Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/924 E. 2018/680 K. 11.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/924 Esas
KARAR NO : 2018/680 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH : 24/04/2018
NUMARASI : 2018/369 D.iş 2018/415 Karar
TALEP : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 11/07/2018
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ:
İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili dava dilekçesi ile, borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü yolla icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini, borçlunun aracının haczedildiğini, borçlunun takibe itiraz ettiğini, icra müdürlüğünün… . plakalı araç üzerindeki hacizlerin yetkisiz icra müdürlüğü olduğundan bahisle fekkine ve aracın borçluya iadesine karar verdiğini, ancak taraflarına tebligat yapılmadığını, şikayetin süresinde olmadığının göz ardı edildiğini, borçlunun iyi niyetli olmadığını, yetkisizlik kararı kesinleşmeden icra müdürlüğünün dosyadaki hacizlerin fekkine karar verdiğini, borçlunun mal kaçırma durumu olduğunu ileri sürerek, borçlunun taşınır, taşınmaz ve 3. Kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi 24/04/2018 tarih 2018/369 D.iş 2018/415 sayılı kararında;
“İhtiyati hacize konu bononun takibe konu edilip, takibin kesinleştiği, sonrasında icra mahkemesi kararı ile hacizlerin fek ve iadesine karar verildiği, iş bu karara karşı istinafa başvurulduğu, talebe konu yargılamaya muhtaç alacak yönünden tekrardan ihtiyati haciz verilmesi şartlarının oluşmadığı anlaşıldığından…”gerekçesi ile,
İhtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş ve karara karşı ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili istinaf dilekçesi ile,
İhtiyati haciz talebinin asıl sebebinin süren yargılama safahatları ve bunların kısa vadede sonuç vermeyecek olması ve bu süre zarfında borçlunun mal kaçırmasını ve icra süresini işlevsiz bırakmasını önlemek olduğunu,
İstanbul 1. İcra Mahkemesi 21/07/2017 tarih 2017/405 E. 2017/735 K. sayılı dosyasında verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulduğu ancak dosyanın henüz Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmediğini,
Ayrıca ortada bir bono ve şeklen kesinleşmiş bir icra takibinin mevcut olduğunu,
Kambiyo senedine dayanan alacağın sabitliği ortada olmasına, buna karşı borçlunun itiraz imkanları hukuken sınırlı olmasına rağmen, ihtiyati haciz talebinin kabulü için gerekli teminat göstermeye bile hazır olmalarına, bu durumda borçlunun zararının dahi söz konusu olmayacağına rağmen, ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin karar ve gerekçesine katılmadıklarını,
Borçlunun halihazırda kesinleşmemiş bir yetkisizlik kararı ile bir menfi tespit davasından ve böyle bir davada alabileceği tedbir kararından dahi daha elverişli duruma geldiğini,
İleri sürerek, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi soncu ortadan kaldırılarak talebin kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/369 D.iş 2018/415 Karar sayılı dosyası kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Talep ihtiyati haciz isteminin reddine ilişkin kararın istinafen incelenmesidir.
Talep eden alacaklı vekilince borçlu aleyhine kambiyo takibi başlatıldığı, takibin kesinleştiği, borçlu mallarına haciz konulduğu, ancak sonrasında borçlunun İstanbul 1. İcra Mahkemesine başvurarak borca yetkiye ve imzaya itiraz ettiği, bunun üzerine İstanbul 1. İcra Mahkemesince icra müdürlüğünün yetkisizliğine karar verildiği, kararın ibrazı ile araç üzerine konulan hacizin fekkine karar verilidiğini, İstanbul 1. İcra Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunda bulunulduğunu ancak sonuçlanmadığını ileri sürerek ihtiyati haciz kararı verilmesi talep edilmiş, ilk derece mahkemesince talebin reddine karar verilmiş, karar alacaklı vekilince istinaf edilmiştir.
Alacaklı vekili beyanları kapsamında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü yolla başlatılıp kesinleşen takip üzerine borçlu aracına haciz konulduğu, ancak borçlunun İstanbul 1. İcra Mahkemesine itirazı üzerine icra dairesinin yetkisizliğine karar verildiği ve bu karara karşı istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır. İstanbul 1. İcra Mahkemesi kararı yönünden İstinaf incelemesi sonucu verilecek karara göre takibin hangi icra dairesinde devam edeceği belirlenecektir. Talep eden alacaklı vekilinin icra mahkemesinin icra müdürlüğünün yetkisiz olduğunun tespiti kararı üzerine icra dairesince İİK 169 maddesi kapsamında yasaya aykırı şekilde konulan hacizlerin fekkine karar verildiği iddiası ise buna yönelik icra müdürlük işleminin şikayet yolu ile ilgili mahkemece verilecek karar ile çözüme kavuşması gerekecektir.
Bu itibarla ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz talebinin reddi kararında yasa ve usule aykırılık görülmediği gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden; talep eden alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden alacaklı tarafından yatırılan 98,10.TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90.TL istinaf karar harcı istinaf eden alacalı tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden alacaklı üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 11/07/2018 tarihinde HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.