Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/2542 E. 2021/1874 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2542 Esas
KARAR NO: 2021/1874 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2016/750 Esas – 2019/600 Karar
TARİH: 18/06/2019
DAVA: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 22/12/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin davalı … Kargo A.Ş. imzaladığı imzaladığı 16/09/2013 tarihli acentelik sözleşmesi uyarınca davalı acentesi olarak faaliyet göstermeye başladığı iş yerinin kiracısının davalı … Kargo A.Ş. , kiralayanın ise davalı … A.Ş. olduğunu, müvekkilinin ise alt kiracı olduğunu, müvekkilinin 24/10/2013 tarihinde gösterdiği ticari faaliyete göre elektrik faturasını yüksek gelmesinden şüphelenerek … ‘a başvurduğunu ancak bir sorun olmadığının söylendiğini, faturaların yüksek gelmeye devam etmesi üzerine tesisatçı çağrıldığını ve elektrik saatinin alt katta faaliyet gösteren aynı zamanda iş yeri mal sahibi olan davalı… A.Ş. ile bir kablo bağlantısıyla birlikte kullanıldığının görüldüğünü, yapılan tespit ve elektrik saatinin ayrılması işlemine kadar müvekkiline gelen faturaların tamamının ödemesinin müvekkili kredi kartıyla yapıldığını, müvekkiline ait iş yerinde elektrik saatlerinin ayrılmasından sonraki dönemde ise elektrik faturalarının yüksek gelmediğini, dolayısıyla müvekkilinin tespite kadar (24.10.2013 – 30.04.2014 tarihleri arasında) yapmış olduğu fatura ödemelerinin… A.Ş.’nin de elektrik kullanım ücretini içerdiğinin açık olduğunu, bu tutardan adı geçen davalının sorumlu olduğunu, ayrıca müvekkilinin … Kargo A.Ş. İle yaptığı acentelik sözleşmesi gereği ve taraflar arasındaki alt kira ilişkisi gereği 17.543,00 TL hakedişinin mevcut olduğunu, müvekkili ile davalı … Kargo … A.Ş. arasında akdedilen acentelik sözleşmesi uyarınca mevcut masraf tutarları cetvelinde elektrik gideri olarak 160,00 TL gösterildiğini, esasen … şirketinin de sözleme gereği acente şubesini tam ve eksiksiz teslim etme yükümlülüğü bulunmakla sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, gerek … Kargo ve gerekse diğer davalı şirketin elektrik fatura bedellerini ödemeyerek bu oranda sebepsiz zenginleştiklerini, bu alacağın tahsili için başlatılan icra takibinin davalıların haksız itirazları ile durduğunu ileri sürerek itirazların iptali ile takibi devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Kargo A.Ş. vekili,dava konusu ödemeler müvekkiline yapılan ödemeler olmayıp müvekkilinin sebepsiz zenginleşmesi söz konusu olmadığından müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, acentelik sözleşmesi uyarınca davacıya yapılması gereken tek ödeme hakediş ödemesi olduğunu, müvekkilinin masraf ödeme yükümlülüğünün bulunmadığını, sözleşmenin 21.m. ile de elektrik bedellerinin acente tarafından ödeneceğinin açıkça belirlendiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı … A.Ş. vekili, müvekkilinin davacı tarafça iddia edilen şekilde elektrik kullanımının söz konusu olmadığını, kira sözleşmesine göre mecura ait giderlerden kiracının sorumlu olduğunu, işlemiş faiz ve icra inkar tazminatı taleplerinin de haksız olduğunu, ödeme emri ekinde bir belge tebliğ edilmemiş olması nedeniyle geçerli bir icra takibi bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 18/06/2019 tarih ve 2016/750 Esas 2019/600 Karar sayılı Kararı ile; “… davacının, davalı … A.Ş.’nin acenteliğini yapmak için davalılar arasında yapılan kira sözleşmesi sonucu davalı … A.Ş.’ye ait işyerini alt kiracı olarak kullandığı, acentelik sözleşmesi gereği davacının elektrik faturalarını ödediği, daha sonra elektrik saatleri ayrıldığında elektrik tüketiminin büyük kısmının davalı … A.Ş. tarafından yapıldığının gelen fatura karşılaştırmalarından anlaşıldığı, yaptırılan bilirkişi incelemesi rapor ve ek rapor sonucuna göre, davacının işyerini kullandığı dönemde tüketilen elektriğin 16.054,57-TL sinin davalı … A.Ş.’ye ait olduğu, elektrik faturalarının ödenmesinden takip tarihine kadar işlemiş faizin 2.152,48-TL olarak hesaplandığı, davacıyla birlikte elektriği kullanan davalı … A.Ş.’nin bilirkişilerce hesaplanan elektrik tüketim bedelinden ve faizinden sorumlu olduğu, taleple bağlı kalınarak davalı … A.Ş.’nin Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 16.054,57-TL asıl alacak ve 1.785,78-TL işlemiş faiz üzerinden aynen devamına, davalı … A.Ş.’nin kullandığı elektriğin bedelini ödemesi gerektiğini bildiği ve işyeri sahibi olduğu için ortak elektrik saati kullanıldığını bilmesi sebebiyle yapılan icra takibine haksız olarak itiraz ettiğinden icra inkar tazminatı ödemesine, davacı ile davalı … A.Ş. arasında imzalanan Acentelik Sözleşmesi’nin 21. Maddesi gereğince elektrik giderlerinin ödenmesinden acentenin sorumlu olduğu açıkça belirtildiğinden davalı … A.Ş.’ye işbu dava konusu için husumet yöneltilemeyeceğinden davalı … A.Ş. yönünden davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.” gerekçeleri ile; “1-Davanın kısmen kabulü ile, Davalı … A.Ş.’nin Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 16.054,57 TL asıl alacak ve 1.785,78 TL işlemiş faiz üzerinden aynen devamına, Asıl alacak 16.054,57 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalı … A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine, Davalı … A.Ş yönünden davanın husumet yokluğundan reddine, Davacı tarafın diğer ve fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,” karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili ve davalı … A.Ş. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; “Acente Mevcut Masraf Tutarı Tablosu”‘nda elektrik gideri olarak aylık 160 TL’lik bedel belirlendiğini, buna göre belirlenen olağan gider 160 TL olup bu bedelin üzerindeki giderlerin olağanüstü gider niteliğinde olduğunu, TTK’nun md. 117 hükmüne göre, acentenin, yükümlülüklerini yerine getirmek için yaptıklarından ancak olağanüstü giderlerin ödenmesini isteyebileceğini, dolayısıyla 160 TL’nin üzerinde kalan aylık fatura bedellerinden davalı … Kargo’nun da sorumlu tutulması gerektiğini, bu giderlerden sorumluluğunun ödeme tarihinden başlamakta olduğunu Davalı … Kargo’nun sorumluluğunu doğuran bir diğer sebebin ise alt kira sözleşmesi olduğunu, TBK’nun kiraya verenin teslim borcunu düzenleyen md. 360 hükmünde ifade edildiği üzere; kiraya verenin birlikte kiralanmış taşınır şeyler varsa bunlar da içinde olmak üzere, kiralananı, sözleşmenin amacına uygun biçimde kullanılmaya ve işletilmeye elverişli bir durumda kiracıya teslim etmek ve sözleşme süresince bu durumda bulundurmakla yükümlü olduğunu, ancak işyerini …’in işyeri ile ortak bir elektrik saati kullanır vaziyette bulundurması/teslimi ve bu suretle gerekenden daha fazla elektrik fatura bedeli ödemesine sebep olmasının TBK md. 360 hükmünde belirtilen elverişli bir şekilde teslim etme ve bulundurma yükümlülüğüne aykırı davrandığını ortaya koymakta olduğunu belirterek bu davalı yönünden hükmün kaldırılmasını ve davanın kabulünü istemiştir. Davalı … A.Ş.vekili istinaf dilekçesinde özetle; Bilirkişi heyetinin iki kişiden oluşması nedeniyle yasaya aykırı olarak oluşturulduğunu, ayrıca heyetin hukuki görüşlerini bildirdiklerini, Mahkeme kararında gerekçe olmadığını, rapora itirazlarına neden itibar edilmediğinin, icra inkar tazminatının yasal dayanağının açıklanmadığını, Davacının dava konusu elektrik faturalarının bedellerini ödediğini ispatlayamadığını, Dosyada yeni delil sunulmamışken ek raporda alacak tutarının farklı hesaplanmasının, davacının talep ettiği dönemi aşar şekilde 13/06/2014 ve 11/07/2014 tarihli faturaların baz alınmasının anlaşılamadığını, bu konudaki itirazlarının karşılanmadığını, Bilirkişi raporuna göre davacı 15.561,00 TL ödeme yapmışken mahkemenin asıl alacak olarak 16.054,57 TL’ye nasıl hükmettiğini, Son ödeme tarihi 12/05/2014 olan 1.176,40 TL bedelli faturanın hesaplamaya dahil edilmesinin doğru olmadığını, zira o dönemde müvekkilinin aboneliğinin bulunduğunu, İşlemiş faiz talebinin haksız olduğunu, müvekkilinin takip öncesinde temerrüde düşürülmediğini,
Geçerli bir icra takibi bulunmadığını, zira ödeme emri ekinde herhangi bir belge tebliğ edilmediğini, İcra inkar tazminatı koşullarının bulunmadığını belirterek hükmün kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.Dava, haksız fiilden ve acentelik sözleşmesi ile alt kira sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazların iptali istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda açıklanan gerekçelerle davalı … A.Ş. hakkındaki davanın kısmen kabulüne, davalı … Kargo A.Ş. hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.Davacı, davalı … Kargo A.Ş.’nin acentesi ve diğer davalının alt kiracısı olarak faaliyet gösterdiği işyerinde elektrik faturalarının yüksek gelmesi nedeniyle yaptırdığı inceleme sonucunda elektrik saatinin alt katta faaliyet gösteren davalı … A.Ş. ile bir kablo bağlantısıyla birlikte kullanıldığının tespit edildiğini, kendisinin fazladan ödediği elektrik bedellerinden adı geçen davalının sorumlu olduğunu, ayrıca davalı … Kargo A.Ş.’nin de acente şubesini tam ve eksiksiz teslim etme yükümlülüğü bulunmakla sözleşmeye aykırı hareket ettiğini ileri sürmüş, davalı … A.Ş. iddia edildiği şekilde elektrik kullanımının söz konusu olmadığını, davalı … Kargo A.Ş. ise kendisine husumet yöneltilemeyeceğini savunmuştur. İtirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde takip yapılmış olması dava şartıdır. Davalı … Kargo A.Ş. acentelik sözleşmesindeki yetki şartına dayanarak icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ise de, gerek davacının bu davalıya yönelik olarak aynı zamanda alt kira sözleşmesine dayanıyor olması, gerekse diğer davalı yönünden yetkili icra dairesinde takip yapılmış olması nedeniyle HMK 7,10,16 ve TBK 89.m. uyarınca davalı … Kargo A.Ş.’nin yetki itirazı haklı görülmemiştir. Elektrik mühendisi ve mali müşavir bilirkişilerden oluşan ve yasaya uygun teşekkül ettiği anlaşılan bilirkişi heyetinin kök raporu ile, davacının fazladan ödeme yaptığını iddia ettiği fatura dönemlerinde davalı … A.Ş.’ne ait tesisatta tüketim değeri olmadığı, davalıya ait tesisatın tüketim değerinin 12/05/2014 dönemi itibari ile kayıt altına alındığı, bu dönemden sonra davacının tüketim miktarının düştüğü, taraflar arasında aynı dönem tüketim miktarı oranlarına göre dava konusu Eylül 2013-Mayıs 2014 tarihleri arası kullanılan tüketim miktarı oranlandığında, 17.159,50TL fatura toplamının 6.275,13 TL’sinin davacıya ait olduğu, 10.884,37TL’ lik kısmının davalıya ait olduğu, … tarafından gönderilen kayıtlara göre dava konusu fatura bedellerinin ödenmiş olduğu, ancak kim tarafından ödendiği bilgisinin bulunmadığı, davacı kredi kartı ödemelerinin 15.561,00 TL olduğu hususları tespit edilmiş, davacı tarafça acentelik faaliyetinin 16/09.2013- 09/07/2014 arasında devam ettiğinin, daha ileri dönemlerin baz alınmaması gerektiğinin hatırlatılması üzerine düzenlenen ek raporda, davacının faaliyet göstermediği bir dönemdeki harcamanın dikkate alınmasının doğru olmadığı, bu nedenle 13/06/2014 ve 11/07/2014 son ödeme tarihli faturaların baz alınarak yeniden hesaplama yapıldığı, buna göre davacının 1.104,93 TL ve davalının 16.054,57 TL’den sorumlu olduğu, davacının 13/06/2014 tarihinde tüketim miktarının önemli ölçüde düştüğü dikkate alındığında davalının 12/05/2014 tarihinde de davacıya ait tesisattan elektrik tüketimi gerçekleştirdiği sonucuna varıldığı, bu nedenle 12/05/2014 dönemi de dikkate alınarak hesaplama yapıldığı hususları belirtilmiştir. Davacı ile davalı … Kargo A.Ş. arasındaki acentelik ilişkisinin dosya kapsamında mevcut 09/07/2014 tarihli ihtarname ile sona erdirildiği anlaşılmakla, ek raporda karşılaştırma için bu tarihe kadar olan faturaların baz alınmasında isabetsizlik görülmediği gibi, davalının tüketimi 12/05/2014 tarihinde başlamış olsa da davalı itirazına konu 1.176,40 TL bedelli faturanın son ödeme tarihinin 12/05/2014 olması, dolayısıyla bu faturaya konu tüketimin bu tarihten önceye ait olması nedeniyle söz konusu faturanın hesaplamaya dahil edilmesinde de hatalı bir yön bulunmamaktadır. Bilirkişi raporunda davacının kredi kartı ödemelerinin 15.561,00 TL olduğu belirtilmişse de … A.Ş.’nın 13/12/2017 tarihli cevabi yazısına göre dava konusu edilen faturaların tamamı ödenmiş olduğuna göre hesaplamanın fatura bedelleri üzerinden yapılması da doğru olmuştur. İcra takibinde gönderilen ödeme emri ekinde tebliğ belgesi bulunmaması davalı tarafça icra hukuk mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürülebilecek bir husus olup, iptaline karar verilen bir ödeme emri veya icra takibi bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davalı … A.Ş.’ne yönelik dava, sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı olarak açılmışsa da hukuki nitelendirme hakime ait olup uyuşmazlığın kaçak elektrik kullanımı şeklindeki haksız fiilden kaynaklandığı kanaatine varılmıştır, buna göre haksız fiil tarihinden itibaren faiz talep edilebilecek olup, faturaların son ödeme tarihleri baz alınarak işlemiş faize hükmedilmesi doğrudur. Ne var ki dava konusu icra takibi 17.543,00 TL asıl alacak ve 1.785,78 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 19.328,78 TL üzerinden başlatıldığı halde, dava dilekçesi konu kısmında 16.100,00 TL tutarındaki alacağa yönelik itirazın iptalinin istenildiği belirtilmiş, talep sonucu kısmında ise itirazın iptali istenmiştir. İlk derece mahkemesince bu hususun açıklığa kavuşturulmasının talep edilmesi üzerine ise davacı vekilinin 26/09/2017 tarihli dilekçesinde taleplerinin 16.100,00 TL olduğu, harç eksikliği bulunmadığı, bu tutara yönelik itirazın iptalinin talep edildiği açıklanmıştır. Bu durumda mahkemece davacının talebinin 16.100,00 TL asıl alacağa yönelik olduğu dikkate alınmadan taleple bağlılık kuralına aykırı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Bununla birlikte icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için takip tarihi itibariyle alacağın likit(bilinebilir, belirlenebilir) nitelikte olması gerekmekte olup, somut olayda takip tarihi itibariyle kaçak elektrik kullanımı nedeniyle davalı … A.Ş.’nin sorumlu olduğu kısmın bilinebilmesi mümkün olmadığından icra inkar tazminatı koşullarının oluşmadığı kabul edilmiştir. Davacının istinafına gelince, acentelik sözleşmesinin 21.m. uyarınca elektrik giderleri davacıya aittir, davacı tarafça Acente Mevcut Masraf Tutarı Tablosunda elektrik gideri olarak aylık 160 TL’lik bedel belirlenmiş olması nedeniyle bu bedelin üzerindeki giderlerin olağanüstü gider niteliğinde olduğu iddia edilerek TTK’nun md. 117 hükmüne göre davacının ödediği bu tutarı davalı kargo şirketinden isteyebileceği ileri sürülmüş ise de, bu ödeme davalı … Kargo A.Ş. yararına değil, davalı … A.Ş. yararına yapılan bir ödeme olup muhatabı da … A.Ş. olduğundan olağanüstü gider olarak kabulü mümkün görülmemiştir. Aynı şekilde alt kira sözleşmesi uyarınca TBK 360 m. hükmüne aykırı davranılmış olsa bile, buna göre davacı ancak karşılanamayan bir zararı mevcut ise bunu kiralayandan talep edebileceğinden somut olayda ise böyle bir durum söz konusu olmadığından davacının zararı ile ilgili olarak davalı … Kargo A.Ş.’nin bir sorumluluğunun bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmış olup, ilk derece mahkemesince bu davalıya yönelik davanın husumet yokluğu nedeniyle reddinde isabetsizlik görülmemiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile hükmün kaldırılmasına ve yeniden hüküm kurulmasına yönelik karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; A)Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, B)Davalı … A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile; İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 18/06/2019 tarih ve 2016/750 Esas – 2019/600 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden hüküm kurulmak suretiyle; 1-DAVANIN KISMEN KABULÜ ile ; Davalı … A.Ş’nin Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 16.054,57.TL asıl alacak üzerinden aynen devamına, Aşan istemin reddine, Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, Davalı … A.Ş yönünden davanın husumet yokluğundan REDDİNE, İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN: 2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.096,69.TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 274,95.TL harcın mahsubu ile bakiye 821,74.TL harcın davalı … A.Ş. alınarak hazineye gelir kaydına, 3-Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 274,95.TL’nin davalı … . A.Ş. alınarak davacıya verilmesine, 4-Davacı tarafından sarfedilen 1.400,00TL bilirkişi ücreti ve 196,05.TL posta ücretinin toplamda 1.596,05.TL’nin davalı … Tekstil San. ve Tic. A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine, 5-Davalı … Kargo Yurt İçi ve Yurtdışı Taşımacılık A.Ş tarafından sarf edilen 50,00.TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, 6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı … . A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine, 7-Davalı … A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca ret edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 5.100,00.TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, 8-Davalı … A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca ret edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 45,43.TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, 9-Bakiye gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, İSTİNAF YÖNÜNDEN: 10-Harçlar Kanunu gereğince istinaf edenler tarafından yatırılan 121,30’ar.TL istinaf kanun yoluna başvurma harçlarının hazineye gelir kaydına, 11-Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 59,30.TL istinaf karar harcından, istinaf aşamasında davacı tarafından 44,40.TL harçtan mahsubu ile bakiye 14,90.TL ‘nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 12-Davalı … A.Ş tarafından yatırılan karar harcının talep halinde iadesine,13-İstinaf aşamasında davacı tarafından sarf edilen istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 14-İstinaf aşamasında davalı … A.Ş tarafından sarf edilen 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 47,30.TL dosyanın istinafa gidiş/dönüş gideri olmak üzere toplam 168,60.TL’ nin istinafındaki haklılık durumuna göre 42,15 TL’sinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş’ye verilmesine, kalanın davalı üzerinde bırakılmasına, 15-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 16-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 22/12/2021 tarihinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.