Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/623 E. 2018/540 K. 06.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/623
KARAR NO : 2018/540
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/03/2018 Tarihli Ara Karar
DOSYA NUMARASI : 2017/522 Esas ( Derdest Dava Dosyası )
İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN
DAVA : Murazanın Giderilmesi, Müdahalenin Men-i ve Cezai Şart Alacağı
TALEP : İhtiyati Tedbir Talebinin Reddine İlişkin Ara Kararın
Kaldırılması ve İhtiyati Tedbir Kararı Verilmesi
KARAR TARİHİ : 06/06/2018
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen 27/03/2018 tarihli ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dava dosyası incelendi:
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil şirket ile davalı şirket arasında bayilik sözleşmesi bulunduğunu, müvekkilinin davaya konu yerin kiracısı olduğunu, davalı şirketin burada bayilik sözleşmesi kapsamında OMV …. bayii olarak faaliyet göstermekte iken sözleşme süresi henüz dolmadan önce 24/04/2017 tarihinde bayilik sözleşmesini ihtarname ile tek taraflı olarak sonlandırdığını ancak istasyonu müvekkiline teslim etmediğini, bu durumun aralarındaki Yatırım Çerçeve Sözleşmesine aykırı olduğunu, müvekkilinin güçlendirilmiş şahsi hakkı kapsamında istasyonu kullanamadığını beyan ederek öncelikle istasyonun işletmek veya işlettirilmek üzere tedbiren müvekkili şirkete teslimini, muarazanın ve müdahalenin men’ini talep etmiştir.
Davacı vekili dilekçelerinde ve 14/02/2018 tarihli duruşmadaki beyanında; davaya konu 6362 parsel sayılı taşınmazdaki akaryakıt istasyonunun teminat karşılığı yapı tesis araç gereç ve ekipmanla birlikte işletmek ya da işlettirmek üzere davacı şirkete teslimi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 27/03/2018 tarih ve 2017/522 Esas sayılı ara kararı ile; ” … Davacı vekilinin dava dilekçesinde aynı nitelikte dile getirdiği ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği, kararın davacı tarafça istinaf edilmesi sonrasında Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi tarafından davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, gerek Bölge Adliye Mahkemesince verilen ve kesinleşen ihtiyati tedbir isteminin reddi kararı gerekçeleri gerek tekrar ihtiyati tedbir talep etmeyi gerektirir bir değişikliğin, hal ve şartlarının bulunmaması, gerekse davanın niteliği itibariyle yargılama sonunda davanın sabit görülmesi halinde verilecek hükmün konusu 6362 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki akaryakıt istasyonu üzerindeki davalının müdahalesinin önlenmesi olup, davacı tarafça istasyonun yargılamanın başında ihtiyati tedbir kararı ile davacı tarafa teslimi talep edilmekle ihtiyati tedbir isteminin uyuşmazlığın esasını çözer nitelikte olduğu, bir başka deyişle ihtiyati tedbirin konusunun hüküm konusu olduğu, buna göre uyuşmazlığın esasını çözecek nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilmesinin mümkün bulunmadığı dikkate alınarak istemin reddine … ” gerekçeleri ile; ” … Davacı tarafın ihtiyati tedbir isteminin REDDİNE, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;
Yerel Mahkeme tarafından ihtiyati tedbir taleplerinin reddedildiğini, oysa 14.02.2018 tarihli ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü için HMK 389 vd. Hükümlerinde aranan tüm koşulların bulunduğunu, yerel mahkemenin 27.03.2018 tarihli ara kararının kaldırılarak, Tuzla, … parselde kayıtlı akaryakıt istasyonunun uygun görülecek teminat karşılığında müvekkil ….’ ne tedbiren teslimine karar verilmesi gerektiğini,
– ….’ nin dava konusu akaryakıt istasyonunun kiracısı olduğu ve kiracılık hakkının tapuya da tescil edildiği,
– İstasyonun 01.11.2020’ye kadar münhasıran … bayiliği yapması için davalıya teslim edildiği,
– Ancak davalının, 24.04.2017 tarihli fesihname ile, sözleşme süresinin bitimine 3 yıl 6 ay varken; haksız ve gerekçesiz şekilde sözleşmeleri sonlandırdığı,
– Sözleşmenin, “sona ermenin sonuçları” üst başlıklı 10.3.7 maddesine göre, davalının 3 gün içinde istasyonu işletmeye hazır vaziyette müvekkil şirkete iadeten teslim etmesi gerektiği,
– Anılan sözleşme hükmü gereğince davalıya gönderilen 27.04.2017 tarihli ihtarname ile istasyonun 3 gün içinde müvekkil… AŞ’ye teslim edilmesinin bildirildiği,
– İhtarname 28.04.2017’de tebliğ edilmesine karşın davalının verilen süre içinde istasyonu müvekkile teslim etmediği gibi, aradan geçen yaklaşık bir yıllık süreye rağmen halen de teslimden imtina ettiği,
– Müvekkil ….AŞ’nin, malike kira ödemeye devam ettiği ama istasyondan tek bir kuruş bile gelir elde edemediği,
– Kira süresinin belirli ve kısıtlı bir dönem olduğu dikkate alındığında, davalının yarattığı muaraza sebebiyle sürenin müvekkil Şirket aleyhine çalıştığı hususlarının dikkate alınması gerektiğini,
İleri sürerek; Yerel Mahkeme’nin ihtiyatî tedbir talebinin reddine dair kararının kaldırılmasına,
– Müvekkil ….’ nin zararının daha fazla artmaması ve ticarî itibarının daha fazla zedelenmemesi bakımından İstanbul, Tuzla, … parselde kayıtlı akaryakıt istasyonunun, uygun görülecek teminat karşılığında; üzerindeki tüm yapı, tesis, araç gereç ve ekipmanla birlikte işletmek ya da işlettirmek üzere ihtiyati tedbiren yed-i emin sıfatı ile müvekkil şirkete teslimine,
– Yukarıdaki taleplerinin kabul edilmemesi halinde terdiden,
İstanbul, .. parselde kayıtlı akaryakıt istasyonunun, uygun görülecek teminat karşılığında; üzerindeki tüm yapı, tesis, araç gereç ve ekipmanla birlikte İşletme ve işlettirme yetkisi olmaksızın, ihtiyati tedbiren yed-i emin sıfatı ile müvekkil şirkete yahut dava dışı üçüncü bir kişiye teslimine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE DEĞERLENDRME:
Davacı tarafından açılan dava; Bayilik sözleşmesi kapsamında davalı tarafından işletilen petrol istasyonuna ilişkin taraflar arasındaki murazının giderilmesi, müdahalenin men-i ve cezai şart alacağına ilişkin olup, Davacı vekili 14/02/2018 tarihli duruşmada; davaya konu … parsel sayılı taşınmazdaki akaryakıt istasyonunun teminat karşılığı yapı tesis araç gereç ve ekipmanla birlikte işletmek ya da işlettirmek üzere davacı şirkete teslimi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş, ilk derece mahkemesince tedbir talebinin reddine karar verilmiş ve davacı vekilince de bu ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekilinin aynı yöndeki tedbir talebinin daha önce de ilk derece mahkemesince reddedildiği, davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine istinaf incelemesini yapan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi’ nin 19/09/2017 tarih 2017/1924 esas 2017/1143 karar sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun reddine karar verildiği, BAM 36. Hukuk Dairesi’ nin kararından sonra dosyaya yeni bir delil girmediği gibi, ihtiyati tedbir talebinin davanın esasını çözer nitelikte talepler içerdiği, yargılama sonunda elde edilebilecek sonucu önceden sağlayan ve davaya konu uyuşmazlığı esastan çözecek nitelikte ihtiyati tedbir kararı da verilemeyeceğinden ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararı usul ve yasaya uygun olup, kamu düzenine de aykırı olmadığından HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 35,90 TL istinaf karar harcı istinaf eden davacı tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 06/06/2018 tarihinde HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.