Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/2521 E. 2021/1892 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2521
KARAR NO: 2021/1892
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/09/2019
DOSYA NUMARASI: 2018/3 Esas – 2019/873 Karar
DAVA: Kıymetli Evrak İptali Kararının İptali
KARAR TARİHİ: 30/12/2021
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/836 Esas, 2014/569 karar sayılı ilamı ile … Bankası …Şubesine ait 31/10/2014 keşide tarihli, 10.000,00 TL bedelli … Elektrik San tarafından keşide edilen çek ile … Bankası …Şubesine ait 31/10/2014 keşide tarihli, 13.000,00 TL bedelli … Elektrik tarafından keşide edilen çeklerin zayi nedeniyle iptaline karar verildiğini, çekler için iptal kararı verilemeyeceğini, zira çeklerin müvekkilinin elinde olup keşide tarihinde ibraz edilerek arkasının yazdırıldığını, müvekkilinin çek iptal davasından da çeklerin arkasını yazdırdığı zaman haberdar olduğunu, dava konusu çekin zayi olmayıp müvekkilinin elinde bulunduğunu çeki tahsil edemediği için Konya … İcra Müdürlüğü’nün … ve … Esas sayılı dosyaları ile icra takibine geçildiğini, muhatap bankanın çekin arkası yazdırıldıktan sonra Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/836 Esas sayılı dosyasına bildirmesi gerekirken, bu görevini yerine getirmediğini, bu dosyada nihai karar verildiği için davaya müdahalede bulunamadıklarını, çeklerin iptaline karar verildiği için çek keşidecisi tarafından Konya 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/565 Esas ve 2015/585 Esas sayılı dosyaları ile menfi tespit davası açıldığını, müvekkilinin, alacağına istinaden almış olduğu çeki tahsil edemediğinden mağdur durumda olduğunu, çeklerin kaybolması nedenle açılan davada verilen iptal kararının ilam niteliğinde olmayıp tespit niteliğinde olduğunu belirterek, Bakırköy 3. Asliye Ticaret mahkemesinin 2014/836 Esas sayılı dosyasında dava konusu çekler için verilen iptal kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; çeklerin müvekkilinin rızası hilafına elinden çıkmış olmakla zayi nedeniyle çek iptali kararı aldıklarını, çeklerin aradaki ticari ilişki nedeniyle … tarafından müvekkili şirkete verildiğini, ciro edilmeksizin zayi olduğunu, bedelin …’den haricen tahsil edildiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 09/09/2019 tarih ve 2018/3 Esas – 2019/873 Karar sayılı kararı ile; “Mahkememizde yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; dosya kapsamı ve dosyaya yansıyan deliller üzerine UYAP’nda yapılan tespitler itibariyle, davacı taraf hakkında farklı hırsızlık suçlarına konu çok sayıda çeki elinde bulundurması nedeniyle başlatılan ceza soruşturmalarının ve ceza davasının henüz sonuçlanmadığı görülmüş ise de, davacıların farklı çok sayıda olayda, hırsızlık yoluyla elden çıkan çekleri benzer cirantalardan ciro yoluyla devralıp, bir çoğunu son hamil olarak farklı kişiler/firmalar aleyhine icra takiplerine konu ettiği, bu durumda bir tacir olarak basiretli davranması gereken davacının, keşidecileri ve lehdar-cirantaları farklı olan çok sayıda hırsızlık iddiasına konu çeki yeterli araştırmayı yapmadan iktisabında ağır kusurlu olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmakla sübuta ermeyen davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.” gerekçeleri ile;” 1-Davacıların açtığı davanın AYRI AYRI REDDİNE, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemenin, davacı tarafın dayanmadığı delilleri kendiliğinden araştırarak kararına gerekçe gösterdiğini, davanın kamu düzenini ilgilendiren bir dava olmayıp menfi tespit davası olduğunu, mahkemenin HMK. Md. 25 hükmü ile kamu düzenini ilgilendiren davalar haricindeki davalar için getirilen resen araştırma ilkesi yasağına aykırı hareket ettiğini, yerel mahkemenin UYAP ekranından müvekkiline ait dosyaları sorguladığını, dosyaların içeriğini dahi bilmeden yorum yolu ile karar verdiğini, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2005/ 22653 E. ve 2005 / 26627 K. Sayılı kararı ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2001/ 5674 E. ve 2001/ 8724 K. sayılı kararında da belirtildiği gibi, çeklerin kaybolması nedeniyle açılan davada verilen iptal kararının ilam niteliğinde olmayıp tespit niteliğinde olduğunu, Müvekkilinin, çeki elinde bulunduran, yetkili ve meşru son hamili olduğunu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 792. maddesinde ” Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmüne yer verildiğini, hükümden de anlaşılacağı üzere davalının alacağını ispat etmesi yanında yeni hamilin çeki kötü niyetli veya ağır kusurlu iktisap ettiğini de ispat etmesi gerektiğini (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2014/4728 Esas – 2014/11106 Karar sayılı ve 11.06.2014 tarihli kararı), mahkemenin yorum yoluyla müvekkilinin ağır kusurlu olduğu kanaatine ulaşarak davanın reddine karar vermesinin hatalı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/836 Esas 2014/569 karar sayılı ilamı ile; … Bankası … Şubesine ait 31/10/2014 keşide tarihli, 10.000,00 TL bedelli … Elektrik San tarafından keşide edilen çek ile … Bankası … Şubesine ait 31/10/2014 keşide tarihli, 13.000,00 TL bedelli … Elektrik tarafından keşide edilen çeklerin zayi nedeniyle iptaline dair verilen kararın kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece davacıların açtığı davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiş, karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Dosyanın incelenmesinde; davacı tarafça 11/04/2016 tarihli ve 05/12/2016 tarihlerinde dosya iki defa takipsiz bırakılmış, mahkemece HMK’nın 150. maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, her ikisinde de davacılardan sadece … yönünden yenileme talebinde bulunulmuştur. Yargılama sırasında davacı vekilince ibraz edilen 13/06/2018 tarihli dilekçe ile; davanın 18/06/2018 tarih, 09:15 saat atılı duruşmasına; müvekkili tarafından yol masrafları karşılanmadığından katılamayacağı, mazeretimizin kabulü ile davanın yokluğunda karara bağlanacak olması durumunda davanın kabulüne karar verilmesini, mahkeme yargılamanın bitmediği kanaatindeyse duruşmanın uygun görülecek bir başka güne ertelenmesine, duruşma gününün UYAP sistemi üzerinden öğrenilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece 18/06/2018 tarihli duruşmada, davacılar vekili tarafından mazeret dilekçesi ibraz edilmiş ise de mazeretin belgelendirilmediği ve önceki celselerde de mazeret dilekçesi verildiği hususu nazara alınarak mazeretin reddine; davalı vekilinin de, davayı takip etmediklerini beyan etmesi nedeniyle, taraflarca takip edilmeyen davanın HMK m. 150 uyarınca yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği, Davacılar vekilince ibraz edilen 19/06/2018 tarihli dilekçe ile, müvekkilleri … ve …LTD. ŞTİ. yönünden davanın yenilenmesi talebi üzerine, mahkemece 21/06/2018 tarihli yenileme tensip tutanağı düzenlenerek, yargılamaya devam olunduğu ve yazılı şekilde karar verildiği görülmektedir. HMK 150/(6) maddesinde “İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi hâlde dava açılmamış sayılır.” düzenlemesi yer almaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere davacı tarafça dava dosyası üç kez takipsiz bırakılmıştır. Bu durumda mahkemece HMK 150/6 hükmü nazara alınarak, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilerek davanın esastan karara bağlanması doğru görülmemiştir. Bu husus istinaf sebebi yapılmamış ise de, HMK’nın 150/6 hükmü amir hüküm olup, kamu düzenine ilişkin ve yargılamanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun usulen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 355, 150/6 ve 353/1-b2 maddeleri uyarınca kaldırılarak, dairemizce yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacıların istinaf başvurusunun USULEN KABULÜ ile; Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/09/2019 tarih ve 2018/3 Esas – 2019/873 Karar sayılı kararının 6100 Sayılı HMK’nın 355, 150/6 ve 353/1-b2 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, Dairemizce yeniden hüküm kurulmak suretiyle;1-Davacılar tarafından açılmış olan davanın 6100 Sayılı HMK’nın 150/6 maddesi uyarınca AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN: 2-Dairemiz karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 31,6 TL’nin davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-Davacı tarafından sarf edilen harç ve yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına, 4-Davalı tarafından sarf edildiği anlaşılan 59,8 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, 5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca takdir olunan 5.100,00.TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, 6-Bakiye gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, İSTİNAF YÖNÜNDEN: 7-Harçlar Kanunu gereğince istinaf edenler tarafından yatırılan 121,30.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacılara iadesine, 8-Davacılar tarafından istinaf aşamasında sarf edilen 121,30.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 57,50 TL dosyanın istinafa gidiş dönüş gideri olmak üzere; toplam 178,8.TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, 9-Bakiye gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 30/12/2021 tarihinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.