Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/881 E. 2018/677 K. 11.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/881
KARAR NO : 2018/677
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/02/2018 Tarihli, İhtiyati Hacze İtirazın Reddine İlişkin Ek Karar
DOSYA NUMARASI : 2018/40 D. İş – 2018/55 Karar
TALEP : İhtiyati Haciz Kararına İtirazın Reddi Kararının Kaldırılması
KARAR TARİHİ : 11/07/2018
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda ihtiyati haciz kararına itirazın reddine ilişkin gerekçeli ek karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dava dosyası dairemize gönderilmiş olup incelendi;
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ:
İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili talep dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile borçlu şahıs arasında düzenlenen 29/09/2017 tarihli satış protokolü ile her biri 93.500,00-EURO olan Tajima TFGNII-1218 S SEQ3 marka 2 adet elektronik nakış makinası satıldığını, satış karşılığında … bankası Kızıltepe/Mardin şubesine ait 30/01/2018 keşide tarihli 94.000,00-TL bedelli çek, …bankası Diclekent şubesine ait 27/02/2018 keşide tarihli 83.700,00-TL bedelli çek ve 16/10/2017 tanzim 28/02/2017 vade tarihli 98.000,00-EURO bedelli senetlerin verildiğini, satılan makinaların borçlunun makinaları çalıştıracağını beyan ettiği …/ Diyarbakır adresine teslim edildiğini, ancak kurulum için şirket teknik servis görevlilerince aynı adrese gidildiğinde makinaların adreste olmadığının görüldüğünü, borçlunun hileli davranışları nedeniyle Büyükçekmece Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını, talebe konu çek ve senetler yönünden, aleyhine ihtiyati haciz kararı talep edilen …’ ın mallarını kaçırması nedeniyle müvekkili şirketin alacağına kavuşamaması riski olduğunu belirterek İİK 257. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiği, bu talep üzerine İlk derece mahkemesinin 15/01/2017 tarihli karar ile; ” … İİK 257/2-2 maddesine göre borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla mallarını gizlemeye kaçırmaya hazırlanması halinde vadesi gelmemiş borçlardan dolayı da ihtiyati haciz kararı verilebilir. Talep eden vadesi gelmemiş ve 16/10/2017 tanzim 28/02/2017 vade tarihli 98.000,00-EURO bedelli bonoya ve ileri tarihli çeklere dayanarak borçlunun malları kaçırdığını iddia ederek delil olarak Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’ na yapılan şikayete ilişkin dilekçe suretini sunmuş olup, İİK 257/2 maddesinin koşullarının alacaklı yararına gerçekleştiği … ” gerekçesi ile ” … Talebin kabulü ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunun 257 ve devamı maddeleri gereğince ihtiyati haciz talep edenin ileride ihtiyati haciz de haksız çıkması halinde borçlu/borçlular ile üçüncü şahısların bu yüzden uğrayacakları bütün zararlardan sorumlu olması kaydı ile ihtiyati haciz isteyen alacaklının şimdilik talebe konu alacağın %15 (yüzde onbeş) oranınına isabet eden (92.787,00) TL miktarındaki nakdi teminat tutarının muteber bir bankanın kesin ve süresiz nitelikteki teminat mektubunu (şayet alacaklı bir banka ise kendisi dışındaki bir başka bankaya ait teminat mektubu olmak kaydı ile ) mahkememize yatırdığında veya ibraz ettiğinde borçlunun/borçluların gerek elindeki gerekse üçüncü şahıslardaki taşınır ve taşınmaz malları ile hak ve alacaklarının yukarıda miktarı yazılı alacağa yetecek kadar kısımların İHTİYATEN HACZİNE, kararın infazı için İstanbul İcra müdürlüğüne tevdiine, … ” karar verildiği,
Karara karşı itiraz eden … vekili itiraz dilekçesi ile; müvekkilinin adresinin Esenyurt olduğunu, malların Diyarbakır’da teslim edilmesi gerektiğini belirterek yetki itirazında bulunduğu, ayrıca müvekkilinin … Makine adıyla tekstil makineleri alım-satım işi ile uğraştığını, alacaklı tarafın bu durumu baştan beri bildiğini, iddia edildiği gibi Diyarbakır adresinde çalıştırılmak üzere makinelerin alındığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını,… Topkapı Şubesi’nden alacaklı hesabına üç ayrı tarihte toplam 201.150,00 TL havale yapıldığını, bu hususun göz önüne alınmadığını, müvekkilinin talebe konu makineleri …’ya sattığını, borcu ödememek gibi bir niyeti olmadığını, vadesi gelmeyen evraklara istinaden ihtiyati haciz talep edildiğini, ihtiyati haczin müvekkilinin değil, üçüncü şahsın adresinde tatbik edildiğini, müvekkillerinin ihtiyati hacze dayanak senetten kaynaklı bir borcunun olmadığını belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesi 22/02/2018 tarihli ek kararı ile; ” … İİK 257 maddesinde “rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmemiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde veya 3.şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir” hükmünün yer aldığı, İİK 265 maddesinde “borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuru ile yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir” hükmünün yer aldığı, ihtiyati hacze itiraz sebeplerinin kanunda sınırlı olarak sayılmdığı, Somut olayda itiraz edenin borca ilişkin itiraz sebeplerinin, kanunda sayılan sınırlı itiraz sebeplerinden olmadığı, Bu itirazların ancak menfi tespit davasına konu olabilecek nitelikte olduğu, gerekçeleri ile; “İtirazın reddine, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati hacze itiraz eden vekili istinaf dilekçesinde özetle;
Vadesi gelmemiş bir borçtan dolayı ihtiyati haciz talep edilebilmesinin İİK’ nun 257. maddesinin 2. fıkrasında düzenlendiğini, söz konusu fıkraya göre, borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa, borçlunun taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, bu hallerde ihtiyati haciz talep edebileceğini,
Alacaklının, Diyarbakır adresinde çalıştırılmak üzere makinelerin alındığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını,
…Topkapı Şubesi’ nden alacaklı hesabına üç ayrı tarihte toplam 201.150,00 TL havale yapıldığını, müvekkilinin ihtiyati hacze konu senetten kaynaklı bir borcu bulunmadığını, ancak bu hususun da göz önüne alınmadığını,
Müvekkilin talebe konu makineleri …’ ya sattığını, müvekkilin ticari hayatını basiretli bir şekilde bugüne kadar sürdürdüğünü ve müvekkilin borcu ödememek gibi bir niyeti bulunmadığını, müvekkili hakkında mal kaçırmaya ilişkin açılan ceza davalarının tamamının takipsizlik kararı ile sona erdiğini ve kesinleştiğini, bu hususun müvekkilin mal kaçırma gibi bir iradesi olmadığının en büyük delili olduğunu,
Karşı tarafın muaccel olmayan vadesi gelmeyen evraklara istinaden ihtiyati haciz talep ettiğini, bu hususun kabul edilmesinin hatalı olup, vadesi gelmeyen çekler için hukuki takip yapılamayacağını, ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerektiğini beyanla;
İstinaf başvurularının kabulü ile, İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2018/40 D. İş – 2018/55 Karar sayılı ve 22/02/2018 tarihli ek kararının kaldırılmasına,
İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2018/40 D. İş sayılı ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına ve taleplerinin tümünün kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME:
İhtiyati haciz talep eden vekili, ihtiyati haciz talep tarihi itibariyle henüz vadeleri gelmemiş 2 adet çeke ve bir adet bonoya dayanarak borçlunun mal kaçırdığı ve hileli işlemlere başvurduğu iddiasıyla ihtiyati haciz talebinde bulunmuş, ilk derece mahkemesince talebin kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı borçlu tarafından yapılan itirazın da reddine karar verilmiş ve verilen red kararına karşı borçlu tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İİK’ nın 257/1. maddesi hükmü uyarınca kural olarak rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcu için ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. Ancak aynı maddenin 2. fıkrasında yer alan koşullardan birinin varlığı halinde henüz vadesi gelmemiş bir para alacağı içinde ihtiyati haciz talebinde bulunmak mümkündür. Bu koşullar ise şu şekilde düzenlenmiştir; 1-borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa, 2-borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa.Anılan Yasa’nın 258’nci maddenin 1’nci fıkrası uyarınca, “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur…” Bu hükme göre, alacaklı alacağının varlığı ile birlikte alacağın vadesinin geldiğini veya alacağının vadesi gelmemişse, İİK’ nın 257,II hükmündeki sebeplerin varlığı hakkında mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermek zorundadır.
İtiraz dilekçesine ekli olarak dosyaya sunulan vekaletnameye göre borçlunun …/ İstanbul adresinde ikamet ediyor olmasına rağmen taraflar arasında düzenlenen satış sözleşmesinde ve ihtiyati hacze konu bonoda adresini … . Heval ./ Diyarbakır olarak göstermesi,bu adrese çıkartılan tebligatın tebliğ edilememesi, borçlunun 31/10/2017 tarihinde satın aldığı ürünleri 20/11/2017 tarihinde başka bir kişiye satmış olması, yargılama aşamasında vadesi dolan çeklerin karşılıksız çıkmış olması hususları birlikte değerlendirildiğinde; İİK’ nın 257/2. maddesindeki sebeplerin alacaklı yararına gerçekleştiği, borçlunun diğer itiraz sebeplerinin de İİK’ nın 265. maddesinde sayılan sebeplerden olmadığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesinin kararı usul ve yasaya uygun olup, kamu düzenine de aykırı olmadığından borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden borçlu tarafından yatırılan 85,70 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90 TL istinaf karar harcı istinaf eden borçlu tarafından istinaf aşamasında peşin olarak yatırıldığından; yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden borçlu üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 11/07/2018 tarihinde HMK’ nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.