Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/1668 E. 2021/829 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1668 Esas
KARAR NO : 2021/829 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2018/359 Esas – 2018/1267 Karar
TARİH: 12/12/2018
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 03/06/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki olduğunu, davalıya satılan mal ve ürünler ile verilen hizmet karşılığında cari hesap alacakları olduğunu, davalının borçlarını ödememesi üzerine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının yetki itirazında bulunması üzerine itirazının kabulü ile dosyanın İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası üzerinden işlem gördüğünü, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının itirazının kötü niyetli olduğunu beyanla, davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili ile davalı şirket arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığını, müvekkilinin davacı şirket ortakları … ile ticari anlamda iş yaptığını, müvekkilinin anılan kişilerden inşaat malzemesi satın aldığını, müvekkili tarafından davacı şirket hesabına ödeme yapılmadığını şirket yetkililerinin şahsi hesaplarına aldığı inşaat malzemelerinin ödemesinin yapıldığını, takip konusu faturanın gerçek olmadığını, müvekkilinin inşaat işini 2013 yılında gerçekleştirdiğini ancak faturanın 2015 yılına ait olduğunu ve faturanın müvekkili tarafından teslim alınmadığını, imzasının da bulunmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesine talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İlk Derece Mahkemesi 12/12/2018 tarih 2018/359 Esas – 2018/1267 Karar sayılı kararında;” Davacı tarafın, 09/06/2015 tarih … seri nolu ve 82.609,44 TL bedelli faturanın davalı borçlu tarafından Keşan İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne ve … Bankası Keşan Şubesi’ne ibraz edildiği ve böylece fatura kapsamının ifayıda kapsar şekilde davalı tarafından kabul edildiği iddiası ile faturanın bu yerlere ibraz edilip edilmediğinin araştırılmasını talep etmesi üzerine Keşan İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’nce verilen cevabi yazıda faturanın kendilerine ibraz edilmediği ve ancak … Bankası Keşan Şubesi’nce verilen cevabi yazıda anılan faturanın kullanılmak istenen kredi nedeniyle ibraz edildiği ve ancak kredinin kullandırılmadığı şeklinde cevap verildiği görülmüştür.Davalının borca itiraz dilekçesinde borca itirazı yanında davaya cevap dilekçesinde fatura kapsamıyla aralarında bir ticari ilişkinin bulunmadığı ve faturanın gerçek olmadığı ifade edilmiş olduğundan davacının faturaya konu mal ve hizmetin davalı borçluya ifa edildiğini HMK 200.maddesi kapsamında yazılı belge ile ispat etmesi gerektiği halde ispat edememiş olması ve davacı ticari defterleri kapsamı ile de davacının davalıdan cari hesaptan kaynaklı bir ticari alacağının olmadığının anlaşılması ve çekilmek istenen krediyi sağlamak amacıyla faturanın banka şubesine ibraz edilmiş olmasının faturaya konu mal ve hizmetinde ifa edildiği yönünde değerlendirilmeyeceği anlaşıldığından subut bulmayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir….”gerekçesi ile, Subut bulmayan davanın REDDİNE,Davalı tarafın tazminat talebinin REDDİNE, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,Müvekkilinin, davalı aleyhine icra takibine konu edilen alacağının dayanağı olarak 09/06/2015 tarihli 82.609,44-TL tutarlı faturayı dosyaya ibraz ettiğini, söz konusu fatura ve fatura içeriğinde belirtilen malların kendisine teslim edilmediğini söz konusu faturadan da haberi olmadığını cevap dilekçesinde beyan ettiğini, bu beyanların gerçeği yansıtmadığının tespiti için … Bankası A.Ş. Keşan Şubesine müzekkere yazılarak davalının varlığından haberi olmadığını iddia ettiği faturayı ilgili bankaya sunup sunmadığı ve vergi dairesine ilgili faturanın sunulup sunulmadığının sorulmasının talep edildiğini talep üzerine yerel mahkemece sadece ilgili bankaya yazılan müzekkereye verilen cevapta davalının söz konusu faturayı bizzat kendilerine ibraz ettiğinin bildirildiğini, H.M.K 29. Maddesinde düzenlenen davalının dürüst davranma ve doğruyu söyleme yükümlülüğüne aykırı davrandığını, Müvekkilinin T.T.K. kapsamında ticari defter ve kayıtlarının bilirkişilerce incelendiğini, usulüne uygun açılış ve kapanışı yapılmış defterlere işlenmiş ilgili faturanın tespit edildiğinin bildirildikten sonra zoraki bir yorumla taraflar arasında dava konusu olmayan ve faturadan önceki dönemde olan ilişkilerin ticari defterde bulunmaması gibi usul ve yasa da T.T.K ve T.B.K. da düzenlenmemiş yasal dayanağı olmayan hatalı bir değerlendirme ile davanın reddi yönünde karar verildiğini bu kararın hatalı olduğunu, İleri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, açık hesap (cari hesap) ticari ilişkiden kaynaklı alacağın tahsili için yapılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.Davacı, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin davalıya mal sattığını, cari hesap alacaklarının tahsili için yaptıkları takibe haksız itiraz edildiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Uyuşmazlık mal alım satımından kaynaklanmaktadır.Davaya konu takip cari hesap alacağı olarak belirtilmiş, dayanak herhangi bir belge gösterilmemiştir. Davacı taraflar arasında TTK 89 maddesinde öngörüldüğü şekilde cari hesap ilişkisi bulunduğunu ispatlayamamıştır. Davacı, taraflar arasında açık hesap ticari ilişki bulunduğunu ileri sürmektedir. Delil olarak ticari defter ve belgelerine ve faturalara dayanmış, ancak 1 adet fatura dosyaya sunmuştur. Bilirkişi raporuna göre de davacı ticari defterlerinde sadece dosyaya örneği sunulan fatura kayıtlıdır. Fatura irsaliyeli fatura olup teslim alan imzası bulunmamaktadır.Davacının delil olarak dayandığı teslim fişlerinde her ne kadar davalı ismi yazılı ise de teslim alan olarak farklı isim ve imza bulunmaktadır. Teslim fişleri ve davacının sunduğu cari hesap (açık hesap) ekstre kayıtları fatura tarihinden öncedir. Ayrıca davacının açık hesap ekstresi olarak sunduğu kayıtlar ticari defterlerine dayalı olmayıp, bilirkişi incelemesine sunduğu ticari defterlerinde sadece 1 adet fatura kayıtlı olup, davalı ödemeleri kayıtlı değildir. Davacı teslim fişleri ve açık hesap ekstresi olarak belirttiği kayıtların tutulduğu tarihlere ilişkin ticari defterlerini sunmamıştır.Bilirkişi raporuna göre de taraflar arasında kayıt dışı alışveriş söz konusudur. Davacının sunduğu fatura, davalının banka kredisi kullanması için düzenlenmiş olup, davalı bu faturayı bankaya sunmuş ise de kredi kullanamamıştır.Davacı sunduğu fatura içeriği malları davalıya teslim ettiğini kanıtlayamamıştır. Salt fatura düzenlenmesi alacağın varlığını ispata yeterli değildir. Davacının istinaf sebepleri yerinde değildir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamasına göre; ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun olup kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30.TL istinaf karar harcından istinaf eden davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90.TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden davacı üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 03/06/2021 tarihinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.