Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/1847 E. 2021/1202 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1847
KARAR NO: 2021/1202
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2018/926 Esas – 2019/458 Karar
TARİH: 16/04/2019
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/09/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki ilişki bulunduğunu, davalı şirketin 21.10.2017-25.11.2017 tarihleri arasında 7 adet faturalı işlemle 40.335,06 TL’Iik mal aldığını, bunların karşılığından 21.000,00 TL ödeme yaptığını, kalan borcu ödemediğinden icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu tarafından takibe itiraz edildiğini belirterek, davalı borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tarafça davaya cevap verilmemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 16/04/2019 tarih 2018/926 Esas – 2019/458 Karar sayılı kararında; ” ….bilirkişi raporunda açıklandığı üzere tarafların ticari defter kayıt ve belgelerinde davacının davalıdan 19.334,06 TL alacaklı olduğu sabit olduğundan bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı. …”gerekçesi ile, 1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının KISMEN KABULÜ ile, davalı borçlunun Bakırköy …İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 19.334,06 TL asıl alacak üzerinden devamına, 2-Asıl alacak üzerinden % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 3-Fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş ve karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece, tarafların ticari defterlerinin incelendiği ve bu doğrultuda davacının alacaklı olduğuna karar verildiği belirtilmiş ise de, kendileri tarafından 2017 yılına ait ticari defterler sunulmuşsa da, müvekkili şirketin 2018 yılında konkordato sürecinde olduğu ve geçici mühlet aldığı hususları göz ardı edilerek ticari defter eksikliğinden kaynaklı olarak ve bu eksiklik giderilmeyerek davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Müvekkili şirket hakkında 29/11/2018 tarihinde üç aylık geçici mühlet verildiğini ve ilgili mühlet kararından kaynaklı olarak şirketin yönetiminin mahkemenin belirlediği komiserlere bırakıldığını, aynı zamanda müvekkili şirketin konkordato talebine ilişkin olarak verilmiş olan ara kararlar ile ticari defterlerinin sunulmasının istendiğini, mahkemenin istemiş olduğu bilgi belgelerin gönderildiğini ve sonrasında geçici mühlet kararı alındığını, bu karar alındıktan sonra şirketin yönetiminin komiserlere geçtiğini ve müvekkilinin yapabileceği iş ve eylemlerin kısıtlandığını, Geçici mühlet kararında kısa bir süre sonra işbu davanın açıldığını, komiserlerin şirketi yönettiği bir dönemde müvekkili şirkete kesin süre verilerek ticari defterleri sunmasının istenilmesinin müvekkili şirketin adil yargılanma hakkını, hukuki güvenliğini zedelediğini, mahkemenin müvekkilinin içinde bulunduğu durumu dikkate almadan vermiş olduğu kararla maddi gerçeğin araştırılması konusunda hukuki güvence kazandırılmasını sağlamadığını, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olup, insan hakları ile bağdaşmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, faturaya dayalı açık hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK 67 vd maddeleri uyarınca iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı tarafça, davalı şirketin 21.10.2017-25.11.2017 tarihleri arasında 7 adet faturalı işlemle 40.335,06 TL’Iik mal aldığı, bu borca karşılık 21.000,00 TL ödeme yaptığı, bakiye borcun ödenmediği, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine de itiraz edildiği belirtilerek, davalının itirazının iptaline karar verilmesi talep edilmiş, davalı tarafça davaya cevap verilmemiş, mahkemece bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak istinafa konu karar verilmiştir. Mahkemece de tespit edildiği üzere, incelenmek üzere bilirkişiye ibraz edilen ticari defter kayıt ve belgelere göre davacının davalıdan 19.334,06 TL alacaklı olduğu, davalı tarafça 2018 yılı yılı ticari defterlerinin yapılan tebligata rağmen inceleme için sunulmadığı gibi bu hususta herhangi bir beyan ve talepte de bulunulmadığı, HMK’nın 357. maddesi uyarınca ilk kez istinaf aşamasında ileri sürülen hususların incelenmesinin mümkün olmadığı, davalı tarafça ibraz edilen davacıya ait cari hesap ekstresine göre de takip tarihi itibariyle davacı şirketin 19.334,06 TL alacaklı olduğu, ayrıca usulüne uygun tebligata rağmen davalının süresinde bilirkişi raporuna itiraz da etmediği nazara alındığında, davalı vekilince ileri sürülen istinaf sebepleri yerinde değildir. Sonuç olarak, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davalı tarafından yatırılan 121,30.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.320,70.TL istinaf karar harcından, istinaf eden davalı tarafından peşin olarak yatırılan 330,18.TL (44,40.TL+285,78.TL) harcın mahsubu ile bakiye 990,52.TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden davalı üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 16/09/2021 tarihinde HMK’ nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.