Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/279 E. 2018/1056 K. 07.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/279
KARAR NO : 2018/1056
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/12/2017
DOSYA NUMARASI : 2016/713 Esas – 2017/1276 Karar
DAVA : Tazminat
KARAR TARİHİ : 07/11/2018
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin uzun yıllardan beri Silivri’de, Çerkezköy ‘de kısacası Marmara Bölgesinde faaliyette bulunan iş yoğunluğu yüksek, herkes tarafından tercih edilen gözde bir sürücü kursu olduğunu, Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliği’nin 4312. m ile bütün sürücü kurslarına taban fiyat uygulaması getirildiğini, İstanbul Valiliği tarafından alınan karar uyarınca 01.01.2016 tarihi itibariyle bu taban fiyatın 1.300 TL olduğunu, müvekkili ile kendisine kaydolan öğrencilerini memnun etmek isteyen Silivri Sınav Koleji arasında yapılan anlaşma ile sürücü belgesi almak isteyen Kolej Öğrencilerinin sürücü kurs ücretlerinin 350 TL’lik kısmının Silivri Sınav Koleji tarafından ödenmesinin öngörüldüğü, müvekkilinin taban fiyat uygulamasına riayet etmesine rağmen davalının gerekli araştırma ve incelemeyi yapmaksızın sırf müvekkilin müşteri çevresini olumsuz yönde etkilemek amacıyla gerek sosyal medyada, gerek kendilerine ehliyet almak için başvuran kursiyer adaylarına, gerekse ulusal bazda yayın yapan Metropol FM’de (103.2), davacının Silivri Sınav Koleji öğrencilerinden gelen öğrencilere 350 TL indirim yaptığı, haklarında yasal işlem yapılacağı, taban fiyat altındaki anlaşmalara itibar edilmemesi gerektiği, indirimli fiyat üzerinden kayıt yapılması halinde kursun kapatılacağını, lisansının iptal edileceği gibi müşteri çevresini yanıltacak şekilde asılsız beyanlarda bulunduğunu, hatta aynı nedenle ilçe millî eğitim müdürlüğüne asılsız bir şikâyette de bulunduğunu, haksız, hukuka ve dürüstlük kurallarına aykırı biçimde ve 3. kişileri yanıltacak bir şekilde davacı aleyhinde iddia ve açıklamalarda bulunan davalının, davacının gerek ticari itibarını, gerekse müşteri çevresini ciddi manada zedelediğini, 10.000 TL maddi, 10.000 TL manevi zararın fiil tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline, davacının elde etmesi mümkün görülen fakat davalının haksız rekabet teşkil eden davranışları sonucu elde edemediği menfaatlerine karşılık gelen zararların tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Adı geçen sürücü kursunun 3.yıldır faaliyette bulunan bir sürücü kursu olduğunu, ilk olarak Silivri’de Yavuz sürücü kursu adı altında açıldığını, Çerkezköy ve Kapaklı ‘da bulunan kursların (… Sürücü Kursu olarak) faaliyette bulunduğunu, Silivri’de çok sayıda sürücü kursu varken Silivri Sınav Koleji’ nin …Sürücü Kursu’nun bilgisi olmadan böyle bir kampanya yapması ve 350 TL’ lik hediye çeki bastırmasının oldukça manidar olduğunu, bu durumun yönetmeliğe aykırı olduğu ve hem … Sürücü Kursunu zor durumda bırakacağı hem de şikâyet halinde Silivri Sınav Kolejini, başka bir kurumdan habersiz olarak hediye çeki bastırmak, çekin üzerinde o kursun ismini kullanmak gibi sebeplerle suçlu durumuna düşüreceğini, … Kursu’nun Silivri Sınav Koleji ile yapmış olduğu kampanyanın, Silivri Sınav Koleji’ nin resmi facebook sayfasında yayınlandıktan sonra diğer kurslarla birlikte konuyla ilgili şikayetin Silivri İlçe Müdürlüğü’ne yapılmış olduğunu, kamuoyunun aydınlatılması için taban fiyatın 1.300 TL olduğunu, bu fiyatın altında kursların kesinlikle kayıt alamayacağını, aksi takdirde kursun kapatılma cezalarına kadar giden bir süreçle karşılaşabileceklerini belirten duyurularının Metropol FM’de (102,3) yapıldığı, bu duyuruda …Sürücü Kursu’nun isminin dahi geçmediği ve her hangi bir şekilde Kursu ile Sınav Koleji’nin yaptığı anlaşmadan kesinlikle bahsedilmediğini, taban fiyat uygulamastna riayet edilmediğinin indirim çekinde açık bir şekilde görüldüğünü, Sınav Koleji’nin muhasebe kayıtlarının incelenerek her bir çek için Kursu’ na kayıt yaptıran kursiyerlere istinaden 350 TL ödenip ödenmediğin araştırılmasını talep ettiklerini, taban fiyat uygulamasına riayet etmeyen kurslara dönem açmama cezası, tekrarı halinde kurs kapatma cezalarının gelebileceğinin yönetmelikte belirtildiğini, ayrıca kendi facebook hesabından radyoya yayınlanan ilanın metnini yayınladığını, bunun dışında her hangi bir paylaşım olmadığını, haksız, hukuka ve dürüsttük kurallarına aykırı biçimde hediye çeki dağıtıp, ucuz fiyata kayıt yapmak suretiyle Kursu’ nun suç işlediğini belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 15/12/2017 tarih ve 2016/713 Esas – 2017/1276 Karar sayılı gerekçeli kararı ile;
” … Tüm dosya kapsamından; davalının, tarafların faaliyet gösterdiği bölgede yayın yapan Metropol FM’ de yapmış olduğu ilanlar ve sosyal medyada paylaşmış olduğu kamuoyuna duyuru adı altındaki ilanda davacının kapatılma ve kursiyer sertifikalarının iptal edileceği yönünde ifadelerin yer aldığı, bu hususun yasal düzenlemelerde yer almayan, davacıyı yıpratma, müşteri kitlesini etkilemeyi yönelik faaliyetler olduğu, TTK’ nun 55/1-k. maddesinde dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışların haksız rekabet olarak belirtildiği ve yine aynı fıkranın 1. bendinde başkalarını ve onların faaliyetlerini veya ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamaların haksız rekabet hallerinden sayıldığı, bu haliyle davalının yapmış olduğu ilanın TTK’ nun 55. maddesindeki gereğince haksız fiil oluşturduğu anlaşılmıştır.
Davacının manevi tazminat istemine gelince; haksız rekabet oluşturan ilanın yapılmasında öncesinde ve sonrasında davacının öğrenci kaydı dikkate alındığında, ciddi bir fark bulunduğu anlaşılmaktadır. Ancak 01/01/2016 tarihinden itibaren sürücü kurslarına taban fiyat uygulamasının getirildiği, bununla beraber başka etkenlerinde öğrenci kaydına etki edebileceği dikkate alındığında kayıtlarda yapılan düşüşün tamamının haksız rekabet fiilinden kaynaklandığını söylemek mümkün değildir. Dolayısıyla davacının haksız rekabet nedeniyle oluşan zararının somut olarak hesaplamak mümkün olmamıştır. Öğrenci başına alınan ücret, davacının önceki yıllarda yaptığı kayıtlar, sonraki yıllardaki kayıtların ve özellikle ilanın yapıldığı yıldaki düşüş göz önünde bulundurularak Borçlar Kanunu’nun 50 ve devamı maddeleri gereğince değerlendirilmesi yoluna gidilmiştir. Tarafların ticari faaliyetleri eylemden önceki yıl ve sonraki yıl gelir durumları dikkate alınarak BK’nun 50., maddesi gereğince maddi tazminatın 10.000-TL manevi tazminatın ise 5.000-TL olarak tespitine karar verilmiştir.
Tüm bu hususlar dikkate alınarak davalının eyleminin haksız fiil oluşturduğunun tespiti ile men’ine, 10.000-TL maddi 5.000-TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine … ” karar verilmesi gerektiği gerekçeleri ile;
” 1-Davacının davasının KISMEN KABUL ile KISMEN REDDİNE, davalının, Metropol FM isimli radyoda davacı hakkında yapmış olduğu ilanın haksız rekabet oluşturduğunun tespitine ve men’ine,
2-10.000-TL maddi ve 5.000-TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dava tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine, … ” karar verilmiş ve verilen karara karşı, davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;
Davalının haksız rekabet teşkil eden davranışları tespit edilerek men’ i ve müvekkil lehine hem maddi hem de manevi tazminata hükmedilmiş olmasına rağmen, yalnızca tek bir vekalet ücretine hükmedildiğini, oysa hem maddi hem de manevi tazminat yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, müvekkil lehine hükmedilen manevi tazminat yönünden de ayrıca AAÜT 10/4 maddesi uyarınca 1.980,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, bu sebeple hükmü vekalet ücreti yönünden katılma yolu ile istinaf ettiklerini beyanla;
Davalı yanın istinaf talebinin reddine;
Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2016/713 Esas – 2017/1276 Karar sayılı kararının sadece vekalet ücreti yönünden kaldırılmasına, diğer yönlerden onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;
Yerel mahkeme tarafından verilen kararın usule ve yasaya aykırı olduğunu ve bozulması gerektiğini,
Öncelikle davalının TTK 55/1-k maddesindeki dürüstlük kuralına aykırı hareket ettiği, davacının müşteri kitlesini olumsuz etkilemeye yönelik davranışlarda bulunduğu, davacıya yönelik haksız rekabet oluşturacak eylemlerde bulunduğunu kabul etmenin mümkün olmadığını, yasaya aykırı olarak promosyon uygulaması ile kursiyer kaydı yapan bu suretle haksız rekabet oluşturanın davacı olduğunu, davacı ile Silivri’de faaliyet gösteren Silivri Sınav Koleji’ nin “davacıdan ehliyet alan Silivri Sınav Koleji öğrencilerinin 350 tl daha indirimli olacağı şeklinde” anlaştıklarını, Silivri Sınav Koleji’ nin Sınav öğrencilerine promosyon uygulaması başlatarak Kursu’ ndan ehliyet alacaklara 350 TL’ lik hediye çeki verileceğini facebook hesabında duyurduğunu,
Bu ilan nedeniyle müvekkili de dahil Silivri’de bulunan tüm sürücü kurslarının konuyla ilgili Silivri İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne şikayette bulunduklarını, ayrıca İstanbul 3. Bölge Sürücü Kursu Dernek Başkanı ile Marmara Sürücü Kursu Müdürü aynı zamanda İstanbul 3.Bölge Sürücü Kursları Derneği Silivri Temsilcisi bu konuda Silivri İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ ne şikayette bulunduklarını,
Akabinde tüm Silivri Sürücü Kursları’ nın kamuoyunun aydınlatılması için :” taban fiyatın 1.300 TL olduğu, bu fiyatın altında kursların kesinlikle kayıt alamayacağı, aksi takdirde kursun kapatılma cezalarına kadar giden bir süreçle karşılaşabileceği”şeklinde ortak bir ilan metni hazırlayarak … Fm isimli radyoda duyuru yaptıklarını, müvekkilinin radyoda yayınlanan bu duyuru metnini kendi facebook hesabında da yayınladığını, bu duyurunun kesinlikle müvekkilin kendi başına hazırlayıp yaptığı duyuru olmayıp Silivri’ deki tüm sürücü kurslarının radyoya verdikleri ilan metni olduğunu, müvekkilin de radyo ilanını paylaştığını, müvekkilin kendisinin yazdığı ve paylaştığı bir metin olmadığını,
Dosyada davacının kayıtlarında gerek gelir gerekse kursiyer sayısı bakımından bir azalma olduğu, ancak bu azalmanın tek basına kursiyer sayısının azalmasına bağlanamayacağı, düşmenin taban fiyat uygulaması ve diğer etkenlerden de kaynaklanabileceği, maddi zarar hesaplanmasına yarayacak başka bir delil olmadığı, zararın en fazla 10.000 TL olacağının belirtildiğini, Yerel Mahkemece kayıtlardaki düşüşün tamamının haksız rekabet nedeniyle oluşan zarardan kaynaklanmadığı, taban fiyat uygulaması ve başka etkenlerden de kaynaklanabileceği belirtilmesine rağmen mahkemece davacının talep ettiği maddi tazminatın tamamına hükmedildiğini, oysa raporda da şayet davacının zararı varsa bu başka etkenlerden de kaynaklanabileceğinin belirtildiğini, taban fiyat uygulaması nedeniyle aynı dönemde müvekkilinin ve diğer sürücü kurslarının da gelirinde ve kursiyer sayısında ciddi azalmalar olduğunu, bu nedenle maddi tazminat talebinin tamamına hükmedilmesinin haksızlık olduğunu,
Yine davacının promosyon uygulamasına giderek asıl kendisi haksız rekabet oluşturmasına rağmen davacı lehine manevi tazminat verilmesinin de haksız olduğunu beyanla;
Yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi neticesinde bozulmasına ve talepleri doğrultusunda davanın reddine, yargılama sonuna kadar tehir-i icra kararı verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME:
HMK 355. Maddesine göre istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak, kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.
Dava haksız rekabet iddiası kapsamında haksız rekabet teşkil ettiği öne sürülen radyo ilanının durdurulması ve maddi manevi zararın giderilmesine yöneliktir.
Davalının sosyal medya hesabında davacının taban fiyat uygulamasına aykırı hareket ettiğini, (Sınav Koleji ile anlaşma yaparak koleje kayıt yapıp indirim çeki ile gelenler 350,00 TL indirim yaptığı) bu nedenle hakkında gerekli işlemlere başlandığı belirtilerek idari para cezası ve kurs kapama cezası ile cezalandırılmasının muhtemel olduğu belirtilerek, taban fiyatın altında kayıt yapan kurslara kayıt yaptırılmaması, yapıldığında kursların kapatılacağının ve sertifikanızın dahi iptal olunabileceği şeklinde kamuoyuna duyuru yaptığı sabittir. Davalı ile Silivri’de faaliyet gösteren bir kısım sürücü kursu firması sahiplerinin bu bildirimi radyoda ilan ettikleri davalı tarafından kabul edilmiştir. Fakat davalı radyo ilanında davacının adının ve Sınav Kolejinin yaptığı promosyonun adının geçmediğini savunmaktadır. Bununla beraber radyo ilanının, davalının facebook hesabından yayınlandığı ifade edilmektedir. Facebook hesabında yayınlanan ilanda davacının adı ve Sınav kolejinin yaptığı promosyon açıkça geçmektedir.
Milli Eğitim Müdürlüğü’ nün dosyada bulunan yazılarından böyle bir uygulamanın varlığı halinde sonraki döneme ilişkin açılış izni verilmeyeceği, sertifikaların iptalinin söz konusu olmadığı anlaşılmaktadır. Promosyon uygulamasının taban fiyat uygulamasına uygun olmadığı dosyadaki Milli Eğitim müdürlüğünün dosyada bulunan yazılarında ifade edilmektedir.
Promosyonu davacının yapmadığı, dava dışı kolejin kendisine kayıt yapanlara, davacının sürücü kursuna kayıt olmaları halinde 350,00 TL’ lik promosyon çeki vererek yapıldığı, davacının taban fiyatın altında kayıt yapmadığı, 350,00 TL’ lerin dava dışı kolej sahibi tarafından davacının hesabına yatırıldığı anlaşılmaktadır. Yani 1300,00 TL taban fiyatın altına düşülmemiştir. Sadece Sınav Koleji’ ne de kayıt yaptıran şahıslar davacı firmaya 950 TL ödemiş olmakta 350,00 TL’lık farkı ise Sınav Koleji sahibi, davacıya ödemektedir. Davacı her halükarda kurs karşılığı 1.300,00 TL almış olmaktadır.
Yapılan ilanlar sonucu davacının kursiyer sayısında azalma olduğu, bilirkişi raporunda ifade edilmiş olup, azalmaya taban fiyat artışı ve başka sebepler yanında davalının haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin sebep olduğu ifade edilmiş fakat rakamsal bir tespit yapılamayacağı davacının en fazla zararının 10.000,00 TL olabileceği belirtilmiştir.
6102 sayılı TTK 54/2. maddesine göre Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.
6102 sayılı TTK 55. maddede ise dürüstlük kuralına aykırı davranışlar ve ticari uygulamalar başlığı altında başlıca haksız rekabet halleri sıralanmıştır. 1-a maddesinde dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar ve özellikle 1.bentte başkalarını veya onların mallarını, iş ürünlerini, fiyatlarını faaliyetlerini veya ticari işlerini, yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemek yasa koyucu tarafından haksız rekabet hallerinden sayılmıştır.
Mahkeme davalının eyleminin 6102 sayılı TTK 55/1-k maddesi kapsamında olduğunu yazmışsa da kastedilenin 55/1-a maddesi olduğu anlaşılmaktadır. Tazminat takdiri TBK 50 v.d maddelerine göre yapılmıştır. TBK 50/2. maddesine göre uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hakim olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.
Davalının eylemi, 6102 sayılı TTK’nın 55/1-a-1 kapsamında olup aynı zamanda davacının kişilik hakkının zedelenmesi anlamı taşıdığından TTK 56/1-e maddesinin yollamasıyla TBK 58. Maddesi hükmü karşısında davalının istinaf nedenleri yerinde değildir. Ayrıca davalı taraf, radyoda yapılan ilanda davacının adının geçmediğini daha önce de savunmuş olmakla birlikte kanıt dilekçesinde belirtilmeyen fakat istinaf dilekçesinden sonra sunduğu ayrı bir dilekçe ekinde ilanın yer aldığını öne sürdüğü CD yi sunmuştur. Sunulan bu yeni delilin HMK 357/1.maddesinde istinaf safhasında… son ifadesinde yer alan yeni delillere dayanılamaz hükmü uyarınca değerlendirilmesi hukuken mümkün olmadığı gibi, bu durum sonuca da etkili görülmemiştir.
Davacının katılma yolu ile istinaf nedeni ise manevi tazminat yönünden ayrı bir vekalet ücreti verilmesi gerektiği yönündedir.
Mahkemenin karar tarihi itibariyle yürürlükte olan 2017 yılı Av. Asgari Ücret Tarifesinin 10/4. Maddesine göre: Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir.
Tarifenin 13/1. maddesine göre de: – (1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10 uncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.
Açıklanan nedenlerle 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiğine göre kararın HMK 353/1-b uyarınca kısmen kaldırılarak davacı taraf için hüküm altına alınan manevi tazminat yönünden ayrı bir şekilde vekalet ücretinin 1.980,00 TL olarak belirlenmesi gerektiğinden; davacı taraf istinaf başvurusunun bu yönden yerinde olması nedeniyle hükmün HMK 353/1-b2 maddesi kapsamında kısmen kaldırılması gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
A-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
B-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 15/12/2017 tarih ve 2016/713 Esas – 2017/1276 Karar sayılı gerekçeli kararının HMK 353/1-b2 maddesi uyarınca ORTADAN KALDIRILMASINA, dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurularak;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL ile KISMEN REDDİNE, davalının, … FM isimli radyoda davacı hakkında yapmış olduğu ilanın haksız rekabet oluşturduğunun tespitine ve men’ine,
2-10.000-TL maddi ve 5.000-TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dava tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Alınması gereken 1.024,65-TL harçtan, peşin alınan 341,55-TL nin mahsubu ile bakiye 683,10-TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri toplam 375,05-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri 80,00-TL ile bilirkişi sarf gideri 1.200,00-TL olmak üzere toplam 1.280,00-TL ile kabul(%75) ve red oranı(%25) olmak üzere 960,00-TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; kabul edilen maddi tazminat miktarı yönünden davacı yararına takdir edilen 1.980,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; kabul edilen manevi tazminat miktarı yönünden davacı yararına takdir edilen 1.980,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat talebinin reddedilen tutarı üzerinden davalı yararına takdir edilen 1.980,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10- Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine,
İSTİNAF YÖNÜNDEN :
11- Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 35,90 TL istinaf karar harcının talep halinde davacı tarafa iadesine,
12-Harçlar Kanunu gereğince istinaf yönünden davalı tarafından yatırılan 98,10 TL başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
13- Harçlar Kanunu gereğince istinaf yönünden davalı taraftan alınması gereken 1.024,65 TL istinaf karar harcından, davalı tarafından istinaf aşamasında peşin olarak yatırılan toplam 256,16 TL ( 35,90 TL + 220,26 TL ) ‘ nin mahsubu ile bakiye 768,49 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
14-İstinaf aşamasında davacı tarafından sarf edilen 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
15- Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi’ ne gidiş – dönüş masrafı olan 31,00 TL’ nin davalı avansından sarf edildiği anlaşılmakla; bu giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
16- Artan gider avansı olması halinde ve talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 07/11/2018 tarihinde HMK’ nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.