Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/497 E. 2019/200 K. 13.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/497
KARAR NO : 2019/200
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/09/2017
DOSYA NUMARASI : 2015/269 Esas – 2017/834 Karar
DAVA: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 13/02/2019
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalıya tereyağ sattığını, bunun davalı şirket çalışanı …’ın imzaladığı … seri numaralı 06/09/2013 tarihli sevk irsaliyesi ve 20/02/2014 tarihli … seri numaralı 15.984,00 TL miktarlı faturadan anlaşılacağını, buna rağmen davalı şirketin satın aldığı ürünün bedelini ödemediğini, davalının borcunu ödememesi üzerine davacının İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası üzerinde icra takibine geçtiğini, davalı şirketin takibe kötüniyetli olarak itiraz ederek takibi durduğunu, davalı şirketin icra takibine vaki itirazının iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari bir ilişki mevcut olmadığını, süresinde takip konusu faturaya itiraz edilerek, Kartal …. Noterliği’nin 21/02/2014 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile fatura aslının iade edildiğini, davacının belirttiği tarih ve miktarda tereyağının davacıdan değil, dava dışı … Tic. Ltd. Şti’ nden satın alındığını, bu şirketin ekte sunulan 11.664,00 TL tutarındaki 13/09/2013 tarihli faturayı düzenleyerek davalı şirkete gönderdiğini, davacı tarafça düzenlenen faturanın gerçeğe ve usule aykırı olduğunu, faturada gösterilen tutarın emtianın gerçek satış bedeli olmadığını, faiz talebinin de yerinde olmadığını, davanın reddine ve davacının takipte haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle takip konusu alacağın % 20′ sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 26/09/2017 tarih ve 2015/269 Esas – 2017/834 Karar sayılı gerekçeli kararı ile; ” …Davacının, davalı hakkında İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’ nün …. sayılı takip dosyası üzerinden 17/04/2014 tarihinde faturaya ve sevk irsaliyesine dayalı olarak 15.984,00 TL asıl alacak, 1.238,76 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam: 17.222,76 TL alacağını tahsil için icra takibi yaptığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, davalı/ borçlunun yasal süresi içinde borca ve ferilerine yönelik itirazı üzerine İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulması hususu dışında uyuşmazlık konusu olmayan husus bulunmadığı,Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacının, davalıya takip ve dava konusu yaptığı 1 adet fatura ve sevk irsaliyesine dayalı olarak gönderilmiş olduğu mal karşılığında alacaklı bulunup bulunmadığı, varsa alacak miktarının ne olduğu, davalının hakkındaki icra takibine vaki itirazında haklı bulunup bulunmadığı noktalarında toplandığı,Yapılan yargılama ve bilirkişilerden alınan raporlardan davacının, yevmiye defteri kayıtlarına göre davalı şirkete düzenlediği 20/02/2014 tarih ve 427766 seri nolu, 15.984,00 TL (KDV Dahil) fatura bedelini tahsil ettiği davalıdan alacağının bulunmadığı, davacı tarafından düzenlenen 06/09/2013 tarih ve … seri nolu, sevk irsaliyesinin faturası irsaliye tarihinden (5) ay sonra 20/02/2014 tarihinde düzenlendiği, davalının incelenen ticari defter ve kayıtlarında icra takibine ve davaya konu 20/02/2014 tarih ve … seri nolu 15.984,00 TL (KDV dahil) faturanın davalının ticari defterlerinde kaydına rastlanılmadığı, davalının ticari defterlerinde, davacı tarafından davalıya teslim edildiğini iddia ettiği 06/09/2013 tarih ve 417816 seri nolu sevk irsaliyesinin mahiyeti 800 kg tereyağının miktarı kadar 13/09/2013 tarihinde 912539 irsaliyeli 11.664,00 (KDV dahil) fatura ile 800 Kg tereyağı dava dışı …Limited Şirketi’nden aldığı ve 13/09/2013 tarih ve … yevmiye maddesine kaydedildiği, davacının iddiasını ispat için dayandığı ticari defterlerinde davalı adına düzenlediği fatura bedelini ilgili yevmiye maddesine göre tahsil ettiği, davacının, dava dilekçesi içeriğinde deliller bölümünde açıkca yemin deliline dayanılmadığı, diğer deliller açıklamasının HMK.nın yürürlüğe girdiği 01/10/2011 tarihinden sonra yemin delilini kapsamadığı, davacının, ticari defterlerinde açıkça tahsil belirli fatura konusu alacak hakkında, davalı aleyhine icra takibi yapması nedeniyle İİK. 67/2. maddesi uyarınca likit alacak miktarını doğru hesaplamamasında kötüniyetli olduğu gerekçeleri ile; ” -Davanın reddine, Davacının, likit alacak miktarını doğru hesaplamamasında kötüniyetli olduğu sonucuna varılarak reddolunan kısım/ asıl alacak üzerinden hesaplanan %20 kötüniyet tazminat tutarı 3.444.55 TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki ticari ilişkiyi çok net bir şekilde ortaya koyan hususlar ve bu konuda dayanılan deliller değerlendirilmeden müvekkil ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişki yokmuş gibi hüküm tesis edildiğini, davacı tarafından davalıya faturada gösterilen tereyağ gönderildiğini, sipariş yazışmalarını da yapan ve davalı şirket çalışanı olan …’ ın sevk irsaliyesine malı teslim aldığına dair imza attığını, davalı şirketin çalışanlarını gösterir SGK dökümlerinde …’ ın davalı şirket çalışanı olduğunun anlaşıldığını, Davalı şirkete gönderilen tereyağın, kargo firması tarafından taşındığını ve davalı şirkete kargo şirketi tarafından teslim edildiğini, davalı tarafın tüm bu yazılı belgeleri ve SGK’ lı çalışanı olan … tarafından teslim alınan mal yokmuş gibi davrandığını ve mail yazışmalarından bahsettiğini, davalı şirketin faturanın usulüne uygun olmadığını iddia ettiğini, hiç kimsenin kötü niyetine dayanarak almış olduğu ve kullandığı malı, fatura geç düzenlenmiştir diyerek ödemekten imtina hakkına sahip olmadığını, davacı müvekkili tarafından, davalı şirkete bu malın, sevk irsaliye tarihi olan 06.09.2013 tarihinde gönderildiğini ve davalı şirketin SGK’ lı çalışanı tarafından teslim alındığını, dosyaya sunulan delillerden de, dava konusu malın davalı şirkete …. ….İth. İhr, San. Tic.Ltd. Şti. (….) tarafından teslim edildiği ve sevk irsaliyesini davalı şirket çalışanının imzaladığının görüleceğini, … şirketinin yazısından da görüleceği üzere taşıma işini sipariş verenin davacı…. olduğunu, teslim etme adresinin davalı …. olduğunu, taşımanın tamamlandığı tarihin 09.09.2013, sevk irsaliye numarasının … olduğunu, sevk irsaliyesi ile malı teslim alanın, davalı şirketin çalışanı … olduğunu, Davalı çalışanı …’ ın imza incelemesi yönünden alınan bilirkişi raporuna göre, anılan şahsın incelemeye elverişli imza örnekleri temin edilmeden ve yeni bir rapor alınmadan ve yine anılan şahsın tanık olarak ifadesine başvurulmadan hüküm tesis edildiğini, hüküm kurmaya elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre hüküm tesis edildiğini, itirazlarının dikkate alınmadığını beyanla; İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2015/269 E. – 2017/834 K. sayılı dosyasında, açıklanan ve re’sen incelenecek nedenler doğrultusunda yerel mahkeme tarafından verilen 26/09/2017 tarihli kararın usul ve yasaya aykırı olması, tüm yerleşik içtihat ve Yargıtay kararlarını yok hükmünde sayması ve eksik incelemeye dayalı olması nedeniyle istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini, aksi takdirde hükmün usul ve esastan kaldırılarak dosyanın yeniden karar verilmek üzere yerel mahkemeye gönderilmesine ” karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME: HMK 355. maddesine göre istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava; taraflar arasında olduğu iddia edilen ticari ilişki kapsamında, davacı tarafından davalıya faturalı olarak yapılan mal satışından doğan alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalının yapmış olduğu itiraza yönelik yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir. İstinaf açısından uyuşmazlık konusu, dava reddedildiği için dava konusu alacağın olup olmadığı noktasındadır. İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 17/04/2014 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının … Tic., borçlusunun …Ticaret Limited Şirketi olduğu; takibin 06/09/2013 tarihli, 15.984,00 TL bedelli 1 adet fatura, … sevk irsaliyesi ve … irsaliyeli faturaya dayalı 15.984,00 TL asıl alacak, 1.238,76 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.222,76 TL’nin fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; örnek no:7 ödeme emrinin borçluya 22/04/2014 tarihinde tebliğ edildiği; borçlu vekilince verilen 25/04/2014 havale tarihli itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği, icra müdürlüğünce 28/04/2014 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Tarafların ticari kayıt, defter ve belgeleri temin edilerek uzman bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi belirlemelerine göre davacının, yevmiye kayıtlarına göre davalı şirkete düzenlediği 20/02/2014 tarih ve… seri nolu, 15.984,00 TL (KDV Dahil) fatura bedelini tahsil ettiği anlaşılmaktadır. Davacının, 2013 yılı ticari defterlerinde davalı adına düzenlenen 06/09/2013 tarih ve 417816 seri nolu sevk irsaliyesi ile aynı tarihte dava dışı …Limited Şirketi adına 427706 seri nolu, 11.448,00 TL fatura düzenlendiği ve 07/09/2013 tarih ve … yevmiye maddesine kaydedildiği, davacı vekilinin bu fatura suretini sunamadığı anlaşılmaktadır. Davacının alacağını dayandırdığı faturanın ise 06/09/2013 tarih ve 417816 seri nolu, sevk irsaliye tarihinden 5 ay sonra 20/02/2014 tarihinde düzenlendiği, davalının incelenen ticari defter ve kayıtlarında icra takibine ve davaya konu 20/02/2014 tarih ve 427766 seri nolu 15.984,00 TL (KDV dahil) faturanın kayıtlı olmadığı, bu faturanın Kartal ….. Noterliğinin 21 Şubat 2004 tarih ve …. no.lu ihtarname ile davalı tarafından davacıya iade edildiği, davalının ticari defterlerinde davacı tarafından davalıya teslim edildiği öne sürülen 06/09/2013 tarih ve 417816 seri nolu sevk irsaliyesinin içeriğini oluşturan 800 Kg tereyağının miktarı kadar 13/09/2013 tarihinde … irsaliyeli 11.664,00 (KDV dahil) fatura ile 800 Kg tereyağı dava dışı….Ticaret Limited Şirketi’nden aldığı ve 13/09/2013 tarih ve … yevmiye maddesine kaydedildiği, davalının bu faturayı Eylül 2013 dönemine ilişkin faturaların bildirildiği 30/10/2013 tarihli BA formunda Tuzla Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne bildirdiği anlaşılmaktadır. Davacının dayandığı sevk irsaliyesinin altında imzası bulunan …’ın Eylül 2013 tarihinde davalı çalışanı olduğu getirtilen SGK kayıtlarından anlaşılmakla beraber …’ın sevk irsaliyesinin altında bulunan imzasının kendisine ait olup olmadığının belirlenmesine yönelik tanık olarak dinlenmesi için çıkartılan davetiyenin tebliğ edilemediği, SGK işe giriş bildirgesinin getirtildiği ve bilirkişiden bu konuda rapor alınmasına tevessül edildiği fakat bilirkişinin bol emsal imza örnekleri istemesi nedeniyle öngörülen raporun alınamadığı anlaşılmaktadır. Sonuç olarak; davacının davalıya satıp teslim ettiğini öne sürdüğü emtianın bedelini kendi kayıtlarına göre dava dışı … Gıda firmasından aldığı, davalının da kendi kayıtlarına göre davaya konu emtiayı, dava dışı… firmasından alıp bedelini ödediği, davacının davasını dayandırdığı 20/02/2014 tarihli faturanın içeriğini oluşturan emtiaya ilişkin sevk irsaliyesinin 06/09/2013 tarihli olduğu, davacının bu sevk irsaliyesini esas alarak hem dava dışı … firmasına 06/09/2013 tarih ve … no.lu 11.480,00 TL bedelli fatura düzenleyip 07/09/2013 tarihinde kendi kayıtlarında tahsil ile kayıt altına aldığı, hem dava davalı adına 20/02/2014 tarihli icra ve dava konusu 42766 no.lu ve 15.984,00 TL (KDV Dahil) bedelli fatura düzenlediği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı aynı sevk irsaliyesine dayalı iki fatura düzenlemiş olup, dava dışı …do firmasından tahsil ettiği fatura bedelini davalıdan da tahsil etmek istemektedir. Davanın dayanaklarından olan 06/09/2013 tarihli sevk irsaliyesinde davalı çalışanı … ismi ve imzası bulunsa bile bu sonucu değiştirmez. Zira davacı bu sevk irsaliyesine dayanan 06/09/2013 tarih 42766 no.lu faturasını zaten dava dışı firmadan tahsil etmiş bulunmaktadır. Bunun dışında davacının dava konusu 20/02/2014 tarihli faturaya ilişkin kayıtların alacak bakiyesi vermemesinin nedenini, dava dışı …gıda firmalarının ödemeleri olduğunu belirtmiş olup, dava dışı bu firmaların ödemelerinin neden davalı adına tuttuğu 120.29 alıcılar alt hesabının alacak kısmına kaydettiğini izah edememektedir. Davacı hem defter ve kayıtlarına dayanmakta hem de kendi kayıtlarına itiraz etmektedir. HMK’nın 29.maddesi kapsamında bu istinaf nedeninin dinlenebilirliği yoktur. Mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olup istinaf nedenleri yerinde olmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 44,40 TL istinaf karar harcından, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 13/02/2019 tarihinde HMK’ nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.