Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/1497 E. 2019/1434 K. 16.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1497
KARAR NO : 2019/1434
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEME : BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/11/2018
DOSYA NUMARASI : 2013/69 Esas – 2018/1046 Karar
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 16/10/2019
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin, Birleşik Arap Emirlikleri Dubai’de bulunan … adlı firmadan imalatından kullanmak üzere 12/12/2012 tarihli ve AKN12/0612/5482 seri numaralı, T.C. Gümrük Beyannamesinde miktarı, cinsi yazılı pamuk ipliğini ithal ettiğini, ithal edilen bu ürünlerin Türkiye’ye getirilmek üzere TCLU 510870-0, TGHU 886175-9 VE TGHU 955949-2 tanıtıcı nolu Dubai Gümrüğünden UASAC nin 0004/12 seferli … isimli gemiye yüklenerek İstanbul Ambarlı Limanına ulaştığını, müvekkili şirket tarafından akreditif hesabı açılmak sureti ile fatura konusu malların karşılığı olarak davalı şirkete …ank A.Ş. Sirkeci İstanbul şubesi aracılığı ile 0087MA008765 Referanslı İthalat Transferi hesabına valörlü olarak 176563,80 USD ödendiğini, müvekkili şirketin 18/01/2013 tarihinde Ambarlı Gümrük Müdürlüğüne davalı firmadan sipariş edilen malları teslim almak üzere gittiklerinde, konteynırların açılması üzerine içlerinin boş olduğunun görüldüğünü, bu hususun gümrük memurlarınca tespit edilerek tutanak altına alındığını, müvekkil şirkete gönderilen malların bulunduğu konteynırların boş çıktığını, banka tarafından aracı bankaya iş bu malların ödemesinin de yapıldığını, müvekkili şirket tarafından sipariş verilen malların gümrüğe gelmediğini ancak mal bedeli olan 176.563,80 USD gibi yüksek bir miktarı ödeme tehdidi ile karşı karşıya kalındığını, aynı firmadan müvekkili şirket ile aynı zamanlarda aynı ürün için ithalat yapan 2 ayrı şirketin de gelen konteynırları boş çıktığını, bu hususun noter tespiti ve uluslararası bir kuruluş tarafından yapılan tespit ile belirlendiğini, davalı firma tarafından aynı ürün ile ilgili olarak 3 ayrı firma tarafnıdan satın alınan malların gelmediğini, gelen konteynırların hepsinin boş çıktığını, sipariş verilen malların gelmemesi ve konteynırların boş çıkması üzerine valörlü olarak gönderilen paranın alıcıya ödenmemesi amacıyla Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/01/2013 tarihli 2013/30 D.iş sayılı dosyası ile ihtiyati tedbir talepli olarak dava açıldığını, verilen karar ile …sbank A.Ş. 19437710 hesap numarasından 0087MA008765 referanslı ithalat transferi hesabına valörlü olarak gönderilen 176.563,80 USD miktarındaki paranın, aracı banka …Dubai ye bildirim yapılmak sureti ile karşı tarafa ödenmesinin durdurulmasına ve tedbiren bu miktarın aynı hesapta bloke edilmesine karar verildiğini, davalı şirket ile müvekkili şirket arasındaki ticari ilişkide karşı edimini yerine getimeyen davalı şirkete, öncelikle…bank A.Ş. 19437710 hesap numarasından 0087MA008765 referanslı ithalat transferi hesabına valörlü olarak gönderilen 176.563,80 USD’nin ödemesinin yapılmaması hususunda Bakırköy 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/30 D.iş sayılı dosya ile verilen ihtiyati tedbir kararının devamına karar verilmesini, müvekkili şirketin herhangi bir borcu olmadığının tespiti ile 176563,80 USD nin müvekkil şirkete iadesine, bankada bloke edilmiş olan para dolayısı ile müvekkili şirket mağdur olacağından paranın bankaya yatırıldığı tarihten, karar kesinleşme tarihine kadar işleyecek avans faizinin davalı şirketten tahsiline, davalı şirketin alacağın %40 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk derece Mahkemesi 27/11/2018 tarih 2013/69 Esas – 2018/1046 Karar
sayılı kararında;
” … Mahkememizce davalı şirkete ait bildirilen adreslere yapılan tebligatların tebliğ edilemeyerek mahkememize iade edildiği, davalı şirket kaydının 10/01/2014 tarihinde kapatıldığı bilgisi üzerine verilen süreler içerisinde ihya davası açılmadığı, son olarak 28/05/2018 tarihli yazı cevabı ile şirketin kayıtlı olmadığının bildirildiği anlaşıldığı… gerekçesi ile,
Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile,
İlk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu, verilen karar ile hakkaniyete aykırı bir sonucun çıktığını,
Müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkiye istinaden akreditif hesap açılmak sureti ile 176.563,80 USD ödendiğini, ancak Ambarlı Gümrük Müdürlüğü’nde yapılan incelemede bedelin karşılığı olarak gönderilen konteynerlerın içinin boş olduğunun tespit edildiğini, müvekkili şirket tarafından davalı şirket ile kurulan ticari ilişki sonucu ödeme yapılmasına rağmen karşılığı hiçbir şekilde elde edilmeyerek büyük bir ekonomik kayıbın yaşandığını, davalı şirket tarafından gönderilen konteynerların boş olduklarının resmi tutanak ile sabit olduğunu, davalı şirketin bu şekilde aynı ürün ile ilgili olarak 3 ayrı şirketi de dolandırdığının anlaşıldığını, yapılan ödemenin müvekkili şirkete iade edilmesine karar verilmesinin gerektiğini, Müvekkili şirket teslim alamadığı ürünlerin bedelini sözleşme gereğince ödeyerek zarara uğradığını, davalı şirketin yabancı menşeli bir şirket olması sonucu tebligat yapılamaması nedeni ile bu durumun yok sayılmasının haksızlık olduğunu, davalı şirket tarafından dolandırıcılığa varacak şekilde büyük bir sözleşme ihlali gerçekleştirildiğini, bu durumun yazılı belgeler ile sabit olduğunu, açık bir sözleşmeye aykırılık ve müvekkili şirketin ağır bir mağduriyetinin bulunduğunu,Davalı şirkete, uluslararası istinabe yolu ile tebligat yapılamamasının sorumluluğunun bu nedenlerle müvekkili şirkete yükletilmemesinin gerektiğini, Birleşik Arap Emirlikleri tarafından her tebligatın farklı sebeplerle iade edildiğini, davalı şirketin ihyasına ilişkin verilen kararla ilgili 23.03.2016 tarihli dilekçede de belirtildiği üzere şirketin faal olduğunun anlaşıldığını ve yeni adresi tekrar bildirildirildiğini,
İlk derece mahkemesinde menfi tespit ve bankada bulunan paranın iadesi talepli davanın devam ederken, davalı şirketin bulunduğu ülkede davalı şirketin faal olup olmadığının tespiti açısından ve zararlarının ispatı açısından ayrı dava açıldığını, açılan davada davalı şirkete tebligat yapılarak kararın verildiğini, verilen kararda davalının zimmetinde 648,695 Dirheme denk gelen 176.563,80 Amerikan Doları olduğunun tespit edildiğini, verilen bu kararın haklılıklarını ve davalı şirketin kayıtlı olmadığına ilişkin tespitin gerçeğe aykırı olduğunu ispatladığını,
Müvekkili şirket, bedelini ödemesine rağmen malları teslim almamakla, çok büyük bir miktarda parasınun bankada haksız şekilde beklediğini, bankada bekleyen paranın müvekkiline iadesi için tüm başvuru yolları denendiğini, işbu dava sonucunda verilecek karar dışında müvekkilinin alacağına elde etme imkanının bulunmadığını,
İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile, yapılacak istinaf incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
HMK’ nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.
Dava uluslararası ticari satış sözleşmesi kapsamında borçlu olunmadığının tespitine ilişkindir.
Uyuşmazlık konusu mahkemenin verdiği dava şartı yokluğu nedeniyle verilen kararın, dosya içeriğine usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasındadır.
Davalıya hem esas davada hem de istinaf safhasında tebligat yapılmamıştır. Davalı şirket yabancı bir şirket olup, şirketin kapandığı ve kayıtlı olmadığı yönünde Dubai makamlarının bilgi vermesi üzerine mahkemece, davacının ihya davası açmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, davalı şirketin hala faal olduğunu, Dubai makamlarınca verilen bilginin yanlış olduğunu öne sürmekte ve bu hususta yabancı bir mahkeme kararı sunmaktadır. Davacının sunduğu Dubai asliye mahkemesinin 29/10/2018 tarihli kararındaki taraflar da bu davadakinin aynısı olup, davacının davasının kabulüne karar verilmiştir. Dava, 24/01/2018 tarihinde açılmıştır. Kararda davalı … Ltd. Şti’ne tebligat yapıldığı ifade edilmektedir. Dubai makamlarının adres yetersiz, şirketin kaydı yok şeklindeki beyanlarına rağmen davacının sunduğu lisans belgelerine göre davalının lisansının 10/01/2014 tarihinde sona erdiğine dair bilgiler ve adres bulunmaktadır. Taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2012 yılında kurulduğu, taşımanın 18/01/2013 tarihinde yapıldığı, aynı gün konteynerlerin boş olduğunun tespit edildiği, davacının Bakırköy 1. ATM’ nin 21/01/2013 tarih ve 2013/30 D.İş- 2013/32 K sayılı kararıyla ihtiyati tedbir kararı verildiği, davanın da 30/01/2013 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Dava tarihi itibariyle davalının tüzel kişiliği bulunmaktadır. Davalıya tebligat yapılamamış olması, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddini gerektirmez. Dubai makamlarının verdiği bilgiler arasındaki çelişkinin giderilmesi gerekmektedir. Davalı şirketin lisansının sonlandırılmış olmasının davalının tüzel kişiliğinin sona ermesi anlamına gelip gelmediği etraflıca araştırılmalı, şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiği subut bulduğu takdirde ihya davası açması için davacıya süre verilmesi gerekirken, bunlar yapılmadan eksik araştırmayla esasa ilişkin hususlar atlanarak karar verilmiş olması karşısında hükmün kaldırılarak mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
Bu nedenle, davacı istinaf başvurusunun kabulü ile, mahkeme kararının kaldırılmasına, yukarıda belirtilen şekilde araştırma yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
1-Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 27/11/2018 tarih ve 2013/69 Esas – 2018/1046 Karar sayılı kararının HMK 353/1-a4-a6 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA ve dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
3-İstinaf eden tarafından, istinaf aşamasında sarf edilen istinaf kanun yoluna başvurma harcı 121,30 TL ile dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi’ ne gidiş – dönüş masrafı 35,00 TL olmak üzere; toplam 156,3 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Artan gider avansı olması halinde yatıran tarafa iadesine,
5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 16/10/2019 tarihinde HMK’ nun 353/1-a4-a6 maddeleri gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.

.