Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/412 E. 2019/108 K. 30.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/412 Esas
KARAR NO : 2019/108 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2015/940 Esas 2017/1118 Karar
TARİH : 26/12/2017
DAVA : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 30/01/2019
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/154 Esas sayılı dosyası üzerinden 19/12/2013 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere … Giyim… AŞ’ nin iflasına karar verildiğini, iflas işlemlerinin Bakırköy .. İcra Müdür- lüğü’nün… Esas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğünü, iflas idare memuru olarak da Av. …’ın atandığını, iflas dosyasında müflis şirketin alacaklı olduğu üçüncü şahıslar ile ilgili bilirkişi incelemesi yapıldığını, borçlu olduğu tespit edilen davalı aleyhine Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra -inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili şirketin davacı durumundaki müflis şirkete her hangi bir borcunun bulunmadığını, aksine müflis şirketin müvekkiline 18/12/2013 tarihi itibariyle 272.488,39 TL borcunun bulunduğunu, Bakırköy … İflas Müdülüğü’nün … sayılı iflas dosyasına 06/02/2014 tarihi itibariyle alacak kaydı için başvurduklarını ve talep edilen alacağın 170.131,70 TL’sinin masaya kaydedildiğini, müvekkili şirketin hem alacaklı hem de borçlu gösterilmesinin kabul edilebilir bir durum olmadığını, yapılan takibin haksız itirazlarının yerinde olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi 26/12/2017 tarih 2015/940 Esas 2017/1118 sayılı kararında;
“Tarafların ticari defter ve kayıtları, takip ve dava dosyası ile dosya mevcut diğer deliller üzerinde SMMM Bilirkişi … tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen , tekniği , gerekçesi ve dosyadaki delillere uygunluğu nedeniyle itibara layık bulunan 09/06/2017 tarihli raporda;”Taraflar arasında davacı tarafından, davalıdan kira hizmeti alınması şeklinde ticari ilişki kurulduğu, davacı Müflis… Giyim’in Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/154 E. 2013/499 nolu kararı ile 19/12/2013 tarihinde iflasına karar verildiği, müflisin iflas tasfiyesinin Bakırköy ..l.İcra Müdürlüğü … E. Sayılı İflas dosyası ile takip edildiği, davacının 2013 yılı ticari defterlerinde, iflas tarihi itibariyle; davacı Müflis … Giyim San. ve Tic. A.Ş.’nin, davalı … Tic. Ltd. Şti.’den 25.465,30 TL alacaklı gözüktüğü, davalı ticari defter incelemelerine ilişkin alınan bilirkişi raporunda ise, davacının değil davalının davacıdan 118.233,79 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, taraflar arasında (25.465,30 TL + 118.233,79 TL) 143.699,09 TL ihtilaf bulunduğu, ihtilaflı işlemlerin; davalı kayıtlarında, davacının … nolu 117.609,00 TL bedelli çeki karşılıksız olduğundan davacı borcuna işlendiği, ancak bu işlemin davacı kayıtlarında olmadığı, davalı kayıtlarında, (davacının 19/12/2013 tarihinde iflasının açılması nedeni ile) 31/12/2013 vadeli 26.000,00 TL bedelli senedin davacı borcuna işlendiği, (her ne kadar vadesi İflas tarihinden sonra olsa da, iflas tarihinden önceki borcun ifası uğruna verilmiş senettir) ancak bu işlemin davacı kayıtlarında bulunmadığı, 117.609,00 TL + 26.000,00 TL = 143.609,00 TL lik (90,09 TL ihtilaf tespit edilememiştir) davalı alacağına işlenmesi gereken kayıt olduğu, dolayısıyla davacı 143.609,00 TL’yi davalı alacağına işlediği zaman, davalıdan alacaklı değil, davalıya 118.233,79 TL borçlu olacağı, iflas idaresinin davacının 118.233,79 TL alacak rakamını kabul ettiği gibi, 31/12/2014 vadeli 26.000,00 TL bedelli, 28/02/2014 tarihli 25.988,00 TL bedelli senetlerin iflas nedeniyle ödenmediği için, bu senet bedellerini de davalı alacağı olarak kabul ettiği ve davalının 170.131,70 TL alacağının iflas masasına kaydının yapıldığı, dolayısıyla, iflas tarihi itibariyle, davacının davalıdan alacaklı olmadığı gibi, davacının davalıya 118.233,79 TL borçlu olduğu ” hususu belirtilmiştir.Buna göre davacının takip tarihi itibariyle davalıdan tahsili gereken alacağının bulunmadığı takibin haksız, itirazın haklı ve yerinde, iş bu davanın ise hukuki dayanaktan yoksun olduğu …”gerekçesi ile, Davanın reddine karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, İlk derece mahkemesi dosyasında bulunan bilirkişi raporuna itirazlarını sunduklarını, Davanın ispatı bakımından ve müflis şirketin vergi dairesine müzekkere yazılarak BA-BS formlarının istenmesini ve bu formlar geldikten sonra dosyanın yeniden bilirkişiye gönderilmesi gerekmekteyken bunun gerçekleşmediğini, Bu sebeple dosyada eksik inceleme yapılarak haksız bir karar verildiğini,
Ayrıca Bakırköy… İflas Müdürlüğü’nün … İflas dosyasından alınan bilirkişi raporunda müflis şirket davalıdan alacaklı gözüktüğünü, Bu sebeple iflas dosyasından alınan bilirkişi raporu ile yerel mahkeme dosyasından alınmış olan raporlar birbiri ile çeliştiğini ve bu çelişki giderilmeden karar verildiğini, İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılmasına, davanın kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/940 Esas 2017/1118 Karar sayılı dosyası kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
HMK 355. maddesine göre istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak, kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.
Dava itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında iflas idaresince müflis şirketin ticari defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda alınan rapora göre davalıdan alacaklı olduğunun tespit edildiğini, alacağın tahsili için yapılan takibe borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın iptalini talep etmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.İstinaf açısından uyuşmazlık davalının davacı müflis şirkete takip tarihi itibarıyla borçlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.Davacı vekili, davacı müflis şirketin vergi dairesine bildirdiği BA-BS formları getirtildikten sonra yeniden bilirkişi raporu alınması talep edilmiş olmasına rağmen mahkemece söz konusu eksiklik giderilmeden ve iflas dosyasında alınan bilirkişi raporunda müflis şirketin alacaklı olduğuna dair bilirkişi raporu ile mahkemece alınan bilirkişi raporu arasındaki çelişki giderilmeden karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.Mahkemece davacı müflis şirketin vergi dairesine bildirdiği BA-BS formları ilgili vergi dairesinden getirtilmiş ve davacının bildirdiği BA-BS formları ile taraf ticari defter ve belgeleri incelenmek suretiyle bilirkişiden rapor alınmıştır.Bilirkişi raporuna göre taraflar arasındaki ticari ilişkide davalı tarafından düzenlenen faturalar her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olup söz konusu faturalar davacı tarafça bildirilen BA-BS formlarında da gösterilmiştir. Taraflar arasında faturalardan kaynaklı uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı tarafından davacı adına düzenlenen faturalara karşılık davacı tarafından ödeme amaçlı verilen … çek nolu 117.609 TL bedelli ve karşılıksız çıkan çek ile davacı tarafça keşide edilip davalıya verilen 31/12/2013 vadeli 26.000 TL bedelli senetten kaynaklanmaktadır. Davacı defterlerinde bu iki ödeme kayıtlı olup borçtan mahsup edilmiş bu nedenle davacı defterlerine göre davacı davalıdan 25.465,30 TL alacaklı görünmektedir. Davalı defterlerinde ise davacı tarafından keşide edilerek verilen … nolu 117.609 TL bedelli çek karşılıksız çıkması üzerine bu miktar yeniden davacı borcuna kaydedilmiştir. Yine davacı tarafından keşide edilip verilen 31/12/2013 vade tarihli senette vade tarihinden önce davacı şirket iflas ettiğinden davacı borcuna kaydedilmiştir. Taraflar arasındaki ihtilaf karşılıksız çıkan bu çek ile vadesi gelmeyen senet bedelinden kaynaklanmaktadır.Söz konusu çek her ne kadar davacı tarafça borca mahsuben keşide edilip davalıya verilmiş ise de çek karşılıksız çıkmış olup bedeli tahsil edilmemiştir. Bu nedenle davalı tarafça karşılıksız çek bedelinin davacı borcuna kaydedilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Yine vadesi gelmemiş senet bedeli keşideci davacı şirketin iflasına karar verilmiş olması nedeniyle muaccel hale gelmiş olup bunun bedelinin de ödenmediğinden davacı borcuna kaydedilmesinde yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Davalı söz konusu alacaklarını müflis şirketin iflas masasına alacak olarak kaydettirmiştir.
Karşılıksız çıkan çek bedeli ile vadesi gelmeyen senet bedellerinin ödendiği davacı tarafça ispatlanamamıştır. Mahkemece alınan ve hükme esas kabul edilen bilirkişi raporunda bu hususlar belirtilmiş, taraflar arasındaki uyuşmazlığın bu çek ve senet bedelinden kaynaklandığı, davacı müflis şirket iflas idaresinin davacı şirket kayıtları üzerinde yaptırdığı bilirkişi incelemesinin tek taraflı mutabakat yapılmayan ve doğruluk denetimi yapılmadan alınan bilirkişi raporu olduğu belirtilmiştir.Bu nedenle, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı tarafça keşide edilen ve karşılıksız çıkan çek bedeli ile vadesi henüz gelmediğinden tahsil edilemeyen senet bedelinden kaynaklanmış olmasına ve bu çek ve senet bedelinin ödendiğinin ispatlanamamasına göre mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 98,10.TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 44,40.TL istinaf karar harcından, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90.TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50.TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 30/01/2019 tarihinde HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.