteki AAÜT uyarınca 1.090,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ” şeklinde değiştirilmesine ve Yerel Mahkeme kararının bu şekilde onanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacı Vestel’ in davasında 5.200.€ + 14.473.TL + 10.000.TL talep ettiğini ve dava dilekçesinde müddeabihi 39.979.TL olarak gösterdiğini, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin Ücretin tümünü hak etme başlığı altındaki 5.maddesi (1) Hangi aşamada olursa olsun, dava ve icra takibini kabul eden avukat, Tarife hükümleri ile belirlenen ücretin tamamına hak kazanır. (2) Gerek kısmi dava gerekse belirsiz alacak ve tespit davasında mahkemece dava değerinin belirlenmesinden sonra davacı davasını belirlenmiş değere göre takip etmese dahi, yasal avukatlık ücreti, belirlenmiş dava değerine göre hesaplanır. hükmüne havi olduğunu, bu halde karar verilmesi gereken avukatlık ücretinin; toplam 4.747,69.TL olduğunu, bunun yerine maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu beyanla; İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2015/753.E no.lu dosyasından verdiği 10.09.2018 gün, 2018/947.K no.lu kararının vekalet ücreti yönünden kaldırılarak, 4.747,69.TL vekalet ücretine hükmedilmesini, istinaf harç ve masrafları ille vekalet ücretinin davacı Vestel’ den alınarak davalıya verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’ nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Uyuşmazlık, açılmamış sayılmasına kararıyla sonuçlanan davada hükmedilecek vekalet ücretinin tutarıdır. 2018 yılı AAÜT’nin 7/1.maddesine göre: Görevsizlik veya yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar karar verilmesi durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez. Tarifenin 2. Kısmının 2. Bölümünde yazılı av. Ücreti maktu olup, 2.180,00 TL’ dir. Davalının istinaf nedeni yerinde değildir. Zira tarifeye göre, davalıya hükmedilecek vekalet ücretinin üst sınırı 2.180,00 TL’ dir. Davacının istinafı açısından karar, ön inceleme tutanağının imzalanmasından önce verilmiştir. Tarifeye göre açılmamış sayılmasına karar verilen davada av. Ücreti, ön inceleme tutanağı imzalanmadan önce verilmişse hükmedilecek av. Ücretinin 1/2.sidir. Bununla beraber Av. Asgari Ücret Tarifesinin 13/1.maddesine göre: Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Tarifenin 13/1.maddesi açıkça açılmamış sayılmasına kararını da içeren kararlarda hükmedilecek vekalet ücretinin maktu ücretin altında kalamayacağını hükme bağlamıştır. Davalıya hükmedilecek av. Ücreti dava değerine göre 4.747,69 TL’ dir. Bunun 1/2 si 2.373,84 TL’dir. Bununla beraber bu tutar 2.180,00 TL’ yi geçemeyeceğinden davalı lehine 2.180.00 TL avukatlık ücretine hükmedilmesi yerinde olup, davacının istinafı da yerinde değildir. Sonuç olarak taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı ve davalının istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’ nun 353/1-b1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince taraflarca yatırılan 98,10′ ar TL istinaf başvuru harçlarının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince taraflardan ayrı ayrı alınması gereken 44,40′ ar TL istinaf karar harcından, istinaf eden taraflarca peşin olarak yatırılan 35,90′ ar TL harcın mahsubu ile bakiyeleri 8,50′ şer TL harcın taraflardan ayrı ayrı tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep edenler üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 14/11/2019 tarihinde HMK’ nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.