Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2018/1789 E. 2020/516 K. 30.04.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1789
KARAR NO: 2020/516
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİH: 14/05/2018
NUMARASI: 2016/826 Esas – 2018/624 Karar
DAVA: İstirdat
KARAR TARİHİ: 30/04/2020
İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … E sayılı dosyasından davalı … A.Ş’ye borçlu olduğunu, davalının hukuka aykırı olarak icra dosyasından müvekkilinin SGK’ dan aldığı emekli maaşına da haciz konulmasına talep ettiğini, müvekkilinin maaşından 2014 yılından itibaren kesintilerin olduğunu, müvekkilinin icra müdürlüğü dosyasına bu kararın kaldırılması istemi içeren iadeli taahhütlü mektup gönderdiğini, ancak bu istemin kabul edilmediğini, müvekkilinin maaşına konan haciz nedeniyle 2016 tarihine kadar kesintinin devam ettiğini, yapılan kesintilerin alacaklı tarafından icra müdürlüğünden alındığını, müvekkilinin maaşına haciz konulmasına muvafakati bulunmadığını ileri sürerek müvekkilinin borçlu olduğu İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … E sayılı dosyasından yasaya aykırı olarak yapılan toplam 7.029,59.-TL’sı emekli maaşı kesintisinin, kesinti tarihleri ile işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı yandan istirdatına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkili … A.Ş. ile dava dışı kredi borçluları … A.Ş. arasında imzalanan kredi sözleşmelerine istinaden kredi açılıp kullanıldığını, davacı …’ın kefaleti nedeniyle kredi borçlarının geri ödenmesinden sorumlu olduğunu, müvekkili tarafından dava dışı borçlulara kullandırılan kredinin geri ödenmemesi üzerine kredi hesaplarının kat edildiğini, hesapların katı ile birlikte verilen süre zarfında kredinin geri ödenmemesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ve İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davacı borçlunun iddialarının mesnetsiz olduğunu, icra dosyasından müvekkili bankanın emekli maaşının haczi yönünde bir haciz talebi bulunmadığını, durumu fark ettiklerinde icra dairesine başvurarak sehven konan haczin kaldırılmasını talep ettiklerini akabinde ise tam olarak bir yıldır herhangi bir kesinti yapılmadığını, ayrıca dosyada taraflarınca emekli aylığı kesintisi olması nedeniyle çekilmemiş olan toplam 1.292,66TL bulunduğunu beyan ederek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla ikame edilen davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 14/05/2018 tarih ve 2016/826 Esas, 2018/624 Karar sayılı kararında; “Davacı tarafından açılan dava, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından davacının emekli maaşına konulan haciz nedeniyle davacının emekli maaşından yapılan 7.029,59 TL kesintinin yasal faizi ile istirdatına ilişkin alacak davasıdır. İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında, işbu davaya ilişkin borçlu …’ın emekli maaşına SGK tarafından sehven haciz işlenmiş olduğu bunun üzerine yapılan safahat araştırmasında 6.477,19 TL’nin ilgili kurumdan icra dosyasına gönderildiği ve bu bedelin 5.184,53 TL tutarının alacaklıya sehven ödendiği tespit edilmiş olup alacaklıya bu bedel için muhtıra çıkarıldığı ve iadesi sağlanarak icra dosyasına depo edildiği, alacaklı vekilince hacizlerin fek edilmesi için 25.02.2016 tarihli talep açıldığı, icra müdürlüğünce 25.02.2016 tarihli karar verilerek maaş hacizlerinin fek edilmesine ilişkin SGK’ na müzekkere gönderildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce, davacı vekilinin bilirkişi raporu aldırılmasına ilişkin talebi davalının maaş haczi sonucu tahsil ettiği 5.184,53 TL’ yi iade ettiği dikkate alınarak reddedilmiş, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından davacının emekli maaşına haciz konulmuş ise de, davacının emekli maaşından yapılan kesintinin dava tarihinden önce icra dosyasına iade edildiği anlaşılmış olup hukuki yarar yokluğu nedeni ile…”gerekçesi ile, Davanın reddine, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, Yerel mahkemece verilen karar delillerin toplanmaması nedeni ile eksik inceleme sonucu verildiği, yasaya ve yerleşmiş Yargıtay kararlarına ve usule aykırı olduğunu, Yerel mahkemenin kararını salt davalı yanın cevaplarına ve icra müdürlüğünden gelen eksik yazı cevabına dayadırdığı, yerel mahkeme talep ettikleri delillerin toplanmadığı gibi icra dosyasını dahi celp etmediğini, Dava konusu istemin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile müvekkilinin emekli maaşından kesilen 7.029,59.TL’si kesintinin yasal faizi ile istirdadı olduğu, mahkemenin ise ne kadar kesinti yapıldığı konusunda delil toplamadan kesintinin sehven yapıldığı ve alacaklıya ödendiği gerekçesi ile davayı reddettiğini, Öncelikle emekli maaşından sehven kesinti yapılması olanaklı olmadığı, illaki bir talep zorunlu olduğu, ayrıca davalı yanın dosyaya iade ettiği miktar ile yapılan kesinti miktarı ve dava konusu talep miktarları örtüşmediği, rakamlar arasındaki farkın dahi açığa kavuşturulması, bu hususta dosyanın mahkemece incelenmesi veya bilirkişi incelemesi yaptırılmasının zorunlu olduğunu, Dosyada üç farklı miktar olduğu, birincisi taraflarından kesinti yapıldığı ve istirdatını talep edilen 7.029,59.TL, ikincisi sehven kesinti yapıldığı iddia edilen 6.477,19.TL, üçüncüsü de borçluya iade edildiği belirtilen 5.184,53.TL olduğu, sehven veya değil, müvekkilinin emekli maaşından yapılan kesintisinin miktarı son kuruşuna kadar hesaplanarak tespit edilmeli ve iade edilmesi gerektiğini, bu nedenle miktarlardaki farkın az olması önemsenilmeyecek bir durum olmadığı, eğer yapılan harç kesintileri dahi var ise bunu davalı ödemeli gerekiyor ise vergi dairesinden istirdatını talep etmesi gerektiğini, kesintisinin tamamını geri ödemesinin zorunlu olduğunu, mahkeme kararında belirtildiği gibi tahsil ettiği bedeli iade etmesi yeterli olmadığını, Bir diğer hususun da dosyaya yatan paranın müvekkiline bildirilmemiş olması olduğunu, müvekkilinin dosyaya yatan paradan haberdar edilmesi, bu duruma sebebiyet veren davalı yanın sorumluluğunda olduğu, bu neden dosyaya yatan paradan yargılama sırasında haberdar oldukları dikkate alındığında, rakamların örtüşmemesi bir yana, her halükarda davanın açılmasına davalı yanın neden olduğu gerçeğinin kabulü hukuken, mantıken ve yerleşmiş Yargıtay kararları gereği olduğunu, yapılan ödemeden haberdar edilmeyen kişinin dava/ takip açmasında haklı olduğuna dair emsal Yargıtay kararı dilekçe ekinde sunduklarını, (Yargıtay 8. H.D. 2014/15142 E. 2015/18936 K., Yargıtay 8. H.D. 2014/7894 E. 2014/8474 K.) İleri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/826 Esas 2018/624 Karar sayılı dosyası kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK’ nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise re’sen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, emekli maaşından yapılan haksız kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, hukuki yarar yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekilinin mahkemenin kabulüne yönelik istinaf sebebi incelendiğinde; Somut olayda, davalı … A.Ş. ile dava dışı kredi borçlusu … A.Ş. arasında imzalanan kredi sözleşmelerine istinaden kredi açılıp kullanıldığı, davacı …’ın GKS.nde müteselsil kefil olduğu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalı banka tarafından kredi hesaplarının kat edildiğini, hesapların katı ile birlikte verilen süre zarfında kredinin geri ödenmemesi üzerine asıl borçlu ve kefiller hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyası ile 22/02/2013 tarihinde takip başlatıldığı anlaşılmıştır. İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nden gelen cevabi yazıya göre, davacının SGK. maaşından sehven kesinti yapıldığının ve kesinti yapılan miktarın 6477,19 TL.olduğunun, 5184,83 TL.nin alacaklı bankaya sehven ödendiği ve çıkartılan muhtıra üzerine banka tarafından dosyaya depo edildiğinin belirtildiği, davalı vekilide cevap dilekçesinde dosyada taraflarınca emekli aylığı kesintisi olması nedeniyle çekilmemiş olan toplam 1.292,66TL. olduğunu beyan ettiği,buna göre davalı bankanın iade ettiği 5184,83 TL. İle dosyada bulunan 1292,66 TL.nin toplam miktarının icra müdürlüğünce kesinti yapıldığı belirtilen 6477,19 TL. yaptığı tespit edilmiştir. Davacı tarafça daha fazla kesinti yapıldığına dair dosyaya delil ibraz edilmediği, dava tarihinden önce davacı tarafça davalı bankaya ihtar çekilip temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faiz şartlarının oluşmadığı, dava tarihinden önce kesinti yapılıp davalıya ödenen miktarında icra dosyasına depo edildiği, davacının dava açmadan icra dosyasında bulunan kesinti yapılan parayı alma imkanı varken dava açmasında ve ayrıca icra müdürlüğü tarafından çıkarılan muhtıradaki alacak miktarı icra mahkemesinde şikayete tabi olup takip hukuku içerisinde halledilmesi mümkün hususun dava konusu edilmesinde davacının bir yararının da olmadığı anlaşılmakla; dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; ilk derece mahkemesince davacının davasının reddine, yönelik verilen karar usul ve yasaya uygun olmakla, davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Sonuç itibariyle, dosya kapsamı, mahkemenin kabul ve gerekçesi ve istinaf sebepleri gözetildiğinde; mahkeme kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesine göre esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’ nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40 TL istinaf karar harcından istinaf eden tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 18,5 TL’ nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 30/04/2020 tarihinde HMK’ nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.