Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/1802 E. 2019/75 K. 23.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1802 Esas
KARAR NO : 2019/75 Karar
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2017/707 Esas 2018/1004 Karar
TARİH : 10/10/2018
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
KARAR TARİHİ: 23/01/2019
İlk derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFIN İDDİASININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirket tarafından satışı yapılan bilgisayar, bilgisayar malzemeleri, yazılım, donanım vb. ürünlerin … Ltd. Şti. ile yapılan anlaşma uyarınca depolandığını, .. Kağıthane İstanbul adresindeki TNT Kağıthane deposunda 23/06/2017 tarihinde yangın çıkması neticesinde A001902 – A002000 aralığındaki faturalar ile A203828 – A204051 aralığındaki sevk irsaliyelerinin yandığını, bu kapsamda zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi 10/10/2018 tarih 2017/707 Esas 2018/1004 sayılı kararında;
“Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; İBB İtfaiye Daire Başkanlığı Avrupa Yakası Başkanlığının mahkememize göndermiş olduğu 29/06/2017 tarihli yangın raporuna göre; kazanın meydana geldiği tarihin 23/06/2017 tarihi olduğu, iş bu davanın ise 02/08/2017 tarihinde açılmış olduğu, yani yangın tarihinden itibaren 40 gün sonra iş bu davanın açılmış olduğu TTK.’nın 82/7. Fıkrasına göre zayi belgesi verilebilmesi için bu maddede belirtilenler gibi olağanüstü hallerden birinin meydana gelmesi halinde tacirin ziyaı öğrendiği tarihten itibaren 15 gün içerisinde ticari işletmenin bulunduğu yer yetkili Mahkemesinde dava açabileceği belirtildiğinden dava konusu olaydan itibaren 15 günlük kanuni süreden sonra makul kabul edilebilecek süre içerisinde davanın açılmamış olduğu…”gerekçesi ile,
Davanın reddine karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile,
Müvekkili şirket tarafından satışı yapılan bilgisayar, bilgisayar malzemeleri, yazılım, donanım v.s. ürünlerinin … Limited Şirketi ile yapılan anlaşma uyarınca depolandığı “… Kağıthane İstanbul” adresinde mukim TNT Kağıthane deposunda 23.06.2017 tarihinde yangın çıktığını,
Söz konusu yangın nedeniyle zayi olduğu anlaşılan fatura ve sevk irsaliyeleri ile ilgili zayi belgesi verilmesi için 02.08.2017 tarihinde İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/707 E. sayılı dosyası ile dava açıldığını,
İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10.10.2018 tarih ve 2017/707 E., 2018/1004 K. sayılı kararında davanın reddine karar verildiğini,
Kararın hukuka aykırı olup yapılacak istinaf incelemesi sonucu kaldırılması gerektiğini,
6102 sayılı TTK 82/7.fıkrasının; “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” hükmünü içerdiğini, Söz konusu kanun hükmünde de görüleceği üzere dava açmak için verilen 15 günlük süre tacirin zıyaı öğrendiği tarihten itibaren başladığını,
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2015/13215 E., 2016/3081 K. ve 21.03.2016 tarihli kararında;“…Dosya kapsamından 10.9.2014 tarihinde yağan yağmur sebebiyle davacı şirketin merkezinin bulunduğu taşınmazın önündeki rogar kapağından taşan suların şirkete ait belge ve defterlerin yer aldığı arşiv bölümünü bastığı, söz konusu olay sebebiyle taşınmazın sahibi olan …. tarafından …. 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/147 D.İş esas sayılı dosyası üzerinden su basması sebebiyle oluşan zararın ve olay sebebiyle zarar gören defter ve belgelerin tespitinin talep edilmesi sebebiyle keşif yapılıp bilirkişi raporu alındığı anlaşılmaktadır. Tespit dosyasında görev yapan bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, tespite konu taşınmazın 2. bodrum katının binada yer alan şirket ve gerçek kişi tacirlerin arşivi olarak kullanıldığı, arşivde bu şirket ve gerçek kişi tacirlerin tarihlerine göre 2004-2013 yıllarına ait yevmiye defterleri, defteri kebir, envanter defterleri, muhasebe kayıt ve harcama belgeleri ile …. bildirgelerinin bulunduğu, bu bölümdeki suların tavana kadar ulaşması sebebiyle keşif günü içeri girilemediği, suyun tahliyesi sonrasında ertesi gün yani 12.9.2014 tarihinde inceleme yapılabildiği bilgisine yer verilmiştir. TTK’nın 82/7. maddesinde düzenlenen 15 günlük hak düşürücü süre zayi sebebinin ve zayi olan defter ve belgelerin tam olarak tespitinden itibaren başlar. Yukarıda izah edilen bilirkişi raporundan anlaşıldığı üzere zayi olan belgeler suların tamamen tahliyesi sonrasında 12.9.2014 tarihi itibariyle arşivde yapılan incelemeyle tespit edilmiş olup hak düşürücü sürenin bu tarih itibariyle başlayacağının kabulü gereklidir.” şeklinde hüküm kurulduğunu, Davaya konu somut olayda da 23.06.2017 tarihinde meydana gelen yangından sonra 29.06.2017 tarihinde Yangın Raporu düzenlenebildiğini, söz konusu raporun düzenlenmesinden sonra müvekkili şirket ve depo işletmecisi şirket tarafından yangının gerçekleştiği alana girilebildiği ve hasar tespit çalışmaları yapılabildiğini,
Dolayısıyla depoda kalan ürünler için ortam şartlarının iyileştirilmesi, yangın kalıntılarının temizlenmesi, ortamdaki sıcaklık ve nemin azaltılması zaman aldığı, 19.07.2017 tarihinde her iki şirket personelleri ve sigorta eksperleri ile depoda ürün sayımı yapılabildiğini, Yapılan sayımda dava dilekçesinde ekli liste ile belirtilen ürün adetleri hususunda mutabık kalındığı ve yangın sırasında TNT deposunda ofis bölümünde tutulan dökümleri yapılan fatura ve sevk irsaliyelerinin tamamen yanarak kül olduğu tespit edildiğini, Müvekkili şirketin söz konusu yangın sebebiyle uğradığı zarar 19.07.2018 tarihinde tespit edildiği ve depo işletmecisi şirket ve sigorta eksperleri tarafından onaylandığını, bu tarihten sonra yasal süre içerisinde olan 02.08.2018 tarihinde de taraflarınca yangın nedeniyle zayi olduğu anlaşılan fatura ve sevk irsaliyeleri ile ilgili zayi belgesi verilmesi için işbu davanın açıldığını,
İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonrası kaldırılarak talep doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/707 Esas 2018/1004 Karar sayılı dosyası kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava yangın nedeniyle zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir.
TTK 82/7. maddesinde “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir. ” hükmü düzenlenmiştir.
Buna göre söz konusu yangın, İtfaiye daire başkanlığının raporuna göre 23/06/2017 tarihinde meydana gelmiş olup yangın raporu 29/06/2017 tarihinde düzenlenmiştir. Yangın raporundan sonra basiretli tacirin makul süre içinde gecikmeksizin depoda gerekli kontrolleri yaparak zayi olan belgeleri tespit ederek TTK 82/7. maddesinde öngörülen süre içinde zayi belgesi verilmesini talep etmesi gerekir. İş bu zayi belgesi talebi ise TTK 82/7 maddesinde öngörülen 15 günlük süreden sonra talep edilmiştir. Bu nedenle mahkeme kararın usul ve yasaya uygundur. Kaldıki, dosya içine sunulan davacı şirket yetkilisi ile yanan depo sahibi şirket yetkilisince düzenlenen 19/07/2017 tarihli tutanakta zayi belgesi verilmesi talep edilen fatura ve sevk irsaliyelerinin boş olduğu belirtilmiştir. TTK 82/7 maddesinde öngörülen saklanması gereken belgeler arasında boş fatura ve sevk irsaliyeleri belirtilmemiştir. Bu nedenle boş faturalara ve sevk irsaliyelerine dayalı olarak zayi belgesi talep edilemez. (Yargıtay 11.HD’nin 2016/9882 E.,2018/2350 K. sayılı kararı da bu yöndedir.) Ayrıca söz konusu fatura ve sevk irsaliyelerinin şirket merkezinde tutulmayıp ilgili yangının çıktığı başka bir firmaya ait depoda saklanması sebebi de belirtilmemiş ve buna ilişkin bir belge de sunulmamıştır.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 98,10.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 44,40.TL istinaf karar harcından istinaf eden davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90.TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50.TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı varsa talep halinde davacı tarafa iadesine,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından davacı tarafa tebliğe gönderilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 23/01/2019 tarihinde HMK’ nun 362/1-ç maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.