Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/1297 E. 2019/975 K. 10.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1297
KARAR NO : 2019/975
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/04/2019 ( İhtiyati Hacze İtirazın Reddine İlişkin Ek Karar )
DOSYA NUMARASI: 2019/42 D. İş – 2019/44 Karar
DAVA : İhtiyati Haciz
TALEP : İhtiyati Hacze İtirazın Reddine İlişkin Ek Kararın Kaldırılması
KARAR TARİHİ : 10/07/2019
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati Haciz talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkilinin petrol ticareti ile iştigal eden, gemilere yağı ve yakıt tedarik eden bir şirket olduğunu, müvekkili ile karşı taraf arasında yağ ve yakıt alım satımı gerçekleştiğini ve aynı donatana ait olan … isimli gemiye 26/01/2018 tarihinde M8-103 fatura no.ya konu yakıt verildiğini, yakıtın alımı ve borcun miktarı konusunda bir ihtilaf olmamasına rağmen karşı tarafın yakıt faturalarını zamanında ödemediğini, bu arada ekonomik kriz sonucu müvekkiline ve diğer yakıt alacaklılarına olan borcunu ödemeyen karşı tarafın ödeme güçlüğü içine girdiği, bu nedenle mal varılığını kaçırma girişimlerine başvurduğunun öğrenildiğini, … isimli gemilerin güncel mülkiyet belgesine göre her iki geminin aynı malik donatan … Ltd’ ye ait olduğunu beyanla toplam 86.300 USD alacağının teminat altına alınması için kardeş gemi olan …. IMO numaralı … isimli geminin ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin ( Denizcilik İhtisas Mahkemesi Sıfatı ile ) 11/03/2019 tarih ve 2019/42 D. İş – 2019/44 Karar sayılı kararı ile; ” … İhtiyati haciz talep eden vekili tarafından alacağın dayanağı olarak sunulan fatura ve yakıt teslim belgesi ile tüm dosya kapsamının incelenmesinde; M8-103 nolu 86.300 USD bedelli fatura ile gemi kaptanının imzasını ve gemi mührünü taşıyan yakıt teslim belgesi gereğince yakıtın … IMO numaralı … isimli gemiye teslim olunduğunun sabit olduğu, hakkında ihtiyati haciz talep olunan … isimli gemi ile yakıt teslim edilen geminin malikinin …Ltd olduğu, Tuzla Liman Başkanlığı’na yazılan müzekkereye verilen cevap ve ekinde sunulan mülkiyet belgesi kayıtlarından anlaşıldığı, Alacağın TTK 1352. maddede sayılan bir deniz alacağı ve ihtiyati haciz sebebi olduğu, alacağın, TTK 1353/4. fıkra ve TTK 1352 madde (l) fıkrasında deniz alacağı olarak düzenlendiği, TTK 1362. maddesi hükümlerinin gerekçesi ile birlikte değerlendirilmesi sonucu ihtiyati haciz talep edenin alacağı ve miktarını yaklaşık olarak ispat ettiği, kardeş geminin ihtiyati haczi için TTK’ nun 1369.maddesi 2.fıkrasında öngörülen iki koşulun birlikte gerçekleşmesinin gerektiği, mahkeme dosyasında Tuzla Liman Başkanlığından celp edilen kayıtlara göre bu iki koşulun gerçekleştiğinin anlaşıldığı, 86.300 USD alacak ile sınırlı olmak üzere … IMO numaralı Rusya Bayraklı … isimli geminin ihtiyaten haczine … ” karar verilmesi gerektiği gerekçeleri ile; ” 1-İhtiyati haciz talebinin KABULÜ ile 86.300 USD alacağın güvence altına alınması için “… IMO numaralı Rusya Bayraklı …” isimli geminin İHTİYATEN HACZİNE, 2-Türk Ticaret kanununun 1364. maddesi gereğince “alacaklı, ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren üç iş günü içinde kararı veren mahkemenin yargı çevresindeki veya geminin bulunduğu yerdeki icra dairesinden kararın infazını istemek zorundadır.” hükmü nazara alındığında kararın infazının karar tarihinden itibaren 3 iş günü içerisinde mahkememiz yargı çevresi veya geminin bulunduğu yerdeki icra dairesince yerine getirilmesine, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, karşı taraf … IMO numaralı …Gemisi Donatanı… Ltd’İzafeten İşleticisi – Acentesi …. A.Ş. tarafından itiraz edilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili itiraz dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Rusya kanunları kapsamında kurulmuş bir limited şirket ve şirket merkezinin de Rusya’da olduğunu, 03/11/2017 tarihinde Rusya Mahkameleri nezdinde iflas davasının açıldığını, Rostov Bölgesi Ticaret Mahkemesi tarafından 19/11/2018 tarihinde müvekkili şirketin iflasına karar verilerek bağımsız bir iflas memuru atandığını, verilen iflas kararının Rusya 15. İstinaf Mahkemesi tarafından onaylandığını, Rusya’da mukim müvekkili şirketin iflas sürecinde olduğundan yöneltilecek olan tüm taleplerin Rus Mahkemeleri nezdinde ileri sürülmesi gerektiğini, iflas durumunda olan müvekkili şirkete ait …. isimli gemi üzerinde uygulanan haciz nedeniyle iflas masasına alacaklarını kaydetmiş olan alacaklıların zarara uğradığını, müvekkili şirket tarafından davacı şirkete ödenmesi gereken herhangi borcun olmadığını, var olduğu iddia edilen alacaklara ilişkin olarak müvekkili şirkete herhangi bir fatura gönderilmediğini, davacı tarafça dosyaya yakıt teslim formunun yalnızca fotokopisinin sunulabildiğini, yakıt teslim formu aslının dosyaya sunulamadığını, davacı taraf ile müvekkili şirket arasında akdedilmiş herhangi bir sözleşme bulunmadığını ve herhangi bir ticari ilişkinin de söz konusu olmadığını, söz konusu gemi üzerine en büyük alacaklısı olan … of Russia tarafından ipotek konulduğunu, müvekkili şirketin hukuka aykırı ihtiyati haciz nedeniyle günlük yaklaşık 3,100 Amerikan Doları zarara uğradığını belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, davacı tarafça yakıt teslim formunun aslını sunması için kesin süre verilmesine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde teminat miktarının 50.000-USD’ ye arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin ( Denizcilik İhtisas Mahkemesi Sıfatı ile ) 22/04/2019 tarih ve 2019/42 D. İş – 2019/44 Karar sayılı Ek Kararı ile; ” … İhtiyati haciz kararının işleme konulduğu İstanbul ….İcra Müdürlüğünün… esas sayılı icra dosyasının celp edilerek incelenmesinden; alacaklı tarafın 11/03/2019 tarihinde tebliğ aldığı ihtiyati haciz kararını aynı tarihte icraya koyduğu, icra müdürlüğü tarafından … isimli geminin seferden meni için İstanbul Liman Başkanlığına müzekkere yazıldığı, alacaklı tarafın ilamsız icra takibi başlatığı, ödeme emrinin 15/03/2019 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, ihtiyati hacze itirazın 22/03/2019 tarihinde süresi içerisinde yapıldığı, İhtiyati haciz talep eden vekilinın 09/04/2019 tarihli dilekçesi ekinde, … numaralı yakıt alındı makbuzunun aslını sunduğu ve evrak aslının mahkeme kasasına alındığı, Tarafların yazılı ve sözlü beyanları, İstanbul …. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesi neticesinde; TTK’ nun 1363/1. fıkrası gereğince ihtiyati haciz talebinin incelenebilme ön şartı olan özel çekme hakkı tutarında teminatın verilen kesin süre içerisinde talep eden tarafından yatırıldığı, ihtiyati haciz kararına konu alacağın TTK 1352. maddede sayılan bir deniz alacağı olduğu, kardeş gemilerde ihtiyati haciz için TTK’nun 1369. maddesi 2. fıkrasında öngörülen iki koşulun birlikte gerçekleşmesi gerektiği, celp edilen kayıtların tetkikinden bu iki koşulun gerçekleştiği, gemi donatanı … Ltd’nin iflas etmiş olmasının ihtiyati haciz kararı verilmesine engel teşkil etmediği, talep eden tarafın alacağının yaklaşık ispat kurallarına göre ispatlanmış olduğu, muteriz vekilinin itirazlarının yerinde görülmediği gerekçeleri ile; ” İhtiyati hacze itirazın reddine, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden/ vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden/ vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket tarafından davacı şirkete ödenmesi gereken herhangi bir borç olmadığını, davacı tarafça var olduğu iddia edilen alacaklara ilişkin olarak müvekkil şirkete herhangi bir fatura gönderilmediği gibi herhangi bir bildirim de yapılmadığını, Davacı tarafça her ne kadar müvekkil şirkete yakıt hizmeti verildiği iddia edilmekteyse de; işbu dosya kapsamında davacı tarafça da zımnen kabul edildiği üzere var olduğu iddia edilen alacaklara ilişkin olarak müvekkil şirkete herhangi bir fatura veya belge gönderilmediğini, Faturaların tek taraflı olarak her zaman düzenlenebilecek belgelerden olup, faturaların düzenlenmiş olmasının, mevcut olduğu iddia edilen alacakların varlığı noktasında herhangi bir ispat kuvvetine sahip olmadığını, Alacağın deniz alacağı olup olmamasının bu noktada önemi bulunmadığını, Davacı taraf ve müvekkil şirket arasında akdedilmiş herhangi bir sözleşme bulunmadığını, var olduğu iddia edilen alacaklara ilişkin olarak müvekkil şirket ile davacı taraf arasında herhangi bir ticari ilişkinin de söz konusu olmadığını, Yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca da sabit olduğu üzere, müvekkil şirkete gönderilmemiş olan bir adet fatura ve müvekkil şirketin hiçbir şekilde haberdar olmadığı ve hiçbir şekilde kabul etmediklerini beyan ettikleri bir adet yakıt teslim formu sunabilmiş olduklarını ve müvekkil şirket ile arasında hiçbir ticari ilişki bulunmayan davacı tarafın iddialarını yaklaşık ispat derecesinde dahi ispatlayamadığını, Söz konusu evraklardan, müvekkil şirketin hiçbir şekilde haberdar olmadığını ve söz konusu evrakları hiçbir şekilde kabul etmediklerini beyan etmelerine rağmen, İlk Derece Mahkemesi tarafından belgelerin gerçekliğine ve sair hususlara ilişkin olarak hiçbir araştırma yapılmaksızın haksız ve hukuka aykırı olan ihtiyati haciz kararına itirazlarının reddedildiğini, Düzenlenen faturanın müvekkil şirkete tebliğ edilmediğinden ve var olduğu iddia edilen alacaklara ilişkin olarak müvekkil şirkete davacı tarafından herhangi bir bildirim yapılmamış olduğundan, alacağın vadesinin geldiği ve muaccel olduğu davacı tarafça yaklaşık ispat derecesinde dahi ispatlanamadan ve faturanın müvekkil şirkete tebliğ edilmediği ve söz konusu belgeleri kabul etmediklerini beyan etmelerine rağmen bu konuda herhangi bir araştırma yapılmadan ihtiyati hacze itirazlarının reddedildiğini, Rusya’ da mukim müvekkil şirketin halihazırda iflas sürecinde olduğundan, müvekkil şirkete karşı yöneltilecek tüm taleplerin Rus Mahkemeleri nezdinde ileri sürülmesi gerektiğini, Teminat miktarının artırılması taleplerinin değerlendirilmeye dahi alınmadığını, bu nedenle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasının gerektiğini, Davaya konu geminin ihtiyati haciz nedeni ile limanda tutulduğu her gün müvekkil şirketin telafi edilemez zararını arttırdığını, söz konusu gemi üzerine en büyük alacaklısı olan Sberbank tarafından ipotek konulduğunu, geminin ihtiyati haciz nedeni ile sefere çıkamaması ve dolayısı ile gelir elde edilememesi neticesinde hem müvekkil şirketin gün geçtikçe telafi edilemez zararlara uğradığını hem de ipoteğin değerini düşürdüğünü, bu kapsamda uygulanan söz konusu haksız ihtiyati haciz nedeni ile yalnızca müvekkil şirketin on binlerce dolar zarara uğradığını, aynı zamanda iflas durumunda olan müvekkil şirketin ipotekli alacaklılarının da söz konusu geminin ipotek değerinin düşmesi neticesinde çok ciddi zararlara uğradığını, Müvekkil şirketin, ihtiyati haciz nedeni ile günlük yaklaşık 3.100 Amerikan Doları zarara uğradığını, bu kapsamda ihtiyati haciz süresi boyunca gemi için yapılmakta olan günlük işletme giderleri ve kira bedelleri de dikkate alındığında 10.000 SDR tutarındaki teminatın müvekkil şirketin zararını karşılamaya yetmeyeceğinin aşikar olduğunu, İlk derece mahkemesi tarafından teminatın artırılması taleplerinin değerlendirmeye dahi alınmadığını, bu eksiklik nedeni ile dahi ilk derece mahkemesi kararının hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, kararın kaldırılması gerektiğini beyanla; istinaf taleplerinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının ve ihtiyati haczin kaldırılmasına, Mahkeme aksi kanaatte ise teminat miktarının 50.000 USD’ ye artırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME: HMK 355. maddesine göre istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Uyuşmazlık konusu, ihtiyati haciz kararı verme koşullarının oluşup oluşmadığıdır.Alacaklı … firmasının talebi üzerine … gemisinin donatanı … Ltd. Ye izafeten … A.Ş firmasının karşı taraf olarak kabul edildiği karar ile … gemisi üzerine TTK 1352 ve 1369/2.maddeleri uyarınca ihtiyati haciz konulmuştur. İhtiyati hacze itiraz üzerine mahkemece itiraz reddedilmiş, borçlu karşı taraf istinafa gelmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden, diğer tarafa borçlu olmadıklarını, kendilerine alacağa ilişkin bir fatura ve belge gönderilmediğini öne sürmektedir. İhtiyati haciz kararı, 25/01/2018 tarihli … başlıklı … gemisinin kaptanının mührü ve imzası bulunan bir belge ve buna istinaden düzenlendiği anlaşılan 26/01/2018 tarihli faturaya istinaden verilmiştir. Mahkeme bu belgeleri vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para alacağının varlığına yeterli görmüş ve ticari işlemin gemiye yakıt verilmesi nedeniyle deniz alacağı kabul ederek söz konusu kararı vermiştir. Borçlu vekilinin borçlu olmadıkları ve belgelerin kendilerine tebliğ edilmediği yönündeki itirazın, ihtiyati hacze itirazın görüldüğü mahkemede dinlenilmesi mümkün değildir. İhtiyati hacze itiraz eden taraflar arasında bir sözleşme ve ticari ilişki bulunmadığını öne sürmektedir. İhtilafa konu yakıtın satılması bir sözleşmedir. Sözleşme belli bir şekle tabi değildir. Yakıt satımı ani nitelikli bir hukuki işlem olmakla uzun süreli bir ticari ilişkinin bulunmasını gerektirmemektedir. 6102 sayılı TTK’ nın 1369/2. maddesinde deniz alacağı doğduğunda gemilerin maliki olanın, ihtiyati haczin uygulandığı esnada da malik olması ve borçtan sorumlu olması halinde ihtiyati haciz kararı verilebileceğini düzenlemektedir. Karar da buna istinaden verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden, donatan şirketin Rusya’da iflas sürecinde olduğunu, kendilerine yöneltilecek taleplerin Rus Mahkemeleri nezdinde sürülmesi gerektiğini öne sürmektedir. 6102 sayılı TTK’ nın 1355. maddesine göre gerekli araştırma yapılarak geminin Tuzla/İstanbul limanında olduğu teyit edilerek ihtiyati haciz kararı verilmiştir. Borçlu donatan şirketin iflas prosedürü içinde olması, talebin Rusya’da yapılmasını gerektirmemektedir. İhtiyati hacze itiraz eden, teminatın arttırılması gerektiğini öne sürmüştür. Mahkemece 6102 sayılı TTK’ nın 1363/1. maddesinde öngörülen 10.000 çekme hakkı (SDR) teminatın yatırılması sonrasında ihtiyati haciz kararı vermiş olup, İhtiyati hacze itiraz eden her gün için 3.100,00 USD zarara uğradıklarını belirterek teminatın arttırılmasını talep etmişse de buna ilişkin bir delil sunmamış, mahkeme de TTK 1363/2. maddesi kapsamında ek bir teminat öngörmemiştir. Mahkeme itiraz edenin tüm taleplerini değerlendirerek gerekçelendirmiştir. Bu nedenle bu istinaf nedeni de yerinde değildir. Sonuç olarak; İlk derece mahkemesi hüküm ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi, kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden borçlu vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati hacze itiraz edenin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 44,40 TL istinaf karar harcı ihtiyati hacze itiraz eden tarafından istinaf aşamasında peşin olarak yatırıldığından; yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 10/07/2019 tarihinde HMK’ nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.