Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/707 E. 2019/495 K. 03.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/707
KARAR NO : 2019/495
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEME : BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/03/2018
DOSYA NUMARASI: 2017/771 Esas – 2018/297 Karar
KARAR TARİHİ : 03/04/2019
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkiline ait bazı evrakların 10/08/2017 günü, … plakalı araçtaki hırsızlık sonucu kaybolduğunu olay sonrası tutanak tutulduğunu, şirkete ait imza beyannamelerinin kira kontratı, karar defteri, boş fatura, imza sirküleri, genel vekaletnameler ve ticaret sicil gazetesi belgelerinin kaybolduğunu belirterek bu evraklar için zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/03/2018 tarih 2017/771 Esas – 2018/297 sayılı kararında; ” Davacı şirketin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterler ile faturaların bir çanta içerisinde muhafaza edildiği iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, defter ve faturaları kilitli kasa içerisinde muhafaza etmek yerine bir çanta içerisine konulduğu iddiası nazara alındığında, ticari defter ve belgeleri koruma konusunda gerekli ihtimamın gösterilmediği kanaatine ulaşıldığı…”gerekçesi ile, ” Davanın reddine, … ” karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; Müvekkili şirkete ait bazı belge ve defterlerin kaybolduğunu, Olayın … plakalı araçta 10.08.2017 günü saat 13:00 sıralarında … Caddesinde … önünde yaşandığını Şirketin yetkilileri olay akabinde polis merkezine gidilerek şikayetçi olunduğunu, tutanak tutturulduğunu, şirket yetkililerinin ve temsilcilerinin karakolda ifade verdiğini, kaybolan belgelerin zayii için yasal süresi içerisinde ilk derece mahkemesinde zayi davasının açıldığını, ilk derece mahkemesinin davayı usul ve yasaya aykırı gerekçelerle reddettiğini, ilk derece mahkemesinin tahmin yoluyla karar verdiğini, Öncelikle kaybolan defter ve belgelerin şirketin kendi iç işleyişini sağlamaya yönelik evraklar olduğunu, belgelerde resmi kurumlardan gizlenebilecek veya gerçek ve tüzel kişilere verilebilecek bir zararın söz konusu olmadığını, karar defterinin şirketle ilgili ortaklık, adres değişikliği, şube açılması gibi şirket içi alınan kararlara ilişkin tutulan defter olduğunu, alınan kararlardan bazılarının ticaret sicil gazetesinde yayınlandığını, bu haliyle kaybolan defter nedeniyle kimsenin mağdur olması söz konusunun olmadığını, defter olmadan ticari hayatın devam etmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin adres değişikliği yapması gerektiğini ancak ilk derece mahkmesinde alınan karar nedeniyle şirket ile ilgili karar alamadığı için sıkıntı yaşadığını, Defter ve belgelerin araçta olmasının nedeninin şirketin adres değişikliğinin yapılacağı bir döneme denk gelmesi olduğunu, müvekkilin bütün ticari faaliyetlerinin bu kararı beklediğini, diğer kaybolan belgeler arasında sadece iki faturadan dolayı ihtilaf yaşanma ihtimali varsa da bu ihtilafın ispata yarar belgeler ile muhatapları tarafından takip edilebileceğini, amacın şirket faaliyetinin devam etmesi olduğunu, bunun için de yeniden defter oluşturulması gerektiğini, ancak zayii kararına ihtiyaç olduğunu, bu defterlerin hep kasada kalmasının imkansız olduğunu, müvekkilinin kapalı aracında ticari hayatının gerekliliği için defterleri yanına aldığını, ancak bu olayın yaşandığını, burada müvekkilinin kusurlu olduğundan bahsetmenin imkansız olduğunu, hırsızın araçtan eşyaları çaldığını, hırsızlığın hayatın her anında olabilecek bir olumsuzluk olduğunu, Zayii kararının verilmemesi durumunda şirketin kendiliğinden sicilden terk edilmesinden ve başka bir şirket kurmaktan başka çaresinin kalmayacağını beyanla, İstinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak, yapılacak istinaf incelemesi sonucunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak, kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava (talep) zayi edildiği öne sürülen ticari evraka ilişkin zayi belgesi verilmesine ilişkindir. Mahkeme davacının zayi olduğunu bildirdiği evrakın iddia edilen şekilde zayi olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu ve davacının basiretli bir iş adamı gibi olması ilkesiyle bağdaşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı şirketin zayi olduğunu belirttiği evrakın otomobilden hırsızlık yolu ile zayi olduğu öne sürülmüştür. Çalınma konusunda … isimli şahsın emniyete başvurduğu ifadesinin alındığı anlaşılmaktadır. Davacı çalındığını öne sürdüğü evrakın araç içinde bilgisayar çantasında bulunma sebebi konusunda dava sürecinde bir açıklama yapmamış olup, istinaf dilekçesinde şirketin adres değişikliği yapılacağı için defterlerin araçta bulunduğunu ifade etmiştir. Davacı şirketin adres değişikliği için ticari defterlerinin araçta taşınması gerekmemektedir. Bu durumun tacir olan davacının basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerektiği yönündeki (TTK 18/2) ilkesiyle uyumsuz olduğu, mahkemece davanın reddi yönünde verilen kararın dosya içeriğine, usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 44,40 TL istinaf karar harcından, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,5 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 03/04/2019 tarihinde HMK’ nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.