Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/1760 E. 2019/1360 K. 09.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1760 Esas
KARAR NO : 2019/1360 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH : 30/05/2019
NUMARASI : 2018/909 Esas – 2019/619 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 09/10/2019
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı sigortalılaları … San. A.Ş’nin tüm makinalarını Makine Kırılması Poliçesi ile müvekkilimiz … Sigorta’ya sigorta edildiğini, sigortalının fabrikasındaki koli paketleme robotunun arızalandığını, mahallinde yapılan teknik incelemeler sonucunda oluşan hasar ve zarardan davalıların kusurlu ve sorumlu olduklarının belirlendiğini, müvekkilince sigortalıya 05/02/2018 tarihinde sigorta tazminatı ödendiğini, icra takibine geçilmeden önce müvekkilince davalılara rücu mektupları gönderildiğini, mektuplara cevap verilmeyicen borçlular aleyhine 02/05/2018 tarihinde İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını ileri sürerek, icra takibinin devamını, icra inkar tazminanı hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle zamanaşımı itirazları olduğunu, müvekkili şirketin sözleşme uyarınca tuz paketleme hattını üreterek Sözleşme ve eklerinde yer alan tüm ürünleri eksiksiz ve tam olarak …’a 20.03.2015 tarihinde teslim ederek, montajını ve devreye alma işlemlerini gereği gibi yerine getirdiğini, müvekkili tarafından sözleşme kapsamındaki ürünlerin tamamı tam ve eksiksiz olarak Billur Tuz’a 20.03.2015 tarihinde teslim edildiğini, montajının yapıldığını ve devreye alınmış olup, teslim ürünlerin ayıplı olması söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İlk derece Mahkemesi 30/05/2019 tarih 2018/909 Esas – 2019/619 Karar sayılı kararında;”…Tüm dosya kapsamından;sigorta şirketinin gerek kanuni gerekse alacağı temlik alarak akdi halef olduğu dava dışı sigortalısı …San A.Ş. İle davalılardan … San.ve Tic.A.Ş. arasında imzalanan 02.02.2015 tarihli sözleşmenin 9.maddesi uyarınca ”Sözleşmeden doğacak ihtilaf vukuunda İzmir veya İstanbul(Merkez)mahkemeleri ve İcra dairelerinin yetkili olacağının belirlendiği, HMK’nın 17. Maddesi uyarınca davanın sözleşmede belirlenen icra daireleri ve mahkemelerde açılabileceğinin belirtildiği, davalılardan … San.ve Tic.A.Ş. vekilinin İzmir icra dairelerinin yetkili olduğunu itirazında belirtmekle yetkili icra dairesinin İzmir İcra Daireleri olduğuna, icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle davalı …Limited Şirketi açısından iş bu davanın dava şartı yokluğu nedeniyle REDDİNE, davalı … Ticaret Anonim Şirketi açısından davanın tefrikine ve mahkememizin ayrı bir esasına kaydedilmesine karar verilmekle…”gerekçesi ile;1-Davalı … Limitet Şirketi vekilince İstanbul Anadolu …. İcra Dairesinin yetkisine yönelik itirazlarının kabulü ile İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin yetkisiz olduğuna, yetkili icra dairesinin İzmir İcra Daireleri olduğuna, icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle davalı … Limited Şirketi açısından iş bu davanın dava şartı yokluğu nedeniyle REDDİNE,2-Davalı ….Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi açısından davanın tefrikine ve mahkememizin ayrı bir esasına kaydedilmesine, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesinin davalılardan … ile ilgili kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,İlk derece mahkemesinin karar gerekçesinin kendi içerisinde çeliştiğini,İlam gerekçesinde “ihtilaf vukuunda İzmir veya İstanbul (Merkez) mahkemeleri ve İcra dairelerinin yetkili olacağının belirlendiği, HMK’nın 17. maddesi uyarınca davanın sözleşmede belirlenen icra daireleri ve mahkemelerde açılabileceğinin belirtildiğinden ” bahsedilmesine rağmen davalılardan … Ltd.şti. vekilinin İzmir icra dairelerinin yetkili olduğunu yönündeki itirazına göre yetkili icra dairesinin İzmir İcra Daireleri olduğuna, icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle davalı … açısından iş bu davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, karar verilmesinin hem çelişik hem de açıkça hukuka aykırı olduğunu, Mahkemenin bir taraftan HMK 17 mad. yasal gerekçe göstermesi diğer taraftan da bu kapsamda sözleşmede İzmir veya İstanbul (Merkez) icra daireleri ve mahkemelerinin yetkili olduğundan bahsedilerek takibin İstanbul Anadolu icra dairesinde, davanın da huzurunda açılmış olmasına rağmen yetki yönünden böyle bir karar verilmesinin bir sehiv sonucu olduğunu,Diğer yandan borçlunun / davalının birden fazla olması halinde yetki kurallarının, İcra ve İflas Kanununun 50. maddesinin göndermesiyle HMK.7. mad. düzenlenmiş olup buna göre borçlu-davalı birden fazla ise dava bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabildiğini, Davalılardan …’ ın yerleşim yerinin İstanbul Maltepe olduğunu, diğer borçlu davalı … için de İstanbul Anadolu İcra Daireleri ve mahkemelerinin yetkili olmadığını, davacı tarafca davalıların cevap dilekçelerine karşı verdikleri 1/11/2018 tarihli dilekçesinde, …’ ın kanuni adresinin İstanbul Maltepe de olduğunu , takip aşamasında anılan borçlunun yetkiye dair bir itirazının da olmadığını ve yetkinin kesinleştiğini belirterek HMK madde 7 gereğince icra dairesinin ve mahkemenin (… için de) her iki borçlu- davalı bakımından yetkili olduğunun vurgulandığını, bu somut olgulara rağmen borçlu- davalı … hakkındaki davanın yetkisizlik gerekçesiyle reddine karar verilmesinin İİK madde 50 ve HMK madde 7. hükümlerine aykırı olduğunu, Takip başlattıldığı tarihte İstanbul Anadolu Adliyesi Anadolu yakası bakımından merkez adliye olduğunu, söz konusu olayda kesin yetkili mahkemenin bulunmaması sebebiyle, davacı seçimlik hakkını kullanarak, davalılardan birinin yerleşim yerinde icra takibi yapabileceğinin sabit olduğunu, Sözleşmesel ve yasal açıdan somut olayda yetkisiz icra dairesi mahkeme söz konusunun olmadığını, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, , Yerleşik Yargıtay uygulamalarının da bu yönde olduğunu, (T.C. YARGITAY 10. HD E. 2016/10967 – K. 2017/190 ve T. 17.1.201 )İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile, yapılacak istinaf incelemesi sonucunda, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalı Marpaz için de İstanbul Anadolu …. İcra dairesinin ve İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğuna, her iki davalı yönünden davanın esasına girilerek yargılama yapılmak üzere dosyanın İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.Dava dışı sigortalı …San.A.Ş. ile davalılardan … LİMİTED ŞİRKETİ. arasında 02/02/2015 tarihinde satış sözleşmesi yapılmış olup sözleşmenin 9. maddesinde ihtilaf vukuunda İzmir veya İstanbul Merkez mahkemeleri ve icra müdürlüklerinin yetkili olduğu düzenlenmiştir.Davacı tarafından açılan dava, dava dışı sigortalı … San.A.Ş. ile davacı arasında yapılan Makine Kırılması Sigorta poliçesinden kaynaklı rücuen tazmin talepli yapılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince, dava dışı sigortalı … San A.Ş. İle davalılardan … San.ve Tic.A.Ş. arasında imzalanan 02.02.2015 tarihli sözleşmenin 9.maddesi uyarınca ”Sözleşmeden doğacak ihtilaf vukuunda İzmir veya İstanbul(Merkez)mahkemeleri ve İcra dairelerinin yetkili olacağının belirlendiği, HMK’nın 17. Maddesi uyarınca davanın sözleşmede belirlenen icra daireleri ve mahkemelerde açılabileceğinin belirtildiği, davalılardan … San.ve Tic.A.Ş. vekilinin İzmir icra dairelerinin yetkili olduğunu itirazında belirtmekle yetkili icra dairesinin İzmir İcra Daireleri olduğuna, icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle davalı …Limited Şirketi açısından iş bu davanın dava şartı yokluğu nedeniyle REDDİNE, davalı …Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi açısından davanın tefrikine ve mahkemenin ayrı bir esasına kaydedilmesine karar verilmiş, verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İcra dairesinin yetkisi İcra İflas Kanunu’nun 50. maddesinde düzenlenmiş olup, HMK hükümleri çerçevesinde hadise şeklinde incelenip değerlendirilmelidir. Borçlu davalı …Limited Şirketi vekili tarafından İcra takibine yapılan itirazda açıkça icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz etmiştir.Somut olayda, Dava konusu paketleme robotu ve diğer ilgili parçalar davalılardan …LİMİTED ŞİRKETİ. tarafından 02/02/2015 tarihli satış sözleşmesi uyarınca davacının sigortalısı … San. A.Ş. Ye satılmış olup davalılardan … ANONİM ŞİRKETİ ‘de paketleme robotu şirketi olan …. Türkiye distribütörü ve tek yetkili servisidir.Yargıtay 17 Hukuk Dairesi’nin 2015/6761 Esas, 2015/6539 Karar sayılı içtihadı, Yargıtay HGK. Nun 29/03/2017 tarih ve 2014/2163 Esas,2017/555 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere; birden fazla davalı hakkında varsa ortak yetkili mahkemede dava açılmasının gerektiği yoksa Hukuk Muhakemeleri Kanununun 7. maddesinin somut olayda uygulanması gerektiği belirtilmiştir.6100 sayılı HMK 7 maddesinde; “davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse davaya o yer mahkemesinde bakılır.Birden fazla davalının bulunduğu hallerde davanın, davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı, deliller veya belirtilerle anlaşılırsa mahkeme ilgili davalının itirazı üzerine onun hakkındaki davayı ayırarak yetkisizlik kararı verir.” hükmü düzenlenmiştir.Kesin yetki halleri 6100 sayılı HMK’da 11, 12/1, 15/2 maddelerinde tadat edilmiş olup bir mahkemenin yetkisinin kesin olduğunun kabul edilebilmesi için madde metninde açıkça yetkinin kesin olduğunun belirtilmesi gerekmektedir.Yargıtay 20 HD.nin 17/06/2019 Tarih ve 2019/2392 Esas, 2019/4106 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere yetki sözleşmesi kesin yetki değildir.HMK 7/1 maddesinde açıkça kesin yetkiden söz edilmediği için bu madde de düzenlenen yetki kuralının kesin yetki olduğunun kabulü mümkün değildir.Davanın açıldığı İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemes’nin ve takibin yapıldığı İstanbul Anadolu İcra Dairelerinin genel yetki kuralını taşıyan HMK 6, 7 maddesine göre yetkili olup olmadığının belirlenmesi gerekir.Davalılardan … LİMİTED ŞİRKETİ’nin yerleşim yeri İzmir’de bulunmakla birlikte diğer davalı …SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin yerleşim yeri Maltepe/ İSTANBUL’da olduğu, davanın açıldığı mahkemenin ve icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yargı sınırları içindedir. Davalılardan …. LİMİTED ŞİRKETİ. yönünden mahkeme ve icra dairesi yetkisiz olmakla birlikte diğer davalı …SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ. yönünden yetkilidir.HMK 7/2 maddesinde öngörüldüğü gibi, davanın Davalılardan ….LİMİTED ŞİRKETİ.’ni sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden (İzmir) başka bir mahkemeye (İstanbul Anadolu) getirmek amacıyla açıldığı iddia ve ispat edilmediğinden uyuşmazlıkta tüm davalılar yönünden İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi ve İcra Daireleri yetkilidir.Mahkemece Davalılardan…in yetkisine yönelik itirazının reddi ile davanın esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş olup bu nedenle davacı vekilinin istinaf talebi yerinde görülmüştür.Sonuç itibari ile; yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda ilk derece mahkemesi kararının, HMK 353/1-a4 maddesi uyarınca kaldırılmasına, yukarıda belirtildiği şekilde işlem yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile; 1-İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 30/05/2019 tarih ve 2018/909 Esas – 2019/619 Karar sayılı kararının HMK.nun 353/1-a4 maddesi uyarınca ORTADAN KALDIRILMASINA ve dosyanın mahkemesine İADESİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafça yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde iadesine, 3-İstinaf başvuru harcı 121,30 TL ve dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi’ne gidiş-dönüş masrafı 31,50 TL olmak üzere toplam: 152,80 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Artan gider avansı olması halinde yatıran tarafa iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 09/10/2019 tarihinde HMK 353/1-a4 maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.