Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/1891 E. 2020/255 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1891
KARAR NO: 2020/255
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/05/2019
NUMARASI: 2017/804 Esas – 2019/587 Karar
DAVA: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 20/02/2020
İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekilinin Bakırköy 3. Tüketici Mahkemesi’ne ibraz ettiği 2016/1591 Esas sayılı dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; davacı aleyhine Bakırköy … İcra Müdür- lüğü’nün … E. sayılı dosyası ile başlatılan “…” numaralı kredi kartından kaynaklandığı iddia olunan 70.234,13 TL tutarındaki borca” istinaden başlatılan icra takibi kap- samında davacıya gönderilen ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiğini, takibin şeklen kesin- leştirildiği ve davacının emekli maaşı ile taşınmazlarının kayden haczedildiğini, icra dosyası ve takip talebi üzerinde yapılan incelemelerde; “…” nolu kredi kartından kaynaklanan borca atıfta bulunulduğu halde dayanak kredi kartı sözleşmesinin gösterilmediği veya ibraz edilme- diğinin tespit edildiğini beyanla davacı aleyhine açılan icra takibinin dava sonuna kadar teminatsız olarak ve tedbiren durdurulmasına, davacının “…” nolu kredi kartından ve dolayısıyla Bakırköy … İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı icra dosyasından dolayı davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, davacının sorumlu olduğu hiçbir kredi kartı sözleşmesi bulunmamasına rağmen aleyhine icra takibine girişilerek taşınmazlarına haciz koydurulmuş olması nazar-ı dikkate alınarak; İİK. m. 72/5 uyarınca icra takibinin haksız ve kötüniyetli olması nedeniyle asıl alacağın % 20 sinden az olmayacak şekilde kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; dava dışı … A.Ş.’nin müvekkili bankanın Nişantaşı şubesinden Genel Kredi Sözleşmesi çerçevesinde ticari kredi kullandığını, ticari krediye …’ın müteselsil kefil olduğunu, ticari nitelik taşıyan bu uyuşmazlığın çözümünde Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin görevli olduğunu, ayrıca dava konusu kredi kartından kaynaklanan borcun 31/3/2016 tarihinde … Varlık Yönetim’e temlik edildiğini, müvekkilinin davada pasif husumetinin bulunmadığını beyanla davanın ihbarını , yargılama sonunda davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESi KARARININ ÖZETİ: İlk derece Mahkemesi 17/05/2019 tarih ve 2017/804 Esas – 2019/587 Karar sayılı kararında; ”…..Dava dışı … A.Ş. firması adına düzenlenen 70.000,00 TL limitli, kul- lanıcısı … olan … no.lu Şirket Kredi Kartından kaynaklanan toplam 84.800,60 TL tutarında borca istinaden Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyası ile davacı … aleyhine başlatılan icra takibinde davacının dava dışı … no.lu Şirket Kredi Kartı borcundan, borçlu olarak sorumlu tutulamayacağı, zira …’ın kefil olarak Şirket Kredi Kartı Sözleşmesi imzalamadığı, KEFALET namında bir bağının bulunmadığı tespit edildiğinden davacı kefil olarak imzalamadığı sözleşmeden sorumlu tutulamayacağından doğan borçtan sorumlu tutula- mayacağı anlaşılmakla davacının sübuta eren davasının kabulüne, dava ve takip konusu alacak ne- deniyle davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur….,” gerekçesi İle; İİK 72 md gereğince ; davacının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen dava ve takip konusu 84.809,60 TL’lik alacak nedeniyle davalılar … T.A.Ş. ve (temlik alan) … Varlık Yönetimi’ne borçlu olmadığının tespitine, Yasal şartlar oluşmadığından davacı lehine tazminat takdirine yer olmadığına,karar verilmiştir. Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 17/05/2019 tarih ve 2017/804 Esas – 2019/587 Karar sayılı kararına karşı, davalı … T.A.Ş. ve … A.Ş. vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya dairemize gönderilmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından dairemize UYAP sistemi üzerinden gönderilen 29/01/2020 tarihli üst yazı ekinde davacı vekilinin 28/01/2020 tarihli davanın geri alınmasına ilişkin beyanını içerir dilekçesi ile … A.Ş. vekilinin davanın geri alınmasını kabul ettiği beyanını içerir tarihsiz dilekçesinin gönderildiği görülmüştür. Davacı vekili 28/01/2020 tarihli dilekçesinde özetle; müvekkil … adına ikame edilen Menfi Tespit davasını davalıların muvafakati ile HMK md 123 uyarınca geri aldıklarını, herhangi bir yargılama gideri veya vekalet ücreti talepleri bulunmadığını beyanla; gereğinin yapılmasını talep etmiştir. … A.Ş. vekili dilekçesinde özetle; müvekkili … A.Ş. aleyhine ikame edilen davanın, davacı tarafından hiçbir vekalet ücreti ve yargılama gideri talep edilmeksizin geri alındığını, HMK’ nun 123. maddesi uyarınca davanın geri alınması işlemini hiçbir yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmaksızın kayıtsız ve şartsız kabul ettiklerini beyanla; gereğinin yapılmasını talep etmiştir. Dosya re’ sen ele alınıp incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dairemizce yapılan incelemede; Gerekçeli kararın … A.Ş. vekili Av. …’ e tebliği için hazırlanan tebligat zarfında bu şirketin ihbar olunan olarak yazıldığı, Davacı vekilinin 28/01/2020 tarihli – davayı geri aldıklarına ilişkin – dilekçesine cevap olarak … A.Ş. vekili Av. … tarafından sunulan dilekçede de müvekkili aleyhine ikame edilen davanın geri alınmasını kabul ettiklerini beyan ettiği anlaşılmış ise de; Dava dosyası ve UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede, İlk Derece Mahkemesi tarafından süre verilmesine rağmen, davalı … T.A.Ş ve … A.Ş./ vekili tarafından sunulan herhangi bir temlik belgesinin bulunmadığı, Davalı … T.A.Ş./ vekili tarafından ise, davacının davayı geri almasını kabul ettiklerine ilişkin herhangi bir beyan dilekçesinin sunulmadığı anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince davalının kim olduğunun doğru olarak tespit edilmediği, doğru davalı ile ilgili karar verilmediği, temlik eden ve temlik alan ile ilgili hüküm kurulduğundan, İDM.ce davalının kim olduğu doğru olarak tespit edildikten sonra davacı vekilinin davayı geri aldıklarına ilişkin beyan dilekçesinin HMK 123 madde uyarınca değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Sonuç itibariyle, ilk derece mahkemesince dava şartlarına aykırı karar verildiği anlaşılmakla, davalıların istinaf talebinin kabulü ile HMK’ nın 353/1.a4. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalıların istinaf başvurusunun KABULÜ ile; 1-Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 17/05/2019 tarih ve 2017/804 Esas – 2019/587 Karar sayılı kararının HMK’ nun 353/1-a4 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA ve dosyanın mahkemesine İADESİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf edenler tarafından yatırılan 121,30′ ar TL istinaf kanun yoluna başvurma harçlarının iadesine, taraflarca yatırılan istinaf karar harçlarının talep halinde kendilerine iadesine, 4-Davalı tarafından istinaf aşamasında sarfedilen 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 46,10 TL dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gidiş – dönüş gideri toplamı 167,4 TL’ nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 5- Artan gider avansı olması halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 20/02/2020 tarihinde HMK 353/1-a4 maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.