Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/2546 E. 2019/1884 K. 25.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2546
KARAR NO : 2019/1884
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEME : İSTANBUL 19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH : 15/04/2019 ( Ek Karar)
DOSYA NUMARASI : 2019/361 D.İş 2019/361 Karar
TALEP : İhtiyati hacze itiraz
KARAR TARİHİ : 25/12/2019
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: İhtiyati haciz talep eden vekili dava dilekçesinde özetle; senedin vadesi geçmesine rağmen borçlu tarafından müvekkiline hiçbir ödemenin yapılmadığını, borçlunun mal kaçırma ve ülke değiştirme ihtimalinin de bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin tüm talep hakları saklı kalmak kaydı ile 110.000 ABD Doları alacağının tahsilinin garanti altına alınabilmesi amacıyla, karşı tarafa ait her türlü menkul ve gayrimenkul malları, 3. Kişilerdeki ve bankalardaki hak ve alacaklarının uygun bir teminat karşılığı ihtiyaten haczine karar verilmesini talep ettiği, bu talep üzerine ilk derece mahkemesinin 27/02/2019 tarihli kararı ile; ” İcra İflas Kanununun 257. Maddesinin 1. fıkrası ve müteakip maddeleri gereğince aleyhine ihtiyati haciz istenilen borçlu, …’nün 584.529,00-TL borcuna yetecek miktarda, yedlerinde bulunan menkul ile gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslarda olan hak ve alacaklarının haczi caiz olan kısmının İHTİYATEN HACZİNE, İİK’nın 259/1. maddesine göre İhtiyati haciz isteyen alacaklının ihtiyati haciz talebinde haksız çıktığı taktirde borçlunun, kefilinin ve üçüncü şahısların uğrayacakları zararlarına karşılık olarak borç miktarının % 15 oranında (87.679,35-TL ) nakdi teminat yatırmasına veya aynı oranda başka bankadan kesin ve süresiz teminat mektubu sunmasına, karar verdiği anlaşılmıştır. İhtiyati hacize itiraz eden vekili itiraz dilekçesinde özetle; teminatın iadesine muvafakatleri olmadığını, ihtiyati hacze konu senede dayanan icra takibi hakkında iş mahkemesi değişik iş dosyası üzerinden alacağın %15 ine borçlu tarafından teminat olarak tevdi edilmesi ile ihtiyati tedbir kararı verildiğini, icra takibine ihtiyati tedbir kararının uyğulanması amacıyla ayrıca alacağın %100 ünü borçlu tarafından teminat olarak tevdi edildiğini, icra takibi hakkında ödeme emrinin iptali ve borca itiraz konulu icra hukuk mahkemesinde dava açıldığını ihtiyati hacze konu senede ve icra takibine yönelik menfi tespit davası açıldığını, ihtiyati haciz hukuki işlem sebebiyle müvekkilin uğradığı maddi ve manevi zarara yönelik yasal süre içerisinde dava açıldığını, ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından dosyaya tevdi edilen teminat mektubunun alacaklıya iade edilmesine muvafakatları olmadığını belirterek açıklanan nedenlerle, ihtiyati haciz kararınının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece Mahkemesi 15/04/2019 tarih ve 2019/361 D.İş – 2019/361 Karar sayılı ek kararında;”…İİK ‘nun 265. maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebepleri sayılmış olup,bunlar Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itirazdır, ihtiyati haciz talebine dayanak alacak bonoya dayanmaktadır, davacı ise itirazında talebe konu bononun işci olarak iş sözleşmesinin teminatı olarak ihtiyati haciz isteyene verildiği iddiası ile ihtiyati haciz kararına itiraz edilmiştir. İtiraz edenin bu iddiası iddiası İİK 265 maddesinde yer alan itiraz sebepleri arasında yer almamaktadır. İhtiyati hacze itiraz edenlerin, itiraz sebepleri menfi tespit davasına konu olabilecek nitelikte olup, kanunda sayılan ihtiyati hacze itiraz nedenleri arasında değildir. Bu nedenle itiraz edenin itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.İhtiyati haciz kararı verilirken %15 teminat yatırılmak sureti ile ihtiyati haciz kararı verilmiştir mahkememizce alınan teminat ihtiyati haciz isteyen alacaklının ihtiyati haciz talebinde haksız çıktığı taktirde borçlunun, kefilinin veya üçüncü şahısların uğrayacakları zararları karşılamaya yeterli olduğundan itiraz edenin teminat miktarına yönelik itirazının reddine karar vermek gerekmiştir…”gerekçesi ile; 1- İhtiyati haciz kararına itirazın REDDİNE, 2- Teminat miktarının artırılması talebinin REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati hacize itiraz eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacize itiraz eden vekili istinaf dilekçesinde özetle;Usul yönündenİhtiyati hacze konu “senet” hakkında Menfi Tespit davasının açıldığını, iş bu hal ek bir dilekçe ile dosyaya dayanak tensip tutanağı ile birlikte bildirildiğini, İSTANBUL 5. İŞ Mahkemesi 2019/ 123 E sayılı dosya üzerinden menfi tespit davası açıldığının bildirildiğini,İhtiyati haciz kararına itiraz eden tarafından menfi tespit davası açmış olması halinde ihtiyati haciz kararına itirazın menfi tespit davası açılan mahkemece değerlendirilmesinin gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay İçtihatlarının bu yönde olduğunu, (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/717E ve 2018/625K – Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2015/5015 esas 2015/5640 Karar sayılı ilamı) Esas yönünden Önceki Beyan dilekçelerini aynen tekrar ettiklerini, taleplerinin devam ettiğini,İhtiyati haciz kararına itiraz dilekçesinde belirttikleri üzere; sözkonusu “senet”; müvekkili işçinin işe alımı esnasında “şirketin” “iş taahüdü ile baskı kurması” neticesinde iş sözleşmesi ile birlikte imzaladığı sair senet unsurları boş bırakılan matbu bir kambiyo senedinin olduğunu,İİK madde 257/1’de belirtilen ihtiyati haczin şartlarının oluşmadığını, yani “bir para alacağının bulunması” ve keza “alacağın teminat altında olmaması” şartının oluşmadığının aşıkar olduğunu,İhtiyati haciz kararına itiraz beyanlarının yineleyen ve senedin teminat senedi olduğunu, sonradan doldurulduğunu iş ilişkisi kurulumu sırasında işveren tarafından baskı ile imza edildiği yönündeki haklı savunmalarını içeren menfi tespit istemine ilişkin hukuki yolda, halihazırda iş mahkemesi hakimliği tarafından “ihtiyati tedbir” kararının verildiğini, işbu husus “bir para alacağının bulunmadığı iddiasına karine teşkil etmektedir”. ayrıca verilen ihtiyati tedbir kararı uyarınca, İstanbul 35. İş Mahkemesi 2019/4 D.iş. 2019/4 K. sayılı ve Birleşen İstanbul …. İcra Müdürlüğü …dosyalara sunulan banka teminat mektupları toplam değeri ile borcun %115’inin teminat altına alındığı hususlarını önemle belirttiklerini,Gelinen noktada ayrıca ihtiyati haczin sebeplerinin oluşmadığını ve kambiyo senedi vasfı olmayan ve vade tarihi sonradan doldurulduğu aşikar olan borca dayanak belgenin, borçlu hilafına vade tarihi belirlenmesi borcun vadesinin gelmediğine delalet edeceğinden vadesi geldiğini, borç senedi olarak kabul edilerek değerlendirilmesinin gerektiğini,İhtiyati haczin şartlarının oluşmadığı iddiasının yanında sebeplerinin de oluşmadığının aşikar olduğunu, yerel mahkemenin ihtiyati haciz kararının haksız ve hukuka kabul etmesi gerekirken aksine itirazın reddi kararını istinaf ettiklerini, esas yönünden de kararın kaldırılmasının gerektiğini,İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile, yapılacak istinaf incelemesi sonucunda İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/361 D.İş. 2019/361 K. sayılı ihtiyati hacze itirazın reddine ilişkin kararın öncelikle usul yönünden kaldırılmasına, dosyanın ihtiyati hacze itirazının halli için İstanbul 5. İş Mahkemesi 2019/123 E sayılı menfi tespit dosyasına gönderilmesine, Aksi kanaatte olunması halinde esasa yönelik, istinaf talebinin kabul edilmesini ve yeniden yargılama yapılmasını ve yeniden yargılama yapılarak ihtiyati hacze itirazının kabulüne, Her halükarda talepleri doğrultusunda “menfi tespit davası sonuna dek karşı tarafa teminatının iade olunmamasına”, Vekalet ücreti ile istinaf masraflarının da karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.Uyuşmazlık konusu, mahkemece verilen ek kararın yerinde olup olmadığı ve ihtiyati haciz kararı verme koşullarının oluşup oluşmadığı noktasındadır. Alacaklı ….’nin talebi üzerine İstanbul 19 Asliye Ticaret Mahkemesi 27/02/2019 tarih ve 2019/361 D.İş – 2019/361 D. İş Karar sayılı kararı ile; İİK. 257/1 maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı vermiştir. Karşı taraf borçlunun itirazı üzerine İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 15/04/2019 tarih ve 2019/361 D.İş Esas – 2019/361 D.İş Karar sayılı ek kararı ile;” İhtiyati haciz kararına itirazın REDDİNE, Teminat miktarının artırılması talebinin REDDİNE,” karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati hacize itiraz eden vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İtiraz eden borçlu vekili 05/03/2019 teslim tarihli itiraz dilekçesinde, söz konusu senetle ilgili alacaklı taraf aleyhine menfi tespit davası açılmadan önce arabuluculuk bürosuna başvurduğunu belirtip dilekçe ekinde 04/03/2019 başvuru tarihli arabuluculuk başvuru formunu eklediği görülmüştür. İtiraz eden vekili Uyap sisteminden gönderdiği 09/04/2019 havale tarihli dilekçesinde, alacaklı aleyhine İstanbul 5 İş Mahkemesi’nin 2019/123 Esas sayılı dosyası ile senetten ve icra dosyasından borçlu olmadıklarının tespiti talepli menfi tespit davası açtıklarını belirtip dilekçe örneği ve tevzi formu örneği dosyaya ibraz edilmiştir. İcra İflas Kanunu’nun 265/1. maddesi uyarınca kendisi dinlenilmeden ihtiyati haciz kararı verilen borçlu, verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı kararı veren mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Ancak, ihtiyati hacze konu alacak hakkında dava açılması, ihtiyati hacze itirazı incelemeye bu kararı veren mahkemenin görevli bulunduğuna ilişkin kuralın istisnasını teşkil etmektedir. Somut olayda, muteriz tarafından esas davanın İstanbul 5 İş Mahkemesi’nde dava açılmadan önce 04/03/2019 tarihinde İstanbul Arabuluculuk Bürosu’na başvurulduğu, arabuluculuk görüşmeleri sonucunda anlaşmama tutanağının düzenlenmesi üzerine 28/03/2019 tarihinde dava açıldığı, 7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3 maddesinde 5 madde kapsamında açılacak davalar bakımından zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulması zorunlu dava şartı olarak düzenlendiği, borçlunun, itirazından önce açılması gereken davanın bir ön şartı olarak arabuluculuğa başvurduğu, itirazın ise zorunlu arabulucuğa başvuru tarihinden sonra 05/03/2019 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. İhtiyati hacze itiraz tarihinden önce dava şartının yerine getirilmesi için zorunlu arabuluculuğa başvurulduğu görülmekle; işbu itirazın da esas davaya bakan mahkemece değerlendirilmesi gerekmektedir. (Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2015/5015 esas 2015/5640 Karar sayılı ilamı) İlk derece mahkemesince itirazın esas davanın açıldığı İstanbul 5 İş Mahkemesi’nce değerlendirilmesi gerektiğinden itiraz konusunda karar verilmesine yer olmadığına ve İhtiyati hacze itirazın incelenmesi için dosyanın davayı gören mahkemeye gönderilmesine yönelik karar verilmesi gerekirken yukarıdaki şekilde itirazın reddine karar verilmesi yerinde olmayıp muteriz vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmüştür. Sonuç itibariyle, muteriz vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkeme ek kararının HMK 353/1-b2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, itiraz konusunda karar verilmesine yer olmadığına ve ihtiyati hacze itirazın incelenmesi için dosyanın davayı gören İstanbul 5 İş Mahkemesine gönderilmesine yönelik karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Muterizin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 15/042019 tarih ve 2019/361 D. İş Esas- 2019/361 Karar sayılı itirazın reddine dair ek kararının HMK 353/1-b2. maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve Dairemizce yeniden hüküm kurularak; 1-Muterizin itirazı konusunda görevsizlik nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,İtirazın incelenmesi için dosyanın İstanbul 5. İş Mahkemesi’nin 2019/123 Esas sayılı dosyasına GÖNDERİLMESİNE, 2-Kayıtların kapatılarak, borçlunun ihtiyati hacze ilişkin itirazlarının değerlendirilmesi için dosyanın İstanbul 5. İş Mahkemesi’ nin 2019/123 Esas sayılı dosyasına gönderilmek üzere kararı veren İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne iadesine, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden borçlu tarafından yatırılan 121,30.TL başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 2 adet sayman mutemedi alındısı makbuzu ile yatırılan toplam (44,40.TL+44,40.TL=) 88,80.TL karar harcının talep halinde iadesine, 4-İstinaf eden borçlu tarafından fazla yatırılan 121,30.TL istinaf başvuru harcının talep halinde iadesine, 5-İstinaf aşamasında borçlu tarafından sarf edilen 121,30.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi’ne gidiş – dönüş masrafı 42,40. TL olmak üzere toplam 163,70 TL’nin ihtiyati haciz talep eden taraftan alınarak itiraz edene verilmesine, 6-Artan gider avansı olması halinde yatıran tarafa iadesine, 7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 25/12/2019 tarihinde HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.