Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/1148 E. 2021/207 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1148 Esas
KARAR NO : 2021/207 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2018/641 Esas – 2019/68 Karar
TARİH: 21/01/2019
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 18/02/2021
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirket nezdinde … numaralı abonman sigorta sözleşmesine istinaden düzenlenen … ve … numaralı nakliyat sigorta poliçesine bağlı olarak dava dışı sigortalı … A.Ş. tarafından Türkiye’den Almanya’ya ihraç edilen 31.03.2014 tarih ve … numaralı fatura muhteviyatı muhtelif LCD TV emtianın, davalı taşıma şirketinin, 05.04.2014 tarihli CIT20-CIM senedi uyarınca Türkiye’den tam ve sağlam olarak aldığı, Çerkezköy Gümrük müdürlüğünden çıkışı yapılarak 1 adet DFDU896446-2 (200 adet) ve 1 adet DFDU 896451-8 (332 adet) nolu olmak üzere; 2 adet konteynır içerisinde uluslar arası demiryolu ile taşımasını yaparak, Almanya’da alıcıya teslim etme yükümlülüğü altına girdiğini, emtianın Macaristan gümrük kontrolünden geçtiği sırada; 21 adet emtianın kayıp olduğunun tespit edildiğini ve emtianın eksik olarak teslim alındığına dair gümrük tutanağı düzenlendiğini, sigortalının başvurusu üzerine ekspertiz incelemesi yapıldığını, ekspertiz raporu ile, emtianın İstanbul’dan Almanya’ya kadar demiryolu nakliyesinin …. A.Ş. sorumluluğunda alt taşıyıcı … Tic. A.Ş./ MEtrans firmasına ait toplam 2 adet konteyner içerisinde gerçekleştirdiği, … (332 adet) nolu konteynerin Çerkezköy’den nakliyesi için … nolu vagona yüklendiği ve demiryolu nakliyesi esnasında Macaristan Kamaron gümrüğüne varışı sırasında yapılan kontrolde; 10080 ve 92664 nolu gümrük mühürünün yerinde olmadığının görüldüğü ve konteynıra 18151 nolu mühürün takılarak sevk edildiği, alt taşıyıcı MEtrans deposuna 07.04.2014 tarihinde vanşında 21 adet Fine Arts 65 FLX 9490 SL model emtianın eksik olduğunun tespit edilerek, depo ve gümrük yetkilisi tarafından tutanak tanzim edildiğini, yetkililerle yapılan görüşmelerde; 21 adet LCD Tv’nın çalındığı öğrenilmiş, hasarın Türkiye’den Macaristan’a kadar olan nakliye esnasında oluştuğunun ve organize kişi/kişilerce konteynıer mühürlerinin kırılarak emtianın çalınmış olabileceği, söz konusu emtianın, nakliyeci firma sorumluluğu ve denetimi altında bulunduğu sırada çalınmış olması sebebi ile meydana gelen eksiklikten/hırsızlıktan davalı taşımacının sorumlu olduğu tespit edildiğini ve hasar hesaplandığını, hesaplanan tazminatın dava dışı sigortalıya müvekkil tarafından ödendiğini, zararın tazmini amacıyla davalı tarafa 09.04.2014 tarihinde dava dışı sigortalı tarafından, 04.06.2014 tarihinde müvekkili tarafından rücu ihtarlan gönderilmişse de; olumlu bir netice alınamadığını, COTIF/CIM konvansiyonunun taşıma sorumluluğunu düzenleyen 23/1. Maddesinde yazılı “taşımacı, eşyanın teslim alımından teslim edilişine kadar meydana gelen, eşyanın kaybı veya kısmi kaybından ve hasarı ile kullanılan demiryolu alt yapısı ne olursa olsun, teslim süresinin aşılmasından doğan zarardan sorumludur” hükmü gereğince, taşımak üzere gönderenden tam ve sağlam aldığı emtianın kaybından ve meydana gelen zarardan müvekkile karşı sorumlu olduğunu, hasar nedeniyle dava dışı sigortalı şirkete 02.06.2014 tarihinde 24.107,62 EURO hasar tazminatı ödendiğini, müvekkilin sigortalısına yapmış olduğu hasar tazminatı ödemesi neticesinde TTK 1472 ve TBK alacağın temliki hükümleri gereği, sigortalının hasar sorumlusuna mevcut haklarına halef olduğunu, müvekkilin haklı alacağın tahsili amacıyla davalı taşımacı aleyhine B.çekmece … İcra müdürlüğünün … E. Sayılı dosya ile icra takibi başlatmış ise de; takibin davalı/borçlunun haksız itirazı nedeniyle durduğunu, davalı/borçlu taşımacının itirazı haksız olduğundan, takibe yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile, Zaman aşımı süresi dolduğundan, davanın ikamesi mümkün olmadığını, gerek TTK gerek CMR konvansiyonu, gerekse zaman aşımı hükümleri uyarınca davacının hukuki talepte bulunmasının mümkün olmadığını, dava konusu ihtilafa konu … A.Ş.ye ait LCD Tv emtiasının, 14.12.2012 tarihinde gönderici Arçelik tarafından, alıcı … teslimi için taşıyıcı …. Tic. A.ş./ Metrans tarafından 2 adet konteynır ile vagona yüklenmiş, demiryolu ile taşınarak 07.04.2015 tarihinde … Tic. A.ş./MEtransın deposuna teslim edildiğini, davaya dayanak teşkil eden …. Sigorta ekspertiz raporu incelendiğinde; ”konteynır içinde bulunan LCD Tv emtiasının 21 adedinin çalınmış olduğu, tarafımıza gelen bilgi ve belgelerden, söz konusu hasarın nerede ve nasıl meydana geldiğinin net olarak anlaşılamamakta” denildiğini, ekspertiz raporunun, emtianın ne şekilde çalındığını ve kaybolduğunu ispattan uzak, yoruma dayalı ve afaki bilgiler içerdiğini, söz konusu yüklemenin, emtiaların teslim yeri olan sefer başlangıcı … Tic. A.Ş.’nın Çerkezköy/Tekirdağ konteynır terminalinden, ara taşıyıcı Dragon ve gönderenin çalışanlarının yükleme ve ambalajlama yaparken eksik yapılmış olması ihtimali olduğunu, bu durumda gönderici firma ve Dragon demiryolu firmasının çalışanlarının sorumlu olduğunu, emtianın ambalajlama- yükleme-boşaltma sorumluluğun müvekkiline ait olmadığını, icra ve dava zaman aşımı bakımından hem TTK hem de CMR uluslar arası demiryolu eşya taşıma sözleşmesine ilişkin tek tip kurallar (CİM) hükümlerince davacının icra takibi başlatma ve dava açma hakları düştüğünden, davanın usulden reddi gerektiğini, zaman aşımı sürelerinin geçirilmemiş olması varsayımında ise, hasarın davalı müvekkilin taşıması esnasında meydana gelmediğinden, iddia edilen hasarın gümrük beyannamesine şerh düşülmediğinden, gümrük yetkilisi ve Komaron-Macaristan demiryolu kargo müdürlüğü tarafından tanzim edilen tutanaklarda müvekkil firma yetkilisine ait hiçbir imza bulunmadığından, emtianın yükletilmesinin gönderici ve iç taşımayı gerçekleştiren …. Tic. A.Ş.’nin sorumluluğunda olduğundan, hasarın iç taşımayı gerçekleştiren …. Tic. A.Ş.’nin taşıması esnasında olduğu tutanaklardan açıkça anlaşıldığından, fakat ara taşımanın sigortanın kapsamı dışında kaldığından hasarın müvekkiline yıkılmak istenildiğinden, talep edilen meblağın fahiş olduğundan ve sorumluluk üst sınırını aştığından, sigorta poliçesinin de geçerliliği açısından birçok eksik bulunduğundan davanın reddi gerektiğini, davalı müvekkili, en yüksek özeni göstermekle talep edilen şekilde ve tarihte taşımayı sorunsuz olarak gerçekleştirdiğinden, hasardan dava dilekçesi ile haberi olduğunu, taraflarınca hiçbir şekilde imza yada tanzim edilmeyen yazılı belgeye dayanan hasarın müvekkile yükletilmesinin de kabul edilemeyeceğini, bu nedenlerle davayı kabul etmediğini bildirmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 21/01/2019 tarih 2018/641 Esas – 2019/68 Karar sayılı kararında; ” -Davanın zamanaşımı süresinde olduğu,-Zayi malın bedelinin çalınma tarihi itibariyle rayiç bedellere uygun olduğu, 21.916,02 Euro kısmi zayi – kayıp kaynaklı zararın somut olaya uygun olduğu,-Davacının icra takibinde işlemiş faiz talep edemeyeceğinin değerlendirildiği-Demiryolu taşıma olması dikkate alınarak söz konusu mevzuata göre meydana gelen zarardan dolayı davalının sınırlı sorumluluktan yararlanamayacağı,-Hesaplanan zarardan tam sorumlu olan davalının 21.916,02 Euro tazminattan sorumlu tutulabileceği, %10 bedel artışının davalı sorumluluğunda olmadığı,-Girişilen takip bakımından, alacak iddiasının zarar, kusur, sorumluluk ve tazminat hususlarında yargılamayı gerektiren içerik gözetilerek, inkar tazminatı taleplerinin değerlendirilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Tüm dosya kapsamı,aldırılan hükme esas denetime elverişli bilirkişi raporu uyarınca, sigortalı … A.Ş tarafından yurt dışına ihraç edilen ve 1 adet DFDU896451-8 (332 adet) nolu konteyner içinde bulunan LCD TV emtiasından 21 adedinin çalındığı, yapılan incelemede çalınmanın Türkiye’den Macaristan’a kadar gerçekleştirilen demiryolu nakliyesi sırasında organize kişi ve/veya kişilerce konteynerin gümrük mühürlerinin kırılarak içerisinde bulunan emtianın çalınmış olduğu kanaati ile davalının sorumlu olduğu miktarın 21.916,02 Euro olduğu, Hesaplanan zarardan tam sorumlu olan davalının 21.916,02 Euro tazminattan sorumlu tutulabileceği, %10 bedel artışının davacı ile kendi sigortalısı arasında sözleşme serbestisi uyarınca geçerli olacaksa da rücu kuralları çerçevesinde davalı sorumluluğunda olmadığı,davacının davalıyı takipten önce usulüne uygun temerrüde düşürdüğüne ilişkin dosyada delil bulunmadığı, asıl alacak talebi rayiç bedel incelemesini, yargılamayı gerektirdiği…”gerekçesi ile, 1-Açılan davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİNE,2-Davalı borçlunun Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın asıl alacak talebinin 21.916,02 Euro üzerinden iptaline, takibin 21.916,02 Euro üzerinden aynen devamına, 3-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4-a maddesi uyarınca faiz işletilmesine,4-Davacının sair asıl alacak ve işlemiş faiz talebine ilişkin taleplerinin reddine,5-Asıl alacak yargılamayı gerektirdiğinden koşulları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, karar verilmiş ve karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkeme kararında hüküm kısmının açık, anlaşılır ve kesin olmadığını, yerel mahkeme kararının bu yönden de ortadan kaldırılması gerektiğini,Kararın 2 nolu hüküm kısmının yanlış olduğunu, dava değerinin açıldığı tarihte bile 25.687,62. Euro iken anlaşılmayan kararın bu yönden kaldırılması gerektiğini, Yerel mahkemeye sunulan diğer istinaf sebepleri ile de ortadan kaldırılması gerektiğini, gerekçeli kararın eksik bilirkişi raporu dayanak gösterilerek verilmiş olduğunu, Davaya dayanak teşkil eden Yeditepe Sigorta Ekspertiz Raporu incelendiğinde, söz konusu kayıbın nerede ve nasıl meydana geldiği net olarak anlaşılamadığını,Davaya dayanak delil olarak sunulan hasar ekpertiz raporu, emteanın ne şekilde çalındığını veya kaybolduğunu ispattan uzak, ihtimaller çerçevesinde yoruma dayalı ve afaki bilgiler içerdiğini, Emtianın kaybolması müvekkilinin taşıması esnasında olmadığını, davacının bu yöndeki iddialarını kanıtlayacak her hangi bir somut delil, tutanak bulunmadığını, bilirkişi raporunda kaybın kimin sorumluluğunda ve hangi anda meydana geldiği tespit edilemeden raporda sorumluluk tayini yapıldığını, emtianın ambalajlama-yükleme–boşaltma sorumluluğunun müvekkiline ait olmadığını,Müvekkili firma her ne kadar fiili taşiyan olmasa da, buna rağmen sorumluluğun kendisine atfedilmesi durumunda ilgili mevzuat gereği meydana gelen zarardan sınırlı sorumlu olmasi gerektiğini, beyan ederek rapora itiraz etmişse de; bu hususa ilişkin raporda hesaplama yapılmadığını, (TTK 888 Mad. ve Asıl taşıyıcı ve fiilî taşıyıcı müteselsilen sorumludurlar.)İcra inkar tazminatına hükmedilmişse de aslen alacak likit olmadığından bu alacak kalemine hükmolunmasının hukuka aykırı olduğunu, istinaf incelemesi sonucu ortadan kaldırılması gerektiğini,İleri sürerek, yerel mahkeme kararının ortadan kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava itirazın iptali davasıdır.Davacı vekili müvekkili şirkete nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın davalı tarafından demir yolu taşımasının gerçekleştirildiğini, taşımaya konu sigortalı emtianın 21 adedinin taşıma sırasında çalındığını/kaybolduğunu, hasar bedelinin dava dışı sigortalılarına ödendiğini,hasardan taşıma işini üstlenen davalının sorumlu olduğunu, hasar bedelini ödeyerek sigortalılarının haklarına halef olduklarını ayrıca alacağı da temlik aldıklarını meydana gelen zararın tazmini için yaptıkları takibe davalının haksız itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş karara karşı davalı istinafa başvurmuştur.Taraflar arasında dava dışı sigortalıya ait malların demir yolu ile uluslar arası taşıma işinin yapılması konusunda sözleşme yapıldığı, taşınan malların davacı tarafından nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalandığı, varma yerinde taşınan malların bir kısmının eksik olduğunun tespit edildiği, hasar bedelinin davacı tarafından sigortalısına ödendiği uyuşmazlık konusu değildir.Davaya konu taşıma uluslar arası demir yolu ile gerçekleştirildiğinden uyuşmazlığın çözümünde Uluslararası Demiryolu Eşya Taşıma Sözleşmesine İlişkin Tektip Kurallar (CİM sözleşmesinin B ana eki) uygulanacaktır.CİM sözleşmesi 12/1 maddesine göre taşıma belgesi aksi ispatlanıncaya kadar, taşıma sözleşmesinin akdine ve koşullarına ve eşyanın taşımacı tarafından teslim alındığına esas kabul edilir. Maddenin 3 fıkrasına göre yüklemeyi gönderici yaptığı takdirde, taşıma belgesi, aksi ispatlanıncaya kadar, taşıma belgesinde belirtilen eşyanın ve ambalajın durumuna veya böyle bilgiler yok ise görünürde iyi durumda olduğuna esas teşkil eder. 23/1 maddesine göre Taşımacı, eşyanın teslim alınışından teslim edilmesine kadar meydana gelen eşyanın kaybı veya kısmi kaybından ve hasarı ile, kullanılan demiryolu alt yapısı ne olursa olsun teslim süresinin aşılmasından doğan zarardan sorumludur. Aynı maddenin diğer fıkralarında taşımacının sorumluluktan kurtulma halleri belirtilmiştir. 25/1 maddesinde sorumluluktan kurtulma hallerinin olayda gerçekleştiğinin ispat külfetinin taşıyanda olduğu düzenlenmiştir. 27. Maddede akdi taşıyıcının taşımanın tamamını veya bir kısmını taşeron aracılığı ile yapması halinde taşıyıcının taşımanın tümünden sorumlu olduğu belirtilmiş, 4. Fıkrasında taşımacının ve taşeronun müteselsil sorumlu oldukları düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta dava dışı sigortalıya ait davaya konu eşyanın demir yolu ile Türkiye/Çerkezköy’den Almanya’ya taşınması işini davalı üstlenmiştir. Davalı bu taşıma işini taşeron (… Tic: A.Ş) aracılığı ile yerine getirmiş, taşımaya konu eşya taşeron firmanın temin ettiği iki adet kapalı konteynere yüklenerek gümrük müdürlüğünce mühürlenmiş. mühürlü konteynerler vagona yüklenmiştir. Söz konusu eşyaların bulunduğu konteyner mühürlerinin yerinde olmadığı Macaristan gümrüğünde tespit edilmiş ve burada yeni mühür vurulmuştur. Söz konusu bu işlem CIT 20 tutanağı ile tespit altına alınmıştır. Eşyanın varış yerinde taşeron ambarına alınması sırasında yapılan kontrolde 21 adet eşyanın eksik olduğu tespit edilmiştir. CİM 12/1 maddesine göre taşıma belgesi eşyanın tam ve eksiksiz alındığına karine teşkil etmektedir. Söz konusu eşya ise alıcısına eksik olarak teslim edilmiştir. Dosyadaki belgelerden ve tutanaklardan eksikliğin demir yolu taşıma sırasında meydana geldiği karinesi mevcuttur. Davalı eşyanın kendisi tarafından eksik teslim alındığını ispatlayamamıştır. Taşıma belgesinde bu yönde bir kayıt bulunmamaktadır. CİM 23/1 maddesine göre taşımacı eşyanın teslim alınmasından teslim edilmesine kadar meydana gelen kaybından sorumludur. Ekspertiz raporunda hasarın nerede meydana geldiğine ilişkin kesin bir tespit yapılamamış ise de tam ve eksiksiz alınan eşyanın kaybından taşımacı sorumlu olduğundan davalının bu yöne ilişkin istinaf sebebi yerinde değildir. Dosyada konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmış olup, bilirkişi raporu dosyada bulunan belgelere uygun, yeterli ve denetime elverişli açıklamayı içerdiğinden davalı vekilinin bilirkişi raporunun yetersiz olduğuna ilişkin istinaf sebebi yerinde değildir.Davaya konu eksik eşyanın çalındığına ilişkin dosyada her hangi bir tutanak bulunmamaktadır. Ancak gerek Macaristan gümrüğünde tutulan CIT 20 tutanağı gerekse varma yerinde taşeron firma deposunda tutulan tutanakla tam ve eksiksiz yüklenen eşyanın eksik teslim edildiği sabittir. Eksik teslimden davalı taşıyıcı sorumludur. Davalı taşıyıcı CİM 23 maddede öngörülen sorumluluktan kurtulma hallerinin gerçekleştiğini ispatlayamamıştır. Bu nedenle bu yöne ilişkin istinaf sebebi yerinde değildir.Davalı eşyadaki kaybın alt taşıyıcının taşıması ve/veya yüklemesi sırasında oluştuğunu belirtmiş ise de CİM 27. Maddesi gereğince asıl taşıyıcı alt taşıyıcının (taşeron) eylemlerinden de sorumlu olduğundan ve asıl taşıyıcı ile alt taşıyıcının sorumlulukları müteselsil sorumluluk olduğundan hak sahibi hasardan dolayı tazminat talebini bunlardan her hangi birine karşı ileri sürebilecektir. Davacı da müteselsil sorumluluk ilkesi gereğince akdi taşıyana müracaat etmiş olup, alt taşıyıcıdan da tazminat talep etmesine yasal zorunluluk bulunmamaktadır. Mahkeme davanın tarafları ile bağlı olup dava açılmayan kimse leh ve aleyhine hüküm kuramaz. Davalı tarafın bu yöne ilişkin istinaf sebebi de yerinde değildir. Taşıyıcı eşyayı mühürlü konteyner içinde taşınmak üzere teslim almıştır. Tüm dosya içeriğinden konteyner mührünün kırılarak taşınan eşyanın bir kısmının konteynerden alınması suretiyle kayba uğradığı anlaşılmaktadır. Davalı taşıyıcı gerekli önlemleri almayarak böyle bir zararın muhtemelen doğabileceği bilinciyle hareket etmiş olması nedeniyle CİM 36. Maddesi hükmü uyarınca sınırlı sorumluluktan yararlanamayacaktır. Bu nedenle hasardan tam olarak sorumludur. Dosyada alınan bilirkişi raporu ile olay nedeniyle meydana gelen hasar miktarı CİM 30 maddeye göre belirlenmiştir. Davalının sorumluluklarının sınırlı olduğuna ve hasar miktarına ilişkin istinaf sebebi yerinde değildir.Mahkemece zaten icra inkar tazminatına hükmedilmemiştir. Bu nedenle alacağın likit olmadığı icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğine ilişkin istinaf sebebi yerinde değildir.Alacaklı takipte 3095 sayılı kanunun 4/A maddesi gereğince faiz talep etmiştir. Taraflar tacir olup takipte talep edilen alacak yabancı para birimi üzerinden istendiğinden 3095 sayılı kanuna göre hükmedilen alacağa yasal faiz yürütülmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmaktadır. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 121,30.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.872,25 TL istinaf karar harcından, istinaf eden davalı tarafından yatırılan 1.218,06.TL harcın mahsubu ile bakiye 3.654,19.TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 5-Karar kesinleştiğinde artan gider avansı varsa avansı yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’ nın 361/1. maddesi gereğince kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 18/02/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.