Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/1903 E. 2021/1184 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1903 Esas
KARAR NO: 2021/1184 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/10/2018
NUMARASI: 2014/337 Esas 2018/999 Karar
DAVA: Alacak
BİRLEŞEN BAKIRKÖY 1 ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2009/774 E. –
2009/497 K. SAYILI DAVADA:
DAVA: Alacak
KARAR TARİHİ: 15/09/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ:
ASIL DAVADA: Davacı vekili dava dilekçesi ile, … numaralı nakliyat sigorta poliçesi ile müvekkilleri sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan … A.Ş.’ye ait … Emteası ve, … numaralı nakliyat sigorta poliçesi ile müvekkili sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan … A.Ş.’ye ait …emtiası 27.06.2007 tarihinde 1 .davalıya ait antrepoda meydana gelen yangın sonucu hasarlandığını, sigortalıların yaptığı hasar ihbarı üzerine müvekkili şirket tarafından Sigortacılık Kanununun 22. maddesi uyarınca bağımsız ve konusunun uzmanı eksper marifetiyle hasarın nedeni ve miktarının tespiti için eksper tayin edildiğini, 10.09.2007 tarihli ekspertiz raporuna göre sigortalı … A.Ş.’nin zayii olan emtea hasar miktarının 92.630,51 TL olduğunu, 02.08.2007 tarihli ekspertiz raporunda … Tic.A.Ş.’ nin zayii olan emtea hasar miktarının 18.025,00 TL olduğunun tespit edildiğini, müvekkili Sigorta şirketi hasar tespiti uyarınca Sigortalısı … A.Ş.’ne 29.08.2007 tarihinde 92.631,00 TL, Sigortalısı … AŞ.’ne 16.08.2007 tarihinde 18.025,00 TL olmak üzere toplam 110.656,00 TL ödeme yaptığını, bu nedenle T.T.K. 1301. maddesi uyarınca ödenen miktarlar kadar sigortalılarının kanunen halefleri oldukları nedeniyle ödeme yapılan 110.656,00 TL ödeme tarihleri olan 16.08.2007 tarihi ile 29.08.2007 den itibaren yasal faizleri ile talep etmiştir. Davalı … Sigora A.Ş. vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili şirketin sorumluluğunun ancak sigorta poliçesi ve ekli genel ve özel şartlarda belirtilen hallerde ve söz konusu hasarın poliçede teminat dışı bırakılan hallerden olmaması hallerinde doğduğunu, dava konusu olayla ilgili olarak Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının 2007/12725 SR numarası ile soruşturma yürütüldüğünü, hasarın teminat içi veya yasa, genel ve özel şartlar gereği ödenmiş olduğu ispat edilemez ise taraflarına rücu hakkınında bulunmayacağından davanın husumet yokluğundan reddini talep ettiklerini, dava konusu zararın oluşmasına sebebiyet veren yangın hadisesinin oluşumu, çıkış yeri, nedeni, kusur ve kasıt değerlendirmeleri, ceza yargılaması sonucunda tam olarak belirlenecek olmakla beraber savcılık nezdinde ve asliye hukuk mahkemelerinden alınan tespit raporlarından anlaşıldığı kadarıyla davacının talep ettiği zararın poliçede açıkça belirtilen teminat dışı hallerden olduğunu, yangının sigortalısı iş yerinden çıktığı yönünden tespitler bulunmasına rağmen dava dışı … firmasından başladığı yönünde de tespitler olup, kesin olarak henüz yangının çıkışındaki ve devamındaki sorumluluklar tespit edilmemiş olup, yangının ilk çıkışının sigortalısı iş yeri sorumluluk sahasında bir noktadan olduğu bir an için düşünülse bile yangının zararının bu nedenli büyük boyutları ulaşmasında dava dışı bina sahibi ve diğer kiracıların ve özellikle … firmasının büyük kusur ve ihmallerinin söz konusu olduğunu, davacının hasar talebinin fahiş olduğunu, diğer taleplerinin kabul anlamına gelmemekle değer kaybı, kar iş kaybı talebinin sigorta teminat kapsamı dışında olduğunu , davayı kabul anlamına gelmemekle söz konusu olayda zarar görenlerin sayısı çok fazla olup, müvekkili şirketin sorumluluğun doğması halinde garameten paylaştırma gerekeceğini, bunun için de tüm taleplerin zaman aşımı sonuna kadar yapılabileceği düşünülerek ceza yargılamasındaki uzatılmış zaman aşımı sonuna kadar tüm taleplerinin toplanmasının beklenmesinin gerekeceğini, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini ve davacı trafın avas faiz talebinin reddi gerektiğini beyanla haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Ltd. Şti vekili cevap dilekçesi ile; binada çıkan yangında müvekkili şirketin hiçbir kusurunun bulunmadığını, bütün kusurun müvekkili firma ile aynı katta faaliyette bulunan dava dışı 3. Şahıs … AŞ olduğunu, müvekkilii firmanın ardiyesinin bulunduğu zemin katta bu şirketin 15 tonluk fuel oil tankı, asit tankı , su deposu olduğunu, bu yakıt ve asit tanklarının bina yönetiminden izin almadan gizli olarak kullandığını, tarafların İstanbul Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesinin ilgili bölümlerinden alınan bilimsel raporlar ve yapılan itirazları üzerine Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/12725 SR sayılı dosyasında ek rapor alındığını ve alınan bu ek raporda da yangına hava şartlarının mevsim normallerinin üzerinde bulunması yangının meydana gelmesinde herhangi bir kasıt unsuruna rastlanmadığı, binada değişik iş türlerinin bulunduğunu ve bu iş yerlerinin iştigal konuları bakımından büyük ölçüde yangın yükü ve riski taşıdıklarını ve binayı yapan kooperatifin de binanın yapı malzemelerinin yangın hasarına elverişli olarak kullanıldığı kanaatine varıldığını, ayrıca raporda yapının projesine göre yapılmadığını, bu nedenle yapının tümünün göz önüne alınarak bir yangın güvenliği önlemlerinin tasarlanmadığını, binada birbirinden çok farklı iş kollarının çalışıyor olması nedeniyle bina yangın yükünün arttığını ve yer yer lokalize olup yangının temel nedenini genel bir bilinçsizlik savsaklama ve denetimsizlik olduğunu, yangının meydana gelmesinde ve bu derece ağır sonuç vermesinde bina maliki SS Miltaş Yapı Kooporetifinin sorumlu olduğunu, … AŞ’nin bina içinde 20 tonluk bomba yakıt deposu ve çorap sanayisinde kullanılan bir çok kimyasal madde depolamasına izin verdiğini ve bu konuda kusurlu ve sorumlu olduğunu, binanın projeye uygun yapılmadığını ve ağır yangın yükü taşıyan işletmelere binayı kiralandığı içinde sorumlu olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili sigorta şirketinin sigortalısı … AŞ ve … A.Ş.’ye ait emtialarının 27.06.2007 tarihinde 1. davalıya ait antrepoda meydana gelen yangın sonucunda hasar gördüğünü, sigortalıların yaptığı hasar ihbarı üzerine müvekkili şirketin hasar tespiti yaptırarak, sigortalısı … AŞ.’nin 92.630,51 TL, … A.Ş.’nin 18.025,00 TL hasar miktarının olduğunu tespit ettiklerini, müvekkili şirketin hasar tespiti uyarınca sigortalı şirketlere toplam 110.656,00 TL ödeme yaptıklarını, ekspertiz ve İtfaiye yangın raporlarında sigortalılara ait emtiaların … Ltd Ştine ait anrepoda 27/06/2007 tarihinde meydana gelen yangın nedeni ile hasara uğradıklarını ve bu nedenle bu şirkete ve sigortacısı … Sigorta Aş ye karşı Bakırköy 4 ATM nin 2008/406 E sayılı dosya ile dava açtıklarını, bu davanın görülmesi aşamasında dosya kapsamına sunulan belgeler ve yangın olayı nedeni ile B.Çekmece sulh Ceza Mahkemesinde 2007/1254 E sayılı dosya numarası ile açılan ceza dosyasındaki belgelerden, yangın olayının meydana geldiği binanın sahibi davalı S.S Miltaş Toplu İşyeri Yapı Koop olduğunu öğrendikleri, davalı … Tic. AŞ’nin binada kaçak yakıt tankı bulundurduğu ve yangının çıkması ve yayılmasında kusurlu bulunduğu, davalı T.C Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığına İzafeten İl Muhakemat Müdürlüğü’nünde yangın olayının çıkmasında ve yayılmasında etkisi bulunması ihtimali bulunan yanıcı, parlayıcı ve patlayıcı emtianın antrepoya alınmasına engel olmadığı ve denetimini yapmadığını ve bu nedenle bu davayı açmak zorunda kaldıklarını, bu dava konusu ile Bakırköy 4 ATM nin 2008/406 E sayılı davanın konusu aynı olduğunu ve her iki davanın davalılarının yangın olayından dolayı müştereken ve müteselsilen sorumluluğu bulunduğunu ve bu nedenlerle davaların birleştirilmesini talep etmiştir. Davalı … AŞ vekili cevap dilekçesi ile; davacının sigortalılarına ait emtianın diğer davalı … ait antrepolarda iken 27.06.2007 günü meydana gelen yangın olayında zarar ziyana uğradığını, davacı tarafından ileri sürülen iddiaların tarafılarınca kabulünün mümkün olmadığını, zira olayla ilgili olarak tanzim edilen İBBB İtfaiye Daire Başkanlığının 05.07.2007 günlü yangın raporunda, Büyükçekmce Cumhuriyet Başsavcılık dosyasında alınan bilirkişi raporunda, Büyükçekmce SHM’nin 2007/389 D . İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ve diğer davalı ve davalı … Sigortacısı … Sigorta AŞ tarafından Büyükçekmece 3 AHM’nin 2007/62 D. İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda müvekkili şirkete atfedilen herhangi bir kusur olmadığı gibi, düzenlenen bilirkişi raporları ile yangının davalı … tarafından işletilen antrepodan çıktığına dair görüş bildirildiğini beyanla müvekkili şirket hakkındaki haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı SS Miltaş Toplu İş Yeri Yapı Kooperatif vekili cevap dilekçesi ile; müvekkili şirketin uhdesinde bulunan taşınmaz üzerinde kurulu bulunan taşınmazı tahsisli maliki olduğunu, başka bir ifade ile taşınmazın müvekkili kooperatife tahsis edildiğini ve üzerinde toplam 6 kattan oluşan ve yaklaşık 30.000 m2 bir alana sahip taşınmazın maliki olduğunu, taşınmazda bir çok kiracı faaliylet gösterdiğini, meydana gelen yangın sonucunda bina tamamen yanarak kullanılmaz durumda hasar oluştuğunu bu nedenle yangında zarar gören konumunda bulunduğunu, davacının talep ettiği zarar kalemlerinin ve miktarlarının hayal ürünü olduğunu, makine ve tesisat için ileri sürülen miktarların gerçekte halay ürünü olup soyut bir iddia olduğunu, yangın sonrası yapılan incelemelerde beyan edilen emtiaların var olduğuna ilişkin bir tespitin söz konusu olmadığını beyanla öncelikle usulü yönden eksikliklerin giderilmesine ve bu yönde davacı vekiline kesin süre verilmesine, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Başbakanlık Gümrük Müşavirliği vekili cevap dilekçesi ile; 4458 sayılı Gümrük Kanunun 94. maddesinin 2. fıkrası hükmü ve yine aynı kanunun 95. maddesinin 1. Fıkrası hükmü gereğince işlemler 23981 sayılı 2 Mart 2000 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 2000/186 sayılı 7 Şubat 2000 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı Eki Gümrük Antrepoları Açılması ve İşletilmesine ilişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik Çerçevesinde yürütüldüğünü, antrepoya konulacak eşyanın iyi muhafazası , gümrük vergisi ile diğer vergi ve resimlerin korunması bakamında lüzumlu fenni tesisat ölçü ve aletleri usulüne uygun şekilde temin etmeyi, bunlarıda meydana gelecek arızaları tamir ettirmeyi ve gümrük haklarının emniyetle korunabilmesi için Gümrük Müsteşarlığınca gerekli görülecek sair tesisat ve tadilatı yapmayı, gümrük mevzuatına ve taahhütlerine aykırı hareket görüldüğü takdirde Gümrük Müstaşarlığının verdiği izni geri alabileceğni ve mevcut malları masrafı tarafından ödenmek şartıyla gösterecek başka antrepolara naklettirerek antrepoyu kapatacağını ve husustan dolayı zarar ve ziyan iddiasında bulunmaya hakının olmayacağını kabul ve taahhüt edildiğini, müvekkili idare tarafından antrepodaki eşyaların muhfazasında gerekli özen gösterildiğini ve diğer davalı … Şti’nin işlettiği A tipi antrepoda 4458 sayılı yasanın 93-107 maddeleri ile 4458 sayılı yasanın uygulanmasına dair yönetmeliğin 227-346 maddeleri çerçevesinde düzenli olarak denetim yapıldığını, ayrıca davacı şirket tarafından sigorta yapılırken emtiaların bulunduğu yerlerin durumunu, dışarıda ve sonradan meydana gelecek olumsuz koşullar karşısında gerekli tedbirlerin alınıp alınmadığının ve denetlendiğinin ispatı gerektiğini, aksi halde meydana gelen zararda kendi ihmal ve kusurlarından bahsedilemeyeceğini, bilirkişi incelemesinde yangının sebebi ile ilgili kesin sonuçlara varılmamış ve yangının çıkış yeri ve diğer hususların konusunda tatmin edici açıklama ve incelemeler yapılmadığını, varılan sonuçların son derece yüzeysel ve tahminler üzerine oluşturulduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 25/10/2018 tarih ve 2014/337 Esas – 2018/999 Karar sayılı kararında; “….Tüm dosya kapsamından; dava, antrepoda bulunan emtianın çıkan yangın olayı nedeniyle zarar görmesine dayalı tazminat istemine ilişkin olup, öncelikle yangının çıkış nedeniyle kusur durumunun tespiti gerekmektedir. Dosya arasına sunulan itfaiye raporu, mahkememizce alınan bilirkişi heyeti raporu, dosyaya ibraz olunan aynı antrepoda bulunan emtialara ilişkin açılmış davalarla ilgili ibraz olunan raporlar, ceza dosyası ve alınan beyanlar dikkate alındığında; yangının davalı … Ltd.Şti.nin işletmiş olduğu antrepoda çıktığı anlaşılmaktadır. Antreponun giriş katında bulunup, giriş katla üst katlar arasında yangın olduğu sırada mevcut olup, yangından sonra tadilat sırasında kapatıldığı, keşif ve bilirkişi raporu ile tespit olunan üzeri şeffaf elyafla kaplı, diğer katlara geçişi kapatılan havalandırma alanında şeffaf malzemenin yanmasıyla kolayca üst katlara sirayet ettiği anlaşılmıştır. Bu hususlar dikkate alındığında, yangının davalı …ltd.Şti.ne ait antrepoda meydana geldiği ve buradan genişçe havalandırma boşluğunda bulunan şeffaf malzeme ile kapatılmış olan alandan diğer katlara yayıldığı ve kontrol edilemez hale geldiği hususunda tereddüt bulunmamaktadır. Yangının yayılması sonrasında, aynı binada bulunan dava dışı … A.Ş.e ait parlayıcı kimyevi maddenin tutuşmasıyla yangının daha geniş alanlara yayıldığı anlaşılmaktadır. Bu hususlar dikkate alındığında, yangının çıkışında ve yayılmasında davalı … Ltd.Şti.nin kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. Dava konusu yangın olayıyla ilgili birçok mahkemede alınan raporlarda da davalı … Ltd.Şti.nin sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır ve kararlar yargıtay denetiminden geçmiştir.(mahkememizin 2009/7 esas ve 2013/141 esas mahkememizin 2007/72 esas ve 2013/295 kararıyla mahkememizin 2013/8 esas, 2013/67 karar, Bakırköy 7 ATM’nin 2011/144 Esas, 2016/125 karar sayılı ilamlarında) Yangının çıkış sebebi dışında emtiaların istiflenmesindeki düzensizlik ve yangının yayılmasına müsait şekilde bir ortam oluşturulması nedeniyle de davalı antrepo işletmecisinin sorumluluğu bulunmaktadır. Davalı Gümrük Müdürlüğü yönünden kusur durumunu değerlendirdiğimizde; yukarıda belirtildiği üzere yangının davalının işlettiği antrepoda çıktığı, bulundurmaması gereken kimyevi maddelerin antrepoda bulundurulduğu, yangına bu kimyasal maddelerin sebep olduğu, kimyasal maddelerin istiflenmesinde ve saklanmasında özensiz davranıldığı, yangının çıkış sebebi dikkate alındığında gümrük müdürlüğünün kusuru bulunmadığı zira alınan raporlarda farklı görüşler bujlunamkta ise de Gümrük Müdürülüğünün sorumluluğunu gümrük kanunu ve ileri yönetmelik dikkate alınarak değerlendirilmesi gerektiği, bu yasa ve yönetmelik gereğince gümrük açılması sırasında izin verilirken gerekli koşulların sağlanması ve sonrasında da gerekli denetimlerin yapılmasıyla Gümrük Müdürlüğünün sorumlıuluğunun sınırı olduğu, bu iznin verilmesinde bir eksiklik veya denetimde eksiklikten yangının çıktığına dair bir delil bulunmadığı, dolayısıyla sınırlı ve yasayla belirlenen izin ve denetim yükümlülüğü kapsamında değerlendirdiğimizde Gümrük Müdürlüğünün yangının çıkmasında ve yayılmasında bir kusurunun bulunmadığı anlaşılmıştır. Zararın miktarına gelince; davacı taraf 110.656,00 TL tazminat talep etmiş olup, alınan her iki raporda da talep edilen 110.656,00 TL tazminat miktarının piyasa rayici ile uyumlu olduğu belirtilmiş olup, zararın 110.656,00 TL olduğu kabul edilmiştir. Diğer davalı … Sigorta ise, davalı … Ltd.Şti. ile arasında bulunan sigorta sözleşmesi gereğince ve sigorta da belirtilen limite göre sorumluluğu söz konusudur. Dosya arasına davalı sigorta şirketi tarafından ibraz olunan garameten paylaşım pusulası ibraz olunan raporlar dikkate alındığında, 3.000.000,000 USD sigorta bedelinin, 30.12.2011 tarihi itibariyle ulusal para karşılığının 5.662.800,00 TL den ibaret olduğunu belirleyerek, davaya konu yangın hadisesinde tüm zarar görenlerin taleplerini dikkate alarak, garameten paylaştırma/proporsiyon hesabı yaptığı ve bu hesaba ilişkin Excel üzerinde liste tanzim ettiği ve bu kapsamda, davalı sigorta şirketinin, tarafından tanzim edilen garame hesabına ilişkin listede, davacı şirket için ayrılan miktarın 55.327,50 TL den ibaret olduğunun görüldüğünü, zarar görenlerin ve zarar miktarının fazlalığı, döviz cinsinden zararını talep edenlerin yanında, dava dosyasında olduğu gibi (TL) olarak talepte bulunanların bulunduğu görülmekle, davalı … Sigorta AŞ tarafından yapılan garame paylaşımı yerinde ve hakkaniyetli olduğunu, nitekim, dosya kapsamında bulunan diğer hasarlara konu dava dosyalarına ibraz edilen bilirkişi raporu ve Mahkeme ilamlarında, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan paylaşımın dikkate alındığının görüldüğü anlaşıldığından davalı sigorta şirketinin 55.327,50 TL miktarı ile sorumlu tutulması gerektiği anlaşılmıştır. İkinci heyet bilirkişi ek raporunda her ne kadar, “hasar Ödemelerinde, ödeme tarihindeki T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru esas alınacaktır” özel şartı dikkate alındığında, davalı sigorta şirketinin, davacı taraf için 30.12.2011 tarihinde belirlediği 55.327,50 TL tazminatı ödemediği ve de tevdii mahalli tayin etmediği de nazara alındığında davalı sigorta şirketinin 55.327,50 TL nin 30.12.2011 tarihindeki USD karşılığından sorumlu olması gerektiği bildirilmişse de, davalı sigorta şirketinin garameten paylaşım tablosunu olaydan sonraki bir tarihte gelen toplam talepleri nazara alarak düzenlediği, 30.12.2011 tarihinde zaten USD cinsinden olan poliçe toplam limitini TL ye çevrilerek hesaplama yapıldığı, poliçe kapsamında zarar gören bir çok gerçek ve tüzel kişiye farklı tarihlerde ödeme yapma durumunun doğal olduğu, açılan davalarda hükmedilen miktarlara talep tarihlerine göre faiz işletildiği nazara alındığında ikinci heyet ek raporundaki bu değerlendirmeye itibar edilmemiştir. Tüm bu hususlar dikkate alınarak, asıl davanın kabulü ile 110.656,00 TL’nin 18.025,00 TL’sine 16/08/2007 tarihinden itibaren kalanına 29/08/2007 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin poliçe bedeli ve diğer hasar dosyaları ile birlikte garameten paylaşım dikkate alınarak 55.327,50 TL den sorumlu tutulmasına, birleşen davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur….”gerekçesi ile, A-Asıl Davanın kabulü ile 110.656,00 TL’nin 18.025,00 TL’sine 16/08/2007 tarihinden itibaren kalanına 29/08/2007 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte, davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumluluğu 55.327,50 TL ile sınırlı olmak üzere, davalılar … Ltd. Şti. ile … Sigorta A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, B-Birleşen Davanın reddine, 2-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 1.507,90 TL, davetiye, müzekkere ve bilirkişi gideri 5.829,00 TL olmak üzere toplam 7.336,90 TL’nin birleşen davalılar için yapılan masraflarında bu toplamda olduğu dikkate alınarak 3.668,45 TL’nin davalılar … Ltd. Şti. ile … Sigorta A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş ve karara karşı asıl ve birleşen davada davacı vekili ve asıl davada davalı … SİGORTA A.Ş. (… SİGORTA A.Ş.) vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
ASIL VE BİRLEŞEN DAVADA DAVACI VEKİLİ İSTİNAF DİLEKÇESİ İLE, Yerel mahkeme kararının lehe kısımları Kanunlara ve hukuka uygun olduğunu, Davalı … Sigorta A.Ş.’nin poliçeden kaynaklanan sorumluluk sınırı hatalı olarak eksik belirlendiğini, … Sigorta A.Ş. Yangın poliçesinde yer alan teminat tutarı 3.000.000,000 USD olup, poliçede, hasar ödemelerinde ödeme tarihindeki Merkez Bankası Döviz Satış Kurunun esas alınacağı özel şartı bulunduğunu, Yerel mahkeme tarafından bilirkişi heyet raporuna göre değil de … Sigorta A.Ş.’nin kendi beyanına göre sorumluluğun belirlenmesi yoluna gidildiği, buna göre 30/12/2011 tarihli TCMB döviz kuru esas alınarak 55.327,50.TL ile sınırlı olarak sorumluluğa hükmolunduğunu, Davalı … Sigorta’nın 14493057 sayılı Yangın Abonman Sigorta Poliçesi ile emtia sigorta teminatının 3.000.000,00-USD olduğu belirtilmiş olup, teminat limiti yüksek olduğundan dava konusu zararların tamamını karşılayabilecek niteliktedir, bu nedenle … Sigorta yönünden de davanın tam kabulüne karar verilmesi gerektiğini, Gerekçeli kararda aynen aktarılan 2.bilirkişi heyet raporu ile de bu iddialarının ispat edildiğini, rapordaki açıklamalar yerel mahkeme kararına da aynen aktarılmış olmasına rağmen … Sigorta yönünden sorumluluğun 55.327,50-TL ile sınırlı olduğuna ilişkin hatalı bir hüküm kurulduğunu, Davalı … Sigorta A.Ş.’nin poliçesi Amerikan Doları cinsinden teminat vermekte olup, dolara endeksli bir poliçe olduğunu, bu nedenle Garame Hesabının da Amerikan Doları cinsinden yapılması ve sorumluluğun buna göre tespit edilmesi gerektiğini,
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı sigorta şirketinin Garame Hesabı yaptığı tarihteki 55.327,50.TL tazminatın Amerikan Doları karşılığının 29.311,02 USD olduğu tespit edildiğini, 30/12/2011 tarihli TCMB döviz kurunun esas alınmasının hiçbir açıklaması bulunmadığını, zira davalı bu tarihte müvekkili şirkete tazminat ödemesi ve tevzi mahalli tayin ettirmediğini, … Sigorta tarafından tanzim edilen poliçede hasar ödemelerinin ödeme tarihindeki Merkez Bankası döviz satış kurulunun esas alınacağı kararlaştırıldığından, 30/12/2011 tarihindeki deviz kurunun esas alınması sigortacılık prensiplerine de aykırı olduğunu, Müşterek müteselsil sorumluluk esasına göre ikame edilen işbu davada, kabul kararı bulunması sebebi ile toplam 7.336,90.TL yargılama giderinin tamamının davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken, birleşen davalılar için yapılan masrafların da bu toplamda olduğu gerekçesiyle yarısı olan 3.668,45.TL’nin davalılardan … ve … Sigorta’dan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş olmasının usul hükümlerine ve hukuka aykırı olduğunu, Yangın olayında meydana gelen zararlar için bina maliklerinin gayrımenkullerinde yangın önlemlerinin alınmamış olması nedeniyle kusursuz sorumluluğu bulunduğundan birleşen davanın da kabulü gerekirken reddine karar verilmiş olması hukuka aykırı olup bu yönüyle de kararın ortadan kaldırılarak bu davalılar bakımından da davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, Nitekim dava ve ceza yargılaması kapsamında diğer davalıların da farklı sebeplerle kusurlarının bulunduğu tespit olunduğunu, bu nedenle diğer davalılar hakkında da müştereken ve müteselsil sorumluluk esasına göre davanın kabulüne dair hüküm kurulmasını talep ettiklerini, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının aleyhe olan kısımların istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ASIL DAVADA DAVALI … SİGORTA A.Ş. (… SİGORTA A.Ş.) VEKİLİ İSTİNAF DİLEKÇESİ İLE, Davacı … Sigorta A.Ş. 27.06.2007 tarihli yangında davadışı sigortalılarının zarar gördüğü iddiasıyla ödediği 110.656,00 TL zarar bedelinin rücuen tazmini talebiyle huzurdaki davayı ikame ettiği, yerel mahkemece verilen 25.10.2018 tarihli kararla asıl davanın kabulü ile 110.656,00 TL’nin davalılar … ve Müvekkilimiz … Sigorta A.Ş.’den müvekkili şirketin sorumluluğu 55.327,50 TL ile sınırlı olmak üzere, müştereken ve müteselsilen tahsiline, birleşen davanın reddine karar verildiğini, işbu karar, davacı Sigorta Şirketi tarafından istinaf edildiğini, Hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte, dava konusu yangın sebebiyle birden çok zarar gören ve poliçe teminat limitini aşar şekilde talepler bulunduğundan, gelen tüm taleplerin Garame Hesabına göre paylaştırılarak hüküm kurulmasının yerinde olduğunu, Dava konusu 27.06.2007 tarihli yangın sebebiyle birçok zarar gören taraf müvekkili şirketten talepte bulunduğu, müvekkili şirketin poliçe limitini aşar şekilde gelen taleplerden proporsiyon listesi oluşturarak ilgili davalara bildirdiğini, İşbu dava konusu talepler yönünden proporsiyon hesabına ayrılan bedel 55.327,50 TL olmakla; Yerel Mahkemece proporsiyon hesabı doğrultusunda müvekkili şirketin sorumluluğuna karar verildiğini, hiçbir şekilde dava konusu talepleri kabul anlamına gelmemekle birlikte, yerel mahkemece proporsiyon hesabına göre hüküm kurulması yerinde olup davacının bu yönden istinaf taleplerine itibar edilmemesi gerektiğini, Her ne kadar davacı sigorta şirketi karar tarihi itibariyle ve USD değer üzerinden karar verilmesi gerektiği yönünde yerel mahkeme ilamına itiraz etmişse de, davacı sigorta şirketi dava dışı sigortalılarına TL üzerinden ödeme yaptığını, işbu dava TL üzerinden ikame edildiğini, Yerel Mahkemenin gerekçesinde; “Diğer davalı … Sigorta ise, davalı … Ltd.Şti. ile arasında bulunan sigorta sözleşmesi gereğince ve sigorta da belirtilen limite göre sorumluluğu söz konusudur. Dosya arasına davalı sigorta şirketi tarafından ibraz olunan garameten paylaşım pusulası ibraz olunan raporlar dikkate alındığında, 3.000.000,000 USD sigorta bedelinin, 30.12.2011 tarihi itibariyle ulusal para karşılığının 5.662.800,00 TL den ibaret olduğunu belirleyerek, davaya konu yangın hadisesinde tüm zarar görenlerin taleplerini dikkate alarak, garameten paylaştırma/proporsiyon hesabı yaptığı ve bu hesaba ilişkin Excel üzerinde liste tanzim ettiği ve bu kapsamda, davalı sigorta şirketinin, tarafından tanzim edilen garame hesabına ilişkin listede, davacı şirket için ayrılan miktarın 55.327,50 TL den ibaret olduğunun görüldüğünü, zarar görenlerin ve zarar miktarının fazlalığı, döviz cinsinden zararını talep edenlerin yanında, dava dosyasında olduğu gibi (TL) olarak talepte bulunanların bulunduğu görülmekle, davalı … Sigorta AŞ tarafından yapılan garame paylaşımı yerinde ve hakkaniyetli olduğunu, nitekim, dosya kapsamında bulunan diğer hasarlara konu dava dosyalarına ibraz edilen bilirkişi raporu ve Mahkeme ilamlarında, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan paylaşımın dikkate alındığının görüldüğü anlaşıldığından davalı sigorta şirketinin 55.327,50 TL miktarı ile sorumlu tutulması gerektiği anlaşılmıştır.” şeklinde belirtildiğini, Ayrıca, açılan davalarda talep tarihlerine göre faiz işletildiğinden davacı sigorta şirketinin USD cinsinden hüküm kurulması gerektiği yönündeki talepleri ve itirazları reddedildiğini, tüm bu sebeplerle, davacı sigorta şirketinin istinaf taleplerinin reddini talep ettiklerini, Davacı sigorta şirketine %10 kusur atfedilmişken davacının kusurundan davalı müvekkili şirket ve sigortalısının sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu, Yerel mahkemece yapılan yargılamada davacı sigorta şirketine %10 kusur atfedildiğini, hükümde davacı şirketin sorumluluğu da müvekkili şirket ve sigortalısına yüklendiğini, müvekkili şirketin sorumluluğu %100 kusur üzerinden hesaplandığını, Davacının kusurundan müvekkili şirket sorumlu tutulamayacağını, davacı tarafın kusuruyla sebebiyet verdiği zararı müvekkili şirkete ve sigortalısı …’e yöneltmesi hukuka ve hakkaniyete aykırı olup davacının kusurunun hükmedilecek değerlen indirilmesi gerekirken herhangi bir indirim yapılmaksızın hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, Hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirket sigortalısına %60 kusur atfedilmişken %100 kusurluymuş gibi hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, Yerel Mahkeme tarafından verilen kararda yangının çıkış nedenindeki kusur ve sorumluluk ile Yangının büyümesi ile diğer işyerlerine sirayet etmesine ilişkin kusur ve sorumluluk ayrıştırılmaksızın iç içe değerlendirilerek tüm kusur ve sorumluluk müvekkili şirket sigortalısı …’e aitmişcesine deyim yerinde ise sigortalı davalı … sorumlu ilan edildiğini, Müvekkili şirket sigortalısı …’in sıradan bir depocu değil birinci derece sorumlu gümrük muhakemat kontrolü ile alınan emtiaların saklanması için gümrük antreposu hizmeti vermekte olduğunu, hal böyle olunca antrepoda bulunan malların alınması, saklanması, tasfiyesi, imhası gibi hususlarda tek başına karar mercii olmadığını, bu nedenle sorumluluğun müvekkili şirket sigortalısı davalı …’e yıkılmasının hatalı olduğunu, Nitekim, davalı sigortalı … tarafından işletilen … Antrepo Kod numaralı A tipi genel antrepoda Gümrük Yönetmeliği Ek 16’da yer alan parlayıcı, patlayıcı, yanıcı eşya bulunmadığı beyan ve iddia olunsa da bu durumun aksi Büyükçekmece 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 2007/1254 E. sayılı ceza dosyası ile de sabit olduğu üzere, Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığının tasfiyelik malları süresinde denetleme işlemlerini yapmamış olması ve Tehlikeli Kimyasallar Yönetmeliğine (RG. 11/07/1993/ 21634) riayet etmeden gümrüklü sahaya kimyasal madde aldığı ve süresi dolmuş kimyasalları imha etmemiş olmasından dolayı kusurlu olduğunu, bu sebeple, tüm kusur müvekkili şirket sigortalısı …’e aitmiş gibi kurulan karar hatalı olduğunu, Zira, dosya kapsamında yapılan kusur incelemesinde de belirlendiği üzere müvekkili şirket sigortalısının kusuru %60 olarak belirlenmiş olmasına rağmen, antrepocu olarak zararın tamamından sorumlu tutulması hakkaniyete aykırı olduğunu, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Asıl ve birleşen dava, davalı … Ltd. Şti. tarafından işletilen antrepoda bulunan davacının sigortalılarına ait emtianın zarar görmesi nedenine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece, A-Asıl Davanın kabulü ile 110.656,00 TL’nin 18.025,00 TL’sine 16/08/2007 tarihinden itibaren kalanına 29/08/2007 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte, davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumluluğu 55.327,50 TL ile sınırlı olmak üzere, davalılar … Ltd. Şti. ile … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, B-Birleşen Davanın reddine, karar verilmiş ve karara karşı asıl ve birleşen davada davacı vekili ve asıl davada davalı … SİGORTA A.Ş. (… SİGORTA A.Ş.) vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Asıl ve birleşen davada davacı vekilinin Asıl dava davalısı sigorta şirketinin sorumluluğuna yönelik istinaf sebepleri incelendiğinde; Asıl dava davalısı sigorta şirketi ile asıl davanın diğer davalısı … Ltd.Şti.arasında 03/05/2007 başlangıç tarihi 03/05/2008 bitiş tarihli … numaralı yangın abonman sigorta poliçesinin olduğu, poliçede yangına karşı koruma klavuzunun bulunduğu, rizikonun sigortalanan dönemde gerçekleştiği bu haliyle meydana gelen zarar nedeniyle poliçe kapsamında davalı sigorta şirketinin de sorumlu olduğu anlaşılmıştır. Sorumluluk sigortaları zarar sigortası-meblağ sigortası ayrımında zarar sigortası kapsamında yer almaktadır. Bu nedenle rizikonun gerçekleşmesi halinde bu rizikodan zarar gören üçüncü kişilerin gördükleri gerçek zararlar sigorta limiti dahilinde karşılanır. Garameten ödeme ilkesi gereğince, bir rizikonun gerçekleşmesi ile zarar görenlerin birden fazla olması ve tazminat alacaklarının da sigorta sözleşmesinde öngörülen sigorta bedelinden fazla olduğu hallerde, zarar görenlerden her birinin sigortacıya karşı yöneltebileceği tazminat miktarı isteminden, sigorta bedelinin tazminat alacaklıları toplamına olan oranına göre indirim yapılmasını öngörülmektedir. Zarar görenlerin birden fazla olması halinde, bunlar arasında eşitlik esasını dikkate alan bu ilkenin, zarar sigortası olan ihtiyari mali mesuliyet sigortalarında da dikkate alınması gerekmektedir. Birden fazla kişi zarar görmüşse sigortacı, poliçede gösterilen limitle sorumlu olacağından zarar gören üçüncü kişiler oranlama yoluyla (garameten-oranlı eşit paylaştırma esasına göre) tazminat isteyebileceklerdir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/6680 esas 2015/461 karar sayılı ilamı) Mahkemece, somut olayda zarar görenlerin çokluğu nedeniyle poliçe limitinin aşılıp aşılmadığı, garameten paylaştırma koşullarının oluşup oluşmadığı yönünde bilirkişiden rapor alınıp sonucuna göre davalılardan … Sigorta A.Ş’nin teminat limiti ve sigorta sözleşmesine göre başvurulan tüm talepler dikkate alınarak taleplerin garameten paylaşımı nedeniyle bu miktarın 55.327,50 TL TL’sinden sorumlu tutulması ve davacının dava dilekçesindeki talebinin TL. cinsinden olması nedeniyle davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu miktarın TL. yönünden hüküm altına alınması dosya kapsamına usul ve yasaya uygun olup davacı vekilinin asıl dava davalısı sigorta şirketinin sorumluluğuna yönelik istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. ( Aynı yangın sonucu oluşan zararların tazmini istemiyle açılan davalarda Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2015/2680 Esas- 2015/8386 Karar sayılı kararı ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2014/2507 Esas- 2015/813 Karar sayılı kararıda benzer mahiyettedir. ) Asıl ve birleşen dosya davacı vekilinin haklarında ret kararı verilen davalılara yönelik asıl dosya davalısı sigorta şirketi vekilinin kusur ve sorumluluğa göre karar verilmediğine yönelik istinaf sebepleri incelendiğinde, Taraf delilleri mahkemece toplanmış, hasar dosyası getirtilmiş, sigorta poliçesi ibraz edilmiş, mahkemece uzman bilirkişi heyetinden rapor ve ek rapor alınmış, tüm bu deliller ve aynı eylemle ilgili olarak başka mahkemelerde açılan davalar sonucu verilen kararlar ve bu dosyaların temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11 HD. Den verilen kararların değerlendirilmek suretiyle sonuca gidildiği tesbit edilmiştir. Dosya arasına sunulan itfaiye raporu, mahkemece alınan bilirkişi heyeti raporu, dosyaya ibraz olunan aynı antrepoda bulunan emtialara ilişkin açılmış davalarla ilgili ibraz olunan raporlar, ceza dosyası ve alınan beyanlar dikkate alındığında; yangının asıl dosya davalısı … Ltd.Şti.nin işletmiş olduğu antrepoda meydana geldiği, davalı tarafından bulundurulmaması gerekli olan kimyasal maddelerin antrepoda bulundurulduğu, yangına bu kimyasal maddelerin sebep olduğu, Antreponun giriş katında bulunup buradan diğer katlara yayıldığı ve kontrol edilemez hale geldiği hususunda tereddüt bulunmamaktadır. Yangının yayılması sonrasında, aynı binada bulunan birleşen dosya davalısı … A.Ş.e ait antrepodaki parlayıcı kimyevi maddenin tutuşmasıyla yangının daha geniş alanlara yayıldığı anlaşılmaktadır. Bu hususlar dikkate alındığında, yangının çıkışında ve yayılmasında davalı … Ltd.Şti.nin kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Davalıların sorumluluğuna gelince, davacının sigortalılarına ait emtianın asıl dava davalısı antrepo işletmecisi … Ltd.Şti.nin antreposunda saklanılması söz konusu olup, davalı antrepo işletmecisinin emtianın saklanmasında kendisine atfedilebilecek hiçbir kusur ve ihmali bulunmadığını ispat etmesi halinde sorumluluktan kurtulması mümkündür. Hem yangının çıkış nedeniyle hem de emtiaların istiflenmesi ve korunmasında özensizlik gösterilmesi nedeniyle asıl davada davalı antrepo işletmecisinin kusurlu bulunması sebebiyle meydana gelen zarardan tam bir sorumluluğu bulunmaktadır. Davalı antrepo işleticisi eski B.K.nın 463 maddesi gereğince üzerine düşen tüm yükümlülüğü yerine getirmesine ve tüm dikkat ve ihtimamı göstermesine karşın zararın meydana geldiğini ispat etmedikçe meydana gelen zarardan sorumludur. Dava konusu olayda da, davalı antrepo işleticisi … Ltd.Şti.nin kusuru bulunmaktadır. Kusurunun oranına bakılmaksızın meydana gelen zarardan sorumludur. Birleşen dosya davalısı bina maliki S.S. Miltaş Yapı Kooperatifi’nin sorumluluğuna gelince, yangının meydana geldiği tarihte yürürlükte bulunan eski borçlar kanununun 58. maddesine göre bina malikinin, binanın yapılmasından ve muhafazasından dolayı sorumluluğu bulunmaktadır. Bu madde içeriğinden açıkça anlaşıldığı üzere bina maliki, binanın yapılması ve bakımında bir kusuru bulunması durumunda meydana gelen zarardan sorumluluğu söz konusudur. Binanın bakımı hususu ise, bina içerisine sokulan malzemeleri denetim ve kontrolünü kapsamamaktadır. Bina malikinin binada bulunan kiracı ve diğer yerleşenlerin giriş çıkışlarını kontrol etme ve hangi malzemeleri sokabileceklerini denetleme hak ve yükümlülüğü bulunmamaktadır. Binasını kiraya veren bir kimsenin, kiracının kusurlu hareketi sonucu yangına sebebiyet vermesi halinde binanın fena yapılmasından söz edilemeyeceği gibi, binanın bakım yükümlülüğününde bahis konusu olmadığı, bu husus gözetilerek bina maliki birleşen dosya davalısı S.S. Miltaş Yapı Kooperatifi hakkındaki davanın reddine karar verilmesi dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun olup Asıl ve birleşen dosya Davacı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Birleşen dosya davalısı Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı’na yönelik istinaf incelenmesine gelince; Davacının sigortalılarına ait emtianın asıl dava davalısı antrepo işletmecisi … Ltd.Şti.nin antreposunda saklanılması söz konusu olup hem yangının çıkış nedeniyle hem de emtiaların istiflenmesi ve korunmasında özensizlik gösterilmesi nedeniyle davalı antrepo işletmecisinin kusurlu bulunması sebebiyle meydana gelen zarardan tam bir sorumluluğun bulunduğu, dosya arasında bulunan cevabi yazılardan ve ceza dosyası kapsamından birleşen dosya davalısı Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı’nın kusurunun olmadığına yönelik mahkeme tesbiti ve bu davalı hakkında verilen davanın reddi kararı dosya kapsamına göre yerinde olup Asıl ve birleşen dosya Davacı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. HMK 282 maddesindeki “Hakim bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir.” yasal düzenlemeleri de gözetildiğinde; İlk Derece Mahkemesine sunulan deliller,ceza dosyası, aynı olayla ilgili başka mahkeme dosyalarından alınan bilirkişi raporları ve bu dosyalardan verilen mahkeme kararları ve bu mahkeme kararlarının temyizi üzerine Yargıtay ilgili Hukuk Dairelerinden verilen Yargıtay ilamları, ilk derece mahkemesince bilirkişi heyetinden alınan kök ve ek rapor içeriğindeki tespitler gözetildiğinde; yangının davalı …ltd.Şti.ne ait antrepoda meydana geldiği ve buradan aynı binada ve katta bulunan davalı … A.Ş.e ait antrepoya yangının sıçraması sonrası bu antrepodaki parlayıcı kimyevi maddenin de tutuşmasıyla yangının daha geniş alanlara yayıldığı anlaşılmaktadır. Dava konusu yangın olayıyla ilgili birçok mahkemede yapılan yargılama sonucu davalı … Ltd.Şti.nin sorumlu olduğuna yönelik başka mahkemelerden verilen kararların yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği,Bu hususlar dikkate alındığında, yangının çıkışında, yayılmasında ve zararın oluşumunda davalı … Ltd.Şti.nin kusurlu olduğu,yangının çıkışında ve zararın oluşumunda davacı sigorta şirketinin ve sigortalısının kusurunun olmadığı ayrıca yangının çıkış sebebi dışında emtiaların istiflenmesindeki düzensizlik ve yangının yayılmasına müsait şekilde bir ortam oluşturulması nedeniyle de davalı antrepo işletmecisinin sorumlu olduğu anlaşılmakla; ilk derece mahkemesince verilen kararda yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, aksi yöndeki asıl ve birleşen dosya davacı vekili ile asıl dosyanın davalısı sigorta şirketi vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Asıl ve birleşen dosya davacı vekilinin yargılama giderlerine yönelik istinaf sebebi incelendiğinde, Mahkemece yargılama giderlerini HMK. 326/2 Maddesi uyarınca, tarafların haklılık oranına göre paylaştırdığı tesbit edilmekle, davacı vekilinin yargılama giderlerine yönelik istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamasına göre; ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun olup kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, asıl ve birleşen dosya davacı vekili ile asıl dosyanın davalısı sigorta şirketi vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Asıl ve birleşen davada davacının, asıl davada davalı … SİGORTA A.Ş.’nin (… SİGORTA A.Ş.) istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b1 maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf edenler tarafından yatırılan 121,30’ar.TL istinaf kanun yoluna başvurma harçlarının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince asıl ve birleşen davada davacının asıl davaya yönelik alınması gereken 59,30.TL istinaf karar harcından istinaf eden tarafından yatırılan 44,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90.TL’ nin asıl ve birleşen davada davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince asıl ve birleşen davada davacının birleşen davaya yönelik alınması gereken 59,30.TL istinaf karar harcından istinaf eden tarafından yatırılan 44,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90.TL’ nin asıl ve birleşen davada davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 5-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince asıl davada davalı … SİGORTA A.Ş.’nin (… SİGORTA A.Ş.) asıl davaya yönelik alınması gereken 7.558,91.TL istinaf karar harcından istinaf eden tarafından yatırılan 1.890,00.TL harcın mahsubu ile bakiye 5.668,91.TL’ nin asıl davada davalı … SİGORTA A.Ş.’den (… SİGORTA A.Ş.) tahsili ile hazineye gelir kaydına, 6-İstinaf edenler tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına, 7-Artan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ve talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 15/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.