Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/1901 E. 2020/592 K. 11.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1901
KARAR NO: 2020/592
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME : İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/11/2017
DOSYA NUMARASI: 2014/1531 Esas – 2017/1384 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 11/06/2020
İlk Derece MAhkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacı bankanın Perşembe Pazarı/İstanbul Şubesince … Ltd Şti’ ne toplam 6.200.000,00TL bedelli dört adet GKS ve toplam 8.500.00,00TL bedelli üc adet kredi çerçeve sözleşmesine istinaden kredi kullandırıldığını, diğer borçlular …, …, … ve …’un ise sözleşmelerinin müşterek borlçu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, kredi şartlarına uyulmaması ve borcun ödenmemesi üzerine, davacı banka alacağının tahsilini teminen kredi borçlusu ile kefillerinin kredi hesabının kat edildiğini, muaccel 7.154.432,26TL nakit, 91.840,00TL gayrinakit olmak üzere toplam 7.246.272,26TL alacaklarının ödenmesi için Beyoğlu …Noterliğinin 07/11/2014 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini, ancak borcun ödenmediğini, borcun ödenmemesi üzerine İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile fazlaya dair talep hakları saklı kalmak kaydıyla borçlu firmanın kefiller aleyhine 25/11/2014 tarihinde her bir borçlunun borçtan sorumlu olduğu tutarın ayrı ayrı belirtilmek ve ipotek limiti mahsup edilmek suretiyle icra takibine geçildiğini, davalıların itirazları sonucunda icra takibi durduğundan, davacı banka alacağının tümünün tahsilinin, itirazın iptali davası sonuçlanıncaya kadar gecikeceğini, davacı bankanın alacağının likit olup, davalı borçluların haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle davalıların itiraz olunan alacağın %20sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ettiklerini, borçlu davalıların hukuki dayanaktan yoksun ve takibi geciktirmeye yönelik itirazlarının iptali ile takibin takip talebinde yazılı şartlarla devamına ve davanın haksız itirazı nedeniyle icra-inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili cevap dilekçesi ile; davanın reddi ile, davalı şirketin, davacı bankadan Genel Kredi sözleşmesi uyarınca kredi kullandığını, diğer davalıların ise bu sözleşmeleri kefil sıfatı ile imzaladıklarını, davacının Beyoğlu …Noterliğinin 07/11/2014 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnameleri ile hesabın kat edildiğini ve bakiye borcun ödenmesini istediklerini, davalıların 17/11/2014 ve 18/11/2014 tarihli cevabi yazılar ile davacı tarafın gönderdiği ihtarnamelere itiraz ettiklerini, davalı şirketin davacı bankadan kullanmış olduğu kredi borcuna karşılık olarak cevap dilekçelerine ekledikleri listelerde dökümü verilen müşteri çeklerini davacı bankaya teslim ettiğini, taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borç verilen çeklerle ödenmiş olduğu gibi, ayrıca davacı tarafa davalılar adına kayıtlı gayrimenkuller üzerine toplam 1.980.000TL ipotek verildiğini, davacı tarafın %20 inkar tazminatı isteminin usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, bu tazminata hak kazanılabilmesi için öncelikle ortada bir borcun bulunması ve bu borca kötü niyetle itiraz edilmesi ile alacağın likit olmasının şart olduğunu, davalı şirketin, kerdi borcuna karşılık müşteri çekleri ve ipotek verdiği dikkate alındığında takibe kötü niyetle itiraz edilmediğinin aşikar olduğunu, davacı tarafça talep edilen alacağa karşılık alacak miktarı kadar çekler ve ipotek vererek borçlarını ödeme yoluna giden davalıların kötü niyetli olduklarının iddia edilemeyeceğini, kredi borcuna karşılık davacı bankaya verilen çeklerin ne kadarının tahsil edilip edilmediğinin davacı tarafın bilgisi dahilinde olduğunu, davacı tarafın bu güne kadar almış olduğu çeklerden ne kadarını tahsilat yaptığı konusunda davalıya herhangi bir bilgi vermediğini, davacı tarafın ipotekli gayrimenkulleri paraya çevirdiğinde bakiye borç miktarının bilinemeyeceğinden alacağın likit olmadığını, bu nedenle % 20 icra inkar tazminatı istenemeyeceğini, ayrıca alacağın rehinle temin edilmiş bir alacak olduğunu 2004 sayılı İİKnun 45 mad uyarınca rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılması gerektiğini, bu nedenle takibin usulsuz olduğunu, ayrıca davalıların …, …, …’un şirket ortağı olmadığını, sözleşmeleri kefil sıfatı ile imzaladıklarını, eşlerin rızası alınmadan kefalet verdiklerini, geçerli bir kefalet olmadığını, ayrıca gayrinakitleri nedeni ile kefillerin sorumluluğu olmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 15/11/2017 tarih ve 2014/1531 Esas- 2017/1384 Karar sayılı kararında; “Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyası, 3 adet kredi çerçeve sözleşmeleri, 4 adet genel kredi sözleşmesi, ihtarname, çek listeleri suretleri, kredi ekstreleri, 17/04/2011 tarihli genel mektup, çek taahhüt kredisi taahhütnamesi, ipotek akit tabloları celp olunmuştur. İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyasının tetkikinde; İstanbul 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/724 D.İş Esas 2014/720 Karar sayılı 18/11/2014 tarihli ihtiyati haciz kararına dayanılarak, alacaklı … Bankası AŞ tarafından borçlular … Ltd Şti, …, …, …, … aleyhine 7.114.430,60TL asıl alacak, 184.975,20TL işlemiş faiz 9.248,76TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 7.308.654,56TL nakit ve 91.840,00TL gayrinakit alacak üzerinden takip yapıldığı, borçlular vekilinin itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür. Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya rapor tanzimi için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi Emekli Banka Müdürü Mali Müşavir … tarafından tanzim olunan 29/02/2016 tarihli bilirkişi raporunda; 25/11/2014 icra takip tarihi itibari ile davacı bankanın; davalı asıl borçlu şirkete kullandırmış olduğu nakit kredilerden dolayı 7.114.430,60TL asıl alacak, 184.975,20TL işlemiş faiz, 9.248,76TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 7.308.654,56TL alacaklı olduğunu, bu alacağın 1.980.000,00TL ipotek bedeli düşüldükten sonra nakit alacağının 5.328.654,56TL olduğunu, davalı kefil …’dan … Ltd Şti’ye kullandırmış olduğu nakit kredilere kefaletinden dolayı, 7.114.430,60TL asıl alacak, 184.975,20TL işlemiş faiz, 9.248,76TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 7.308.654,56TL alacaklı olduğunu, davalı kefil …’dan … Ltd Şti’ye kullandırmış olduğu nakit kredilere kefaletinden dolayı 4.226.460,00TL asıl alacak, 109.887,96TL işlemiş faiz 5.494,40TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 4.341.842,36TL alacaklı olduğunu, davalı kefil …’dan … Ltd Şti’ye kullandırmış olduğu nakit kredilere kefaletinden dolayı 603.780,00TL asıl alacak, 15.698,28TL işlemiş faiz, 784,91TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 620.263,19TL alacaklı olduğunu, davalı kefil …’dan … Ltd Şti’ye kullandırmış olduğu nakit kredilere kefaletinden dolayı 4.830.240,00TL asıl alacak, 125.586,24TL işlemiş faiz, 6.279,31TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 4.962.105,55TL alacaklı olduğunu, davalı …’un davalı şirket yöneticisi gözükmetiğini, krdeiye kefaleti için eşinin rızasının alındığına dair dosyada bir belge görülemediğini, davalı borçlu ve müşterek borçlu ve müteselsil kefillerin davöalı borçlunun uhdesinde bulunan ve davacı bankaya iade edilmeyen çek yapraklarından ötürü de 91.840,00TL gayri nakdi kredi borcu bulunduğunu belirtmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı sunulan itirazlar nazara alınarak tanzim olunan 18/05/2016 tarihli bilirkişi ek raporunda; davacı bankanın, davalıya sözleşme ile kararlaştırılmış ve TCMB’ne bildirmiş olduğu %36 akdi faiz oranını ve yine sözleşme ile kararlaştırılmış akdi faiz oranının %100′ ü olan %72 faiz oranını uyguladığını, bilirkişi kök raporunda da bu oranlar dikkate alınarak hesaplama yapılıdğını, bu nedenle kök raporda bir değişiklik yapılmadığını, icra takibinden sona yapıan kısmi tahsilatlar ile borcun tamamen kapatılmamış olduğundan ve niahi dava tarihinde mahkemece karar verildiğinde, icra takibinden sonra ancak dava açılmadan önce yapılan tahsilatların icra müdürlüğünce yapılacak kapak hesabında dikkate alınacağından ayrıca bir hesaplama yapılmaya gerek görülmediğini belirtmiştir. Bilirkişi kök raporu ve ek raporuna karşı taraflarca beyan ve itirazlar sunulmuş olup, dosya yeniden aynı bilirkişiye tevdi edilerek, tarafların itirazlarını karşılar ikinci ek rapor tanzimi istenmiş olup, bilirkişi tarafından tanzim olunan 27/02/2017 tarihli raporda; davalıların her birinin, temerrüt, icra ve dava tarihindeki borçları ipotek düşülmeden ve ipotek düşülünce olmak üzere ayrıntılı olarak tespit edildiğini, dava tarihinden sonra davalı firmadan yapılan tahsilat tutarı toplamının 731.500,64 TL olduğunu belirtmişlerdir. 15/11/2017 tarihli oturumda 6100 sayılı HMK’ nun 186. maddesi uyarınca sözlü yargılamaya geçilmiş, sözlü yargılamaya ilişkin diyecekleri ve son diyecekleri hazır bulunan taraf vekillerinden sorulmuş; davacı vekili, önceki beyanlarını aynen tekrarla davanın kabulüne, davalı vekili ise davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki davaya konu uyuşmazlığın; davacı bankanın davalılardan … Ltd Şti’ne toplam 6.200.000TL bedelli 4 adet genel kredi sözleşmesi ve toplam 8.500.000TL bedelli üç adet kredi çerçeve sözleşmesine istinaden kredi kullandırdığını, diğer davalıların bu sözleşmelerde müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduklarını, borçlunun kredi şartlarına uyulmaması ve borçlarını ödememesi nedeni ile hesabın kat edildiğini, asıl borçlu ve kefillere ayrı ayrı ihtarnamelerin keşide edildiğini, buna rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacı ile yapılan İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı takip dosyasına haksız ve yersiz olarak itiraz ettikleri belirtilerek, işbu itirazın iptali ve asıl alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı talebine ilişkin olduğu tespit edilmiştir. Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalıların beyanları, icra takip dosyası, tanzim olunan bilirkişi kök rapor ve ek raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı banka ile davalı asıl borçlu … Ltd Şti arasında genel kredi sözleşmelerinin imzalandığı, bu genel kredi sözleşmelerini diğer davalılar … , …, … ve …’ un müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, davalı asıl borçlu şirkete kullandırılan kredinin geri ödenmemesi sebebiyle hesabın kat edildiği ve davalılar hakkında İstanbul …İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyası ile ilamsız takip yapıldığı, davalılara çıkartılan ödeme emrinin tebliği üzerine davalılar tarafından süresi içerisinde borca itiraz edildiği ve davacı tarafından yine süresi içerisinde itirazın iptali davasının açıldığı, açılan davanın süresinde ve mahkememizin de görevli olduğu görülmüştür. Mahkememizce yaptırılan ve kabul gören bilirkişi incelemesine göre ve tarafların yani davalıların kefil oldukları genel kredi sözleşmesindeki miktarlar ve kefalet miktarları dikkate alınarak, her bir borçlu yönünden takip tarihi itibariyle sorumlu olduğu miktar ve borç için verilmiş bulunan ipotekler ve davalılar hakkında aynı zamanda başlatılan ipotekli takip yolu sebebiyle davalıların sorumlu olduğu miktarın tespiti gerekmiştir. Buna göre; Asıl borçlu … Ltd Şti yönünden, asıl borçlu şirketin takip tarihi itibariyle 7.114.430,60TL asıl alacak, 184.975,20TL temerrüt faizi, 9.248,76TL BSMV olmak üzere toplam 7.308.654,66TL miktarında borçlu bulunduğu, davalının bu borcu sebebiyle Kağıthane Tapu Sicil Müdürlüğüne 13/08/2013 tarih … yevmiye nolu 280.000TL, Esenyurt Tapu Sicil Müdürlüğüne 03/07/2014 tarih … yevmiye nolu 550.000TL, Pendik Tapu Sicil Müdürlüğüne 15/09/2009 tarih … yevmiye sayılı 300.000TL, Beylikdüzü Tapu Sicil Müdürlüğünün 15/04/2010 tarih … yevmiye nolu 300.000TL, Eyüp Tapu Sicil Müdürlüğünün 03/12/2010 tarih … yevmiye sayılı 200.000TL ve Esenyurt Tapu Sicil Müdürlüğünün 07/06/2011 tarih … yevmiye sayılı 350.000TLlik ipotekleri ile alacağın güvence altına alındığı, söz konusu limit ipoteklerinin toplanması halinde toplam ipotek limitinin 1.980.000TLlik kısmının güvence altına alındığı, bu kısım için davacı tarafın İİKnun 45.mad uyarınca asıl borçlu şirket için ipoteğin paraya çevrilmeden önce takip yapamayacağı, ancak ipotek miktarını aşan kısım yönünden davacının asıl borçlu şirket hakkında da ilamsız takip yolu ile takip edebileceği anlaşıldığından ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre de asıl borçlu şirketin takip tarihi itibariyle 7.308.654,66TL borçlu olduğu, bu borç miktarından ipotek bedeli olan 1.980.000TLnin düşülmesi sonucu davalı borçlu şirketin toplam sorumlu olduğu miktar 5.328.654,66 TL olarak bulunmuş ve bu miktar yönünden itirazın iptaline karar vermek gerekmiş, yine tahsilatlarla ilgili yapılan tahsilatlar tüm davalıları ilgilendirdiğinden, aşağıda ayrı bir bölüm halinde tahsilatlarla ilgili değerlendirme yapılmıştır. Borçlu kefil … yönünden; bu davalı yönünden mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre davalı kefil …’ın icra takip tarihi itibariyle 7.114.430,60TL asıl alacak, 184.975,20TL temerrüt faizi, 9.248,76TL BSMV olmak üzere toplam 7.308.654,66TL miktarında borçlu bulunduğu görülmüş, söz konusu kefilin verilen ipotekler sebebiyle hukuki durumunun irdelenmesi gerekmiştir. Davalılar tarafından davaya konu borç için yukarıda asıl borçlu … için belirtilen toplam 6 adet taşınmazda ipotek tesis edilmiş olup, davalılar söz konusu ipotekler paraya çevrilmeden davalılar hakkında takip başlatılamayacağını ileri sürmekte ise de, BK.nun 586. mad uyarınca kefil müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifade ile yükümlülük altına girmeyi kabul etmiş ise, alacaklı borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Bunun için borçlunun ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekmektedir. Nitekim, asıl borçlunun ifada geciktiği ve ihtarın sonuçsuz kaldığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle alacaklı asıl borçluyu takip etmeksizin yada rehni paraya çevirmeden kefili de takip edebilecektir. Meğer ki, kefilin borcu da rehin ile güvence altına alınmamış olsun. Celp edilen ipotek akit tablolarının incelenmesinde: Kağıthane Tapu Sicil Müdürlüğüne 13/08/2013 tarih … yevmiye nolu 280.000TL, Pendik Tapu Sicil Müdürlüğüne 15/09/2009 tarih … yevmiye sayılı 300.000TL, Beylikdüzü Tapu Sicil Müdürlüğünün 15/04/2010 tarih … yevmiye nolu 300.000TL, Eyüp Tapu Sicil Müdürlüğünün 03/12/2010 tarih … yevmiye sayılı 200.000TL lik ipotekleri ile hem asıl borçlu … Ltd Şti hem de ipotek borçlusu ve kefil …’ın hem asaleten hem kefaleten hem de müşterek borçlu sıfatıyla doğan borçları sebebiyle ipoteklerin verildiği, başka bir anlatımla söz konusu bu ipoteklerin aynı zamanda müşterek borçlu kefil …’ın borcunu da güvence altına aldığı, bu ipotekleri toplam bedelinin ise 1.080.000TL olduğu, diğer Esenyurt’taki taşınmazlar yönünden ise sadece asıl borçlu … Ltd Şti’nin borcu için ipoteklerin verilmiş olduğu, dolayısıyla Esenyurt’taki ipoteklerin bu kefilin borcunu güvence altına almadığı, ancak diğer ipotekler yönünden bu ipotekler …’ın borcunu da güvence altına aldığından, …n’ın borcun güvence altına alan toplam 1.080.000TLlik ipotek bedeli için de davacı tarafın kefil … için İİK 45.mad uyarınca takip başlatamayacağı, ancak bu miktarı aşan kısım yönünden kefil …yönünden takip başlatabileceği, takip tarihi itibariyle kefil …n’ın toplam borcunun 7.308.654,66TL den 1.080.000TL düşüldüğünde kefil …’ın borcunun 6.228.654,66TL kaldığı görülerek, bu kısım için itirazın iptaline karar vermek gerekmiş, yine bu borçlu yönünden de takipten sonra ödemelerle ilgili olarak tüm borçluları etkilemesi sebebi ile aşağıda ayrı bir bölümde değerlendirilmiştir. Borçlu kefil … yönünden; borçlu … kefil olduğu sözleşme tutarı 4.200.000TLdir. Kefalet miktarının 4.200.000 TL olması sebebiyle bu borçlu ancak bu miktar asıl alacaktan ve kendi temerrüdün sonuçlarından sorumludur. Bu kefilin temerrüt tarihi itibariyle 4.200.000TL asıl alacak, kat ihtarı ile temerrüt arasında oluşan 25.200TL akdi faiz, 1.260TL BSMVsi olmak üzere temerrüt tarihi itibariyle toplam 4.226.460,00TL borçlu olduğu, takip tarihi itibariyle ise 4.226.460TL ana para, 109.887,96TL işlemiş faiz, 5.494,40TL BSMV olmak üzere toplam takip tarihi itibariyle 4.341.842,36 TL miktarında borçlu olduğu görülmüş, bu kısım için itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir. Burada da tahsilatlara ilişkin aşağıda yapılacak açıklama bu davalı için de aynen geçerlidir. Borçlu kefil … yönünden; söz konusu borçlunun kefil olduğu miktar 4.800.000TLdir. Bu nedenle bu davalı da ancak kefil olduğu miktar kadar asıl alacak ve kendi temerrüdün sonuçlarından sorumludur. Buna göre bu davalı yönünden kat tarihi itibariyle 4.800.000TL asıl alacak, 28.800TL kat tarihi ile temerrüt arasında oluşan akdi faiz, 1.440TL akdi faiz BSMV’si olmak üzere takip tarihi itibariyle asıl alacağın 4.830.240TL olduğu, temerrüt tarihi itibariyle takip tarihine kadar işlemiş 125.586,24TL temerrüt faizi ile 6.279,31TL BSMV olmak üzere davalının takip tarihi itibariyle toplam borcunun 4.962.105,55TL olduğu görüldüğünden, bu miktar için itirazın iptali ile takibin devamına karar vermek gerekmiştir. Tahsilatlara ilişkin yapılan açıklama bu borçlu yönünden de geçerlidir. Davalı … yönünden; davalı …’ın kefil olduğu sözleşme tutarı 600.000TL’ dir. Bu nedenle bu davalı da kefil olduğu miktar ve bunun temerrüdünden dolayı sorumludur. Davalının 600.000TL kefalet limiti ile kat ihtarı ile temerrüt tarihi arasında işleyecek 3.600TL akdi faiz, 180TL bunun BSMV’si olmak üzere toplam 603.780,00TL asıl alacağa (ana paraya) temerrüt tarihi ile takip tarihi arasında işlemiş temerrüt faizi 15.698,28 TL ile bunun BSMV’ si olan 784,91TL eklendiğinde davalı borçlunun takip tarihi itibariyle 620.263,19 TL miktarında nakdi borcunun bulunduğu, bu itibarla bu miktar için itirazın iptali gerektiği görülmüştür. Bu borçlu için de aşağıda tahsilata yönelik yapılacak açıklama aynen geçerlidir. Borçlular …, … ve … tarafından da her ne kadar ipotekler paraya çevrilemeden kendileri hakkında takip yapılamayacağına yönelik itirazda bulunmuşlarsa da, BKnun 586.mad uyarınca davacı tarafın bu müteselsil kefiller hakkında rehni paraya çevirmeden takip yapabileceği, yine alınan ipoteklerin bir kısmının sadece asıl borçlu şirketin borcunu güvence altına aldığı, bir kısmında ise asıl borçlu … ile birlikte ipotek maliki …’ın müştereken borçlu sıfatıyla yada kefaleten borçlu sıfatıyla doğan borçlarını güvence altına aldığı, yani hem asıl borçlu …’in borçlarını güvence altına aldığı hem de …’ın borçlarını güvence altına alındığı, bu nedenle yukarıda bu iki davalı yönünden ipotek bedellerinin takip miktarından düşüldüğü, ancak söz konusu ipoteklerin diğer davalıların borcunu güvence altına almadığı anlaşıldığından, bu davalılar yönünden ipotek bedelleri sebebiyle herhangi bir düşüm yapılmamıştır. Gayrinakit takip yönünden; davacı aynı icra dosyasında 91.840,00TL gayrinakit alacak yönünden de tüm davalılar hakkında takip başlatmış ise de, davalılardan …, … ve …’ın borçlu olduğu kefalet limitlerinin her birinin ayrı ayrı ve sınırlı olduğu, nakit alacaklar ile söz konusu kefalet miktarının doldurulduğu, dolayısıyla ayrıca gayrinakit takip sebebiyle bu davalılara gayrinakit alacaktan da sorumlu tutma halinde kefalet limitinin aşılacağı anlaşıldığından, gayrinakit alacaklar yönünden …, … ve … hakkında başlatılan takip sebebiyle yapılan itirazda davanın reddine karar vermek gerekmiş, asıl borçlu … ve … yönünden ise, asıl borçlu şirketin ve kefil …’ın genel kredi sözleşmeleri uyarınca söz konusu gayrinakdi krediler sebebiyle sorumlu oldukları, kefilin kefil olduğu miktarın bu gayrinakdi kredileri de kapsadığı anlaşıldığından, bu iki davalı yönünden gayrinakit alackalar yönünden yapılan itirazın iptali ile 91.840,00TL gayrinakit alacak yönünden takibin takip talebindeki şartlarla devamına karar vermek gerekmiştir. Takipten ve dava tarihinden sonra yapılan tahsilatlar yönünden; davalılar tarafından takipten önce herhangi bir ödeme yapılmış değildir. Davalılar tarafından takipten sonra dava tarihinden önce ise 02/12/2014 tarihinde 75.000TLlik ödeme yapılmıştır. Söz konusu ödemenin BKnun 100 mad uyarınca öncelikle faiz ve ferilerinden düşüm yapılması gerekmektedir. Takip tarihi ile ödeme tarihi dikkate alındığında ve bu tarihe kadar mevcut bulunan işlemiş faizler göz önünde tutulduğunda, söz konusu ödemenin tamamının BKnun 100 mad uyarınca faiz ve ferilerden düşüm yapılacağı, dolayısıyla asıl borçtan yapılacak bir mahsuplaşma bulunmaması sebebiyle dava tarihi itibariyle de asıl borcun aynı olacağı göz önüne alındığında, söz konusu bu ödemenin infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına karar vermek gerekmiştir. Yine davalılar tarafından dava tarihinden sonra yapılan ödemelerin de icra müdürlüğü tarafından infaz aşamasında dikkate alınmasına karar vermek gerekmiş, bu ödeme tarihleri hükümde gösterilmiştir. Yine davalıların her birinin sorumlu oldukları miktarlarla ve bu miktarların işleyecek faiz ve gider vergileri ile bunlara yönelik vekalet ücreti ve masraflarla birlikte, tüm davalıların müteselsilen sorumlu oldukları hususu da göz önüne alınarak, tahsilde tekerrür olmamak şartı ile yapılan tahsilatların tarafların borcundan düşülmesi gerektiği hususunun açıklanması gerekmiştir. İcra inkar tazminatı yönünden; davalılar hakkında nakdi alacaklar yönünden hükmedilen toplam 6.228.654,66TLnin %20si oranında olmak üzere 1.245.730,08TL icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş, söz konusu bu icra inkar tazminatına …’ın tamamından sorumlu olduğu, … Şti’nin 1.065.730,80TLsi ile sınırlı sorumlu olmak şartı ile, davalı …’ın söz konusu icra inkar tazminatının 868.368,40TLsi ile sınırlı olmak şartı ile, davalı …’un ise söz konusu icra inkar tazminatının 992.421,11TLsi ile sınırlı olmak şartı, davalı …’ın ise söz konusu icra inkar tazminatının 124.052,79TLsi ile sınırlı sorumlu olmak şartı ile tüm davalılardan tahsilde mükerrer olmak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir….”gerekçesi ile, ”1)-Davacının davasının KISMEN KABUL / KISMEN REDDİ ile, davalılar tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın, A) Asıl borçlu … Limited Şirketi yönünden yapılan itirazın KISMEN KABULÜ ile, bu davalı tarafından yapılan itirazın 5.328.654,66 TL asıl alacak yönünden itirazın iptali ile, takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren %72 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi uygulanmasına, B) Kefil … yönünden, bu davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın 6.228.654,66 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren %72 temerrüt faizi ile birlikte %5 gider vergisi uygulanmasına, C) Kefil … yönünden, bu davalı tarafından yapılan itirazın 4.226.460,00 TL asıl alacak, 109.887,96 TL işlemiş faiz, 5.494,40 TL BSMV olmak üzere toplam 4.341.842,36 TL üzerinden itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren %72 temerrüt faizi ile birlikte %5 gider vergisi uygulanmasına, faize faiz yürütülmemesine, D) Borçlu … yönünden, icra dosyasına yapılan itirazın 4.830.240,00 TL asıl alacak, 125.586,24 TL işlemiş faiz, 6.279,31 TL BSMV olmak üzere toplam 4.962.105,55 TL üzerinden itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren %72 temerrüt faizi ile birlikte %5 gider vergisi uygulanmasına, faize faiz yürütülmemesine, E) Davalı … yönünden, yapılan itirazın 603.780,00 TL asıl alacak, 15.698,28 TL işlemiş faiz, 784,91 TL BSMV olmak üzere toplam 620.263,19 TL yönünden itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren %72 temerrüt faizi ile birlikte %5 gider vergisi uygulanmasına, faize faiz yürütülmemesine, 2)-Yukarıda kurulan hüküm uyarınca tahsil edilen alacakların tahsilde mükerrer olmamak şartı ile ve her bir davalı yönünden yukarıda belirtilen miktarlarla ve takipten sonra bunlara uygulanacak faiz ve BSMV’si ile sınırlı olmak şartı ile müteselsilen davalılardan tahsili hususunun dikkate alınmasına, 3)-Davalılar hakkında hükmedilen nakdi alacaklar yönünden İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca hükmedilen toplam alacak bedeli olan 6.228.654,66 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 1.245.730,08 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, söz konusu hükmedilen bu icra inkar tazminatına davalıların aşağıda belirtilen miktarları aşmamak ve tahsilde mükerrer olmak şartı ile müteselsilen davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, buna göre; a) … icra inkar tazminatının tamamından sorumlu olmak şartı ile, b) … Ltd. Şti. söz konusu icra inkar tazminatının 1.065.730,80 TL’sinden sorumlu olmak şartı ile, c) Davalı … söz konusu icra inkar tazminatının 868.368,40 TL’si ile sınırlı olmak şartı ile, d) … söz konusu icra inkar tazminatının 992.421,11 TL’si ile sınırlı olmak şartı ile, e) Davalı … söz konusu icra inkar tazminatının 124.052,79 TL’si ile sınırlı olmak şartı ile, davalılardan tahsiline, 4)-Davalılar … ve … yönünden bu davalılar yönünden İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapılan gayrinakdi alacaklar yönünden itirazın iptali ile, 91.840,00TL gayrinakdi alacak yönünden takibin devamına, 5)-Davalılar tarafından takipten sonra dava tarihinden önce 02/12/2014 tarihinde yapılan 75.000,00 TL’lik ödemenin söz konusu ödeme miktarı dikkate alındığında ancak faiz ve ferilerinden düşüleceği için bu ödemenin infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına, ” karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili ve davalılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalılar vekili adli yardım talepli istinaf dilekçesi sunmuş olup davalılar vekilinin adli yardım talebi dairemizce değerlendirilerek dairemizin 19/07/2018 tarih ve 2018/1025 Esas sayılı ara kararımız ile davalılar vekilinin adli yardım talebinin HMK. 337/1 maddesi uyarınca reddine itirazı kabil olmak üzere karar verildiği,Dairemizce verilen ret kararına davalılar vekilinin itirazı üzerine İstanbul BAM. 14 HD. 10/09/2018 Tarih ve 2018/3 D.İş Esas, 2018/3 D.İş Karar sayılı kararı ile;davalılar vekilinin itirazının reddine karar verildiği, Dairemizin 03/10/2018 tarih ve 2018/1025 Esas, 2018/868 Karar sayılı kararımız ile; davalıların istinaf harçlarının ikmali için dosyanın ilk derece mahkemesine çevrilmesine karar verildiği,İstanbul 10 ATM.13/11/2018 Tarih ve 2014/1531 Esas- 2017/1384 Karar sayılı ek kararı ile; Davalılar vekiline usulüne uygun çıkartılan muhtıranın tebliğine rağmen yasal süre içerisinde nisbi istinaf harcının yatırılmamış olması sebebiyle HMK. 344 Maddesi gereğince davalıların istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verildiği, ek kararın davalılar vekiline 19/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği ve ek kararın istinaf edilmediği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile;Yerel mahkeme kararının eksik incelemeye dayalı ve hukuka aykırı olduğunu, kararının kaldırılması gerektiğini,Müvekkili bankanın lehine tesis edilen ipoteklerin tamamının davalı asıl borçlu … Ltd. Şti’nin kredi borcunun temini için tesis edilmiş olup davalı … hakkında BK’nın 586. maddesi uyarınca borcun tamamı için icra takibi yapılmasının usul ve yasaya uygun olduğunu, İcra takip hesabında kefillerin borcundan ipotek limiti mahsup edilmediğini çünkü kefillerin kefalet limitleri ve kendi temerrütlerinin hukuki sonuçlarından sorumlu olup tesis edilen ipotek kefaletin teminatı olmadığını, kefillerin kefaletten kaynaklanan borcundan mahsup edilemeyeceğini, Davalılardan …’ın kredi sözleşmelerini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, aynı zamanda maliki olduğu 1. derecede ipoteklerin tesis edildiğini, Söz konusu ipotekler lehine ipotek verilen asıl kredi borçlu firmanın borç ve risklerinin teminatını teşkil etmek üzere tesis edildiğini, bu nedenle …’ın borcun tamamından sorumlu olduğunu dört adet taşınmazın ipotek bedelinin toplamı olan 1.080.000. TL’nin toplam borcundan mahsup edilerek bu borçlu için 6.228,654,66. TL üzerinden takibe devam edilmesi yönünde hüküm verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, kaldırılması gerektiğini, (Yargıtay 11. HD.’nin 23/03/2016 E.14522 – K. 3257 )Yerel mahkemece, sadece … yönünden davanın kısmen kabul/reddine karar verilmesi gerekirken tüm davalılar yönünden karar verilmesinin ve red edilen nakdi alacak için tüm davalılar lehine vekalet ücreti takdir ve tayin edilmesi hatalı olup usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, Her bir borçlunun kefalet limiti çerçevesinde borçtan sorumlu olduğu tutarın ayrı ayrı hesaplanmış olduğunu ve ipotek limitinin asıl borçlunun borcundan mahsup edilmek suretiyle icra takibine başlandığını, Yerel mahkemece bu hususun tamamen gözardı edilerek 7.308.654,56. TL toplam alacak tutarı üzerinden ve tüm davalılar yönünden davanın kısmen kabul/kısmen reddine karar verilerek, red edilen tutar üzerinden tüm davalılar için vekalet ücreti takdir edildiğini, Davalılardan sadece … yönünden icra takibinde 7.308.654,56. TL talep edildiği yerel mahkemece bu kefil yönünden itirazın 6.228.645,66. TL üzerinden iptaline karar verildiği davanın sadece bu davalı açısından kısmi kabul/kısmi reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca davalılardan sadece … lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken reddedilen miktar üzerinden tüm davalılar lehine vekalet ücretine karar verilmesinin aykırı olup kaldırılması gerektiğini ileri sürerek öncelikle istinaf incelemesi sonuna kadar icranın geri bırakılmasına, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılarak davanın … yönünden kısmi kabul/kısmi reddine, diğer davalılar yönünden kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, davacı banka ile davalılardan … Ltd Şti. Arasında imzalanan 4 adet genel kredi sözleşmesi ve üç adet kredi çerçeve sözleşmesini diğer davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladıkları, sözleşmeler uyarınca kullandırılan kredilerin ödenmemesi nedeniyle davacı banka tarafından hesabın kat edildiği, buna rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacı ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası ile yapılan icra takibine davalı borçluların borca itiraz etmeleri üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Mahkemece, yukarıdaki gerekçe ile davacının davasının kısmen kabul / kısmen reddine karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekilinin, Davalılardan …’ın kredi sözleşmelerini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, aynı zamanda maliki olduğu 1. derecede ipoteklerin tesis edildiğini, söz konusu ipotekler lehine ipotek verilen asıl kredi borçlu firmanın borç ve risklerinin teminatını teşkil etmek üzere tesis edildiğini, bu nedenle …’ın borcun tamamından sorumlu olduğunu dört adet taşınmazın ipotek bedelinin toplamı olan 1.080.000. TL’nin toplam borcundan mahsup edilerek bu borçlu için 6.228,654,66. TL üzerinden takibe devam edilmesi yönünde hüküm verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelik istinaf sebebi incelendiğinde, İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararında da belirtildiği üzere; Celp edilen dosya arasında suretleri bulunan ipotek akit tablolarının incelenmesinde: Kağıthane Tapu Sicil Müdürlüğüne 13/08/2013 tarih … yevmiye nolu 280.000TL, Pendik Tapu Sicil Müdürlüğüne 15/09/2009 tarih … yevmiye sayılı 300.000TL, Beylikdüzü Tapu Sicil Müdürlüğünün 15/04/2010 tarih … yevmiye nolu 300.000TL, Eyüp Tapu Sicil Müdürlüğünün 03/12/2010 tarih … yevmiye sayılı 200.000TL lik ipotekleri ile hem asıl borçlu … Ltd Şti hem de ipotek borçlusu ve kefil …’ın hem asaleten hem kefaleten hem de müşterek borçlu sıfatıyla doğan borçları sebebiyle ipoteklerin verildiği, başka bir anlatımla söz konusu bu ipoteklerin aynı zamanda müşterek borçlu kefil …’ın borcunu da güvence altına aldığı, bu ipotekleri toplam bedelinin ise 1.080.000TL olduğu, diğer Esenyurt’taki taşınmazlar yönünden ise sadece asıl borçlu … Ltd Şti’nin borcu için ipoteklerin verilmiş olduğu, dolayısıyla Esenyurt’taki ipoteklerin bu kefilin borcunu güvence altına almadığı, ancak diğer ipotekler yönünden bu ipotekler …’ın borcunu da güvence altına aldığından, …’ın borcun güvence altına alan toplam 1.080.000TL.lik ipotek bedeli için de davacı tarafın kefil … için İİK 45.mad uyarınca takip başlatamayacağı, ancak bu miktarı aşan kısım yönünden kefil … yönünden takip başlatabileceği, takip tarihi itibariyle kefil …’ın toplam borcunun 7.308.654,66TL den ipotek limiti 1.080.000TL düşüldüğünde kefil …’ın borcunun 6.228.654,66TL kaldığı görülerek, bu kısım için itirazın iptaline karar verilmesi dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun olup davacı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Davacı vekilinin mahkemece, sadece … yönünden davanın kısmen kabul/reddine karar verilmesi gerekirken tüm davalılar yönünden karar verilmesinin ve red edilen nakdi alacak için tüm davalılar lehine vekalet ücreti takdir ve tayin edilmesi hatalı olup usul ve yasaya açıkça aykırı olduğuna yönelik istinaf sebebi incelendiğinde; Davaya konu İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası incelendiğinde, davacı/alacaklı tarafından borçlular aleyhine genel kredi ve çerçeve kredi sözleşmelerinden kaynaklı toplam: 7.308.654,56 TL.lik nakdi, 91.840,00 TL.lik de gayrinakdi alacağın tahsili talepli icra takibinde bulunulduğu, takip talebinin 2.ci sayfasında borçluların sorumluluk miktarlarının gösterildiği, kredi asıl borçlusu … Ltd Şti.nin toplam: 5.328.654,56 TL. Yönünden, kefil …’ın toplam:7.308.654,56 TL.yönünden, kefil …’ın toplam: 4.341,842,36 TL. Yönünden, kefil …’ın toplam: 620.263,19 TL. Yönünden, kefil …’un toplam: 4.962.105,55 TL. Yönünden sorumlu olmak üzere ilamsız icra takibinde bulunulduğu, Mahkemece, davalı kefil … dışında diğer borçlular hakkında nakdi alacak yönünden talep edilen miktar kadar borçlu oldukları kabul edildiği halde davalı … dışındaki diğer davalılar yönünden nakdi alacak yönünden davanın tamamen kabulüne karar verilmesi gerektiği halde yukarıdaki şekilde kısmen kabulüne karar verilip ve bu davalılar hakkında ret edildiği belirtilen miktar üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi yerinde olmayıp davacı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmüştür. Sonuç itibariyle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkeme kararının HMK’ nın 353/1-b2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, Dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurularak; nakdi alacak yönünden davalılardan … dışındaki diğer davalılar hakkında davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile;
İstanbul 10 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/11/2017 tarih ve 2014/1531 Esas – 2017/1384 Karar sayılı kararının HMK 353/1-b2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve Dairemizce esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle; 1)-Davalılardan …’a nakdi alacak yönünden açılan itirazın iptali davasının KISMEN KABUL / KISMEN REDDİ ile, Davalı Kefil …’ın İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına nakdi alacak yönünden yapmış olduğu itirazın 6.228.654,66 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren %72 temerrüt faizi ile birlikte %5 gider vergisi uygulanmasına, Fazlaya ilişkin talebin reddine, 2)-Davalılardan … Ltd Şti., …,…,…’a nakdi alacak yönünden açılan itirazın iptali davasının KABULÜNE, bu davalıların İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına nakdi alacak yönünden yapmış oldukları itirazların iptali ile nakdi alacak ile ilgili takibin bu davalılar yönünden aynı şartlarla devamına, 3)-Davalılar hakkında hükmedilen nakdi alacaklar yönünden İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca hükmedilen toplam alacak bedeli olan 6.228.654,66 TL’nin %20’si oranında olmak üzere 1.245.730,08 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, söz konusu hükmedilen bu icra inkar tazminatına davalıların aşağıda belirtilen miktarları aşmamak ve tahsilde mükerrer olmak şartı ile müteselsilen davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, buna göre;a) … icra inkar tazminatının tamamından sorumlu olmak şartı ile, b) … San. Ltd. Şti. söz konusu icra inkar tazminatının 1.065.730,80 TL’sinden sorumlu olmak şartı ile, c) Davalı … söz konusu icra inkar tazminatının 868.368,40 TL’si ile sınırlı olmak şartı ile, d) … söz konusu icra inkar tazminatının 992.421,11 TL’si ile sınırlı olmak şartı ile, e) Davalı … söz konusu icra inkar tazminatının 124.052,79 TL’si ile sınırlı olmak şartı ile, davalılardan tahsiline, 4)-Davalılardan … ve …’a gayrinakdi alacak yönünden açılan itirazın iptali davasının KABULÜNE, bu davalıların İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyasına gayrinakdi alacaklar yönünden yapılan itirazların iptali ile, 91.840,00TL gayrinakdi alacak yönünden takibin devamına, 5)-Davalılardan …, …, …’ a gayrinakdi alacak yönünden açılan itirazın iptali davasının REDDİNE,6)-Davalılar tarafından takipten sonra dava tarihinden önce 02/12/2014 tarihinde yapılan 75.000,00 TL’lik ödemenin söz konusu ödeme miktarı dikkate alındığında ancak faiz ve ferilerinden düşüleceği için bu ödemenin infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına, 7)-Davalılar tarafından dava tarihinden sonra yapılan 23/12/2014 tarihindeki 20.000,00 TL’lik, 31/12/2014 tarihindeki 100.000,00 TL’lik, 03/02/2015 tarihinde 136.350,00 TL’lik, 13/03/2015 tarihindeki 7.000,00 TL’lik, 13/03/2015 tarihindeki 9.374,44 TL’lik, 13/04/2015 tarihindeki 17.516,91 TL’lik, 13/04/2015 tarihindeki 2.500,00 TL’lik, 30/04/2015 tarihindeki 4.976,05 TL’lik, 13/05/2015 tarihindeki 10.414,56 TL’lik, 01/06/2015 tarihindeki 50.000,00 TL’lik, 02/06/2015 tarihindeki 100.000,00 TL’lik, 15/06/2015 tarihindeki 10.414,00 TL’lik, 01/07/2015 tarihindeki 100.000,00 TL’lik, 13/07/2015 tarihindeki 10.414,56 TL’lik, 03/08/2015 tarihindeki 100.000,00 TL’lik, 10/08/2015 tarihindeki 10.414,56 TL’lik, 15/09/2015 tarihindeki 10.415,00 TL’lik, 15/11/2015 tarihindeki 10.415,00 TL’lik, 19/11/2015 tarihindeki 10.415,00 TL’lik, 24/11/2015 tarihindeki 10.645,00 TL’lik, 21/01/2016 tarihindeki 5.000,00 Tl’lik, ve 29/01/2016 tarihindeki 5.650,00 TL’lik ödemelerin ve bundan sonra yapılmış ve yapılacak ödemelerin icra müdürlüğü tarafından infaz aşamasında dikkate alınmasına,
İLK DERECE MAHKEMESİ YÖNÜNDEN: 8)-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 425.479,39TL nispi karar harcının davalılardan sorumlulukları oranında; a)Davalı … harcın tamamından sorumlu olmak şartı ile, b)Davalı … San. Ltd. Şti. söz konusu harcın 364.000,39 TLsinden sorumlu olmak şartı ile, c) Davalı … söz konusu harcın 296.591,25TLsinden sorumlu olmak şartı ile, d) … söz konusu harcın 338.961,43TLsinden sorumlu olmak şartı ile, e) Davalı … söz konusu harcın 42.370,17TLsinden sorumlu olmak şartı ile, müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına, 9)-Kabul edilen nakit alacak miktarı yönünden, Dairemiz kararı tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 150.911,55 TL nispi ücreti vekaletin davalılardan sorumlulukları oranında; a)Davalı … avukatlık ücretinin tamamından sorumlu olmak şartı ile, b)Davalı … San. Ltd. Şti. söz konusu avukatlık ücretinin 141.911,55 TLsinden sorumlu olmak şartı ile, c) Davalı … söz konusu avukatlık ücretinin 132.043,42 TLsinden sorumlu olmak şartı ile, d) … söz konusu avukatlık ücretinin 138.246,06TLsinden sorumlu olmak şartı ile, e) Davalı … söz konusu avukatlık ücretinin 48.063,16TLsinden sorumlu olmak şartı ile, Davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 10)-Red olunan nakit alacak yönünden, dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 70.600,00TL nispi ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine, 11)-Kabul edilen gayrinakit alacaklar yönünden, dairemiz kararı tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 3.400,00 TL maktu ücreti vekaletin davalılardan … ve … San. Ltd. Şti.’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 12)-Reddedilen gayrinakit alacaklar yönünden; dairemiz kararı tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 3.400,00 TL maktu ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılardan …, … ve …’ a verilmesine, 13)-Davacı tarafından yapılan 800,00TL bilirkişi ücreti ve 219,00TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.019,00TL yargılama giderinin, davanın red ve kabul oranına (0,86) göre hesaplanan 876,34 TL sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, 14)-Davalılar tarafından yapılan 131,00TL posta masrafı yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına (0,14) göre hesaplanan 18,34 TL sinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, bakiye kısmın davalılar üzerinde bırakılmasına, 15)-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
İSTİNAF YÖNÜNDEN; 16)-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 35,90 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, 17)-Davacı tarafından sarf edilen 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gidiş – dönüş masrafı 32,5 TL olmak üzere toplam: 130,6TL’ nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 18)-Bakiye gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’ nın 361/1. maddesi gereğince kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’ da temyiz yolu açık olmak üzere 11/06/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.