Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/809 E. 2019/1095 K. 11.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/809
KARAR NO : 2019/1095
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEME: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/04/2018
DOSYA NUMARASI : 2017/41 Esas – 2018/312 Karar
DAVA: Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
KARAR TARİHİ : 11/09/2019
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, tarafların yurtdışına (Almanya’ ya) mal taşınması konusunda 23.11.2016 tarihinde mail üzerinden ve telefon görüşmeleri ile 3.800 € üzerinden anlaştıklarını, taşınacak malların (lastikler), davalı şirket yetkililerinin istek ve talimatı ile … cad. … sitesi … Blokları altı. No:… Bayrampaşa Rami İstanbul adresinde, davacının … plakalı aracına yüklenerek … Firmasına teslim edildiğini, malın teslimi ile ödemenin yapılacağı söylenmişse de davacı şirkete ödeme yapılmadığını, davalı şirkete işin karşılığı olarak 13.12.2016 tarih ve … nolu 14.143,60 TL bedelli fatura tanzim edilerek Eskişehir …. Noterliğinden 15.12.2016 tarih ve … yevmiye no ile gönderilerek ödenmesinin talep edildiğini, TTK 850 ve devamı maddeleri gereğince taşıma işi bedelinin gönderen tarafından ödeneceğini, ancak bugüne kadar taşıma bedeli/Fatura tutarının ödenmediğini, fazlaya dair dava ve talep hakları saklı kalmak üzere taşıma işinin yapılmasına karşılık taşıma bedeli olan 3800 Euronun o gün karşılığı olan 14.143,60 TL’ nin Eskişehir … Noterliği’ nden gönderilen fatura ve İhtarnamenin tebliği tarihi olan 19.12.2016 tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davalı ile davacı arasında, yazılı veya sözlü herhangibir sözleşme aktedilmediğini, davalının ihracatın başından sonuna kadar, … adlı şahıs firması ile görüştüğünü ve bu firma aracılığıyla nakliyeyi sağlandığını, davacı firma ile ilk temasın Eskişehir …. Noterliğinin 15.12.2016 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesinin kendilerine keşide edilmesiyle sağlandığını, ihtarname ile ekli faturanın ödenmesinin istendiğini, 26.12.2016 tarihli cevapla kendileri ile sözleşme imzalanmadığı, herhangibir yazılı veya sözlü temas sağlanmadığı ve navlun bedelinin, … firmasının göndermiş olduğu 23.11.2016 tarihli … seri nolu 11.036 TL miktarlı fatura karşılığında, … bankası Sultanbeyli şubesi aracılığıyla 23.11.2016 tarihinde ödendiğinin belirtildiğini öne sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 05/04/2018 tarih 2017/41 Esas – 2018/312 Karar sayılı kararında; “…Somut olayda, her ne kadar davalı tarafça ticari ilişki ve taşıma sözleşmesi inkar edilmişse de, bilirkişi teknik raporunda yapılan irdelemede belirtildiği üzere, sevk irsaliyesi, hamule senedi, dolaşım belgesi ve transit refakat belgesi kapsamında, davaya konu fatura içeriği nakliyatın davacı tarafından gerçekleştirildiği sabit görülmüştür. Taraflar arasındaki dosyadaki mevcut diğer belgeleri doğrular mahiyetteki mail yazışmaları itibariyle, taşıma ücretinin 3.800 Euro bedel olarak kararlaştırıldığı, taşımacılık alanında uzman bilirkişi tarafından da bu bedelin makul olarak tespit edilmiş olduğu görülmekle, mahkememizce de taraflar arasındaki taşıma sözleşmesi kapsamında belirlenen ücretin 3.800 Euro olarak kabul edildiği ancak, fatura düzenleme tarihi itibariyle esas alınan kura göre alacağın (3,53 x 3.800 =) 13.414 TL olduğu belirlenmiş, gönderilen ihtarname içeriği itibariyle davalının temerrütü 27.12.2016 olarak kabul edildiği …” gerekçesi ile, Açılan davanın KISMEN KABULÜ ile, 13.414,00 TL nin 27/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, Fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş ve karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesi ile, İlk derece mahkemesi kararının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, Tüm işlemler bittikten sonra davacı tarafın ortaya çıktığını, davacı ile davalı arasında yazılı veya sözlü bir anlaşmanın akdedilmediğini, 13/11/2016 tarihi davacının fatura tarihinin olduğunu, delil olarak sunulan tüm mail vesair yazışmaların tarihi 25/11/2016 – 28/11/2016 olduğunu, yazışmalar tüm işlemler bittikten sonra kendi kendilerine kurgulanan bir senaryo olduğunu, ileri sürerek, yapılacak istinaf incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’ nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava; uluslararası taşıma sözleşmesinden kaynaklanan taşıyıcının taşıtana karşı açtığı navlun alacak davasıdır. Mahkeme davayı kısmen kabul etmiştir. Davalı istinaf nedeni olarak; taraflar arasında taşımaya ilişkin bir sözleşme olmadığı, taşıma için ….ödeme yapıldığı öne sürülmektedir. CMR belgesinde gönderen davalı, taşıyan ise davacı firma olarak görünmektedir. Emtianın alıcısına teslim edilmediği öne sürülmemektedir. Davacının kiminle anlaşarak lastikleri aldığı, davalının da aynı şekilde kiminle irtibat kurarak lastikleri teslim ettiği tam olarak anlaşılamamakla birlikte bu konuda bir kısım e.mail yazışmaları bulunmaktadır. Tarafların her ikisinin de muhtelif aracılarla işlemlerini yürüttükleri anlaşılmaktadır. Davalının … dava konusu taşımadan dolayı ödeme yaptığı anlaşılmaktadır. Dosyada bulunan transit beyannamesi, CMR belgesinde davacı firma taşıyıcı olarak görünmekte olup taşıma belgeleri karşısında davacının fiili taşıyan olduğu sabittir. Sonuç olarak; davacının fiilen gerçekleştirdiği taşımaya ilişkin ücretini alamadığı, davalının … yaptığı ödemenin dayanağının olmadığı, davalının … yaptığı ödemenin hukuken kötü ödeme sayılabileceği, ilk derece mahkemesi hüküm ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince davalı tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 916,31 TL istinaf karar harcından, istinaf eden davalı tarafından peşin olarak yatırılan 230,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 686,31 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden davalı üzerinde bırakılmasına, 5-Karar kesinleştiğinde artan gider avansı varsa, avansı yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 11/09/2019 tarihinde HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.