Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/2563 E. 2020/115 K. 30.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2563 Esas
KARAR NO: 2020/115 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEME: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH : 06/02/2019
DOSYA NUMARASI : 2019/280 Esas – 2019/144 Karar
DAVA: Kıymetli Evrak İptali
KARAR TARİHİ: 30/01/2020
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu 30/11/2018 vade 6.000,00 TL tutarlı … ve 30/12/2018 vade 6.000,00TL tutarlı … numaralı hamili (VKN:…)-… İç ve Dış A.Ş. Firmasına ait iki senet hakkında ödeme yasağı konularak, iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece Mahkemesi 06/02/2019 tarih ve 2019/280 Esas – 2019/144 Karar sayılı kararında; “…Davacı vekilinin sunmuş olduğu dava dilekçesi ve tüm dosya kapsamı hep birlikte incelenmiş, dava konusu edilen senetlerin tahsil için verildiği,tahsil cirosuyla verilen çek kendisine tevdii edilen bankanın vekil hamil değil, dava konusu çekin muhatabı olduğu ve bu çekin kendisine ibrazı ve tesliminden sonra kaybedildiği anlaşılmıştır. Çek iptali davası açma hakkı çeki kaybeden hamile ait olup, çek hamili çek iptal davasını olumlu şekilde sonuçlandırdıktan sonra çek bedelini çekin keşidecisinden talep edeceğinden somut olayda davacı banka çekin muhatabı olduğundan çeki iptal ettirmesi halinde çek bedelini çekin keşidecisinden talep etme hakkı bulunmadığından ve bu çek için ödemiş olduğu yasal yükümlülük tutarını bu ödemeyi yasal delillerle ispatlayarak müşterisinden talep edebileceğinden ve bu talepte bulunması için çeki iptal ettirmesi gerekli olmadığından ve de bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından; 30/11/2018 vade 6.000,00 TL tutarlı … ve 30/12/2018 vade 6.000,00TL tutarlı … numaralı hamili (VKN:…)- … İç ve Dış A.Ş. Firmasına ait iki senet açısından aktif husumet ve hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar vermek gerekmiş…”gerekçesi ile; Davanın aktif husumet ve hukuki yarar yokluğu nedeni ile REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesi kararının hatalı olduğunu, kararın kaldırılmasının gerektiğini, Müvekkili banka tevdii bordrosundan da görüleceği üzere meşru hamil olduğunu ve bankanın husumet ehliyetinin bulunduğunu, Senedin beyaz ciro ile devri halinde her hamilin hak sahibi olduğunu, beyaz cironun temlik cirosu olduğunun karine olarak kabul edildiğini, bunun aksinin yani beyaz cironun tahsil ya da rehin cirosu olduğunun yazılı belge ile ispatlanmasının gerektiğini, Davaya konu senetlerin müvekkili bankanın elinde olduğundan yetkili hamil konumunda olduğunu, Yargıtay uygulamalarının da bu doğrultuda olduğunu, ( Yargıtay 12 HD 27/03/2012 T. 24781 E. 9840 K. – Yargıtay 12 HD 24/05/2011 T. 2010/29263 E. 2011/10199 K. – Yargıtay 12 HD 02/06/2008 T. E.9124 K. 11234 – Yargıtay 11 HD 22/01/2013 T. 2012/18628 E. 2013/1362 K – Yargıtay 12 HD 09/07/2012 T. 2012/5061 E. 2012/24034 K.) Senetlerin arka yüzünün fotokopisinin bulunmadığından, senetlerin tahsil cirosu ile devredildiğine ilişkin herhangi bir kanıtın olmadığını, buna rağmen ilk derece mahkemesince işbu bilgiye dayanılarak gerekçeli karar oluşturulmasının anlaşılamadığını, İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, davanın kabulü ile, Senet borçlusunun (VKN: …)- … İç ve Dış A.Ş firmasının olduğu; 30/11/2018 vade 6.000,00.TL tutarlı … numaralı 30/12/2018 vade 6.000,00.TL tutarlı … numaralı hakkında senetler hakkında ödemeden men kararı verilmesi ile, senetlerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, zayi nedeniyle kıymetli evrak (bono) iptali istemine ilişkindir.Mahkemece, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;(VKN:…)- … İç ve Dış A.Ş. Firmasına ait iki senet açısından aktif husumet ve hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı tarafın, dava dilekçesindeki açıklamaları dikkate alındığında dava konusu iki adet bonoyu tahsil için ciro yoluyla devraldığı anlaşılmakta olup Yargıtay 11 HD.nin 2016/4268 Esas, 2017/6115 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere, 6102 sayılı TTK’nın 778. maddesi delaletiyle bonolarda da uygulanması gereken aynı Yasa’nın 688. maddesi uyarınca bonoyu tahsil amacıyla elinde bulunduran hamilin bonodan doğan bütün hakları kullanabilmesi mümkündür. Zayi nedeniyle iptal davası açmak bu kapsamda bir hak teşkil ettiğinden, talebin incelenerek neticesine göre bir karar vermek gerekirken yazılı olduğu şekilde dosya üzerinden davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp davacı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmüştür. Sonuç itibariyle, davacı vekilinin istinaf talebi yerinde görülmekle, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda ilk derece mahkemesi kararının, HMK 353/1-a4 maddesi uyarınca kaldırılmasına, yukarıda belirtildiği şekilde işlem yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile; 1-İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/02/2019 tarih ve 2019/280 Esas-2019/144 Karar sayılı kararının HMK 353/1-a4 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA ve dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince davacı tarafından yatırılan 121,30 TL başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 44,40 TL karar harcının davacıya iadesine, 3-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 4-Artan gider avansı bulunması halinde davacı tarafa iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesince davacı tarafa tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 30/01/2020 tarihinde HMK 353/1-a4 maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi