Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/125 E. 2019/259 K. 20.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/125 Esas
KARAR NO : 2019/259 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2018/972 Esas
TARİH : 30/10/2018 (Ara Karar)
TALEP : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ: 20/02/2019
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesi ile, davacı müvekkillerinin davalı banka ile 30/04/2007 tarihinde genel kredi limit sözleşmesi imzaladıklarını, teminat amaçlı bir kısım taşınmaza ipotek tesis edildiğini, davalı banka tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E nolu dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığını bu takibe dayanak borcun gerçek olmadığını, bankanın birçok taşınmazı bu dosya üzerinden satarak 8.000.000TL bedel tahsil ettiğini, takipler devam ederken bankanın alacağını davalı …’ye temlik ettiğini, bu takibin tedbiren durdurulması gerektiğini, bankanın ayrıca İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile de takip başlattığını, müvekkillerinin bu dosya nedeniyle de borcunun bulunmadığını, bu dosya borcu ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının mükerrer olduğunu, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası üzerinden müvekkillerinin taşınmazlarına haciz konulduğunu, satış işlemlerine başlandığını ve bu dosyanın satış işlemlerinde yetkili İstanbul … İcra Müdürlüğüne gönderilerek … E sayılı dosya numarasını aldığını, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe ait dosyadan 8.000.000TL nin tahsil edilmesi nedeniyle İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E (Yeni nosu İstanbul … İcra Müd.’nün… E) tedbiren durdurulmasının gerektiğini, yine bankanın İstanbul … İcra Müdürlüğünün …E (eski …) esas sayılı dosya ile de takip başlattığını, bu dosya ile teminat mektubu bedeli ve çek sorumluluk tutarı alacağının istendiğini, ada ve parsel numarasını verdiği taşınmazların … e satılarak 1.750.000 TL nin davalı bankaya aktarıldığını, buna rağmen bankanın icra takiplerini kapatmadığını, davalı bankanın icra kanalı ile 6.500.000TL, harici olarak ise 1.750.000TL tahsilat yaptığını, davacı müvekkillerinin bankadan teminat mektubu almadıklarını, davalı bankanın 27/11/2015 tarihinde 3.500.000TL bedelli 270.000TL nakit ve 50.000TL bedelli teminat mektubunun iadesi şartı ile temlik işlemi yaptığını, müvekkillerinin yalnızca İstanbul … İcra Müd.’nün … E (Eski No:… ) sayılı dosyasına konu yapılan kredi borcu 1.500.000TL iken ve bu borcun ödenmesine rağmen birçok taşınmazın satılmaya devam ettiğini, takip dosyalarından 8.000.000 TL yi aşkın tahsilat yapıldığını, … ili, … İlçesi, … Mahallesinde kain … Ada, … nolu parsellerin satılmaması için icra dosyalarının teminatsız olarak tedbiren durdurulmasını talep ettiklerini, davacı … nın kefil olup, kefalet limitinin 3.600.000 TL olmasına rağmen davacılardan 8.000.000TL tahsilat yapıldığını, yargılama süresince davaya konu ilgili takip dosyalarının ve bu dosyalardan yapılan satış işlemlerinin tedbiren durdurulmasına, müvekkillerin söz takip dosyalarından dolayı davalılara borçlu olmadıklarının tespitine, davalı bankaya fazla ödenen bedelin tespiti uzman bilirkişi incelemesi gerektirdiğinden HMK 107 gereği şimdilik 101.000 TL’nin tahsil tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile davalılardan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesi ile, 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 72/3. maddesi hükmü gereğince icra takip dosya borcu ile birlikte %15‘ten aşağı olmayacak teminat mukabilinde ancak yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilebileceğini, usul müessesesi olan tedbir kararının verilmesinde delilin değerlendirilmesi, karşı tarafa fırsat verilmesi ve dinlenmesi ve genel ifadelerle tedbir verilmesinden sakınılması gerektiğini, HMK’nın 390. maddesinin gerekçesinde de aynı hususlara dikkat çekildiğini savunarak HMK 389 vd maddeleri uyarınca tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı …. vekili cevap dilekçesi ile, hukuki dayanağı bulunmayan ve İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/418 Esas sayılı dosyası ile konusu, tarafları aynı olan haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:İlk Derece Mahkemesi 30/10/2018 tarih 2018/972 Esas sayılı ara kararında;”Davacı İİK 72 maddesi gereğince menfi tespit davası açmış olup, icra takibi başlatıldıktan sonra takiplerin durdurulması İİK 72 maddesine göre mümkün değildir. İİK 72 maddesinde icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında ancak teminat karşılığında icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilebilir ise de davanın vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, yaklaşık ispat koşulları oluşmadığı…”gerekçesi ile, Davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş ve karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesi ile, İlk derece mahkemesince her ne kadar tedbir talebinin reddine karar verilmiş ise de, icra dosyaları incelenmeksizin ve iddiaların doğruluğu görülmeksizin karar verilmiş olduğunu, icra dosyaları incelendiğinde takip bedellerinden daha fazla bir tahsilat yapıldığının görüleceğini, ileri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesinin tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılmasına, talep doğrultusunda tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/972 Esas sayılı dosyası kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.. Talep menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulmasına ilişkindir.Davacılar vekili, davalılar tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünün … ve … E. (… Eski no), İstanbul … İcra Müdürlüğünün … ve … E sayılı dosyaları ile aleyhlerine icra takibi başlatıldığını, söz konusu takiplerden dolayı davalılara borçlu olmadıklarını, takiplerde istenen miktardan fazla tahsilat yapıldığını, bu nedenle takipler nedeniyle borçlu olmadıklarının tespiti ile fazla yapılan ödemelerin istirdadını ve İİK 72/3 maddesi gereğince yargılamanın sonuna kadar icra takiplerinin durdurulması hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.İİK 72/3 maddesinde “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.” hükmü düzenlenmiştir.Somut olayda, davacıların haklarında yapılan icra takiplerinden sonra menfi tespit davası açtığı sabit olduğundan İİK 72/3 maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında, ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulması talep edilemeyeceğinden, mahkemece icra takibinin durdurulması yönündeki tedbir talebin ve menfi tespit davasına konu takiplerin tarihleri ile davacıların iddiaları, mevcut delil durumu itibarıyla yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmemesi yönündeki tedbir talebinin reddine dair kararı usul ve yasaya uygun olmakla, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf edenler tarafından yatırılan 98,10.TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 44,40.TL istinaf karar harcından istinaf edenler tarafından yatırılan 35,90.TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50.TL’ nin davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep edenler üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 20/02/2019 tarihinde HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.