Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/2635 E. 2021/1907 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2635 Esas
KARAR NO: 2021/1907 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2015/945 Esas – 2018/1417 Karar
TARİH: 13/12/2018
ASIL VE BİRLEŞEN
DAVALAR: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 30/12/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Asıl ve birleşen davalarda davacı vekili, Bakırköy 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/154 esas sayılı dosyası ile 19/12/2013 tarihinden geçerli olmak üzere müvekkilinin iflasına karar verildiğini, iflas tasfiyesi Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile yürütüldüğünü ve bu dosyada iflas idaresince müvekkilinin üçüncü şahıslardaki alacaklarının tespiti için yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda alacaklı olduğu üçüncü şahıslar ile alacak miktarlarını içeren bilirkişi raporunun sunulduğunu, İİK 229.m. gereğince masanın vadesi gelmiş ve bilirkişi incelemesi ile tespit edilmiş alacaklarının tahsili için icra takipleri başlatılmasına karar verildiğini, bu kapsamda bilirkişi raporunda borçlu olarak tespit edilen davalılar aleyhine başlatılan icra takiplerinin davalıların haksız itirazları ile durduğunu ileri sürerek, itirazların iptali ile takiplerin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl davada davalı vekili, müvekkilinin davacıya borcunun olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Birleşen 2015/943 Esas sayılı davada davalı …, davaya cevap vermemiştir. Birleşen 2015/944 Esas sayılı davada davalı … İnşaat Ltd. Şti. vekili, müvekkilinin davacıya borçlu değil davacıdan alacaklı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 13/12/2018 tarih ve 2015/945 Esas 2018/1417 Karar sayılı Kararı ile; ” ….… Davacı ..tarafından davalılar aleyhine icra takipleri ile cari hesap alacaklarının icra takibine konu edildiği görüldüğünden ayrı ayrı davalı müflis … San.ve Tic.A.Ş nin ve davalı tarafların defterleri üzerinde gerek talimatla gerek mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemelerinde davacı defterlerinin aleyhine delil özelliği taşıdığı ve davalı defterlerinde davacı tarafın alacağına saptanmadığı başka türlü de davacının davasını ispatlayamadığı …” gerekçeleri ile; “ Asıl ve birleşen davaların reddine, ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Tarafları ve konusu ayrı olan davaların birleştirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemenin kararına esas bilirkişi raporları ile iflas dosyasında alınan bilirkişi raporu arasında çelişki oluştuğunu ve çelişkinin giderilmesi gerektiğini, BA-BS formları istenmiş olsaydı müvekkilinin davalılardan alacaklı olduğunun ortaya çıkacağını belirterek hükmün kaldırılmasını ve davaların kabulünü istemiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Asıl ve birleşen davalar, cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vâki itirazların iptali istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda açıklanan gerekçelerle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir. HMK 84.maddesinde, davacının daha önceden iflasına karar verilmiş, hakkında konkordato veya uzlaşma suretiyle yeniden yapılandırma işlemlerinin başlatılmış bulunması; borç ödemeden aciz belgesinin varlığı gibi sebeplerle, ödeme güçlüğü içinde bulunduğunun belgelenmesi halinde teminat gösterileceği belirtilmiştir. HMK’nın 84 vd. maddelerinde düzenlenen teminat, hukuki nitelik açısından HMK’nın 114/1-ğ maddesi uyarınca dava şartı niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilecek hususlardandır. Dairemizce yapılan incelemede ilk derece mahkemesinde HMK’nın 84 maddesi gereğince teminat hususunda ara karar oluşturularak davacıya mehil verilmeden esas hakkında hüküm kurulduğu anlaşılmakla bu husus kamu düzenine ilişkin olmakla istinaf isteminin bu yönü ile kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 355 ve 353/1-a-4 maddesi gereğince kaldırılmasına, kabul edilen istinaf sebebi kamu düzenine ilişkin olmakla davacı vekilinin esasa ilişkin istinaf istemi hususunda bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı vekilinin istinaf başvurusunun USULEN KABULÜ ile; 1-Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/12/2018 ve 2015/945 Esas – 2018/1417 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a4 ve 355 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, dava dosyasının mahkemesine İADESİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından asıl ve birleşen dava için yatırılan 121,30’ar.TL istinaf kanun yoluna başvurma harçlarının hazineye gelir kaydına, istinaf karar harçlarının talep halinde davacıya iadesine, 3-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 4-Artan gider avansı olması halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 30/12/2021 tarihinde HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.